GENEL - 24 Mart 2020 Salı 11:37

(Özel) Türkiye Gazetesi dağıtım personellerinden yaşlı okuyucularına büyük vefa

A
A
A
(Özel) Türkiye Gazetesi dağıtım personellerinden yaşlı okuyucularına büyük vefa

Denizli’de Türkiye Gazetesi dağıtım personelleri evlerinden çıkamayan 65 yaş ve üstü okuyucularına büyük bir vefa ve iyilik örneği göstermeye başladı.

Denizli’de Türkiye Gazetesi dağıtım personelleri evlerinden çıkamayan 65 yaş ve üstü okuyucularına büyük bir vefa ve iyilik örneği göstermeye başladı. Abonelerine gazetelerini ulaştıran dağıtıcılar ardından yaşlıların ekmek başta olmak üzere çeşitli ihtiyaçlarını da karşılamaya başladı.


Kentte Türkiye Gazetesi dağıtıcıları her sabah okuyucularının gazetelerini bırakmanın yanı sıra yeni bir hizmet sunmaya başladı. Çin’de ortaya çıkan ve Türkiye’de 37 can kaybına sebep olan ölümcül korona virüs dünyada 15 bini aşkın insanın ölümüne neden oldu. İçişleri Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı çok hızlı bulaşabilen korona virüs tedbirleri kapsamında 65 yaş üstü ve kronik hastalığı bulunan vatandaşlar için sokağa çıkma yasağı getirdi. Emniyet ve belediye ekipleri 65 yaş üstü vatandaşlar için yoğun mesai harcarken Türkiye Gazetesi personelleri de sosyal sorumluluk davranışına örnek olacak şekilde dahil oldu.


Her sabah okurlarına gazetelerini teslim eden dağıtım görevlileri gazeteleri okuyucularına bıraktıktan sonra evlerinden çıkamayan yaşlı vatandaşlara istekleri olup olmadığını soruyor. Dağıtıcılar ardından kendilerine talepte b


ulunan yaşlı vatandaşların ekmek, yumurta, sebze ve meyve gibi ihtiyaçlarını karşılayarak evlerine bırakıyor.


Evde yalnız yaşadığını, alışveriş yapacak kimsesi olmadığını söyleyen Fahriye Deniz Kültür, “Allah razı olsun. Hep sorar ihtiyacımızı. Bu korona virüs dolayısıyla dışarıya çıkamadığımız için ihtiyaçlarımızı sorar, söyleriz. Allah razı olsun getirir, çok sağ olsun. Çok memnunuz. Emekliyim, evdeyim, kimsem yok. Onun için alışveriş yapanım da yok. Halil İbrahim görüyor ihtiyaçlarımızı sağ olsun” dedi.



“Sadece sabahları değil, gün içinde aradıklarında yine yardımlarına koşuyoruz”


