SAĞLIK - 17 Nisan 2019 Çarşamba 12:09

Genç erkeklerde bu kanser türüne dikkat

A
A
A
Genç erkeklerde bu kanser türüne dikkat

Üroloji ve Üroonkoloji Uzmanı Prof.

Üroloji ve Üroonkoloji Uzmanı Prof. Dr. Can Öbek, genç erkeklerin gözden kaçırdığı ama önlem alınmadığı takdirde hayati tehlike taşıyabilecek testis kanseri konusunda az bilinenleri paylaştı.


Prof. Dr. Can Öbek, “Testisler fötal hayatta karın içinden yavaş yavaş aşağı inerek, sağlıklı erkekte skrotum denilen torba içerisindeki yerlerini alırlar. Bu inişin tam olmadığı kişilerde, yani testisin torbaya inmediği durumda (kriptorşidizm), testis kanser riski 5-8 kat artar. Testisin ameliyatla ergenlik çağına kadar olması gereken yere indirilmesi kanser riskini azaltır. Ailelerin inmemiş testis konusunda çok duyarlı olması gerekir. Testis indirildikten sonra da o kişinin hayat boyu kendi kendini muayene ile testisini izlemesi önerilir. Ergenlik çağından sonra artık testisi indirmek yerine, cerrahi olarak çıkartmak daha uygun bir yaklaşım olur” dedi.


Testis kanserinin 14-44 yaş aralığındaki erkeklerde en sık tanı konan organ kanseri olduğunu belirten Prof. Dr. Can Öbek, “ABD istatistiklerine göre her 250 erkekten birinde testis kanseri gelişmekte, en sık saptandığı yaş aralığı ise 25-29. Pek çok kanserde olduğu gibi, testis kanserinin de tam sebebi bilinmiyor. Fakat erkek çocuk henüz ana rahmindeyken maruz kaldığı hormonal dengesizlik ve özellikle yüksek östrojen seviyesinin testis kanseri gelişmesinde etkili olduğunu gösteren kuvvetli bilimsel veriler mevcut. Yine anne rahminde veya doğduktan hemen sonra maruz kalınabilecek çeşitli zenobiyotik (vücuda yabancı kimyasal madde) maddelerin de testis kanserinde etkili olabildiği düşünülmekte. Dış faktörlerin de bu hastalığın ortaya çıkmasında bir etmen olduğu biliniyor. Doğum öncesi ya da erken bebeklik döneminde maruz kalınan kanserojen etkiler dolayısıyla, testis kanseri erken yaşlarda ortaya çıkar. Testis kanserinin belirtileri arasında testiste sertlik ve şişlik bulunur. Genellikle bu hastalık ağrısız olur fakat %20 olguda ağrıya da rastlanıyor. Bazen testisteki şişlik farkedilmeden önce, hasta tümörün metastazlarına bağlı rahatsızlık yaşayabilir ve bu da metastazın olduğu bölgeye göre değişiklik gösterebilir. Bunlardan en sık görüleni, karın arka bölgesinde kitleye bağlı olarak karında şişlik ve/veya sırt ağrısıdır. Daha nadiren halsizlik, yorgunluk, kilo kaybı, kanlı balgam, nefes darlığı veya nörolojik semptomlar da hastalığın ilk belirtisi olabilir” diye konuştu.


Testis kanseri sıklığı tüm dünyada artış gösterdiğine dikkat çeken Prof. Dr. Can Öbek, “Bu hastalığın sıklığı belirgin bir coğrafi dağılım gösterir. Batı ülkelerinde ve özellikle İskandinav ülkelerinde sık, Asya ve Afrika’da çok daha seyrek olduğu biliniyor. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı verilerinde 15-24 yaş gurubu erkeklerde ilk sırada testis kanseri olduğu belirtilmekte. Genç erkekler sıklıkla hekime başvurmakta bir süre gecikebiliyor. Bundaki önemli faktörlerden biri, toplumda testis kanseri ile ilgili farkındalığın düşük olmasıdır. Batı ülkelerinde testis kanseri ve erken bulguları konusunda halkı ve özellikle genç erkekleri eğitmekle ilgili zaman zaman kampanyalar yapıldığını ve bunların da etkili olduğu biliniyor.


