POLİTİKA - 22 Haziran 2021 Salı 19:09

AK Parti Çorum Milletvekili Erol Kavuncu:

A
A
A
AK Parti Çorum Milletvekili Erol Kavuncu:

AK Parti Çorum Milletvekili ve Türkiye Karadağ Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Erol Kavuncu, “Ülkemiz dünyanın her yerinde olduğu gibi Güneydoğu Avrupa’da da birleştirici, kapsayıcı, kucaklayıcı siyasetiyle her zaman güven, barış ve istikrar ortamından yana olmuştur.

AK Parti Çorum Milletvekili ve Türkiye Karadağ Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Erol Kavuncu, “Ülkemiz dünyanın her yerinde olduğu gibi Güneydoğu Avrupa’da da birleştirici, kapsayıcı, kucaklayıcı siyasetiyle her zaman güven, barış ve istikrar ortamından yana olmuştur. Türkiye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, sahada ve masadaki başarılarıyla yeni, yeniden büyük Türkiye hedeflerine, kutlu yürüyüşüne, emin adımlarla ilerlemektedir” dedi.


Güneydoğu Avrupa Ülkeleri İşbirliği (GDAÜ-PA) Parlamenterler Asamblesi 8. Genel Kurul toplantıları, TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un himayelerinde Antalya’da gerçekleştirildi. GDAÜ-PA Parlamenterler Asamblesi 8. Genel Kurul toplantılarına katılan milletvekili Kavuncu, Türkiye ve üye Güneydoğu Avrupa Bölge ülkeleri açısından önem arz eden foruma ilişkin açıklamalarda bulundu.


Güneydoğu Avrupa ülkelerinin (GDÜA) tamamının dâhil olduğu tek bölgesel işbirliği formunun bu yıl, üye ülkelerin Cumhurbaşkanlarının, Meclis Başkanlarının, Dışişleri Bakanlarının katılımlarıyla son derece verimli görüşmelerin yapıldığı ve sonuçların alındığı, ikili ve heyetler arası toplantılarla gerçekleştirildiğini dile getiren Kavuncu, ev sahipliğini ve dönem başkanlığını Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı ve TBMM Başkanı Mustafa Şentop ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun gerçekleştirdikleri organizasyonlarla da Türkiye ve üye Güneydoğu Avrupa bölge ülkeleri açısından son derece önemli görüşmeler yapıldığına dikkat çekti. Bu kapsamda Türkiye, Arnavutluk, Bulgaristan, Kuzey Makedonya, Romanya, Sırbistan, Yunanistan (kurucu üyeler), Bosna-Hersek, Hırvatistan, Moldova, Karadağ, Slovenya, Kosova gibi ülkelerin de katılımcı oldukları, Güneydoğu Avrupa Ülkeleri İşbirliği (GDAÜ-PA) Parlamenter Asamblesi 8. Genel Kurul toplantılarının TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’un himayelerinde Antalya’da gerçekleştirildiğini hatırlatan Kavuncu, “Meclis Başkanları düzeyinde gerçekleştirilen programa Karadağ Meclis Başkanı Aleksa Beçiç, Kuzey Makedonya Meclis Başkanı Talat Xhaferi ve Arnavutluk Meclis Başkan Vekili Vasilika Hysı.Eş zamanlı olarak fiziki ve online olarak yapılan toplantıya Antalya’ya gelemeyen üye ülkelerin meclis başkanları online olarak katıldılar. Üye ülkelerden çok sayıda milletvekili ve üst düzey yönetici toplantıda yer aldı” dedi.



“Bölgesel sorunların çözümünde iş birliği ve eşgüdüm, Güneydoğu Avrupa için önemli bir güç oluşturmaktadır”


“Bölgesel sorunların çözümünde iş birliği ve eşgüdüm, Güneydoğu Avrupa için önemli bir güç oluşturmaktadır” diyen Kavuncu, “1996 yılında kurulan ve bu yıl dönem başkanlığını Türkiye’nin üstlendiği, Güneydoğu Avrupa Ülkeleri (GDAÜ) işbirliği süreci, üye ülkeler arasında iyi komşuluk ilişkilerinin geliştirilmesi, siyasi, güvenlik, ekonomik vb. konularda üst düzey işbirliğini, Avrupa ve Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşmeyi amaçlamaktadır. Bu anlamda Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Parlamenter Asamblesi parlamenter diplomasi kapsamında bölgesel işbirliği açısından oldukça önemli bir kazanımdır. Bölgesel sorunların çözümünde iş birliği ve eşgüdüm, Güneydoğu Avrupa için önemli bir güç oluşturmaktadır. Bölgedeki istikrarın kalıcı olması ve tüm bölge ülkelerinin refahı için bu birliktelik oldukça önemlidir. Aksi takdirde bölgedeki istikrarsızlık ve çekişmeyle bölgenin kaderinin bölge dışı aktörlerin ellerine teslim edileceği acı bir gerçektir. Bu işbirliği sürecinin bağımsız ve güçlü bir şekilde devam etmesinin bölgenin ortak çıkarlarına hizmet edeceği aşikârdır” diye konuştu.


