ASAYİŞ - 02 Aralık 2020 Çarşamba 14:41

Emre Aşık’ın öldürülme planıyla ilgili davanın duruşması başladı

A
A
A
Emre Aşık’ın öldürülme planıyla ilgili davanın duruşması başladı

DÜZCE (İHA) – Eski milli futbolcu Emre Aşık’ın boşanma aşamasında olduğu eşi Yağmur Aşık tarafından öldürülme planı yapıldığı iddiasıyla açılan davada konuşan Emre Aşık’ın avukatı Funda Sadıkahmet Alp, “Sanık Yağmur Sarnıç dinlendikten sonra daha detaylı işin rengi ortaya çıkacaktır” dedi.

DÜZCE (İHA) – Eski milli futbolcu Emre Aşık’ın boşanma aşamasında olduğu eşi Yağmur Aşık tarafından öldürülme planı yapıldığı iddiasıyla açılan davada konuşan Emre Aşık’ın avukatı Funda Sadıkahmet Alp, “Sanık Yağmur Sarnıç dinlendikten sonra daha detaylı işin rengi ortaya çıkacaktır” dedi.


Eski milli futbolcu Emre Aşık’ın öldürülme planıyla ilgili olarak boşanma aşamasında olduğu eşi Yağmur Aşık ve sevgilisi olduğu iddia edilen Erdi Sungur’un sanık olarak yargılandığı dava Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Mahkemeye müşteki olarak Emre Aşık, avukatları Funda Sadıkahmet Alp ve Emre Şen ile sanık Erdi Sungur katılırken Yağmur Sarnıç katılmadı. Mahkeme heyetinin iddiaları okumasının ardından mahkeme huzurunda Erdi Sungur’un ifadesi alındı.



"Sen yapamayacaksın işi bu halledecek"


Yağmur Aşık’ın Emre Aşık’ı öldürmek için kendisiyle konuştuğunu söyleyen Erdi Sungur şöyle konuştu: “Cezaevinden firar ettiğimde Yağmur beni aldı. Günlük kiralık evlerde kaldık. Daha sonra Yağmur Aşık’ın evinde kaldık. Benim adam öldürme düşüncem yoktu. Ben tekrar cezaevine girdiğimde Yağmur ve İlyas Yılmaz görüşmeye devam etmişler. Daha sonra Baycan Ş. isimli birisiyle Yağmur’un beraber olduğunu öğrendim. Yatıp, kalkıp Emre’yi öldürmek istediğini söyledi. Ben bunu yapamayacağımı söyledim. Bana Arnavutköy’deki evinin arkasındaki ormanlık alanda ete ateş ettirdi. Benim bu işi yapamayacağımı söyledi. Ben nedenini sorduğumda gözlerimi kırptığım için yapamayacağımı söyledi. İstanbul’dan kiraladığı araçla Düzce’ye gelirken Adapazarı’nda da ikinci aracı kiraladık. Yağmur İstanbul’dan kiraladığı araçlar ben de arkasından Adapazarı’ndan kiraladığım araçla Düzce’ye geldik. Amaç çevirmelerde polise yakalanmamaktı. Ben o dönem firariydim. Yağmur’un anne ve ablası bana damadım diyordu. Yağmur’un çantasında iki silah gördüler. Annesi Yağmur’a bu silahlar ne dedi. Yağmur annesine ’Sen Emre’yi öldüremedin. Bu halledecek’ diyerek beni gösterdi. Benim bu işi yapamayacağımı düşündükleri için bir gün otobanda İzmit civarında yol kenarında beklerken arkamızdan siyah bir minibüs geldi. Yağmur minibüse geçti ve para götürdü. Yaklaşık 270 bin lira civarında olduğunu hatırlıyorum. Daha sonra para verdiği kişinin Baycan Ş. olduğunu öğrendim. Yağmur’a bu kim dediğimde ‘Sen yapamayacaksın işi bu halledecek’ dedi."



