- 26 Ekim 2020 Pazartesi 16:04

Pandemi dönemi evlilik işlemlerine engel olmadı

A
A
A
Pandemi dönemi evlilik işlemlerine engel olmadı

Diyarbakır’ın Bağlar İlçe Belediyesi, pandemi döneminde de evlilik ve nikah işlemlerini sunduğu imkan ve kolaylıklar sayesinde aksamadan devam ettirdi.

Diyarbakır’ın Bağlar İlçe Belediyesi, pandemi döneminde de evlilik ve nikah işlemlerini sunduğu imkan ve kolaylıklar sayesinde aksamadan devam ettirdi.


Diyarbakır’ın ilçeleri arasında nüfus ve evlilik oranları en fazla artan ilçe olarak dikkat çeken Bağlar’da önceki yıllara ait bu hız pandemi döneminde de farklılık göstermedi. Salgının Türkiye’de görülmeye başlandığı mart ayından itibaren ilk başlarda düşüş gösteren evlilik oranları sonraki aylarda yükselişe geçti. Vatandaşların mağdur olmaması ve işlemlerin hızlı bir şekilde yerine gelmesi için Bağlar Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu tarafından teknik destek ve personel takviyesi ile güçlendirilen evlendirme memurluğu bölümü belediyeye ait ek hizmet binasının içinde ve bahçesinde oluşturduğu alanlarda hemen her gün onlarca vatandaşın işlemini yerine getirdi.



Önlemler altında yapılan işlemler vatandaşı sevindirdi


7 aylık pandemi döneminde 794 çiftin evlilik ve nikah işlemi gerçekleştirildi. Bağlar Belediyesi, çeşitli suçlardan dolayı cezaevlerinde yatan tutuklu ve hükümlülerin işlemlerini kolaylaştırmak için aldığı önlemlerle de yüzleri güldürüyor. Talep üzerine cezaevlerine giden belediye personeli, bu yolla 4 çiftin işlemlerini gerçekleştirdi. Bağlar Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu’nun talimatı üzerine, evlilik işlemleri için kuruma gelen vatandaşlara maske, dezenfekte ve HES kodu gibi kurallar uygulanarak işlemler yerine getiriliyor.


Başkan Beyoğlu, pandemi döneminde vatandaşların mağdur olmaması için gerekli tedbirleri alarak her alanda hizmet sağlamaya devam edeceklerini söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.