ÇEVRE - 17 Mayıs 2020 Pazar 10:26

Çınar’da balaban kuşu görüntülendi

A
A
A
Çınar’da balaban kuşu görüntülendi

DİYARBAKIR (İHA) – Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde doğada nadir olarak görülen balaban kuşu görüntülendi.

DİYARBAKIR (İHA) – Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde doğada nadir olarak görülen balaban kuşu görüntülendi.


Çınar’a bağlı Ballıbaba köyünde balaban kuşu görüldü. Sabah uyanan Cengiz Şen evinin bahçesinde yeşilliklerin arasında balaban kuşunu görünce şaşırdı. Köylerinde ilk defa bu tür bir kuş gördüklerini kaydeden Şen, "Köyde kimse bu kuşu görmemiş. Birkaç fotoğraf çektik ve sonra bıraktık. Uysal bir kuştu" dedi.


Balaban kuşu ile ilgili bilgi veren Dicle Üniversitesi (DÜ) Fen Fakültesi Zooloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Satar, kuş türünün genellikle seviyesi belli düzeyde kalan ve sığlık oluşturan yoğun bitki ve sazlık ortamlarda yaşadığını söyledi. Prof. Dr. Satar, "Yapılan yayınlara ve kuş çalışmalarına göre, bataklık ve yoğun bitki örtüsü ile çevrili ovalık alanlar, insan eliyle ya da doğal oluşmuş kanalların yoğun sazlıklarla belirlenmiş güvenli ortamında saklanabilirler. Ara sıra saz kesimlerinin yapıldığı alanlarda görülseler de normalde sık sazlıklarda sessiz bir yaşam sürerler. Delta ve su kanallarının denizle buluştuğu alanlarda tuzluluk oranları yüksek suları tolere edebilir. Havanın dondurucu olduğu zamanlarda aç balabanları tatlı su olan yerlerde av ararken görmek şaşırtıcı olmaz. Daha küçük olan benzer türü ise tehlikededir. Bu tür kuşlara zarar verilmemesi gerekir. Bu tür kuşlar doğal denge açısından çok önemlidir. Güneydoğu’da sulak alanların artması nedeniyle buralarda da çok görülmeye başlandı. Büyük, tıknaz, kahverengi bir kuştur. 69–81 santimetre uzunluğunda ve 100–130 santimetre kanat uzunluğu bulunur" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Çöl tozu Muğla’ya ulaştı Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan uyarı sonrası Afrika üzerinden gelen çöl tozu bulutu, Muğla kıyılarına ulaştı. Akdeniz’den giriş yapan çöl tozu bulutu Antalya, Muğla, Isparta ve Burdur illerini etkisi altına aldıktan sonra Marmara ve Karadeniz üzerinden ülkeyi terk edecek. Muğla’da öğle saatlerinde etkisini arttıran Afrika çöl tozu, hava yağışlı olmamasına rağmen araçların üzerinde çamur zerrecikleri oluşturdu. Güneş ışınlarını örten toz bulutu, küçük yağmur tanecikleri halinde uzun süredir park halindeki araçların üzerini kapladı. Çöl tozu nedeniyle, özellikle kronik sağlık ve solunum problemi bulunan, kalp hastaları, çocuklar ve 65 yaş üstü kişiler gibi yüksek risk grubundaki kişilerin her türlü fiziksel egzersizden ve açık hava aktivitelerinden kaçınması önerildi. Milyonlarca metreküp toz minerali Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, şiddetli kum fırtınaları sonucu her yıl Sahra Çölü’nden atmosfere irili ufaklı milyonlarca metreküp toz minerali yükseldiğini belirterek, “Şiddetli kum fırtınaları sonucu her yıl Sahra Çölü’nden atmosfere yüz milyonlarca metreküplük toz mineralleri yükselmektedir. Toz minerallerinin büyüklüğüne bağlı olarak büyük çaplı mineraller daha yakın mesafede, kısa çaplı mineraller ise çok daha uzun ve kilometrelerce uzağa hareket edebilmektedir. Geçtiğimiz haftalarda bir benzerini yaşadığımız olayı bugün tekrar yaşıyoruz. Önümüzdeki birkaç gün beklediğimiz bu kum hareketi boyunca Kuzey Afrika’dan yüzlerce kilometre uzunluğunda gelen bir kum örtüsü Akdeniz ve ülkemizi geçerek Karadeniz’e kadar uzanmaktadır. Güneşin yeryüzüne erişmesini engellemesi nedeniyle yerküre içeresindeki sıcaklığı mevsim normallerinin altında tuttuğunu söyleyebiliriz. Gökyüzüne baktığımız zaman güneşi göremiyoruz ve gökyüzünün turuncu renk aldığını görüyoruz. Düşen yağışlar ve azalan rüzgar hareketlerine bağlı olarak yerküre üzerinde çamurlu bir durum ile karşı karşıya kalabiliyoruz” dedi. Yaşlılar, çocuklar ve kronik hastalara uyarı Doç. Özçelik, çöl tozlarının sağlık açısından da değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek, “Metreküpte 50 mikrogramın üzerinde bir toz solunumunun insan sağlığı için zararlı olduğu ifade edilmektedir. Özellikle açık havada çalışan astım hastası insanlar için risk teşkil etmekte, çocuklarda ve dezavantajlı gruplar içeresinde gerekli önlemlerin alınması, maske kullanılması ve toz hareketlerinin yoğunluğunun takip edilmesi uygun olacaktır” dedi.