Bir testisinde kanser çıkan kişilerin, karşı taraf testisinde kanser çıkma olasılığı da, normal popülasyona göre 12 kat daha yüksektir. Bir testisinde kanser olan hastalarda %2-3 oranında karşı testiste de bu hastalık gelişebilir. Bu hastalarda sağlam testisin hem hekim, hem de kendileri tarafından takip altında tutulması önerilir. Testis kanseri kalıtımsal geçişin kuvvetli olduğu bir kanserdir ve %40 olguda genetik faktörlerin rolü olduğu ortaya konmuştur. Babada testis kanseri varlığı riski 4-6 kez, erkek kardeşte varlığı ise 8-10 kez arttırmaktadır. İlk tanıda olguların yalnızca %1-2 sinde çift taraflıdır. Bir taraftan tedavi olan kişilerde, %2-3 oranında yaşamları boyunca karşı testiste de kanser saptanabilir.


Yukarıda tanımlanan risk grubundaki erkeklerde, kişinin düzenli aralarla kendi kendini muayene etmesi en önemli tarama yöntemidir. Toplumda bu konuda farkındalık yaratılmasının son derece önemlidir ve genç erkeklerin kendi anatomilerini tanıyarak yılda 1 veya 2 kez kendilerini muayene etmesi uygun olacaktır. Bir diğer önemli nokta check-up için sağlık kuruluşuna başvuran genç erkek hastalarda, testis muayenesinin mutlaka yapılması gerekliliği ve ihmal edilmemesidir.


Testis kanseri, kanser tedavileri arasında en yüz güldürücü olanlardan biridir. Metastaz gelişmiş olgular dahil tüm testis kanserli hastalara bakıldığında şifa olasılığı %97 civarındadır. Tedavi başarısı son yıllarda artış göstermektedir. Bununla birlikte, testis kanserinde doğru yaklaşım son derece kritiktir. Burada gereken minimum tedavi ile tam şifayı sağlamak son derece önemlidir. Gereksiz/fazladan her türlü tedaviden kaçınılmalıdır; zira uygulanacak her tedavinin bu kişilerin yaşam kalitelerine ve hatta sağ kalımlarına olumsuz etkileri olabilir. Bu kadar genç yaşta uygulanan kemoterapi ve radyoterapinin, ileriki hayatlarında, düşük yüzdelerde de olsa, farklı kanserlere sebebiyet verebileceği biliniyor. Testis kanserinde hastanın tümörünün patolojik özellikleri ve hastalığın yaygınlık değerlendirmesine göre uygun ve farklı yaklaşımlar söz konusudur. Burada Üroloji, Medikal Onkoloji ve Radyoloji Anabilim Dalları’nın ortaklaşa vereceği kararlar ile tedavi süreci yürütülmelidir. Dünyada bilimsel olarak da ispatlanmış bir gerçek, bu hastaların deneyimli üroonkoloji uzmanları ve merkezlerce tedavi edilmesinin şifa oranlarını arttırırken, yan etki oranlarını da azalttığıdır. Almanya’da deneyimli merkezlere danışıldığı zaman tedavi önerisinin %40 hastada değiştiği yayınlanmış bilimsel bir veridir.


Diğer yandan, infertilite (kısırlık) ve testis kanseri arasında bir bağ bulunur. Bunun yine anne karnında maruz kalınan hormonal çevre ile ilgisi olabileceği düşünülüyor. İnfertilitesi olan erkeklerde testis kanseri riski 3 kat fazladır. Fakat her testis kanserli olguda infertilite vardır veya gelişecek diye bir durum bulunmaz. Pek çok baba olmuş kişide testis kanseri çıkabileceği gibi, tedavi sonrası doğal yoldan baba olan pek çok hasta da var. Tüm hastalarda tedavinin ilk aşaması, hastalıklı testisin ameliyatla çıkartılmasıdır, bu ise sperm üreten iki merkezden birinin devre dışı kalması demektir. Fakat tek testis her tür fonksiyon için kişiye yeterli olabilir. Kemoterapi ve radyoterapi de - en azından geçici olarak - sağlıklı sperm üretimini olumsuz yönde etkileyebilir. Bu yüzden, tedavinin en başında, hatta hastalıklı testis henüz yerindeyken, hastaya sperm bankasına örnek vermesi önerilir. İdrar yolunun penisin ucuna açılmadığı ve hipospadyas denilen anatomik bozukluk da bir diğer risk faktörüdür” diye konuştu.


