KÜLTÜR SANAT - 26 Kasım 2020 Perşembe 17:27

Vali Karaloğlu Meryem Ana Kilisesinde incelemelerde bulundu

A
A
A
Vali Karaloğlu Meryem Ana Kilisesinde incelemelerde bulundu

Birçok inanca ve kültüre ev sahipliği yapan Diyarbakır’da Vali Münir Karaloğlu, 3.

Birçok inanca ve kültüre ev sahipliği yapan Diyarbakır’da Vali Münir Karaloğlu, 3. yüzyıldan beri Süryani vatandaşların ibadethane olarak kullandığı Süryani Kadim Meryem Ana Kilisesini ziyaret etti. Vali Karaloğlu, "Süryani Kadim Meryem Ana Kilisesi ve diğer değerleri korumanın, yaşatmanın ve gelecek nesillere aktarmak herkes için bir görevdir" dedi.


Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu, farklı inanç ve kültürleri bünyesinde barındıran Diyarbakır’da, Süryani vatandaşların ibadethanesi olarak bugün de varlığını sürdüren Süryani Kadim Meryem Ana Kilisesinde incelemelerin ardından açıklamada bulundu. Vali Karaloğlu’na Sur ilçesinde bulunan Meryem Ana Kilisesi incelemelerinde Sur Kaymakamı Abdullah Çitçi, Süryani Kadim Meryem Ana Kilisesi Vakfı Başkan Vekili Saliba Açiş, Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, İl Kültür Turizm Müdürü Cemil Alp ve ilgililer eşlik etti. Patriklik merkezinin 1034 yılında Diyarbakır Meryem Ana Kilisesine taşınmasıyla, 11. yüzyıldan 19. yüzyılın sonlarına kadar çeşitli tarihlerde Süryani Patrikhanesi olarak vatandaşların ibadethane olarak kullandığı kilisede yaptığı incelemelerde yetkililerden kilisenin tarihi ve yapısı hakkında bilgiler alan Vali Karaloğlu, açıklamalarda bulundu.



"Süryani patrikliğinin merkeziydi"


Diyarbakır’daki en kadim halkalardan birisi olan Süryani cemaatinin Meryem Ana Kilisesini hep beraber ziyaret ettiklerini kaydeden Vali Karaloğlu, "Meryem Ana Kilisesi, Diyarbakır’daki milattan sonra 3. yüzyıldan kalan en eski yapılarımızdan, tarihi mekanlarımızdan, dini yapılarımızdan, inanç merkezlerinden bir tanesi. Kilise Süryani vatandaşlar için taşıdığı tarihsel bir önemi bulunuyor. Meryem Ana Kilisesi Süryani Patrikliğine uzun süre merkezlik yapmıştır. Hz. İsa’nın çarmıha gerildiğine inanılan haçın bir parçasının kilisede muhafaza ediliyor ve aynı zamanda kilisenin içerisinde birçok azizin mezarı da" dedi.



"Tarihi gelecek nesillere aktarmak hepimizin ortak görevi"


2004 yılında Süryani vatandaşlar tarafından restorasyon yapıldığında hatırlatan Vali Karaloğlu, Büyükşehir Belediyesince Süryani mezarlığında bir çalışma yapılacağını, kilisenin güvenlik kameraları ile ilgili kilise yönetimi ile bir planlama yapılabileceğini belirterek, “Süryanice el yazması fazlaca eser var. Belki o eserlerin Türkiye Cumhuriyeti El Yazmaları Başkanlığı ile işbirliği yaparak onların dijitale aktarılması çalışmasını yine beraberce yapabiliriz. Süryani Kadim Meryem Ana Kilisesi ve diğer değerleri korumanın, yaşatmanın ve gelecek nesillere aktarmak herkes için bir görevdir. Diyarbakır’da yaşayan Süryani vatandaşlarımızın kullandığı bir ibadethane, bir kilise burası. O bakımdan da buranın her türlü ihtiyacını gidermek bizim görevimiz, cemaatle işbirliği de devam edecek" diye konuştu.


