GENEL - 07 Ekim 2019 Pazartesi 17:08

Atatürk Üniversitesi ile DAP, buzağılar için protokol imzaladı

A
A
A
Atatürk Üniversitesi ile DAP, buzağılar için protokol imzaladı

Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi ile Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı arasında, Hayvancılık Altyapısının Geliştirilmesi ve Buzağı Ölümlerinin Önlenmesi adına protokol imzalandı.

Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi ile Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı arasında, Hayvancılık Altyapısının Geliştirilmesi ve Buzağı Ölümlerinin Önlenmesi adına protokol imzalandı.


Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı ve DAP İdaresi Başkanı Adnan Demir tarafından Rektörlük makamında imzalanan protokolde, Veteriner Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Fikret Çelebi ile DAP İdaresi Tarım ve Kırsal Kalkınma Koordinatörü Gül Yıldız da hazır bulundu.


Erzurum’u kapsayan ve proje bedeli 250 bin lira olan sermaye transferine ilişkin imzalanan protokol kapsamında, doğum sırasında meydana gelen kırık-çıkıklar, buzağıların en önemli ölüm sebeplerinden biri olan ishal ve kötü beslenmeye bağlı göbek fıtığı gibi çeşitli hastalığı olan buzağılara, Atatürk Üniversitesi Hayvan Hastanesindeki hekimlerce müdahale edilerek tedavi imkânı sağlanmış olacak.


Protokolle belirlenen 7 hastalık paketinden yararlanacak çiftçilerden, cerrahi müdahale, tahlil ve röntgen dışında herhangi bir ücret talep edilmeyecek ve bunun dışındaki giderler DAP İdaresi tarafından karşılanacak. Ön görülen hastalıklar dışında karşılaşılabilecek vakalar ise Atatürk Üniversitesi Döner Sermaye Kurulu tarafından onaylanan Hayvan Hastanesi fiyat listesi üzerinden fiyatlandırılacak.


“Buzağı ölümlerini yüzde 80 oranında azalttık”


İmza töreninin ardından konuşan Rektör Çomaklı, hayvancılıkta devamlılığın ve kararlılığın birinci altın kuralının hastalıkları önlemek ve yılda bir buzağı almak olduğunu belirterek, buzağıların tedavisinde erken teşhisin büyük önem taşıdığını söyledi.


Geçen yıl farkındalık oluşturularak gerçekleştirilen proje sayesinde başarılı sonuçlar elde edildiğini belirten Çomaklı, buzağı ölümlerinde yüzde 80 oranında azalma yaşandığını ifade ederek şunları söyledi: “Uygulanacak proje ile Erzurum’daki buzağı ölümlerinin büyük oranda azaltılması amaçlıyoruz. Yetiştirici maliyet kaygısı nedeniyle veteriner hizmetinden yararlanamıyor. Bunun aşılması için DAP İdaresiyle iş birliği içerisinde çalışma kararı aldık. Bu projemiz hem vatandaşa hem de milli ekonomiye ciddi katkı sağlayacak.”


“Hayvan hastalıkları yetiştiriciler açısından önemli bir sorun”


Hastalıklara karşı buzağıların özel bakıma ihtiyaç duyduklarını belirten DAP Başkanı Adnan Demir, buzağı ölümlerinin sebebinin yetiştiricinin veteriner hizmetlerinden istenilen düzeyde yararlanamamasından kaynaklandığını söyledi.


Hayvan hastalıklarının yetiştiriciler açısından önemli bir sorun olduğunu vurgulayan Demir, ülkemizde yüzde 15 oranındaki buzağı ölümlerinin ekonomiye olumsuz etkisinin önlenmesi amacıyla bu projenin önemli olduğunu ifade ederek emeği geçen herkese teşekkür etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Polis, dolandırıcılara karşı vatandaşları uyardı Samsun Vezirköprü’de polis ekipleri hırsızlık, dolandırıcılık konularında vatandaşları bilgilendirerek uyarıcı broşürler dağıttı. Vezirköprü İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik’in de katıldığı çalışmada birim amirleri ile polisler vatandaşları dolandırıcılık olaylarına karşı yüz yüze bilgilendirdi. Emniyet Müdürü Çelik, "Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin” dedi. İlçe merkezinde gerçekleştirilen çalışmalarda broşür dağıtılarak çok sayıda vatandaşa siber güvenlik, KADES, hırsızlık ve dolandırıcılık konuları hakkında yüz yüze bilgi verildi. Gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, özellikle dolandırıcılık konularıyla ilgili; pazar yerlerinde, taksi durakları ile kuaförlerde, kahvehaneler ile kafeler de, iş yerleri ve parklarda vatandaşlarla görüşüldü. Yapılan bilgilendirmede, “Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin. Bu kişiler çünkü dolandırıcıdır. Bu kişiler sizleri inandırmak için kimlik ve adres bilgilerinizi hatta kimlik numaranızı dahi söyleyebilir. Bunlara itibar etmeyin. Bankadan aradığını söyleyerek ’kredi kartı aidatınızı ve dosya masraflarınızı iade ediyoruz’ diyerek kart ve şifre bilgilerini isteyen kişilere inanmayın. İnternet sitelerinden alışveriş yaparken dikkatli olun, güvenilir siteleri tercih edin" ifadelerine yer verildi.
Bolu Bolu’da 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi, Bolu’da düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu kongrede Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.