POLİTİKA - 14 Eylül 2020 Pazartesi 12:33

Ak Parti Aziziye Kongresi’nde belediye hizmetleri takdir gördü

A
A
A
Ak Parti Aziziye Kongresi’nde belediye hizmetleri takdir gördü

AK Parti 5.

AK Parti 5. Aziziye Olağan Kongresi yapıldı. Ilıca Mahallesi’nde Hizmet içi Eğitim Enstitüsünde üç adayla yapılan seçimde pandemi koşullarına uygun maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyulduğu görüldü.


Mevcut başkan Ensar Coşkun’un 175 oy alarak yeniden başkanlığa getirildiği kongre açık havada yapıldı.


AK Parti Erzurum Milletvekili Selami Altınok, İl Başkanı Mehmet Emin Öz, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, AK Parti ilçe başkanları, Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan, Palandöken Belediye Başkanı Muhammed Sunar, Yakutiye Belediye Başkanı Mahmut Uçar, Gençlik Kolları Başkanı Haluk Ziya Beyoğlu ve parti üyeleri ile delegeler katıldı. İstiklal Marşı ve şehitler için saygı duruşunun ardından divan teşekkül ettirildi. Divan Başkanlığına Mücahit Yanılmaz’ın getirildiği kongrede ilk konuşmayı ilçe başkanı Ensar Coşkun yaptı. Coşkun, konuşmasında Türkiye’nin son yıllarda ki dünya siyasetindeki yerine değindi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde Türkiye’nin büyük hedeflere ilerlediğini kaydeden Başkan Coşkun, “Liderimiz Cumhurbaşkanımız gözbebeğimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın, ülkenin bekası için gösterdiği mücadele takdire şayandır. AK Parti neferleri olarak onun destekçisi ve takipçisi olacağız. Birlik ve bütünlüğümüzü koruyarak Türkiye’nin 2023 vizyonuna ulaşmasını amaçlamalıyız” diye konuştu.


Aziziye Yatırımları İlgi Odağı Oldu


Aziziye 5. Olağan Kongresi’nde daha sonra Belediye başkanı Muhammed Cevdet Orhan’ın, hazırladığı sinevizyon gösterisinde belediyenin yatırımları ve icraatları gösterildi. Her bir yatırımın olduğu yerde tanıtımlarla hitabetleri ile göz dolduran Başkan Orhan’a, ilgi büyüktü. Sine vizyon gösterisi izleyiciler tarafından tam not aldı. Aziziye Belediye Başkanı Orhan, daha sonra kürsüye çıkarak konuşma yaptı. Konuşmasında özellikle küçük yaşlarda AK Parti davasına gönül verdiğine dikkat çeken Başkan Orhan, AK Parti davasının bugün olduğum gibi yarında savunucusu ve takipçisi olacağını söyledi. Türkiye’nin 19 yıl önce ekonomik buhranlardan bitap düşmüş, dış mihrakların adeta her gece yaptığı ekonomik darbeler yaptığı bir ülke konumunda olduğunu hatırlatan Başkan Orhan, “Halkı fakirleştirilmiş ülkenin can simidi olarak düşünüp iktidara getirdiği Adalet ve Kalkınma Partimiz bugün yeni büyük hedeflere açılarak milletin umudu haline gelmiştir. Liderimiz umudumuz reisimiz göz bebeğimiz Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde başlatılan bu kutlu yürüyüşün bir neferi olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Zor bir dönemden geçiyoruz. Türkiye bir ateş çemberinden geçiyor. Dört bir koldan saldırı altındayız. Çok şükür tüm bunlara gereken cevabı verebilecek birlik, beraberlik, cesaret, dayanışma içerisindeyiz. Bu büyük bir nimettir. AK Parti sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da en güçlü, en disiplinli siyasi organizasyonudur. Dünya’nın başka hiçbir yerinde olmayacak 15 Temmuz ihaneti karşısında, millet böylesine can siper hane meydanlara çıkmışsa bunun içerisinde şüphesiz AK Parti teşkilatlarının da büyük rolü var. AK Parti’nin siyasi önderliğinde inşallah çok daha güzel bir geleceğe hep birlikte yürüyeceğiz” dedi.


