SAĞLIK - 11 Mayıs 2021 Salı 09:32

Pandeminin etkisiyle boyun fıtığı şikayetlerinde artış yaşandı

A
A
A
Pandeminin etkisiyle boyun fıtığı şikayetlerinde artış yaşandı

Hareketsiz yaşam, duruş bozuklukları, telefon-tablet kullanımındaki artış, stres gibi nedenlerden dolayı boyun fıtığının, ülkemizde ve dünyada en sık görülen ve hayatı olumsuz etkileyen rahatsızlıklardan biri olduğunu söyleyen Özel Denizli Tekden Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahı Op.

Hareketsiz yaşam, duruş bozuklukları, telefon-tablet kullanımındaki artış, stres gibi nedenlerden dolayı boyun fıtığının, ülkemizde ve dünyada en sık görülen ve hayatı olumsuz etkileyen rahatsızlıklardan biri olduğunu söyleyen Özel Denizli Tekden Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahı Op. Dr. Yurdaer Doğu, “Boyun ağrısı en yaygın kas-iskelet sistemi şikayetlerinden biridir. Özellikle son zamanlarda pandeminin de etkisiyle yaşam tarzımızdaki değişiklikten dolayı, boyun fıtığı rahatsızlığı yaşayan hastaların sayısı artmaktadır” dedi.



Özel Denizli Tekden Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahı Op. Dr. Yurdaer Doğu, boyun fıtığını ve bu hastalıktan korunmak için neler yapılması gerektiğini anlattı. Boyun fıtığının oluşma nedenlerinden bahseden Op. Dr. Yurdaer Doğu, “Hareketsiz yaşam, duruş bozuklukları, ani ve hızlı yapılan boyun hareketleri, ağır kaldırmak, ani dönüşler, masa başında uzun süre çalışmak, yastık seçimi, stres, telefon-tablet kullanımındaki artış bir süre sonra boyun kaslarına ve sinirlere zarar vererek, boyun fıtığına neden olabilmektedir. Yaşam biçimimizde yapacağımız bazı değişikliklerle örneğin, spor yapmak, stressiz yaşam, doğru oturma şekilleri, ani hareketlerden kaçınmak gibi alacağımız önlemlerle boyun fıtığı şikayetlerini en aza indirmek mümkün” dedi.



“Boyunda oluşan ağrı, baş ağrısı, omuz ve kollara yayılan ağrılar ve ellerde uyuşma boyun fıtığının en önemli belirtileri arasındadır” diyen Op. Dr. Yurdaer Doğu, “Kollar veya ellerde uyuşma, hissizlik, geçmeyen baş ağrısı, boyunda oluşan omuz ve kollara yayılan şiddetli ağrı, kuvvet kaybı, yürüme güçlüğü gibi yaşamı olumsuz yönde etkileyen rahatsızlıkları boyun fıtığının belirtileri arasında göstermek mümkün. Birçok hastalıkta olduğu gibi boyun fıtığında da hastaların yaşadıkları korkular, önemsememe gibi durumlardan dolayı hastalar son evrede gelmekte ve bu da tedaviyi olumsuz yönde etkilemektedir. Bahsettiğimiz belirtilerden herhangi birinin yaşandığı durumlarda mutlaka bir sağlık kuruluşuna gitmekte fayda var. Müdahale edilmemiş ve ilerlemiş boyun fıtığında, hastaların etkilenen bölgelerinde tamamen bir his kaybı ve felç riski olabileceği için dikkatli olunmalıdır. Erken müdahale edildiği durumlarda tedavide başarı oranları artmakta ve hastalar için daha kolay tedavi yöntemleri uygulanmaktadır” dedi.



