- 02 Haziran 2020 Salı 10:12

Atölyesini eve taşıdı, sokağa çıkamayan çocukları ile boyama yaptı

A
A
A
Atölyesini eve taşıdı, sokağa çıkamayan çocukları ile boyama yaptı

DÜZCE (İHA) – Boyama sanatı ile ilgili atölyesi bulunan Aylin Özkan, korona virüs ile mücadele kapsamında atölyedeki çalışmaları eve taşıdı.

DÜZCE (İHA) – Boyama sanatı ile ilgili atölyesi bulunan Aylin Özkan, korona virüs ile mücadele kapsamında atölyedeki çalışmaları eve taşıdı. Çocukları ile birlikte vakitlerinin büyük bir kısmını biblo boyaması ile geçirdiklerini belirten Özkan, sokağa çıkmayan çocuklu ailelere de önerilerde bulundu.


İçişleri Bakanlığı Korona virüs ile mücadele kapsamında çocukların sokağa çıkmasını kısıtlamasının ardından, Düzce’de boyama sanatı ile ilgilenen Aylin Özkan, atölyesini kapatarak çocuğuna bakmak için evde kalmaya başladı. Çocuğunun bakımını yaptığı esnada atölyesinde ki işlerini de eve getiren Aylin Özkan, vaktinin büyük bir bölümünü biblo boyaması ile sürdürünce evde bulunan diğer çocuklarda annesinin yaptıklarını merak ederek boyamaya başladı. Çocukları ile birlikte hobi olarak başladığı biblo boyamayı farklı boyutlara taşıyarak evdeki atıl malzemeleri de kullanan Aylin Özkan, sokağa çıkamayan ailelere de önerilerde bulunarak "Bu tamamen bir hobi. El becerimde biraz kuvvetli. Bu yüzden başladım becerebildiğimi de gördüm devam ettim. 7 yıldır bu hobi ile uğraşıyorum. Küçük bir atölyem var. Korona virüs ile mücadele kapsamında çocuklarla evde hobi yapmaya devam ediyoruz. Çocuklarla terapi gibi oluyor boş zamanlarımızı değerlendiriyoruz. El becerimizi gideriyoruz, can sıkıntımızı gideriyoruz. Bu tarz şeylerle uğraşmak hem zihin geliştiriyor hem el becerilerini geliştiriyor. Bu bize terapi gibi oluyor” dedi.



“Atıl malzemeleri atmıyoruz, yeniliyoruz”


Özkan, evde kullanmadıkları eskimiş yıpranmış olan malzemeleri atmadıklarını ve bunları yenilediklerini belirterek "Her şeye göre dönüşüm yapabiliyoruz. Bir tepsi olur, sehpa olur masa olur her şeyi yapabiliyoruz. Mesela ben koltuklarımı kendim değiştirdim. Yüzlerini kapladım, boyalı olan alanlarını boyadım. Mobilyaları değiştirebiliyoruz aklınıza gelebilecek her şeyi atıklardan yapabiliyoruz. Vatandaşlar evde hiçbir şey yapamıyorlarsa herhangi bir kırtasiyeden bu boyalardan bulabilirler. Eski kendi eskilerini bile boyasalar sehpası olur, mutfak dolabı olur, yer kaleboduru hatta banyo dahil biz her şeyi bu boyalar ile boyayabiliyoruz. Onlarda evlerinde boyama yapabilirler” diye konuştu.



“Vakitlerimizin çoğunu biblo boyayarak geçiriyoruz”


Annesinin hobisine merak salarak Korona virüs salgını sürecinde evde kalan Tuana Özkan’da, herkesin evlerinde rahat bir şekilde çalışma yapabileceğini ifade ederek "Annem buna başlayınca bende merak saldım. Bir iki boyama yapınca zaten alışıyorsunuz. İlk önce odamdaki eski eşyalarımı boyayarak başladım. Daha sonra annemin getirdiklerini boyamaya başladım. Daha sonra geliştirdim ve daha da artırdım boyama isteğini. Herkesin boyayabileceği nesneler var. Çok ayrıntıya girilebilecek nesnelerde var. Herkes kendisine göre boyama yapabilir. Benim ahşap boyama dışında başka hobilerimde var ama bunlarla evde kalmam daha kolay oldu. Daha fazla bunlarla oyalanarak vaktimi geçiriyorum” şeklinde konuştu.


