GENEL - 24 Kasım 2020 Salı 15:17

Bakan Kurum: "Fikirtepe’mize de İstanbul’umuza da yakışacak bir projeyi gerçekleştirmiş olacağız"

A
A
A
Bakan Kurum: "Fikirtepe’mize de İstanbul’umuza da yakışacak bir projeyi gerçekleştirmiş olacağız"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla bakanlık olarak Fikirtepe projesinde uygulamaya geçeceklerini belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "Devam eden müteahhitlere 1 ay süre vermek ve inşaatların sürecini izlemek, diğer tarafta devam etmeyen, bugüne kadar başlamamış ama fiilen bir ilerleme gerçekleşmemiş alanlarda da Elazığ’da ne yaptıysak Fikirtepe’mize de İstanbul’umuza da yakışacak bir projeyi gerçekleştirmiş olacağız" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla bakanlık olarak Fikirtepe projesinde uygulamaya geçeceklerini belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "Devam eden müteahhitlere 1 ay süre vermek ve inşaatların sürecini izlemek, diğer tarafta devam etmeyen, bugüne kadar başlamamış ama fiilen bir ilerleme gerçekleşmemiş alanlarda da Elazığ’da ne yaptıysak Fikirtepe’mize de İstanbul’umuza da yakışacak bir projeyi gerçekleştirmiş olacağız" dedi.


Elazığ’da meydana gelen deprem sonrasında yapımına başlanılan ve tamamlanan konutları inceleyen Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, açıklamalarda bulundu. Bakan Kurum açıklamasında, İstanbul’da 2007 yılında başlayan ancak sorunlar çıkan Fikirtepe projesi ile ilgili de konuştu.


Ülke nüfusunun yüzde 70’inin deprem bölgesinde yaşadığını anımsatan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "Her zaman söylüyoruz kentsel dönüşüm ülkemizde terörle mücadele kadar önemlidir. Siyaset üstü bir meseledir. Biz vatandaşımızın nerede riskli binası varsa nerde dönüşmesi gereken bir alan varsa bakanlık olarak sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 81 ilimizde 83 milyon vatandaşımızı ilgilendiren tüm projelerle vatandaşımızın yanındayız. Belediyelerimizin yanındayız" ifadelerini kullandı.


Fikirtepe projesi’nin 2007 yılında başladığını aktaran Bakan Kurum, "60 bin vatandaşımızı ilgilendiren İstanbul’umuzun en önemli lokasyonlarından biri. Bugüne kadar ama müteahhitten ama vatandaşımızdan kaynaklı sorunlar ve problemler nedeniyle tamamı bitirilememiş durumda. Bu dönem sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bakanlık olarak biz TOKİ ve Emlak Genel Müdürlüğümüzün eliyle artık bu alanda uygulama yapacağız. Devam eden müteahhitlere 1 ay süre vermek ve inşaatların sürecini izlemek, diğer tarafta devam etmeyen, bugüne kadar başlamamış ama fiilen bir ilerleme gerçekleşmemiş alanlarda da burada ne yaptıysak Fikirtepe’mize de İstanbul’umuza da yakışacak bir projeyi gerçekleştirmiş olacağız" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.