Altınok; İlelebet Devam Edecek Bir Davanın Neferleriyiz


AK Parti Erzurum Milletvekili Selami Altınok da yaptığı konuşmada AK Partinin yeni yönetimleri ile daha da güçlenerek geldiğini söyledi. Partinin her kademesinde görev yapan her bir yöneticinin çalışmalarında büyük özveri gösterdiğini söyleyen Milletvekili Altınok, “Halka hizmet için buluştuğumuz bu çatı altında ülkemizi ilk on ekonomi arasına sokacak yolda emin adımlarla yürüyoruz. Bu bir bayrak yarışı, bugün biz varız yarın başkaları olacaktır ama hizmet yürüyüşü daima devam edecektir” dedi.


Başkan Öz; En Büyük Güç Birlik Ve Beraberliktir


Erzurum AK Parti Kongrelerinin dostluk ve barış havasında geçtiğine dikkat çeken İl Başkanı Mehmet Emin Öz ise dış politikanın Türkiye üzerine etkilerinden bahsetti. Türkiye’yi bölmek için dış mihrakların fırsat kolladığını anlatan Başkan Öz, “Doğu Akdeniz’de yaşananlar gösteriyor ki Türkiye doğru yoldadır ve güçlü olmak zorundadır. Düşmanla karşı karşıya gelindiğinde en büyük güç birlik ve beraberliktir zira şairin de dediği gibi ‘toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.’ İlçe kongrelerimizde ortaya konulan birlik görüntüsünü Olağan Genel Kongremizde zirveye taşıyacağız. Dosta güven, düşmana korku veren daha güçlü bir Türkiye için ‘Durmak yok yola devam’ diyoruz.” şeklinde konuştu.


Başkan Sekmen; Erzurum’u Mega Şehir Yapıyoruz


Kongrede Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı yatırımların konu edildiği sine vizyon gösterisi de yer aldı. Sonrasında Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen kürsüye geldi. Başkan Sekmen Erzurum’un en ücra noktasına kadar hizmet götürme gayretinde olduklarını söyledi. Başkan Sekmen şöyle devam etti. “Siyaset tarihimiz ’altın’ diye tarif edebileceğimiz dönemi yaşıyor. 2001 yılında kurulan ve sadece bir yıl sonra iktidarla buluşan AK Parti’miz, geride bıraktığı 19 yılın her dönemine ayrı bir damga ve silinmez izler bırakmıştır. AK Parti sayesinde ülkede kaoslar, krizler, siyasi buhran ve bunalımların yerini huzur ve istikrar almış, aradan geçen 19 yılın sonunda ülkemiz hem üzerinde bulunduğu coğrafyanın ve hem de dünyanın liderliğini üstlenmiştir. Daha düne kadar ekonomide ve özellikle de savunma sanayiinde dışa bağımlı bir ülke iken, bugün kendi öz değerleriyle ayağa kalkan ve hatta şahlanan bir Türkiye profili vardır. Kurucu Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde atılan sağlam ve kararlı adımlar sayesinde, bizler geleceğe bugün emin adımlarla yürüyoruz. Tabi elde ettiğimiz bu başarının arka planına bir göz atacak olursak; kuşkusuz birlik ve beraberlik, kardeşlik ve dayanışmayla karşılaşırız ki; bu da millet olarak bizim asli mayamızı teşkil etmektedir. Erzurum’u mega şehir yapmak için kolları sıvadık. İnşallah daha büyük istihdam içerikli yatırımlar içinde gereğini yapacağız” dedi.