Sağlık Bakanlığının evde kal çağrısına uyan Özkan ailesi, biblo boyamanın yanı sıra, evin dört bir yanında atıl malzemelerle evde yeniden düzenleme yaptı. Evin duvarlarında da boyama çalışması yapan aile herkesin evlerinde kırtasiyeden aldığı ürünlerle vakit geçirebileceklerini önerdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ordu Denizden topladıkları ağaç parçaları ile dekoratif eşyalar üretiyor Ordu’da yaşayan Ali Kocatepe, denizden topladığı atık ağaçlar ile ahşap ürünler üretiyor. Fatsa ilçesinde yaşayan Kocatepe, hobi üzerine denizin geri verdiği ağaçları toplayarak ahşap ürünler yapmaya başladı. Sahilden topladığı ağaçlar ile abajur lamba, ayna ve dekoratif ürünler üreten Kocatepe, el emeği ürünlerinin insanlar tarafından da ilgi gördüğünün belirtiyor. İnsanların talep gösterince bu sektör üzerine işyeri açtığını, ağaç ürünler ve ahşap kokusunu seven insanların bu ürünleri tercih ettiğini kaydeden Kocatepe, “Yaklaşık 1 aydır bu iş ile uğraşıyorum. Biz bir dostumuza hediye olsun diye deniz minarelerinden rüzgargülü yapmakla başladım. Sonrasında baktım ki güzel işler ortaya çıkıyor. Sel suları ile akarsuların denize getirdiği ve tekrar kullanılmayacak ağaçları toplayarak, kendimize bu şekilde güzel ürünler yapmaya başladık. İlk etapta kendimiz için ürettik, sonrasında isteyen çok olunca bunun üzerine çalışmaya karar verdik. Sonrasında talep daha fazla artınca biz bu ağaçları nasıl daha fazla değerlendirebiliriz? Diye düşündük ve kendimize bir internet sayfası kurduk, buradan satışa başladık” diye konuştu. “Bu benim hobi alanım” Bu işin kendisi için hem hobi, hem de ek gelir kaynağı olduğunu kaydeden Kocatepe, “Maddi açıdan çok getirisi yok ama ilerleyen zamanlarda belki olabilir. Yaptığımız ürünlere gelecek olursak genelde aydınlatma ürününe çalışıyoruz. Ayna isteyenler çok oluyor. Abajur, lamba için özel elde örme sepetlerimiz var. Aynaları kendimiz yapıyoruz. Hayvan sever dostlarımız için yine ücretsiz tasmalar yapıyoruz. Ama genel olarak baktığımız zaman aynaları aydınlatma ve özel istek üzerine çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.
Eskişehir ESOGÜ Otizm Okulu’nda meslek eğitimi Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) bünyesinde açılan Otizm Okulu Eğitim Etkinliği yoğun katılımla devam ediyor. 16-19 Nisan 2024 tarihlerinde kampüs içinde bulunan ESOGÜ Oteli’nde gerçekleştirilen etkinliğe Çocuk-Ergen ve Erişkin Psikiyatrisi araştırma görevlileri, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık ile Psikoloji Bölümlerinin lisansüstü öğrencileri, Özel Eğitim lisans mezunları ve Eğitim Bilimleri Enstitülerinde yüksek lisans, doktora yapan araştırma görevlileri katıldı. Otizm ile ilgili bilgi ve becerilerin multidisipliner yaklaşımla artırılmasının hedeflendiği etkinlikte hastalığı erken tanıma becerisinin geliştirilmesine, otizmli bireyin takip sürecinin yönetiminde yetkinlik derecesinin artırılmasına yönelik seminerler gerçekleştirildi. Mesleğe adım atan çiçeği burnunda akademisyenler bu eğitim sürecinde otizmi psikiyatrik, eğitsel, nörolojik ve sosyolojik açıdan tüm yönleri ile tüm yaş gruplarını kapsayacak şekilde kavrama imkânı buldular. Hastalığın çocukluktan yetişkinliğe uzanan süreçte tanınması, ilerlemesi ve hastalığa müdahale seçeneklerinde alanında uzman öğretim üyelerinin fikir ve deneyimlerinden yararlandılar. Etkinlik yürütücüsü ESOGÜ Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Eyüboğlu, çalışmaların disiplinlerarası iş birliğinin artırılmasına katkı sunacağını düşündüğünü belirterek şunları söyledi: “Etkinliklerde OSB tanılı bireyler için kullanılan eğitim, terapi ve tedavi yöntemleri tanıtılarak ve güncel araştırma sonuçları paylaşılarak iyi uygulama örnekleri gösterildi. Katılımcıların eğitim sonunda otizmde erken tanı için riskli olan belirtileri tanıma, otizm taramasında kullanılabilecek ölçekleri ve yapılandırılmış görüşme yöntemlerini bilme, uygun eğitsel müdahale seçeneklerini tanıma, aile ile etkin bir şekilde çalışma ve otizmli bireylerin eğitim ve entegrasyon sürecine daha etkin katılımlarını sağlama konusunda yetkinliklerinin geliştiğini düşünüyoruz.” Dört gün sürmesi planlanan ve Tübitak 2237-A Bilimsel Eğitim Etkinlikleri desteği kapsamında desteklenen etkinlikte ESOGÜ Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan (A.D.) Doç. Dr. Murat Eyüboğlu ile Doç. Dr. Damla Eyüboğlu, Ruh Sağlığı ve Hastalıkları A.D.’den Doç. Dr. Ali Ercan Altınöz ile Doç. Dr. İmran Gökçen Yılmaz Karaman, Eğitim Fakültesi Otizm Spektrum Bozukluğu A.D. öğretim üyesi Prof. Dr. Şerife Yücesoy Özkan, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları A.D. öğretim üyesi Prof. Dr. Nusret Soylu, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları A. D. emekli öğretim üyesi Prof. Dr. E. Cem Atbaşoğlu, Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi Zihinsel Engelliler A.D. emekli öğretim üyesi Doç. Dr. Alev Girli ile Anadolu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dil ve Konuşma Terapisi A.D. Dr. Öğr. Üyesi Merve Nur Sarıyer seminer verdi. Otizm Okulu eğitim etkinliğinin ilerleyen zamanlarda tekrarlanacağı belirtiliyor.