EKONOMİ - 21 Mayıs 2020 Perşembe 15:45

Başkan Kesikbaş, "Maliyet artışları yurt dışı rekabet gücünü azaltıyor"

A
A
A
Başkan Kesikbaş, "Maliyet artışları yurt dışı rekabet gücünü azaltıyor"

Yurt dışına ihraç edilmek üzere üretilen tüketim, ara ve sermaye malları ile enerji sektöründeki fiyat değişimlerini ölçen endeks olan Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi (YD-ÜFE), Nisan ayında bir önceki aya kıyasla yüzde 5,46 arttı.

Yurt dışına ihraç edilmek üzere üretilen tüketim, ara ve sermaye malları ile enerji sektöründeki fiyat değişimlerini ölçen endeks olan Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi (YD-ÜFE), Nisan ayında bir önceki aya kıyasla yüzde 5,46 arttı.


Bu artışlara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Celalettin Kesikbaş, YD-ÜFE’nin ülkede üretimi yapılan ve yurtdışına satışa konu olan ürünlerin üretici fiyatlarındaki değişimi gösterdiği belirterek, “ Maliyet artışları yine fiyat artışları yurt dışı rekabet gücümüzü azaltıyor” dedi.


Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK), bu yılın nisan ayına ilişkin YD-ÜFE verilerini paylaştığını söyleyen Kesikbaş, buna göre, YD-ÜFE, nisanda bir önceki aya göre yüzde 5,46, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 8,62 artış gösterdiğini belirtti. TÜİK verilerindeki YD-ÜFE endeksinin Nisan ayında yüzde 4 arttığını vurgulayan Kesikbaş, “Bu artışın imalat sanayinde yüzde 3,9 olarak görülmesi Eskişehirli ihracatçılarımızın yakından takip etmeleri gereken bir tabloya işaret ediyor. Şehrimizin lokomotifi kabul edilen imalat sanayinin yanı sıra madencilik ve taşımacılık yüzde 4, ara malında yüzde 3,76, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 5,24’lük artışlar sanayicilerimizin dış ticaret ilişkilerinde daha temkinli bir döneme işaret etmektedir” diye aktardı.


Büyük ölçüde bu artışın maliyet artışından kaynaklanmıyorsa yurt dışı üretici fiyatlarının artması, üretici içinde ihracatçı içinde çok önemli olduğunu işaret eden Kesikbaş, şöyle devam etti:


“Sanayinin iki sektörünün bir önceki aya göre değişimlerine bakıldığında, madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe yüzde 6,35, imalat sanayi sektöründe de yüzde 5,44 artış gerçekleştiği ortaya çıkmakta. Nisanda bir önceki aya göre en fazla artış yüzde 8,15 ile diğer ulaşım araçlarında, yüzde 7,71 ile ana metaller ve yüzde 7,27 ile diğer madencilik ve taş ocakçılığı ürünlerinde görülmüş. Bu dönemde kok ve rafine petrol ürünlerinde dünyadaki bu alandaki gelişmelere paralel olarak yüzde 34,33 azalış var. Yıllık bazda bakıldığında ise kok ve rafine petrol ürünleri yüzde 65,69 azalmış. Buna karşılık aynı dönemde diğer mamul eşyalar yüzde 34,69, tütün ürünleri yüzde 26,12, temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları yüzde 20,59 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir ESOGÜ Hastanesi’nde 24 Nisan Avrupa Hormon Günü etkinliği Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde 24 Nisan Avrupa Hormon Günü dolayısıyla, ESOGÜ Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metobolizma Hastalıkları Bilim Dalı tarafından bilgilendirme etkinliği düzenlendi. Hastane poliklinikler girişinde gerçekleştirilen etkinlikte hormonların önemi vurgulanarak obezite ile kanser ilişkisinin önemine dikkat çekildi. Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metobolizma Hastalıkları Bilim Dalı’ndan konuyla ilgili olarak yapılan açıklama şöyle: “Obezite yüksek enerji alımına bağlı olarak vücutta aşırı yağ birikimi ile gelişen, pek çok bileşeni olan bir hastalıktır. Obezite ‘Beden Kitle İndeksi’ ile ifade edilir. Kişinin beden kitle indeksi 19-24.9 kilogram/metrekare ise normal kilo, 25-29.9 kilogram/metrekare ise aşırı kilo, 30 kilogram/metrekareden yüksek ise obezite, 40 kilogram/metrekareden yüksek ise ciddi obezite veya beraberinde pek çok hastalığa da sebep olabileceğinden morbid obezite söz konusudur. Obez hastaları değerlendiren uzmanlar öncelikle obeziteye neden olan genetik, hormonal veya metabolik bir hastalığın olup olmadığını değerlendirirler. Obeziteye neden olan böyle bir patoloji varsa öncelikle buna yönelik tedavi planlanır. Obeziteye neden olabilecek bir hastalık tespit edilmez ise sağlıklı beslenme ve egzersizin yanı sıra kilo azaltıcı tıbbi tedavi önerilerinde bulunulur. Türkiye’de 12 yıl arayla yapılan Türkiye Diyabet Obezite ve Hipertansiyon Epidemiyoloji Çalışması-I ve II’nin sonuçları obezite sıklığının aradan geçen 12 yıl içinde kadınlarda yüzde 34 ve erkeklerde yüzde 107 oranında arttığını göstermiştir. Obezite günümüzde önlenebilir ölümlerin sigaradan sonra ikinci en önemli nedenidir. Obezite tip 2 diyabet ve prediyabet olmak üzere kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon (HT), hiperlipidemi (HL), serebrovasküler hastalık, çeşitli kanserler, obstrüktif uyku-apne sendromu, karaciğer yağlanması, gastroözofageyal reflü, safra yolları hastalığı, polikistik over sendromu, infertilite, osteoartroz ve depresyon gibi sağlık sorununa neden olarak sağlık harcamalarını artırmakta ve yaşam beklentisini kısaltmaktadır. Obezitenin kanser gelişimiyle olan ilişkisi, bedenimizde obeziteye neden olan mekanizmaların bazılarının kanser gelişimine de yatkınlık sağlamasıyla açıklanmaktadır. Obeziteyle ilişkili özellikle menopoz sonrası ortaya çıkan meme kanseri, ayrıca kolorektal, pankreas, mide kardiya tümörleri; yemek borusu, endometrium ve over kanserlerinin ilişkili olabileceğine ait kanıtlar vardır. Türkiye’de T.C. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Müdürlüğü’nün Kanser Daire Başkanlığı tarafından 2022’de yayınlanan son kanser istatistiklerine göre, ülkemizde yıllık yeni tanı alan kanser hastası sayısı artmaktadır. Sonuç olarak toplumumuzda artan obezite sıklığı ve kanser sıklığına dikkat çekmek ve obezitenin kansere neden olan etkenler içinde tıpkı sigara gibi önlenebilir bir etken olduğunu vurgulamak için 24 Nisan Avrupa Hormon Günü’nde biz de böyle bir etkinlik düzenlemiş bulunuyoruz.”