KÜLTÜR SANAT - 23 Mayıs 2022 Pazartesi 12:31

Bu böcekleri görenler önce korkuyor sonra seviyor

A
A
A
Bu böcekleri görenler önce korkuyor sonra seviyor

Güzel Sanatlar Fakültesi içerisindeki sergide yaptığı üç boyutlu rengarenk böcekler ile sanatseverlerin ilgisini çekmeyi başaran Anadolu Üniversitesi Seramik Bölümü öğrencisi Pınar Altınçubuk; “Tek beklentim, ülkemizde plastik sanata ve sanatçılara gereken değerin verilmesi” dedi.

Güzel Sanatlar Fakültesi içerisindeki sergide yaptığı üç boyutlu rengarenk böcekler ile sanatseverlerin ilgisini çekmeyi başaran Anadolu Üniversitesi Seramik Bölümü öğrencisi Pınar Altınçubuk; “Tek beklentim, ülkemizde plastik sanata ve sanatçılara gereken değerin verilmesi” dedi.


Küçük yaşlardan itibaren yaptığı çizimlerin üzerine çeşitli dokular yapıştırarak üç boyutlu çalışmalar ortaya çıkaran Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü öğrencisi Pınar Altınçubuk, çamura merakı sayesinde tasarladığı çeşitli objelerin ve rengarenk böceklerin, sanata meraklı kişiler tarafınca büyük ilgiyle karşılandığını anlattı. Çizimlerinin, belli uğraşlar sonucunda birer sanat eseri haline gelebilmesi haricinde insanlar tarafından da kullanılabilen bir araca dönüşmesinin, kendisi için olağanüstü bir zevk olduğundan bahseden Altınbuçuk; “Tek beklentim, ülkemizde plastik sanatlara ve bu iş ile uğraşan sanatçılara, daha fazla değer verilmesi” dedi.


“Böcekler sayesinde hem istediğim ironiyi yakaladım hem de insanların ilgisini çekmeyi başardım”


Çalışmalarında genellikle üç boyutlu nesnelerden, ironik unsurlar meydana getirmek istediğini ve son olarak da bunu en son yaptığı estetik böceklerle ulaştığını dile getiren sanat öğrencisi Altınçubuk, “Böcekler; ışık geldiğinde parlak bir halde iken toprak altında karanlık kalması, insanlar tarafından küçük görünmesine rağmen aslında kendi familyalarında boyutlarının büyük olması ve birçok kişi tarafından çirkin kabul görülmesinin aksine detaylarıyla beraber büyüleyici bir surete sahip olmaları, beni onlara karşı daha bir çekti. Sonrasında da akıllardaki kara kuru böceklerden ziyade çeşitli renklerde böcekler yaparak hem istediğim ironiyi yakaladım hem de sergilerde insanların ilgisini çekmeyi başardım” şeklinde konuşarak düşüncelerini ifade etti.


“Porselen ile çalışmak, hassasiyet ve incelik gerektiriyor”


Böcek yapımı esnasında kendisini en çok zorlayan ayrıntılara değinen ve porselen ile çalışmanın hassasiyet ve incelik gerektirdiğine özellikle vurgu yapan Pınar Altınçubuk, konuyla alakalı olarak sözlerini şu şekilde sürdürdü:


“Porselenin, kırılgan bir yapısı olduğundan dolayı böcek yapım aşaması, beni hayli zorladı fakat porselenin çamuruna alıştıktan sonra da diğer çamur cinslerine göre daha keyifle çalıştığımı fark ettim. Yaptığım böceklerin dengesini yakalamaya çalışırken, porselenin ne kadar hassas bir kimyaya sahip olduğunu her saniye yaşadım.”


Pınar Altınçubuk, böcek çalışmasının sırasıyla teknik boyutlarını anlattı


“Öncelikle yapmak istediğim böceği belirledikten sonra detaylı çizim çalışmaları ile bu işe koyuldum ve modellemeye başladım” diyen Altınçubuk, “Modelleme işleminden sonra da modelimin alçı kalıbını aldım ve bu kalıbın suyunu çekebilmesi için bir ya da iki gün beklemesi gerekir. Kalıp kuruduktan sonra içine porselen döküm çamuru ilave ettim. Ortalama 10 ile 15 dakika dinlenen alçı, çamurun içerisindeki suyu emerek belli bir et kalınlığına gelmesini sağlar ve böylece kalıbını aldığım modelin aynısı ortaya çıktı. Kalıptan ürünü çıkarma işlemi sonrası belli rötuşlar yapılır. Bacaklar, kanatlar ve gövde birleştirme işlemini tamamlayıp, fırına verdim. Tüm bu yaptıklarım, sadece birinci pişirim aşaması aslında ve gerekiyorsa sırlama da yapıyorum ya da saf tek pişirim halinde beyaz porselen olarak da bırakabiliyorum” şeklinde belirterek meydana getirdiği sanat ürünlerinin teknik boyutlarına değindi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.