GÜNDEM - 16 Ekim 2025 Perşembe 10:05

Sokak hayvanlarının yüzde 77,35’i toplandı

A
A
A
Sokak hayvanlarının yüzde 77,35’i toplandı

DÜZCE(İHA) – Düzce Valisi Selçuk Aslan, sahipsiz sokak hayvanlarının kısırlaştırılıp gerekli tedaviler uygulandıktan sonra barınabileceği 84 bin metrekarelik alan üzerinde oluşturulan kontrollü doğal yaşam alanı inşaatımız tamamlandığını ve ilde sokak hayvanlarının yüzde 77,35’inin toplandığını açıkladı.


Vali Selçuk Aslan, güvenlik bilgilendirme toplantısında sokak hayvanları ile ilgili yapılan çalışmalar ile ilgili de bilgiler verdi. Selçuk Aslan, sahipsiz sokak hayvanları için 84 bin metrekarelik alan oluşturduklarını belirterek "5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ve Hayvanların Korunması hakkında uygulama yönetmeliği hükümleri doğrultusunda; çalışmalarımızı daha ileri noktaya taşımak adına sahipsiz sokak hayvanlarının kısırlaştırılıp gerekli tedaviler uygulandıktan sonra barınabileceği 84 bin metrekarelik alan üzerinde oluşturduğumuz kontrollü doğal yaşam alanı inşaatımız tamamlandı. Ayrıca, ilimizde sahipsiz sokak hayvanlarını toplama çalışmaları 10 belediye ve İl Özel İdaresi tarafından sorumluluk alanlarında sürdürülmekte, toplanan hayvanlar DİKAB tarafından işletilen hayvan bakımevi ve kontrollü doğal yaşam alanına teslim edilmektedir. 13 ekip ve 37 personel sürdürülen toplama faaliyetlerine 13 veteriner hekim destek olmaktadır. Gerçekleştirilen özverili çalışmalar sonucunda 2025 yılı şubat ayından itibaren ilimizde sahipsiz sokak hayvanlarının yüzde 77,35’ı toplanmıştır" dedi.



13 bin 123 hayvana cip takıldı


Vali Selçuk Aslan, sahipli kedi ve köpeklerin 31 Aralık 2025 tarihine kadar cip takılması gerektiğini bildirerek "Bilindiği üzere 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununda değişiklik yapılmasına dair kanun kapsamında kedi ve köpekler yaş ayrımı gözetmeksizin 31 Aralık 2025 tarihine kadar dijital olarak kimliklendirilecektir. Kedi ve köpeklerin kimliklendirilmesi ve kayıt altına alınmasına yönelik çalışmalar ilimiz genelinde aralıksız devam etmektedir. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve yetkilendirilmiş serbest veteriner hekim klinikleri tarafından 7 bin 355 adedi köpek ve 5 bin 768 adedi kedi olmak üzere toplam 13 bin 123 hayvana mikroçip takılarak ev hayvanı pasaportları teslim edilmiştir. Sahipli ev hayvanlarının kayıt altına alınması ile birlikte hayvanların korunması, terk edilmesinin önlenmesi ve sorumlu sahiplik bilincinin geliştirilmesi yönünde önemli bir adım atılmakta olup hem bu süreci hızlandırmak hem de imkanı bulunmayan hayvan sahiplerine destek olmak amacıyla ev hayvanlarının kayıt altına alınmasına destek projesini paydaşlarımızla hayata geçirmiş bulunuyoruz. Bu amaçla ilk etapta tanımlama ve aşılama için bin kedi/köpek sahibine destek sunulması planlanmıştır" ifadelerinde bulundu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Türk fısıldayıcısı Bayburt Güvercini sesiyle büyülüyor Dünya kuş literatüründe "Türk fısıldayıcısı" olarak bilinen ve yöre halkı tarafından "çift kukul" adıyla tanınan Bayburt güvercini, ötüşüyle meraklılarını kendine hayran bırakıyor. Türkiye’deki dört ötücü güvercin türü arasında yer alan Bayburt güvercini, kuş meraklıları tarafından yıllardır beslenerek günümüze kadar varlığını korudu. Tepesindeki perçeme benzer tüy yapısıyla tanınan bu özel güvercin, özellikle sesinin güzelliği nedeniyle yetiştiriliyor. Küçük yaşlardan beri Bayburt güvercini besleyen Mustafa Kayalı, bu kuşun Bayburt kültürünün bir parçası olduğunu belirtti. Kayalı, "Bayburt güvercininin ötüş sesi, Binali Selman’ın mey sesi ile topraklı tosunun sesine benzetilir. 7 yaşında mahallemizdeki bir kuşçudan etkilenerek başladım, yaklaşık 50 yıldır bu kuşları besliyorum" dedi. Kayalı, güvercinlerin ötüş döneminin mart ayında sona erdiğini, ardından yavrulama sürecinin eylül ayına kadar devam ettiğini belirterek, "Bu kuş 1800’lü yıllardan beri sesi için bakılan bir güvercin. Türk fısıldayıcısı olarak literatüre geçti. En önemli özelliği sesinin güzel olmasıdır" ifadelerini kullandı. Bayburt’ta kuş sesinin dinlenmesinin adeta bir gelenek haline geldiğini belirten Kayalı, "Her akşam arkadaşlarımız gelir, sedirde oturur, kuşların ötüşünü dinleriz. Ötüşleri üzerine konuşur, seslerini değerlendiririz. Bu bizim için büyük bir keyif" dedi. Kayalı ayrıca, Bayburtluların göç ettikleri her yere bu güvercini de götürdüğünü belirterek, "İstanbul’da, Bursa’da, Gümüşhane’de, hatta Almanya ve Fransa’da bile Bayburt güvercini var. Bayburtlu nereye gitmişse kuşunu da yanına almış" ifadelerini kullandı. Güvercinlerin yuvalarının "kem" adı verilen çayır otundan yapıldığını belirten Kayalı, "Bu yuvaların eni 21 santimetre, boyu 40 santimetredir. Üç adet kemle yapılır. Türkiye’de başka bir yerde böyle bir yuva sistemi yok. Ot olduğundan hava sirkülasyonu sağlar, pislik çabuk kurur, yavrular sağlıklı büyür. Çok akıllıca düşünülmüş bir sistemdir" diye konuştu.