GENEL - 28 Mayıs 2020 Perşembe 15:13

Korona virüsün turizm sektörünü nasıl etkileyecek

A
A
A
Korona virüsün turizm sektörünü nasıl etkileyecek

ESKA Yönetim Kurulu Başkanı Eren Şar, Korona virüsün turizm sektörünü nasıl etkileyeceği hakkında bilgiler verdi.

ESKA Yönetim Kurulu Başkanı Eren Şar, Korona virüsün turizm sektörünü nasıl etkileyeceği hakkında bilgiler verdi.


Türkiye’nin Covid-19 nedeniyle ortaya çıkan fırsatlardan yararlanması turizm sektöründe yenilikleri beraberinde getireceğini belirten Eren Şar, “Değişen alışkanlıklara bağlı olarak reforme edilecek turizm sektörü, sağlığı temel alan bir perspektifle gelişecektir. 2019’da 51,7 milyon turist ağırlayarak dünyanın en büyük altıncı turizm ülkesi haline gelen Türkiye, sektörden kaynaklanan gelirini 34,5 milyar dolara çıkarmıştır. 2020 yılında 57 milyon ziyaretçi ve 40 milyar dolarlık gelir beklentisinin ise Kovid-19 nedeniyle yakalanmasının mümkün olmadığı görülüyor. Otel ve uçak rezervasyonlarında yüzde 80 oranında düşüş yaşanması, İran, Almanya, İtalya, Rusya ve İspanya gibi Türkiye’ye en fazla turist gönderen ülkelerde yaşanan virüs salgını ve karantina uygulamaları, sektörün hem gelirlerinde hem de turist sayısında düşüş yaşanmasına sebep oldu” dedi.


ESKA Yönetim Kurulu Başkanı Eren Şar, Akdeniz bölgesinin gelişmiş turizm ekonomilerinden biri olan Türkiye’nin Avrupa’nın en büyük dördüncü turizm ülkesi olduğunu ifade ederek, “1980’li yıllardan itibaren gelişen bir turizm ülkesi olarak sahneye çıkan Türkiye’de salgın ekonomik ve toplumsal seviyelerde etkisini sürdürürken, yaz aylarına doğru virüsün bulaşma hızının azalacağına dair tahminler, sektörde yaşanan kayıpların telafisine yönelik bir hareketlenme yaşanabileceğine dair umutları artırıyor. Ayrıca açıklanan vergi indirimleri ve turizm destek paketinin sektöre belli oranda bir rahatlama getirmesi beklenebilir. Ne var ki korku, panik ve salgının yeni dalgalarının ortaya çıkabileceğine dair endişeler yüzünden, sektörün geçmiş yıllardaki potansiyelini yakalaması uzun yıllar alacak” diye konuştu.


Eren Şar daha sonra şunları söyledi; “Türkiye’nin Kovid-19 nedeniyle ortaya çıkan fırsatlardan yararlanması, turizm sektöründe yenilikleri beraberinde getirecektir. Değişen tüketici alışkanlıklarına bağlı olarak reforme edilecek olan turizm sektörü, sağlığı temel alan bir perspektifle gelişecektir. İnsanların daha küçük ve sağlığı önceleyen otellere yönelme ihtimali, salgın sonrası dönemde Türk turizm sektörü için yeni gelir kaynakları yaratabilir. Sağlık turizminin daha fazla ön plana çıkması ise Kovid-19’la mücadelede elde edilen başarının en önemli çıktıları arasında olacaktır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Maltepe’de saz üstatları için 30 yıldır bağlama üretiyor Maltepe’de Erzincanlı bağlama ustası Cihan Doldur, 30 yıldır saz üstatları için bağlama üretiyor. İstanbul Maltepe’de yaşayan Erzincanlı bağlama ustası Cihan Doldur, 30 yıldır saz üstatları için bağlama üretiyor. Halk müziğinin önemli enstrümanlarından biri olan el emeği bağlama üretimi, teknolojik imkanların artması ve çırakların yetişmemesi nedeniyle son demlerini yaşıyor. Maltepe’de küçük bir atölyede 30 yıla yakındır bağlama yapan Cihan Doldur, ağacın cinsine göre ayda ortalama 5-6 bağlama yapıyor. Bağlama yapmak için maun, dut ve kırmızı ardıç ağaçlarını tercih eden Doldur, bazı bağlamaları ise yaklaşık 6 ayda tamamladığını söyledi. Bağlama yapımını aşama aşama anlatan Doldur, zahmetli ve bir o kadarda emek isteyen bir çalışma olduğunu dile getirdi. 30 yıldır Maltepe’de saz üreten Cihan Doldur, “Kursa yazılmıştım, yengemin bir sazı vardı. Kurs sonrası yengem sazını geri isterdi, dolayısıyla çalışamazdım, yapamazdım. Hiç sazım olmamıştı, zaman ve süreç bizi buralara getirdi. 30 yılı aşkındır bu meslekteyim. Bağlama enstrümanı her şeyden önce beni sesiyle cezbettiği için, amcamın da bağlama ustası olmasından dolayı onun yanında başladım. Ahşapa dokunmak çok farklı bir şey. Ben bu işi bir. Meslek gibi görmedim, severek yaptığım bir iş bu. Yeni jenerasyon gençlik biraz daha rahat. Buraya geliyorlar ve ilk başlarda hoşlarıma gidiyor. Tozu, zımparayı zorlukları gördükleri zaman geri adım atıyorlar. Bu iş meşakkatli bir iş, bedenen ve ruhen bu işe kendinizi vermeniz gerekiyor. Gençlerimizde kültürümüze ilgi daha az daha çok batı kültürüne yakınlar ama batıdaki gençlere baktığımızda bizim kültürümüze daha çok meraklılar. Müşteri portföy olarak Çin’e, Afrika’ya, Ruslar’a ve Avrupa’nın bir çok ülkesine saz ürettik. Amerikalı bir arkadaş bizlere Muhlis Akarsu’yu anlattı, eserlerini çaldı. Biz utandık açıkçası" diye konuştu.