Prof. Dr. Can Öbek, son olarak şu noktaya dikkat çekti; “Şunu özellikle belirtmek isterim, genç bir erkekte, vücudun herhangi bir bölgesinde kansere bağlı bir kitle saptanırsa, testis tümörü olasılığı mutlaka hatırlanmalıdır. Özellikle karın arka bölgesindeki tümörlerde teşhiste gecikmeler olabiliyor. Bu gibi olgularda zamanında doğru teşhis; doğru ve etkili tedavi için testislerin bir ürolog tarafından muayene edilmesi; ilgili kan ve radyolojik tetkiklerin yapılması son derece önemlidir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İBB Başkanı İmamoğlu, koltuğunu 3. sınıf öğrencisi Ali Selim Metli’ye devretti İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda koltuğunu ilkokul 3. sınıf öğrencisi Ali Selim Metli’ye devretti. Koltuğu devralan Metli’nin ilk talimatları, “Bütün okullarda öğrenci dolapları yapılmasını istiyorum. Çünkü, çantalarımızı taşımakta zorlanıyoruz. Bir de okullarımızda yemekhaneler olmasını istiyoruz. Bize de gelişmemizde yardımcı olmanızı diliyoruz” oldu. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle koltuğunu, Zeytinburnu Haluk Ündeğer İlkokulu 3’üncü sınıf öğrencisi Ali Selim Metli’ye devretti. İBB’nin Saraçhane’deki ana yerleşkesindeki gerçekleştirilen sembolik devir-teslim töreninde öğrenciler, Melike Eslem Mungan, Miraç Kartal Akdağ, Eylül Avcı, Hira Nur Kökcür ve Sinan Koç ile okul müdürü Mücahit Çatal ve görevli öğretmen Işıl Köktürk de hazır bulundu. Öğrenciler ve öğretmenlerle tek tek tanışıp bayramlaşan İmamoğlu, koltuğu ve sözü, ‘yeni Başkan’ Metli’ye bıraktı. İBB Başkanlığı makamına oturan çocuk Başkan Ali Selim Metli konuşma yaptı. Konuşmasına Metli, "Bugün 23 Nisan’da Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldı. Atatürk bu özel günü biz çocuklara armağan etti. Ben bu yüzden Atatürk’e büyük hayranlık duyuyorum ve bugün çok mutluyum. Burada konuşmama imkan sağladığınız için de sizlere çok teşekkür ederim" diyerek başladı. Koltuğu devralan Başkan Metli ilk talimatı verdi Konuşmasının devamında öğrencilerin okula giderken çantalarını taşımakta zorlandığını ifade eden Başkan Ali Selim Metli’nin ilk talimatı, “Bütün okullarda öğrenci dolapları yapılmasını istiyorum. Çünkü, çantalarımızı taşımakta zorlanıyoruz. Bir de okullarımızda yemekhaneler olmasını istiyoruz. Bize de gelişmemizde yardımcı olmanızı diliyoruz” oldu. Bu kapsamda telefon ile İBB Destek Hizmetler Daire Başkanı Barış Yıldız’ı arayan Başkan Metli, öğrenci dolaplarının yapılması için gerekli çalışmaların başlatılması talimatını verdi. “Hem kendi okulunuzda ama bütün öğrencilerin de böyle bir ihtiyacı olduğunu ifade ediyorsunuz” Minik başkanın talimatlarına ilişkin konuşan Ekrem İmamoğlu, “İki açıdan yaklaştın olaya. Bir tanesi, günlük konforunuzu daha iyi hale getirmek için okul çantalarınızı, okuldaki dolaplara yerleştirip, ihtiyaç duyduklarınızı eve taşıyıp, duymadıklarınızı orada bırakıp, böyle değişerek, daha az ağırlıkta çantalarınız olsun istiyorsunuz. Dolap ihtiyacınız var anladığım kadarıyla