ASAYİŞ - 15 Mayıs 2019 Çarşamba 15:39

Hızını alamayan motosikletli kadın otomobilin altına girdi

A
A
A
Hızını alamayan motosikletli kadın otomobilin altına girdi

Denizli’nin Pamukkale ilçesinde hızını alamayan motosiklet sürücüsü kadın, kayarak önündeki otomobilin altına girdi.

Denizli’nin Pamukkale ilçesinde hızını alamayan motosiklet sürücüsü kadın, kayarak önündeki otomobilin altına girdi. Yaralı kadın kaza sonrası ayağa kalkıp yol kenarına geçerken, kaza anı güvenlik kameraları tarafından görüntülendi.


Olay, Pamukkale ilçesi Kıbrıs Şehitleri Caddesi üzerinde saat 13.40 sıralarında yaşandı. Merve Çetinkaya (22) yönetimindeki 20 GP 185 plakalı motosiklet, Zübeyde Hanım Caddesi kavşağında hızını alamayarak önünde seyir halinde olup yavaşlayan İran uyruklu Raad Muhammad Najm idaresindeki 20 ABB 81 plakalı otomobilin kayarak altına girdi. Kazada hafif yaralanan Çetinkaya, çarpma sonrası ayağa kalktı, çevredekilerin yardımıyla yol kenarına getirildi. Çevredekiler, kaldırıma oturtulan kadına su vererek sakinleştirmeye çalıştı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralı kadına olay yerinde ilk müdahaleyi yapan sağlık ekipleri ardından tedavi etmek için ambulansla Pamukkale Üniversitesi Hastanesi’ne götürdü. Ayrınaca, Çetinkaya’nın motosikleti kullanırken başında kask bulunması olası bir can kaybını önledi. Polis, kazayla ilgili soruşturma başlattı.


Kaza anı kamerada


Öte yandan kaza, bir iş yerinin güvenlik kameraları tarafından kaydedildi. Görüntülerde, seyir halinde olan otomobile yavaşladığı sırada motosikletin çarptığı, sonrasında ayağa kalktığı ve çevredekilerin yardımıyla kenara getirildiği görülüyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.