ASAYİŞ - 15 Ocak 2021 Cuma 14:07

PKK ve DEAŞ’ın kirli işbirliği Edirne’de ortaya çıktı

A
A
A
PKK ve DEAŞ’ın kirli işbirliği Edirne’de ortaya çıktı

Edirne’de, Ergani DBP ilçe başkanının arasında bulunduğu 3 kişi Meriç Nehri üzerinden botla Yunanistan’a kaçmaya çalışırken yakalandı.

Edirne’de, Ergani DBP ilçe başkanının arasında bulunduğu 3 kişi Meriç Nehri üzerinden botla Yunanistan’a kaçmaya çalışırken yakalandı. Yakalanan şahıslardan 2’sinin PKK/KCK, 1’inin DEAŞ/ El-Kaide terör örgütlerine üye olma suçundan hakkında işlem yapıldığı tespit edildi.



Botla Yunanistan’a geçeceklerdi


Geçmişte PKK/KCK/PYD/YPG terör örgütü elebaşı ‘Cemal’ kod adlı Murat Karayılan’ın “DEAŞ ile işbirliği yapılması” yönünde örgüt mensuplarına vermiş olduğu talimat, Edirne’de yapılan operasyonla gün yüzüne çıktı. Ergani DBP ilçe başkanının arasında bulunduğu 3 kişi Meriç Nehri üzerinden bot/kayık ile Yunanistan’a kaçmaya çalışırken yakalandı.



Amansız takiple kaçmalarına izin verilmedi


Kırsalda sürdürülen başarılı operasyonlarla büyük darbeler alan PKK/KCK terör örgütü, şehir merkezinde de jandarma ve emniyet birimlerince düzenlenen operasyonlarla hareket kabiliyetini tamamen yitirdi. Çözümsüzlük ve çaresizlik içerisinde kalan örgüt mensupları yurtdışına kaçmak için arayış içerisine girdi.



Uzunköprü sınır hattında yakalandı


Yurt dışına kaçmak isteyenler arasında eski Ergani DBP İlçe Başkanının da bulunduğu hakkında terör örgütüne üye olma suçlarından işlem yapılan 3 şahsın, Meriç Nehri üzerinden bot/kayık ile Yunanistan’a kaçmaya çalışırken Edirne İl Jandarma Komutanlığınca gerçekleştirilen takip ve operasyon neticesinde 12 Ocak 2021 tarihinde Uzunköprü sınır hattında yakalandığı öğrenildi.



2’si tutuklandı, 1’ine yurt dışına çıkma yasağı konuldu


Adli mercilere sevk edilen şahıslardan; 2’sinin PKK/KCK terör örgütüne, diğerinin ise DEAŞ/El-Kaide terör örgütüne üye olma suçundan hakkında işlem yapılmış olduğu tespit edildiği bildirildi.