sınıflarda ve bu konuda talep açıyorsunuz. Ama benim anladığım kadarıyla, sadece okulunuz için değil de genelde her okulda bunun da olmasını diliyorsunuz. Hem kendi okulunuzda ama bütün öğrencilerin de böyle bir ihtiyacı olduğunu ifade ediyorsunuz. Harika. Okullara yemekhane yapılması meselesini de çok önemsedim. Çünkü çocuklarımızın, özellikle sizin yaşlardaki çocuklarımızın gıda yönünden eksik kalmalarını hiçbirimiz istemeyiz. Özellikle, ilkokul ve ortaokul seviyesindeki okullarımızın beslenmeyle ilgili hem desteklenmeleri hem de bazı okullarda eğer eksik varsa, yemekhane veya yöneticilerimizin uygun gördüğü şekliyle, anladığım kadarıyla çocuklarımızın mutlaka daha iyi gıda almalarının sağlanmasını da istiyorsunuz” dedi. Öğrenci ve öğretmenlere teşekkür ederek günün anısına hediye veren İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, misafirlerini kapıya kadar uğurladı.
Kilis Depremzede çocuklar uçurtma şenliği ile çifte bayram yaşadı Kilis’te, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 104. yıldönümü nedeniyle Kilis Valiliği tarafından sınır manzarası olan Resul Osman Mesire alanında uçurtma şenliği düzenlendi. Kilis Valiliği koordinesinde ‘Uçurtma Şenliği’ yoğun katılımla gerçekleştirildi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile birlikte Kilisli depremzede çocuklar adeta çifte bayram heyecanı yaşadı. Yüzlerce çocuğun olduğu etkinlikte, çocuklar ile birlikte aile büyükleri de doyasıya eğlendi. Etkinliğe Kilis Valisi Tahir Şahin katılarak çocukların sevincine ortak oldu. Uçurtma şenliğine yoğun katılım olduğunu söyleyen Kilis İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Kadir Söylemez, ‘‘Atamızın çocuklara tüm dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan için Kilis Valiliğinin düzenlediği uçurtma şenliğine geldik. Çocuklarımızla birlikte geldik ve onlar eğlenirken bizlerde eğleniyoruz’’ dedi. 23 Nisan programları içerisinde uçurtma şenliği olduğu için çok mutlu olduğunu dile getiren 1’inci sınıf öğrencisi Erdem Karadişoğulları, "23 Nisan etkinliklerinde ben şarkı söyledim ve gün içerisinde çok yorulmuştum. Şuan çok eğleniyorum çünkü burada uçurtma uçurduk" diye konuştu. Uçurtma şenliğinde çok yorulduklarını söyleyen İlkokul öğrencileri Erdem Sunbak ve Mehmet Emin, "23 Nisan etkinliklerinde uçurtma uçurdukları için çok mutlu ve bir o kadar da yorulduk. Buradan herkesin bayramını kutluyoruz" dedi. Havaların sıcak olmasına rağmen çok eğlendiğini söyleyen 4’üncü sınıf öğrencisi Mustafa Polatkıran, "Bu etkinliği çok beğendim. Eve gittiğim zaman buraya gelemeyen arkadaşlarıma günümün nasıl geçtiğini anlatacağım. Koşturduğum için çok yoruldum. Allah’ım sıcak ülkede yaşayanlara yardım etsin" dedi. Uçurtma şenliğinin her zaman yapılması gerektiğini söyleyen Muhamed Yusuf Atasever, "Biz çocuklar için bu gün çok güzel şenlik düzenlendi. Arkadaşlarımla birlikte güzel vakit geçirdik. Ben buradan hem okulumuza hem de Kilis Belediye Başkanı ve Kilis Valisine çok teşekkür ederim" diye konuştu.