"Cezaevinden firar ettiğimde Yağmur’un yanında kaldım, benden hamile kaldı"


"Kendimi o dönemlerde firari olduğum için Sertaç Ataoğlu olarak tanıttım. Ben cezaevinden firar ettiğimde Yağmur’un yanında kaldım, benden hamile kaldı. Yağmur açık hatlardan zaman zaman benim adıma mesajlaşıyor. Ben bu dönemde Yağmur’un çocuklarının elinden alınırken Emre’nin avukatı Funda hanımın el hareketi yaptığı videosunu izledim ve Funda hanımı arayarak tehdit ettim. Benim firari olarak silah alma gücüm ve durumum yoktu. Silahları Yağmur aldı. Silahları İstanbul’dan korsan taksici getirdi. Silahları Emre’nin bizi öldürme tehdidi olduğu için aldığımızı söylüyorlardı. Ancak bizi arayanın Emre olmadığını daha sonra öğrendim. Düzce’ye gelirken mermileri ise Adapazarı’ndan taksici Hakkı Doğan G.’den aldık. Mermilerin parasını Yağmur verdi. 100 adet mermi aldık. Mermilerin 89 adetini yakalattık. Geri kalanı hem ete ateş ettim hem de Yağmur otobanda bir iki el havaya ateş etti. Biz Düzce’ye geldiğimizde İ.Y.’nin evinde kaldık. Dağlık alana gittiğimizde Yağmur İ.Y.’ye bana domuz bul, depo bul diye ısrar etti. Hatta Düzce’de yakalanmamızın ardından cezaevine girdim ve tekrar çıktığımda 4 gün daha Yağmur’la kaldım. Bu süreç içinde Gaziosmanpaşa’da bir adliyede Yağmur’un baskısıyla onun lehine ifade verdim."



"Vali yardımcısının şoförü bize eskortluk yaptı"


Daha sonra Emre Aşık’ın avukatı Funda Sadıkahmet Alp sanık Erdi Sungur’a “Sanığın üzerinden Emre Aşık’ın kimliği çıktı. Bu kimliği nasıl elde etti? İstanbul’dan Düzce’ye gelirken kolluk kuvvetlerine çarptılar mı?” sorularını yöneltti. Erdi Sungur bunun üzerine, “Emre’nin kimliği Yağmur’un çantasından çıktı. Bana bu kimliği kullanabileceğimi ve Emre’ye çok benzediğimi söyledi. Vali yardımcısının şoförü bize eskortluk yaptı. Yağmur, bu kişiye 900 lira araba kiralaması için para gönderdi. Ardından evinde bin 500 liraya eskort bir kadın tutarak beraber olmasını sağladı. Ardından bunun makam arabasıyla gelmesini istedi, kabul etmeyince eskort kadının ikna etmesini istedi. Ardından kişi açığa alındı” dedi.



"Emre’nin E’si kalmayacak, sonu Vatan Şaşmaz gibi olacak"


Emre Aşık ise mahkeme huzurunda verdiği ifadede, “Ben şikayetçiyim. Dava ve duruşmalara katılmak istiyorum. Erdi’yi tanımam. 2012 yılında Yağmur’la evlendik. İfadelere kadar benim hakkımda öldürme planı kurduğunu bilmiyordum. Ancak bana İlyas Yılmaz’ın kızı instagram üzerinden ’Seni öldürecekler’ diye ısrarla mesaj atınca avukatım aracılığıyla olayı açığa çıkardık. Bu süreçten sonra avukatım görüşmelere devam etti. Ben boşanma davası açtığım zaman Yağmur sahibi olduğum oteli basarak Emre’nin E’si kalmayacak, sonun Vatan Şaşmaz gibi olacak. Seni bitireceğim diye tehdit etti. Otelden çıkarken kuzenim Gökhan Ersöz’e de aynı tehditleri etti” diye konuştu.



Dava 28 Ocak’a ertelendi


Duruşmada iddia makamı duruşmaya katılmayan Yağmur Aşık ile tanık İlyas Yılmaz’ın zorla getirilmesi, TV programları ile basında çıkan haberlerin toplanmasına ve delil sayılmasına yönelik mütalaa sundu. Mahkeme heyeti mütalaayı kabul ederek boşanma davasında evi elinden alınan Yağmur Aşık’ın adresinin tespit edilmesini, adresinin tespit edilmesinin ardından mahkeme gününü beklemeden ifadesinin alınmasını isteyerek bir sonraki duruşmanın 28 Ocak 2021 saat 14.00’da yapılmasına karar verdi.