Ziyaretin ardından Vali Karaloğlu, esnaf ve vatandaşlarla bir süre sohbet ettikten sonra bölgeden ayrıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Başkan Akın su ve Sürdürülebilirlik zirvesinde konuştu Balıkesir’de düzenlenen Su ve Sürdürülebilirlik Zirvesinde Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın konuşma yaptı. Başkan Akın, Su ve Sürdürülebilirlik Zirvesi’nde “tasarruf”, “verimlilik” ve “sürdürülebilirlik” konularına ilişkin önemli mesajlar verirken, “Hakkını vere vere sürdürülebilir, tasarruflu, verimli bir belediyecilik ile suyu verimli, ekonomik kullanan bir anlayışı Balıkesir’imizde inşa edeceğiz” dedi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, “tasarruf”, “verimlilik” ve “sürdürülebilirlik” konularında önemli mesajlar verdi. Büyükşehir Belediyesi’ni devraldıktan sonra ele aldıkları ilk konunun suyun verimli kullanımı olduğunu söyleyen Başkan Akın, “Su konusunda dünyanın her yerinde maalesef büyük bir sıkıntı var. Sıkıntı ne? Vahşi sulama. Aynı şey Balıkesir’imizde de geçerli. Bunun dünyadaki uygulamalarını inceledik. Daha öncesinde de çalışmıştık; ne yapabiliriz diye. Ve bir hedef belirlemiştik, bu hedef ışığında ilerliyoruz, ilerlemeye de devam edeceğiz” dedi. Tarımda vahşi sulamanın sona erdirilmesi konusunda önlemler aldıklarını vurgulayan Başkan Ahmet Akın, bunun yerine damlama sulama sistemlerini yaygınlaştırmaya yönelik yatırım yapacaklarını söyledi. Bu kapsamda vahşi sulamanın yapıldığı tarlalarda, çiftçilere damlama sulama borusu hediye edeceklerini belirten Akın, “Bu aslında çiftçinin bize hediyesi” dedi. Büyükşehir olarak kısa süre içerisinde su yönetimi noktasında önemli adımlar atacaklarını ifade eden Başkan Akın, “Suyun kaynağından itibaren en son noktaya kadar olan gidişatın verimli olması üzerine çalışmaları başlattık” açıklamasında bulundu. ‘Tasarruf öncelikli model’ Gri su kullanımı önemsediklerini vurgulayan Başkan Ahmet Akın, “Yağmur sularından ve atık sulardan elde edilen gri suyu ve bunun enerjiye dönüşümünü önemsiyoruz. Bunlar üzerine tasarruf öncelikli bir çalışma modeli başlattık. Konuyla ilgili çok değerli hocalarımızdan destek ve yardım alıyoruz” dedi. ‘Verimli belediyecilik’ “Sürdürülebilirlik kavramını gerçek anlamda yüreğimize, hayatımıza işledik” diyen Başkan Ahmet Akın, her şeyin sürdürülebilirlik adı altında ele alınmasının, bu kavramın değerini ucuzlattığını söyledi. Başkan Akın, “Hakkını vere vere sürdürülebilir, tasarruflu, verimli bir belediyecilik ile suyu verimli, ekonomik kullanan bir anlayışı Balıkesir’imizde inşa edeceğiz” açıklamasında bulundu.
İstanbul Hutbede yapılan duaya tepki gösteren genç, Atatürk’e hakaretten 3 yıl 9 ay hapis cezası aldı Gayrettepe’de cuma namazı sırasında Atatürk’e dua edilmesine tepki gösterip Atatürk’e ve imama hakaret eden şahıs, 3 yıl 9 ay hapisle cezalandırdı. Gayrettepe’de bulunan bir camide 10 Kasım 2023 günü Mustafa Kemal Atatürk’e ve Atatürk için dua eden imama hakaret eden A.B.’nin yargılanmasına devam edildi. Anadolu 13. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık ve taraf avukatları katıldı. "Puşt kelimesini güvenilmez manasında kullandım" Duruşmada esasa ilişkin savunma yapması için söz verilen A.B., “Attığım bir kaç tweet ekran görüntüsü alınmış ama bunların atıldığına dair bir kanıt yok. Hakkımda atmadığım bir çok tweet var. ’Sinkaf ederim’ tweeti atmadığımı belirtmek istiyorum. Puşt kelimesini hakaret etmek amacıyla değil, güvenilmez manasında kullanmıştım. Ceza alacağım bir husus görmüyorum. Video çektim. İslamiyet’e göre inançsız ölen bir kişinin arkasından dua edilmemesi gerekir. Beraatımı talep ediyorum” dedi. “Daha fazla ne ceza verilebilir bilmiyorum” Son sözü sorulan şahıs, “2 ay cezaevinde tek başıma kaldım. Bu eylemim için yeterince ceza aldığımı düşünmekteyim. Daha fazla ne ceza verilebilir bilmiyorum. Beratımı talep ediyorum” dedi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, A.B.’yi "Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret" suçundan 3 yıl 9 ay hapisle cezalandırdı.
Ankara Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yazgan: “Sözler tutulsun, mülakat kaldırılsın” Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, kamuya personel alımlarında mülakat yapılmasına ilişkin, “Sözler tutulsun, mülakat kaldırılsın” dedi. Büro Memur-Sen Genel Başkanı Yusuf Yazgan, kaldırılacağı açıklanan ancak uygulanmaya devam edilen sözlü sınavların (mülakat) devlet memuru olacaklar ile mevcut kamu görevlilerinin görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarında can yakmaya, emekleri zayi etmeye devam ettiğini söyledi. Yazgan, bir an önce mülakatların kaldırılarak, adayların girdikleri yazılı sınav sonucuna göre atamalarının yapılması gerektiğini dile getirdi. Mülakatın emeklerin zayi olmasına ve idareye karşı güvenin azalmasına sebep olduğunu ifade eden Yazgan, “Ülkemizin kritik bir süreçten geçerken ihtiyaç duyduğu, süreç sonrası uygulamadan kaldırılacağı açıklanarak uygulamaya konulan mülakat sisteminin halen kaldırılmamasının yol açtığı hak kayıpları ve huzursuzluk her geçen gün daha da artıyor. Kamuya atama bekleyen memur adayları ile mevcut kamu görevlileri, bir an önce mülakat sisteminden vazgeçilmesini ve insanların bilgiye dayalı sınavlarda aldıkları puana göre değerlendirmelerin yapılmasını istiyor” ifadelerini kullandı. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yapılan görevde yükselme sınavından örnek veren Yazgan, 62 kişinin yazılı sınavda 85 ve üzeri puan almasına karşın mülakatta düşük puan alarak atanamadığını belirtti. Yusuf Yazgan, “Yazılı sınavda 98.72 puan alan adaylar, mülakatta 64, 65, 55 puan verilerek eleniyor ve atanması gerçekleşmiyor. İki sınav arasında bu kadar farkın olması, liyakat beklentisi içindeki insanlarda hayal kırıklığına yol açıyor. Demek ki bu iki sınavdan birisinde sorun var. Bu sorunu, bu şaibeyi kaldırmak için yapılması gereken tek şey mülakatı kaldırmak, bilgiye dayalı yazılı sınav sonucuna göre atamaları gerçekleştirmek” şeklinde konuştu.