Son dönemde Türkiye’nin Güneydoğu Avrupa’da iyi komşuluk ilişkileri perspektifinde; salgın sonrası işbirliği, beyin göçü, yabancı düşmanlığı, İslamofobi ve göçmen karşıtlığı gibi modern küresel sınamalar karşısında insani değerler temelinde tesis edilmiş ortak bir duruşun temin edilmesi vizyonu doğrultusunda çalıştığının altını çizen Kavuncu, ayrıca ulaştırma, altyapı, eğitim, spor ve yargı gibi farklı konularda da faaliyetler gerçekleştirdiğini kaydetti.



“Türkiye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, sahada ve masadaki başarılarıyla Yeni, yeniden büyük Türkiye hedeflerine, kutlu yürüyüşüne, emin adımlarla ilerlemektedir”


Türkiye’nin dünyanın her yerinde olduğu gibi Güneydoğu Avrupa’da da birleştirici, kapsayıcı, kucaklayıcı siyasetiyle her zaman güven, barış ve istikrar ortamından yana olduğunu vurgulayan Kavuncu, şunları kaydetti:


“Türkiye enerjide, sağlıkta, eğitimde, turizmde, alt yapıda, uluslararası transferlerde, sığınmacılar konusunda her zaman dost elini uzatan ülke olmuştur. Kurulduğu günden bu yana bu sürece Türkiye etkin bir şekilde katkı sağlamıştır. Dünyanın her yerine yardım elini uzatan ülkemiz, karşılıklı anlayış ve güvene dayalı olarak ortak bir geleceğin inşasına bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonra da önemli katkılarda bulunacaktır. Zira bizler dayanışmanın gücüne, paylaşmanın bereketine inanan bir medeniyetin mirasçılarıyız. Bölgemizde istikrar, güven ve iş birliğini geliştirerek Güneydoğu Avrupa’yı geleceğe bağlamak amacıyla dostane bir zeminde çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz. Antalya uluslararası diplomasi zirvesi gibi son derece önemli bir organizasyondan da yüzünün akıyla çıkan Türkiye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, sahada ve masadaki başarılarıyla Yeni, yeniden büyük Türkiye hedeflerine, kutlu yürüyüşüne, emin adımlarla ilerlemektedir.”