Çıkarıldıkları mahkeme tarafından 2 şahıs tutuklandı ve 1 şahıs ise yurtdışına çıkma yasağı ve adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Yıllık işletme cetvellerinde son tarih 30 Nisan Samsun Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Selahattin Altunsoy, sanayi işletmelerinin ‘yıllık işletme cetvelleri’ni 30 Nisan 2024 tarihine kadar vermeleri gerektiğini hatırlatarak, verilmemesi durumunda işletmelere 8 bin 322 TL idari para cezası uygulanacağının altını çizdi. Müdür Selahattin Altunsoy, sanayi sicil belgesi sahibi işletmelerin 2023 yılına ait yıllık işletme cetvellerini 30 Nisan 2024 tarihine kadar vermeleri gerektiğini hatırlattı. Altunsoy, “Sanayi sicil belgesi alan işletmeler aynı kanunun 5. maddesine göre her yıl vermek zorunda oldukları bir yıllık faaliyetlerini gösteren yıllık işletme cetvellerini takvim yılı sonundan itibaren en geç dört ay içinde (30 Nisan tarihine kadar) bağlı bulundukları İl Sanayi ve Teknoloji Müdürlüklerine bildirmek zorundadırlar. Bu çerçevede sanayi siciline kayıt olan işletmelerin 2023 yılına ait yıllık işletme cetvellerini Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yayımlanan SGM 2014/11 no’lu Tebliğin 11’nci maddesi uyarınca e-Devlet kapısı veya Bakanlık web sayfası Sanayi Sicil Bilgi Sistemi üzerinden (http://sanayisicil.sanayi.gov.tr) elektronik ortamda vermeleri gerekmektedir. Yoğunluk yaşanmaması için girişler son güne bırakılmamalıdır. Sistem 7 gün 24 saat açık olduğundan mesai saatleri dışında ve hafta sonları da girişler yapılabilir. Söz konusu zorunluluğu yerine getirmeyen işletmelere aynı kanunun ilgili maddeleri uyarınca 2024 yılı için belirlenen 8 bin 322 TL idari para cezası uygulanacağından, ilgililerin cezai müeyyideye maruz kalmamaları açısından 30 Nisan 2024 tarihine kadar 2023 yılı yıllık işletme cetvellerini sistem üzerinden vermeleri önem arz etmektedir. Sanayi işletmeleri tereddüt edilen hususlarda bizzat İl Müdürlüğümüz Sanayi Sicil Birimine müracaat edebileceği gibi kurum telefondan da bilgi ve yardım alabileceklerdir” dedi.
Ordu Topraksız tarım sistemiyle çilek üretimine başladılar: Yıllık kazanç hedefleri 5 milyon TL Ordu’da, aldıkları hibe desteği ile 6 dönümlük serada topraksız tarım uygulaması ile çilek üretimine başlayan çift, yıllık yaklaşık 5 milyon TL kazanmayı hedefliyor. Fatsa ilçesinde yaşayan Özge Arslan ve eşi Uğur Arslan, topraksız tarım ile çilek üretimi yapmaya karar verdi. 2021 yılında aldıkları hibe desteği ile seralarını kuran çift, yaklaşık 10 dönümlük arsa üzerine 6 dönüm çilek serası kurdu. Burada 110 bin fideden yıllık 80-100 ton arası üretim yapan çift, yıllık 5 milyon TL kazanmayı hedefliyor. “Öğretmenliğe hiç başlamadan çilek üreticisi oldum, 6 dönüm alanda 30 dönümlük üretim yapıyoruz” Üniversitenin çocuk gelişimi bölümünden mezun olan yaşındaki Özge Arslan, topraksız tarım uygulaması ile verimin 5 katı arttığını belirterek, “Öğretmenliğe hiç başlamadan ticarete başladım, öncesinde farklı sektörlerde de çalıştık, şuanda çilek üretimi yapıyoruz. Topraksız tarım olduğu için herkes su kültürüyle üretim yaptığımızı zannediyor ancak Hindistan cevizi kabuğu içerisinde yetiştiriyoruz. Toprakta olmayan bütün değerlerin tamamını biz veriyoruz ancak kesinlikle hormon ve genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) yok. Toprağa göre daha hijyenik ve verim olarak 3-5 kat arası daha verimli. Burası 6 dönümlük sera ancak 30 dönüm toprak üretimine tekabül ediyor” diye konuştu. “2 yılda kendini amorti etti, yıllık 5 milyon TL getirisi bekliyoruz” Serada bulunan 110 bin fidede yıllık 80-100 ton ürün ile yıllık 5 milyon TL getiri beklediklerini söyleyen Özge Arslan, “Getirisinden memnunuz, 2 yıl önce 7 milyon liraya kuruldu, şu an maliyetler arttı ancak bu süre zarfından kendini amorti etti. Zaten kırsal kalkınma projesinden de destek almıştık. İl Tarım ve Orman Müdürümüz Kemal Yılmaz’ın da bizlere çok desteği oldu. İlk yıl 3 milyon TL gibi bir getirisi oldu, bu yıl 5 milyon kadar bir gelir bekliyoruz. Sektör açık, bu kalitede çilek Antalya’da ihracata gidiyor, biz burada iç piyasada satıyoruz. İlerleyen günlerden Karadeniz Bölgesi’nin tamamına yaymayı hedefliyoruz” ifadelerine yer verdi. Uğur Arslan ise eşinin fikri ile topraksız tarım sistemiyle çilek üretimi yapmaya başladıklarını ve başarılı olduklarını dile getirerek, bu tür hibe desteklerinin insanları teşvik ettiğini ve üretime katkı sağladığını söyledi.