Başkan Coşkun Güven Tazeledi


Yapılan konuşmaların ardından seçimlere geçildi. Üç adayın yarıştığı dört sandıkta kullanılan oylar sonrasında üç adayın yarıştığı seçimde 175 delegenin oyunu alan mevcut ilçe başkanı Ensar Coşkun, ve yönetimi yeniden başkanlığa getirildi. Seçimde Milletvekili Selami Altınok ve İlçe Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan da oy kullandı. Başkan Coşkun, seçim sonrasında yaptığı açıklamada gelecek seçimlerde canhıraş çaba göstererek Aziziye’yi tekrar en fazla oy alan ilçe konumuna getireceklerinin sözünü verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman Milletvekili Kurt, Koçali Barajıyla ilgili bilgi verdi Adıyaman Milletvekili ve Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Resul Kurt, Koçali Barajı ile ilgili gelinen aşama ve çalışmalar hakkında bilgi verdi. Adıyaman Milletvekili Resul Kurt, Adıyaman’da tarımsal üretimde büyük bir önemi olan Koçali Barajı’nın hem ülke ekonomisine hem de Adıyaman ekonomisine büyük katkı sağlayacağını vurguladı. Milletvekili Kurt, "Koçali Baraj inşaatına 21.11.2014 tarihinde başlanmıştır. Gövde sıyırma kazıları, dolusavak, derivasyon tüneli, batardo, ulaşım yolu, Bulam Tüneli ve gövde kaya dolgu imalatlarına başlanmıştır. İşin devam sırasında baraj sol sahilinde muhtelif noktalarda heyelanlar meydana gelmiştir. Sonrasında iyileştirme önlemlerinin alınması ve heyelandan etkilenen yapıların yer değişikliğinin yanı sıra derivasyon tünelinin uzatılması gibi önlemler hakkında DSİ 20.Bölge Müdürlüğü ve ilgili Daire Başkanlıklarınca çalışmalar yapılmaktadır. Ancak, 6 Şubat Kahramanmaraş depremleri sonrasında USGS tarafından yapılan hesaplamalara göre yaklaşık olarak 0,48 g ivme değerine maruz kaldığı görülmektedir. Bölgenin depremsellik durumunun değişmesinden kaynaklı mevcut Koçali Barajı Sismik Tehlike Analiz Raporu güncellenmekte olup güncel sismik parametreler kullanılarak yapılara ait stabilite hesapları yenilenmektedir. Oluşan depremler sonrasında bahse konu çalışmalara ivedilikle başlanılmış olup sonuçlanması akabinde inşaat çalışmalarına devam edilecektir. Koçali Sulaması Yaklaşım Kanalı ve Tüneli işinde yüzde 68 fiziksel gerçekleşme sağlanmış olup inşaat çalışmaları devam etmektedir. Koçali Barajı Ana İletim Hattı ve Sulaması işinde ise yüzde 17 fiziksel gerçekleşme sağlanmış olup çalışmalara devam edilmektedir. Aynı iş muhtevasında devam eden çalışmalar kapsamında 21 köyde toplam 25 bin 14 hektar alanda arazi toplulaştırma çalışması yapılacaktır. 2014 yılında 4 bin 568 hektar alanın tescil edilerek arazi toplulaştırma çalışmalarının tamamlanması hedeflenmektedir. Adıyaman Koçali İçme Suyu Tesisleri işinin projeleri tamamlanmış olup önümüzdeki dönemde ihale edilmesi planlanmaktadır” diye konuştu.