TBMM Başkanı Şentop, Karadağ heyeti ile görüştü


Forumda TBMM Başkanı Karadağ heyetiyle baş başa görüşme yaptı. AK Parti Çorum milletvekili ve Türkiye Karadağ Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Erol Kavuncu’nun da hazır bulunduğu ziyarette Karadağlı heyetle görüşme yaptı. Kavuncu, “Ülkelerimiz arasındaki iyi ilişkilerin daha üst düzeylere çıkarılması için istişarelerde bulunduk, bu tarihi anlara şahitlik ettik. Antalya’daki toplantılarda, Türkiye ile Karadağ arasında ikili ve heyetler arası görüşmeler yapıldı, iki ülke açısından önemli kararlar alındı” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da çöl tozları hayatı olumsuz etkiliyor Türkiye’ye Afrika Üzerinden gelen çöl tozları ve sıcak hava dalgası yaşlı ve çocukları etkiliyor. Çocuklar ve yaşlılar çok daha fazla etkilenirken, uzmanlar maskesiz dışarı çıkılmaması, pencereleri kapalı tutma konusunda uyarılarda bulundu. Yunanistan’ın başkenti Atina’yı turuncuya boyadı. Türkiye’de etkisini çöl tozları İstanbul’da da hayatı olumsuz etkiliyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Türkiye’de de etkili olan toz taşınımı ile ilgili uyarılarda bulundu. Libya üzerinden gelen çöl tozu Yunanistan’da gökyüzü kızıla bürünmesine neden olmuştu. Tekirdağ üzerinden Türkiye’ye giriş yaparak yurdun batı kesimini etkisi altına alan çöl tozunun etkisinin İstanbul’da 3 gün daha süreceği tahmin ediliyor. “Sağlık açısından çok zararlı” Birkaç sene önce yoğun olarak çöl tozlarının geldiğini hatırladığını ifade eden Mustafa Baran, “ Sabah kalktığımızda arabalarımızın üzeri görünmez oluyordu. Sağlık açısından çok zararlı olduğunu biliyorum. Gelince evden çıkmayacağız herhalde. Kesinlikle maske takılması gerekiyor. Sadece çöl tozları ile alakalı değil günlük hayatımızın içinde insanların yoğun olduğu yerlerde takılması gerekiyor. Ben etkilenmedim ama etkilenen dostlarımız oldu” diye konuştu. “Misafirliğe gelenler nefes alamıyorlar geri dönüyorlar” Sahilde bisikleti ile gezerken çöl tozlarından etkilendiğinin belirten Fahrettin Güden, “Ben her sabah bisiklet ile 50 kilometre yol yaparım. Akşam eve gittiğim zaman saçlarım toz içerisinde olur. İçki ve sigara kullanmadığım için öksürük problemim yok ama benim hanımımda var. Anadolu tarafından buraya misafirliğe gelenler nefes alamıyorlar geri dönüyorlar. Kızımın arabalarının üzeri bembeyaz oluyordu. İstanbul’un kirliliği çok kötü” dedi. “Sildikten sonra bende merak ettim ne olduğunu” Çöl tozlarının ne olduğunu bilmediğini ifade eden Halil Hayırlıoğlu, “Arabaların üzerinde sapsarı toz olduğunu gördüm. Ne olduğunu bilmiyorum. Arabanın üzerinde sildikten sonra bende merak ettim ne olduğunu. Benimde oldukça dikkatimi çekti” diyerek sözlerini tamamladı. “Herkesi etkiliyor, bazen nefes alırken bile zorlanıyorsun” Ailesi ile birlikte sahilde gezdiklerini çocuğunun çöl tozlarından etkilendiğini söyleyen Naim Uludağ, “Arabanın üzerinde kolaca belli oluyor. Her yıl oluyor alıştık artık. Beni fazla etkilemiyor ama çocukları etkiliyor. Çocuklarımın burnu tıkanıyor. Burnundan nefes alamıyor, ağzından alıyor. İkisini de etkiliyor zor bur durum. Kimse maske ile dışarı çıkmak istemez. Herkesi etkiliyor, bazen nefes alırken bile zorlanıyorsun” dedi.
Antalya Prof. Dr. İbrahim Şahin: "Genç nüfusta obezite ve diyabet hastalığı artıyor" TEMD Araştırma Sekreteri Prof. Dr. İbrahim Şahin, obezitenin basite indirgenmeyecek kadar zor bir hastalık olduğuna işaret ederek, "Gençlerimiz şişmanlıyor, 15-20 yaş grubu arasında obezite ve diyabet hastalığı çok artıyor. O yaşlarda eskiden Tip 2 diyabet görmezdik, artık o yaşlarda görmeye başladık" ifadelerine yer verdi. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD) Araştırma Sekreteri Prof. Dr. İbrahim Şahin, Antalya’da katıldığı 45. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kongresi’nde obezitenin nedenlerini ve tedavi yöntemlerini aktardı. Obeziteyi tanımlayan Şahin, Türkiye’nin obezite sıralamasında Avrupa’da birinci olduğunu açıkladı. Türkiye, obezite sıralamasında Avrupa’da birinci Prof. Dr. İbrahim Şahin, şöyle konuştu: "Obezite, basit bir irade eksikliği değil. Obezite, yağ dokusunun normalden fazla olması, sağlığımızı etkileyecek kadar fazla olması ile karakterize olan bir hastalık. Çünkü, yağ dokusu arttığında bununla ilgili birçok hastalık artıyor. Bunun sonucunda, bizim hem yaşam süremizi kısıtlıyor, hem birçok hastalığa neden oluyor. Sağlıksız, yanlış beslendiğimiz için artıyor, ayrıca bunu bir hastalık olarak görmeyip basite almamız nedeniyle oluyor. Psikolojik, metabolik, hormonal, bazı ilaçlara bağlı farklı nedenleri de var. Türkiye’nin, obezite sıralamasında neden Avrupa’da birinci olduğuna gelecek olursak, şehirleşmenin artması, sağlıksız beslenme daha önemli rol oynuyor, dünyada ekmek tüketiminde en yüksek ülkelerden bir tanesiyiz. Sebze tüketimimiz az, spor açısından herhangi bir düzenli egzersiz yapma alışkanlığımız çok az. Bu da bizi Avrupa’da birinci hale getiriyor." "Gençlerimiz şişmanlıyor" Prof. Dr. İbrahim Şahin, genç nüfusta da obezitenin artışına vurgu yaparak, tedavi yöntemlerini anlattı. Şahin, "Gençlerimiz şişmanlıyor, 15-20 yaş grubu arasında obezite ve diyabet hastalığı çok artıyor. O yaşlarda eskiden Tip 2 diyabet görmezdik, artık o yaşlarda görmeye başladık. Altta yatan bir nedeni var mı, sadece yanlış beslenmeden mi kaynaklanıyor. Bunun değerlendirilmesi lazım. Önce tespit etmek gerekiyor. Çözümü çok faktörlü; beslenme açısından diyetisyene başvurmak gerekiyor, profesyonel hoca kontrolünde mutlaka spor yapılmalı, gerekirse ilaç tedavisinin endokrin kontrolünde olması lazım" dedi. Zayıflama iğnesi, doktor kontrolünde yapılmalı Birçok mecrada tanıtımı yapılan zayıflama iğneleri hakkında da değerlendirmede bulunan Prof. Dr. İbrahim Şahin, tüm tedavi yöntemlerinin doktor kontrolü altında uygulanması gerektiğinin altını çizdi. Şahin, "Son birkaç yıldır, yeni ilaç isimleri duyuyoruz. Zayıflama iğneleri diye de geçiyor. Bunları kullanmadan önce belirli koşullar var, örneğin pankreas bezine bakılması gerekiyor. Safra taşı gibi bazı durumların kontrol altında olması lazım. Endokrin olarak, öncelikle bu ilacı kullanıp kullanmayacağının değerlendirilmesi gerekiyor. Çünkü faydadan çok zarar verir. Yine son yıllarda cerrahi tedaviler var. Bunların birçoğu bakanlık ve sağlık otoriterleri tarafından kabul edildi. Uygun kişiye uygun zamanda yapılırsa, sonrasında da takipleri iyi yapılırsa uygulanabilir" diye konuştu.
Ankara Başkent Gençlik Meclisi’nden “Ah Tiyatro Vah Tiyatro” oyunu Ankara Kent Konseyi Başkent Gençlik Meclisi Kent Sahne Ekibi’nin “Ah Tiyatro Vah Tiyatro” adlı oyunu başkentlilerle buluştu. Müzikal komediye 7’den 70’e başkentliler yoğun ilgi gösterdi. Gençlik Parkı Tiyatro Salonu’nda sahnelenen müzikal oyunu Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Kent Konseyi Kale Meclisi Başkanı Şevket Bülent Yahnici, Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Ceren Anadol ile çok sayıda seyirci izledi. Ankara Kent Konseyi Gençlik Meclisi Başkanı Halil Ecer yaptığı konuşmada, “Başkent Gençlik Meclisi tarafından geliştirilen tamamen gönüllü bir topluluk olan Kent Sahne Ekibi’nin aylardır emek verdiği ve çalışarak ortaya koyduğu oyunu burada sergileyeceğiz. Gençlerin karar alma mekanizmasına dâhil olması hem de Ankara’nın gençlik başkenti olması için birikimlerimizi kullanmak istiyoruz. Bugün Ah Tiyatro Vah Tiyatro oyununu izledik. Hem tiyatro emekçilerine bir saygı hem de gençler ve yetişkinler arasında diyaloğun geliştirilmesini hedefliyoruz” ifadelerini kullandı. Oyunu izleyen İsa Fidan, “3 yıl önce Gençlik Meclisi ile tanıştım. Gençlerin bu paydada söz sahibi olması önemli. Bu akşamki oyunda arkadaşlarımız oynadı. Sanata, kültüre önem vermemiz gerekiyor. Heyecanlıyım, bunca zamandır biriktirilen emeğin karşılığını izledik” ifadesini kullandı. Nisa Geredelioğlu ise, “İki yıldır tiyatro ekibini takip ediyorum. Özverili çalışmalarını bekliyorduk. Oyunu keyifle izledik ve heyecanlıyız burada olmaktan” dedi.