Dışarıya çıkamayan vatandaşların genelde gıda maddesi istediklerini söyleyen Türkiye Gazetesi dağıtım personeli Halil İbrahim Karademir, “Virüs başladığından bu yana yaşlarından dolayı bazı abonelerimiz dışarıya çıkamıyor. Bizde yardımcı olmaya çalışıyoruz. Sadece sabahları değil, gün içinde aradıklarında yine yardımlarına koşuyoruz. Ekmek, su, yumurta gibi genelde gıda maddesi istiyorlar. Ama başka istekleri olursa da yine onların hep yanındayız. Bu sıkıntıları bir şekilde hallederek aşacağız. İnşallah daha güzel günler bizi bekliyor” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Ermeni katliamı izleri 104 yıldır duruyor Adana’da Ermeniler tarafından 1920 yılında Camili köyü basılarak 500 Türk’ün katledilmesinin izleri bir çiftlikte hala dün gibi duruyor. Ermeni Diasporası 24 Nisan’ı "sözde Ermeni soykırımı" diye ilan etse de Adana’nın bir çok yerinde Ermenilerin yaptığı katliamların izleri görünüyor. Bunlardan biri de Yüreğir ilçesine bağlı Camili Mahallesinde 1920 yılında meydana geldi. Kayseri’den Adana’ya doğru inen sayıları yaklaşık bin Ermeni silahlı komitacılar, 15 Haziran 1920 yılında Adana’nın Camili köyüne saldırdı. Kadın, çocuk, yaşlı demeden herkesi kurşuna dizen silahlı Ermeniler, son kale olan Camili çiftliğinde katliam yaptı. Kapıları, duvarları ve çiftliğin ortasında yer alan tulumbayı kurşun yağmuruna tutan silahlı Ermenilerin kurşun izleri hala çiftliğin kapı ve duvarlarında yer alıyor. 19. yüzyılda yapılan ve hala ayakta olan bu tarihi çiftlik Ermeni mezaliminin izlerini taşımaya devam ediyor. “Kadın, çocuk ve hayvanları yukarıda ki mağaralara saklamışlar” Tarihi Camili Çiftliğinde yaşayan Abdullah Özdemir, o dönem de köyün yaşadığı olayları anlatırken şu ifadelere yer verdi; “Ermeniler 1920 yılında Kilikya bölgesi, yani bu bölgede topladıkları insanları buraya, Camili çiftliğine yığmışlar. Kaçan kadın, çocuk ve hayvanlar yukarıda ki mağaralara saklanırken erkekler çiftliğin içerisinde kalmışlar. Bazı bilgilere göre katledilen Türk sayısının 500’ü aşkın olduğu söyleniyor. Silahlı Ermenilerin bıraktığı mermi izleri hala kapı ve içeride yer alan Osmanlı armasında kendini gösteriyor. Türkler gelen Ermeniler tahılları yağmalamasın diye çiftliğin içerisinde kuyularda tahıllarını saklamışlar. Geçmişte burada çok büyük bir katliam yapılmış”. “1920 yılında Ermeni çeteleri katliam yapmıştır” Ermeni çetelerin Kayseri’den aşağıya inerek ne var ne yok her yerde katliam yaptıklarını ifade eden Özdemir, 1920 yılında çor çocuk demeden silahlı Ermeni çeteleri Kayseri’den bu tarafa doğru ne var ne yok toplayıp, buldukları yerde katliam yaparak buralara kadar gelmişlerdir” dedi
Bursa (Özel) Toz taşınımında solunum rahatsızlığı olanlar risk altında Meteoroloji Genel Müdürlüğü; Kuzey Afrika’dan beklenen toz taşınımı uyarısı yaptı. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Arzu Ertem Cengiz, solunum ve kronik rahatsızlığı bulunanların yanı sıra yaşlı hamile ve çocukların da toz taşınımı sırasında risk altında olduğunu ifade etti. Mecbur kalınmadığı taktirde dışarıya çıkılmaması gerektiğini söyleyen Cengiz, zorunlu durumlarda maske takılması gerektiğini kaydetti. Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan değerlendirmelerde Marmara’nın güneyi, İç Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu ile Batı Karadeniz’in iç kesimlerinde yer yer toz taşınımı beklenildiği açıklandı. Kuzey Afrika’dan beklenen çöl tozlarının hava kirliliği ve görüş mesafesini düşürmesine karşı yerel yönetimler vatandaşlara tedbirli olmaları konusunda uyarılarda bulundu. Ayrıca uzmanlar toz taşınımına uzun süreli maruz kalınması durumunda solunum yetmezliğine varabilecek rahatsızlıklar nedeniyle en yakın sağlık kuruluşuna gidilmesi gerektiğini dile getirdi. Solunum ve kronik rahatsızlığı bulunanların yanı sıra yaşlılar, hamileler ve çocukların risk altında bulunduğunu ifade eden uzmanlar, mümkün olduğunca toz taşınımı geçene kadar dışarı çıkılmaması, mecburi durumlarda ise maske takılması gerektiğini kaydetti. Uzmanlardan maske uyarısı Mecbur kalınmadığı taktirde dışarıya çıkılmaması gerektiğini ifade eden Acıbadem Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Arzu Ertem Cengiz, “Toz taşınımı dediğimiz dönem 3 gün boyunca ülkemizde çöl tozlarının yoğun olarak görülmesi demek. Hava kirliliğine neden olarak görüş mesafesini bozabildiği gibi özellikle solunum rahatsızlığı bulunan hastalarımızda, solunum sıkıntısına neden olabilir. Özellikle astım ve alerjisi olan kişilerde astım atağı gibi solunum sıkıntılarının yoğun olduğu dönemlere neden olabilir. KOAH’lı (kronik obstrüktif akciğer) ve kronik hastalığı olan kişilerde de solunum sıkıntısı ataklara neden olabilir. Bu dönemde en önemlisi toza maruz kalmamaktır. Kronik ve ciddi hastalığı olan kişilerin bu dönemde mümkünse dışarıya çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Dışarıya çıkmaları gerekiyorsa özellikle toza karşı koruyu N95 gibi kullanmaları, bulamıyorlarsa bile normal maske faydalı olabilir. Maske kullanmak bu dönemde çok önemli. Astım hastalıklarında özellikle atağı tetikleyebilir, astım krizine neden olabilir. Böyle bir durum oluştuğunda hastaların bir sağlık kuruluşuna başvurarak etkili bir astım tedavisi almaları gerekebilir” şeklinde konuştu. Solunum rahatsızlığı bulunanlar kadar yaşlı, hamile ve çocuklar da risk altında Kronik rahatsızlığı bulunanların yanı sıra çeşitli grupların da risk taşıdığını belirten Cengiz, “Yaşlılarda ek hastalıklar, kronik rahatsızlıklar daha fazla olduğu için onlar daha hassas. Hamileler ve çocuklar etkilenebilir. Solunum hastalığı olanlar ekstra risk altında. Çünkü bu tozlar çok küçük partiküller halinde olup solunum yollarını etkileyebilmekte, hastalarda atakları tetikleyebilmektedir. Uzun süreli maruz kalma durumunda solunum yetmezliğine görülebilir Toz taşınımına uzun süreli maruz kalınmaları durumunda solunum yetmezliğine varan ciddi rahatsızlıklar görülebileceğine dikkat çeken Cengiz, “Kriz atak dediğimiz kriz tablosuna neden olabilir. Ciddi solunum sıkıntısı, hatta çok fazla maruz kalınırsa solunum yetmezliğine bile neden olabilir. Bizim en çok beklediğimiz tablo, öksürük ile birlikte nefes darlığı ve atak tablosudur” ifadelerini kullandı.