İzmir Prof. Dr. İlber Ortaylı İZKİTAP Fest’e konuk oldu İzmir Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde, bu yıl Kültürpark’taki açık alanda düzenlenen İZKİTAP Fest-İzmir Kitap Fuarı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında büyük bir coşkuya sahne oldu. Ebeveynleri ile Kültürpark’a gelen çocuklar, konser ile atölye çalışmalarından sihirbaz ve dans gösterilerine, kukladan sokak oyunlarına kadar birçok etkinliğin yer aldığı çocuk şenliğine yoğun ilgi gösterdi. Tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı da düzenlenen söyleşide İzmirlilerle bir araya geldi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından “Çocuk Edebiyatı” ana temasıyla düzenlenen İZKİTAP Fest - İzmir Kitap Fuarı, 23 Nisan’da Evrencan ve Uzaylılar konseri, çocuklara özel etkinlik ve söyleşilerle İzmirli kitapseverlere ve çocuklara unutulmaz bir deneyim yaşattı. Açık alanda yapılan en büyük kitap fuarı olma özelliği taşıyan İZKİTAP Fest, 28 Nisan tarihine kadar her gün 10.00-21.00 saatleri arasında 300’e yakın yayınevi, 50’ye yakın sahaf, kurum ve sivil toplum kuruluşu standını ziyaret etme imkanının yanı sıra imza günü, söyleşi ve farklı etkinliklere katılma fırsatı da sağlıyor. "Göktürklerden beri ilk defa Türk ismiyle toplandı" İZKİTAP Fest’in 23 Nisan’a özel konuğu tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı oldu. Atatürk Açıkhava Tiyatrosunda İzmirli kitapseverlerle buluşan Prof. Dr. Ortaylı, Türk demokrasisinin sağlam temellere dayandığını vurguladı. İlber Ortaylı, “23 Nisan çok önemli bir olay. Türkiye Büyük Millet Meclisi ve halk idaresi, Göktürklerden beri ilk defa Türk ismiyle toplandı. Türkiye’de umumi rey ile işbaşına gelen Ankara’daki hükümettir. İşgal edilmiş, şartlar tamamen aleyhine dönmüş bir memleket; ancak devletin bağımsızlığı tamamen bitmemiş. Harpten sonra ağır işgal hükümlerinin uygulanmak istendiği bir ülke, sınırlarını küçültmüşler, asker girmiş, itilaf devletleri giremedikleri bölgeleri de işgal ediyorlar Sevr’e göre. İşte buna karşı çıkıldı. Bir orduyu terhis ediyorlar; ancak terhis edilmeyenler organize edildi, kasaba ve şehirlerde insanlar, muhtelif sınıflar bir araya geldiler, bu çok mühim. Bu hareket keskin bir politika ve keskin bir politik görüşle yürütüldü. Meclis hükümetini yürüten kadroların içinde bile her zaman yüzde 100 uyum yoktu; ama belirli bir ideale, ahlaka, disipline bağlı bir irade vardı. Bu meclisteki insanlar seçimle gelmişlerdir. Meclisin tartışma adabı içinde, farklı fikirler hallediliyor. Bir araya gelmiş insanların farklılıklarının çok keskin olduğu, dünya görüşlerinin farklı olduğu bir meclis; ancak memleketin düşman istilası ve Sevr hükümlerinden kurtulması için çalışıyorlar. Birinci meclis, Türkiye’de demokrasinin kurulduğu, konvansiyonel bir sistemdir. Hükümeti seçer, devleti yönetir, olağanüstü savaş yetkilerini denetleyerek uyum içinde çalışmıştır. Hem Türkiye tarihinde hem bölge tarihinde Türkiye’de demokrasinin uyuşma ve tartışma geleneğinin ortaya çıktığı bir devirdir” dedi. Yurt dışına gitme isteğinde olan gençlere seslenen Prof. Dr. Ortaylı, “Memlekette büyük zorluklarla yetiştirdiğimiz gençlerin yabancı ellerde kalması Türkiye’yi aksatır” diyerek Türkiye’nin son 10 yıldaki vatandaşlık sisteminden de derhal geri dönmesi gerektiğinin altını çizdi. Ortaylı, “Türk vatandaşlığı kolay elde edilecek bir gömlek değil, ona sahip çıkacaksın. Arkasında; Balkanlardan, Kafkaslardan