Emre Aşık konuşmadı


Davacı Emre Aşık’ın avukatı Funda Sadıkahmet Alp, duruşma sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, “Güzel geçti mahkeme. Sanık Erdi Sungur çok ciddi iddialarda bulundu. Çok ciddi detaylı açıklamalarda bulundu. Müvekkilimiz ile ilgili böyle bir eylem birliği içerisinde olduklarını çok net bir şekilde ifade etti. Farklı farklı isimlerden bahsetti. Diğer sanık Yağmur Sarnıç da dinlendikten sonra daha detaylı işin rengi ortaya çıkacaktır. Çok güzel geçti duruşmamız. Uzun sürdü biraz yorulduk. Ancak sonucu güzel olacağı kanaatindeyiz” şeklinde konuşurken, Emre Aşık ise soruları yanıtsız bıraktı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya 15 metrelik uçurumdan uçtular, hayatlarını ağaç kurtardı Antalya’da yaklaşık 15 metrelik yükseklikten uçarak bir ağacın üzerine düşen otomobildeki karı koca emekli öğretmen, itfaiye ekiplerinin film gibi operasyonuyla kurtarıldı. Kaza, saat 19.30 sıralarında Kepez ilçesi Antalya Bulvarı üzerindeki seyir terası olarak bilinen noktada yaşandı. Alınan bilgiye göre, Hasan T. (68) idaresindeki 60 HF 563 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önce demir bariyerlere çarptı ardından yaklaşık 15 metre yükseklikteki uçurumdan bir ağacın üzerine oradan da toprak zemine düştü. Kazayı gören vatandaşlar, araçta bulunan sürücü ile eşi Gülseren T.’yi (68) araçtan çıkardılar. Durumun 112 Acil Çağrı Merkezine bildirilmesinin ardından olay yerine itfaiye, sağlık ekipleri ve polis sevk edildi. Hastanede tedavi altına alındılar Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, kaşık sedyeye alıp halat yardımıyla yukarı çıkardı. Çifi, ambulansla kaldırıldıkları Antalya Şehir Hastanesinde tedavi altına alındı. Çiftin bilinçlerinin yerinde olduğu öğrenildi. Hurdaya dönen araç ise vinç yardımıyla bulunduğu noktadan alındı. "Ağaç olmasaydı muhtemelen ölürlerdi" Kazanın görgü tanıklarından Burak Ürün, "Araba fren sıkarken aşağıya uçtuğunu gördüm. O anda yardıma gidip yaralıları çıkarmaya çalıştım. O ağaç olmasaydı araba aşağı yuvarlanacaktı. Ağaç sayesinde kurtuldular" dedi. Yaralı çifti araçtan çıkarmaya yardım eden bir vatandaş da, "Teyzeyle amcayı çıkardık sonrasında ambulans ekibi ile itfaiye ekibi geldi. Sedye ile buradan çıkarmak 2,5 saat sürdü. 5 metre ileriden uçmuş olsalardı muhtemelen ölürlerdi. Çünkü onları kurtaran ağaç oldu" diye konuştu.
İstanbul Ersin Destanoğlu: “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” Beşiktaş’ın tecrübeli kalecisi Ersin Destanoğlu, daha iyi sonuçlar almak için çalışmaya devam edeceklerini dile getirerek, “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” dedi. Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında Beşiktaş, sahasında karşılaştığı MKE Ankaragücü’nü 2-0 mağlup etti. Siyah-beyazlılarda sakatlığı bulunan Mert Günok’un yerine 11’de sahaya çıkan Ersin Destanoğlu, maçın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. İyi bir futbolla galip geldikleri için mutlu olduğunu dile getiren Destanoğlu, “Bizim için güzel bir akşamdı. Tempolu, coşkulu güzel bir maç oynadık. Kazandığımız için mutluyuz. Önümüzde önemli bir kupa maçı var. Bugünkü maç bizi o maça da bira hazırladı. Rakibimizi de daha iyi tanıdık. Moral motivasyonumuzu yukarı çekerek daha iyi sonuçlar almak için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu. Uzun süre sonra kazandıklarına değinen siyah-beyazlı takımın kalecisi, “Taraftarlarımız 5 maçlık serüvende bizden galibiyet bekliyordu. Biz de Serdar Hoca’yla birlikte içerideki moral ve motivasyonu sahaya yansıtıp taraftarlarımızı galibiyetle buradan uğurladığımız için mutluyuz” ifadelerini kullandı. “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” Serdar Topraktepe’nin takımla bağını hiç kopartmadığını vurgulayan Ersin Destanoğlu, "Öncelikle Santos Hoca’ya teşekkür ederim. Buraya geldi ve takımı yukarı çıkartabilmek için elinden geleni yaptı. Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi bilen, oyuncularla iyi diyaloğu olan bir hocaydı. Bizimle hep irtibat halindeydi. Bugün için sahada neler yapmamız gerektiğini söyledi. Biz de çıkıp oynadık” diyerek sözlerini tamamladı.