GENEL - 09 Kasım 2019 Cumartesi 11:36

Otizmli Yusuf’un hayatını "Teneffüs zili"değiştirdi

A
A
A
Otizmli Yusuf’un hayatını "Teneffüs zili"değiştirdi

Elazığ’da öğretmenlerinin yeteneğini fark ettiği 13 yaşındaki doğuştan otizmli olan Yusuf Abik, piyano ve resim ile engellerini aşıyor.

Elazığ’da öğretmenlerinin yeteneğini fark ettiği 13 yaşındaki doğuştan otizmli olan Yusuf Abik, piyano ve resim ile engellerini aşıyor.


Çiğdem ve Yavuz Abik çiftinin 2’inci çocukları olan 13 yaşındaki Yusuf otizmli olarak dünyaya geldi. Mili Eğitim Bakanlığına bağlı Özel Eğitim Uygulama Okulunda eğitim gören otizmli genç anne ve babasının ilgisi, öğretmenlerinin de dikkati üzerine hayatı değişti. Gencin teneffüs zillerinde notalara eşlik ettiğini fark eden Müzik öğretmeni Gonca Güzelkara, öğrencisinin taklit yeteneğinin ve müzik kulağının olduğunu belirledi. Bunun üzerine öğretmen Güzelkara’nın girişimiyle Yusuf, piyano eğitimine başladı. 3 yıl aradan sonra akıcı bir şekilde piyano çalan otizimli genç, aynı zamanda diğer öğretmenlerinin desteğiyle tuval yapma yeteneği de kazandı. Yusuf piyano ve resim ile tutunurken, ilerleyen günlerde resim sergisi açmayı hedefliyor.


Yusuf’a teşhis konulduğundan itibaren kaderine terk etmediğini dile getiren anne Çiğdem Abik, “Yusuf’a tek tek öğreterek sabırla onun eğitimi için çok emek harcadım ve sıkıntılar çektim. Yusuf’ta dikkat eksikliği vardı hocası müzik kulağının olduğunu fark etti. Müzik ile dikkat eksikliğini yendi. Sosyal hayatı daha iyi kavradı. Kendi öz becerilerini kendinden daha emin bir şekilde yapabiliyor. Müzik ve resim Yusuf’un hayatını çok fazla değiştirdi” diye bilgi verdi.


Yusuf ile müziğe ritim çubuklarıyla başladıklarını ifade eden Müzik Öğretmeni Gonca Güzelkara, “Okula piyanonun gelmesi ve Yusuf’un enstrümanlara aşık olmasıyla başladık. Hafta da bir 15 gün de birde bir parça geçiyoruz. Basit çocuk şarkıları çalıyoruz. Yusuf’un hayatında bayağı bir değişiklik oldu en azından teneffüslerde gördüğüm kadarıyla hiperaktif bozukluğu olan bir çocuktu. Piyanonun başından kaldırmasam 2-3 saat oturur yani. Piyanoyu çok seviyor ileride bir şeyler başarabilir. Taklit yeteneği var, müzik kulağı çok iyi biz bu sene Yusuf ile notaları öğrenmeye geçtik yavaş yavaş öğreniyor. Eminim çok daha ileri seviyeye çıkacağız. Otizmli bir öğrenci için kendisini ifade etmesi sosyal çevreye daha da adapte de piyanonun büyük bir katkısı oldu”dedi.



"Renkleri karıştırıp, yeni renk üretmeyi öğrendi"


Yusuf’ta ciddi bir değişikliğin olduğunun altını çizen Resim Öğretmeni Nevin İşlek ise “Biz ilk başladığımızda Yusuf renkleri tam anlamıyla bilmiyordu. Yusuf şu anda tam anlamıyla renkleri öğrendi renkleri geçiyorum ara geçişleri, renkleri karıştırmayı ve yeni bir renk üretmeyi öğrendi. Bunları öğrenmek otizmli bir çocuk için çok büyük bir ümit ve yetenek. Geçen yıl kendi kişisel sergisini de açtı. Ailesine bu konuda katkı sağladı kendi sergisinde resimlerini satarak para kazandı ve ailesine maddi destek sağladı. Bu onun için büyük bir başarıydı, bizimde bu konuda ona olan desteklerimiz sürekli devam ediyor. Okul içerisinde bütün arkadaşlarımız sürekli destek oluyoruz ve elimizden geleni yapıyoruz. Bu Yusuf için çok büyük bir gelişim. Kişisel olarak Yusuf daha önce bunları çok fazla bilmiyordu. Boyayı sıçratırdı, düzgün boyayamazdı, bu onun sosyal gelişimini de düzenledi arkadaşlarına olan davranışını da düzeltti. Daha ağır ve düzenli bir çocuk oldu ve gelişti” ifadelerini kullandı.



"Sevgi ve ilgi ile yaklaşırsanız Yusuf’la aynı sonucu alırsınız"


Yusuf’un otizm sendromu yaşayan bir öğrenci olduğunu ifade eden Uzman Psikoloji Cumali Türegün, “Özel eğitim konusunda erken fark edilmiş ve bu konuda eğitim almıştır. Aile duyarlı bir aile burada ki öğretmen arkadaşlarımız öğrenciyi fark edip yeteneğinin ortaya çıkmasına destek oldular. Az tipik otizm diğer otizm türlerinden biraz farklılık gösterir. Otizm artık nörolojik farklılık olarak algılanmaya başlandı. Kendi dünyasında farklı bir öğrenme şekli var. Yusuf’un şuan yaptığı şeyin adı duyduğu şeyi taklit edebilme becerisidir. Yusuf’un bu gördüğünüz hali birçoğu kişiye örnek olmalıdır. Özel eğitim noktasında rehabilitasyon alan çocuklarda temelinde öz bakım, yaşam becerisi, bağımsız yaşam becerisi temel yaşam becerisi dediğimiz şeyleri eğitimle olur, bu işin ilacı yok. Doğru eğitim ve ilgiyle çocuğunuza acıyarak değil sevgi ve ilgi ile yaklaşırsanız birçoğunda Yusuf’la aynı sonucu alırsınız. Belki bir piyano çalmaz tuval yapmaz ama en azından günlük hayatta ötekine çokta bağımlı olmadan yaşama şansını elde eder"diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.