çileli göçler yatar. Ne yatar? Çanakkale’de, İstiklal Savaşı’nda, Birinci Dünya Savaşı’nda uzak çöllerde ölmüş dedeler yatar. Ta Gazze’den başlayan sınıra kadar mezarlıklar var, geze geze gidersin budur yani. Uzun yıllar çileli bir şekilde yerli malı kullanan, enflasyona dayanarak yaşayan, baraj yapılsın diye enflasyon içinde yaşamaya razı olmuş kitle yatar. Oralarda sulanmış toprakları şimdi ona buna satmak marifet değildir. Burası son derece imtiyazlı bir vatandaşlık kitlesinin sahip olduğu bir yerdir. ABD, bazı Avrupa devletlerine benzemez. Herkes vatandaşlığına, hemşeriliğine sahip olsun” diye konuştu. “Bu millet sandıkta rey veriyor. 77 yaşındayım sandıktan başka bir şey hatırlamıyorum. Dolayısıyla böyle bir demokraside, insanların bir takım; karamsar, kötümser, yıkıcı yorumları dinleyerek yüzlerini kara çıkarmanın gereği yoktur” diyen İlber Ortaylı, “Belediye seçimlerine katılın, katılmamak olmaz. Beğenmediğiniz adamlar adaysa yerine yenisini koyarsınız herkes anlar. Beğenmeyince küskün olmanın alemi yoktur. Tavşan dağa küsmüş oluyor o zaman. Rey verilecek. Çok önemli bir şey” dedi.
Manisa Hasta ve sağlık çalışanları arasında iletişim kuvvetlenecek Manisa Celal Bayar Üniversitesi ile Manisa İl Sağlık Müdürlüğü işbirliğiyle “Sağlık Hizmetlerinde İletişim Hasta ile Sağlık Çalışanı Arasında Köprü Kurmak” konulu çalıştay düzenlendi. Manisa Şehir Hastanesi Konferans Salonunda “İletişim bazen görmek, iletişim bazen duymak, iletişim bazen de dokunmaktır” sloganıyla gerçekleşen çalıştaya Manisa Valisi Enver Ünlü’nün eşi Sema Ünlü, Manisa Vali Yardımcısı Nihat Kaynar, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Erol Karaca, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Seyhun Kürşat, Manisa Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Mustafa Kılıç katıldı. "Amacımız iletişimin karşılıklı bir dengede, saygı çerçevesinde olmasını sağlamak" Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Erol Karaca, “İletişim gerçekten çok geniş bir konu ve önemli bir alan. İletişimin şekilleri var, tarafları var, iletişimin yapıldığı ortam var, iletişimi etkileyen diğer faktörler var. Sağlıkta iletişim konusu tabii ki daha da fazla hassasiyet içeriyor. Sağlık profesyonellerinin gerek hasta gerekse hasta yakınlarıyla iletişimi çok daha özel unsurlar barındırıyor. Bir hasta yakınına, trafik kazasına bağlı ameliyata aldığınız hastayı kaybettiğinizi söylemek hiç kolay değil. Çok büyük dramlar içeriyor. Hayatlar birden değişiyor. Yine Acil Servisin telaşlı ortamında ayak parmağında 1 aydır süren kaşıntı olan hastaya cevap vermekte gerekiyor. Ve bunlar her gün her an yaşanılıyor. Her şeyden önce altını çizmek istediğim konu, bu iletişimde profesyonel olan taraf biz sağlıkçılarız. Bu husus tüm sorumluluğun hekime, sağlık personellerine ya da çalışanlara düştüğü anlamına gelmiyor. Ancak iletişimi yönetecek tarafın sağlık personelleri, çalışanlar olmasını ifade ediyor. Yıllar önce, bundan 40-50 yıl önce benim çocukluğumda, tıp fakültesi yıllarımda hekim hasta, hemşire hasta iletişiminde