Hasta bu belirtilerden bir ya da birkaçı ile geldiğinde detaylı fiziki muayene yapılır şeklinde bilgi veren Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Yurdaer Doğu, şöyle konuştu:


"Muayeneden sonra yapılan görüntüleme tetkikleri gibi radyolojik testlerle boyun fıtığının yeri, şiddeti ve sinirlerin etkilenme oranını belirleriz. Radyolojik testlerin yanısıra, yapılan laboratuvar testleri ile de yaşanılan belirtilerin altında yatan başka bir rahatsızlık olup olmadığı anlaşılır. Tedavi yöntemi, yapılan tahlil ve tetkiklerden sonra belirlenerek erken müdahale ihtimali olan hastalarda (farklı bir durum söz konusu değilse) ilaç tedavisi, dinlenme ve hastanın durumuna göre boyunluk ile belirli kontrollerle hastanın tedavi sürecini takip ediyoruz. Yapılan tedavilerin sonuç vermediği ya da tedaviye geç kalındığı durumlarda cerrahi yöntemlere başvuruyoruz.”



“Tedaviye geç kalındığı durumlarda ciddi sonuçlar ortaya çıkabiliyor”


Op. Dr. Yurdaer Doğu, “Tekrar söylemekte fayda var ki ilaç tedavisi, stresten uzak bir yaşam ya da belli bir dönem uygulanacak olan istirahat ile iyileşebilecek boyun fıtığı rahatsızlığı, hastaların tedaviye geç kaldığı durumlarda çok daha ciddi sonuçlar ortaya çıkarabiliyor. Doğru zamanda yapılan tedavi ve doğru teşhis ile yüz güldürücü sonuçlar elde edebiliyoruz” şeklinde uyarılarda bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 SİHA test uçuşlarına hız kesmeden devam ediyor. Hafta boyunca süren testlerde iki prototipi de test uçuşları gerçekleştiren Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) test uçuşlarını ara vermeden sürdürüyor. Hafta boyunca gerçekleştirilen testlerde iki prototipi de uçuş icra eden milli SİHA’nın toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. İki Bayraktar TB3 havada Cumhuriyet’in 100. yılını taçlandırmak amacıyla 27 Ekim 2023 tarihinde ilk uçuş testini başarıyla tamamlayarak gökyüzü ile buluşan Bayraktar TB3 SİHA’nın iki prototipi de test uçuşlarını Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nde sürdürüyor. Bayraktar TB3 PT-1 ve PT-2, geçtiğimiz hafta boyunca orta irtifada icra edilen sistem ve dayanım performanslarının ölçüldüğü testlerin tamamını başarıyla tamamladı. Toplam uçuş 272 saate ulaştı Bayraktar TB3 SİHA bugüne kadar gerçekleştirilen test uçuşlarında toplam 272 saat 47 dakika havada kaldı. TEI tarafından yerli olarak geliştirilen PD-170 motoruyla havalanan milli SİHA, 20 Aralık 2023’te gerçekleştirilen uzun uçuş testinde yere inmeden 32 saat havada kalmış ve gökyüzünde 5 bin 700 km yol kat etmişti. Milli SİHA, milli kamera Bayraktar TB3 SİHA, 26 Mart 2024 tarihinde ilk kez Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen ASELFLIR-500 ile uçtu. İcra edilen test kapsamında dünyadaki muadillerine göre en yüksek performansa sahip olan ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi entegrasyonu başarıyla gerçekleştirildi. TCG ANADOLU’dan ilk uçuş 2024’te Bayraktar TB3 SİHA, katlanabilen kanat yapısıyla TCG Anadolu gibi kısa pistli gemilerden kalkış ve iniş kabiliyetine sahip dünyadaki ilk silahlı insansız hava aracı olacak. Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, Bayraktar TB3 için 2024 yılı içinde TCG Anadolu gemisinde testlere başlanmasını planladıklarını açıklamıştı. Bayraktar TB3’ün sahip olacağı kabiliyetler bu sınıftaki insansız hava araçları açısından da önemli bir yenilik olacak. Görüş hattı ötesi haberleşme kabiliyetine de sahip olacak milli SİHA, bu sayede çok uzun mesafelerden kumanda edilebilecek. Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83’ünü ihracattan elde etti. Öte yandan Baykar 2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu. Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından 2023’te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin yüzde 90’ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023’te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3’te 1’ini tek başına yaptı. Öte yandan Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.