dominant taraf sağlık personeliydi. Bu çok belirgindi. Hekim, hemşire omnipotent bir konumdaydı. Mutlak kudret sahibi hekimdi, hemşireydi. Hasta tarafı çekinik ve pasifti. Hastanın kendisini ifade etmesi zordu. Bu bir denge gerektiriyordu. Hasta haklarıyla bu durum son 20-25 yılda belirgin değişti. Sağlıkta erişim kolaylaştı. Hastaların ve hasta yakınlarının kendilerini ifade etmesinin yolu açıldı. Bu olumlu gelişmelerle beraber iletişim ağırlıklı olarak hasta hakları üzerinden yorumlanmaya başladı. Oysa iletişim tarafları olan, karşılıklı sorumluluk ve ödevler içeren bir kavram. Amacımız bu ilişkinin, iletişimin karşılıklı bir dengede, saygı çerçevesinde olmasını sağlamak. Sağlıkta şiddet vakalarını ancak bu şekilde azaltabiliriz. Bu konuda çalıştay yapmak cesaret işi. CBÜ’den hocalarımızı ve Sağlık Müdürlüğümüzden arkadaşlarımı bu cesaretlerinden ötürü kutluyorum. İl dışından gelen katılımcılara teşekkür ediyorum. Çalıştayımızın başarılı olacağına, verimli çıktılar sağlayacağına inanıyorum. Tüm katılımcıları şimdiden tebrik ediyor, kolaylıklar diliyorum” dedi. "Hasta ilgi bekliyor" Manisa Celal Bayar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Seyhun Kürşat, “Manisa Sağlık İl Müdürlüğümüzle oluşturulan protokoller kapsamında farklı çalışmalar yapıyoruz. Bu çalıştay farklı toplumsal katmanları için hassas bir konu. Sağlıkta iletişimin önemini yeni yeni kavranmaya başlandı. Çok çok iyi tedavi uygulayabilirsiniz ama hastayı hastalığı konusunda bilgilendirmezseniz ya ada ona gerekli empatiyi göstermezseniz maalesef alacağınız sonuç sınırlı olacaktır. Hasta sizden mükemmel hekimlik ve sağlık çalışanı hizmeti beklemiyor ilgi bekliyor. Hasta sizin onunla haşır neşir olduğunuzdan itibaren size ilgi gösteriyor. Bizim işimiz hasta ve hasta yakınlarının işlerini kolaylaştırmak, aynı zamanda kendi işimi de kolaylaştırmaktır. İşte bu çalıştay bilimsel verilerle bu konuyu ele alıyor. Aynı zamanda hastalarımızın, hasta yakınlarımızın, sağlık çalışanlarımızın sağlık okuryazarlığını da artırmalıyız” diye konuştu. "İletişim hayatın her konusunda önemlidir" Çalıştay için seçilen konu başlığının çok özel olduğunu vurgulayan Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, “Sağlık alanında iletişim ilk anda aklımıza gelen hekim ile hasta ve hasta yakını arasındaki ilişki gibi görülebilir ama önemli olan bu hizmet içinde yer alan tüm paydaşların birbirleriyle iletişimi söz konusudur. Dolaysıyla insanlar için en önemli konulardan bir tanesidir sağlık. Paydaşlar arasında sağlanacak olan iletişim her alanda kalitesini artıracaktır. Hasta ile sağlık çalışanı arasında köprü kurmak ise bu hizmetin en önemli yanıdır. İletişim hayatın her konusunda önemlidir. Bir yerde bir sorun varsa bu sorun çözülemiyorsa burada bir iletişimsizlik vardır. Bir hekim konusunda çok uzmandır, çok bilgilidir ama hastaya bakışı, bir teşebbüsü varsa yazdığı reçete kadar, rapor kadar önemlidir. İnanıyorum bu çalıştaydan çok önemli veriler elde edilecektir” dedi. Yapılan konuşmaların ardından protokol üyeleri tarafından katılımcılara belge takdim edildi.