GENEL - 15 Temmuz 2019 Pazartesi 12:37

FETÖ mensuplarına en az 5 sahte hesap talimatı

A
A
A
FETÖ mensuplarına en az 5 sahte hesap talimatı

Anadolu Üniversitesi Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (SODİGEM) tarafından hazırlanan "Dijital bir terör örgütü olarak FETÖ" çalışmasında, örgüt mensuplarına en az 5 adet sahte hesap açma ve sosyal ağların en çok kullanıldığı saatlerde paylaşım ve yorum yapma talimatı verildiği bildirildi.

Anadolu Üniversitesi Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (SODİGEM) tarafından hazırlanan "Dijital bir terör örgütü olarak FETÖ" çalışmasında, örgüt mensuplarına en az 5 adet sahte hesap açma ve sosyal ağların en çok kullanıldığı saatlerde paylaşım ve yorum yapma talimatı verildiği bildirildi.


Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı öncülüğünde Türkiye’de bir ilk olarak hayata geçirilen SODİGEM, faaliyetlerini sürdürüyor. Kısa süre önce kurulan birimin üzerinde çalıştığı "Dijital bir terör örgütü olarak FETÖ" başlıklı analizin de sonuçları açıklandı. Çalışmanın ardından hazırlanan raporun değerlendirmesini yapan Rektör Çomaklı, bu analiz çalışmasının Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) sosyal medyada kullandığı taktik ve stratejileri açığa çıkarma ve kamuoyunu uyarma amaçlı olduğunu kaydetti. FETÖ’nün milletin birlik ve bütünlüğünü bozmaya çalışan ve uzun yıllar boyunca devlet içindeki yapılanmalarda bulunmuş ve bir darbe girişimi ile harekete geçen bir terör örgütü olduğuna dikkat çeken Çomaklı, terör örgütünün yapılanmada gücünü beş unsurdan aldığını ve bunların da ‘askeriye, hariciye, mülkiye, adliye ve maliye’ olduğunu vurguladı. Çomaklı yazısında, “FETÖ, diğer örgütlerin şimdiye kadar kullanmadıkları yöntemleri kullanmıştır. Bu yöntemlerden biri de dijital dünya ve sosyal medyadır. FETÖ mensupları sosyal medyada hedef gösterme, itibarsızlaştırma, gündem oluşturma, tehdit, şantaj gibi pek çok yöntemle etkin olmaya çalışmaktadır. Bu konuda sosyal medya kullanıcılarının bu algı operasyonlarına karşı bilgili ve dikkatli olmaları, onlar tarafından hazırlanan sosyal medya tuzaklarına düşmemeleri gerekmektedir. Bundan 3 yıl önce 15 Temmuz’da FETÖ’cüler tarafından gerçekleştirilen kalkışmanın ardından milletimizin yazdığı destanı anlatacak kelimeleri bulmak çok zor. Bizlerin de 15 Temmuz ruhunu yaşatarak sonraki nesillere aktarmamız gerekmektedir” ifadelerine yer verdi.



Dijital bir terör örgütü olarak FETÖ/PDY (taktik ve stratejileri)


SODİGEM Müdürü Doç. Dr. Levent Eraslan ve ekibi tarafından hazırlanan içerikte, “FETÖ/PDY, ülkemizin son dönemde karşı karşıya kaldığı en önemli güvenlik sorunlarından biridir. Örgütün kırk yıllık geçmişi incelendiğinde, örgütlenmesini ve kadrolaşmasını tamamlamış, eylem aşamasına geçmiş bir terör örgütü olduğu görülmektedir. FETÖ/PDY, örgütlenme modelini tarihsel süreçten gelen birçok gizli yapılanmadan alan senkretik ve melez bir yapıya sahiptir. FETÖ, bilişim, telekomünikasyon, yazılım gibi alanlara dönük yatırım yapmış, eleman yetiştirmiş bir yapılanmadır. ’FETÖ’nün en çok yuvalandığı kurumların başında bilişim kurumları gelmektedir. Bu sebeple, TÜBİTAK (BİLGEM) ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) örgütün en önemsediği kurumlar olmuştur” ifadelerine yer verildi.


FETÖ mensuplarının sosyal medyanın iletişim, haberleşme, enformasyon sağlama, gündem oluşturma, takip etme gibi özelliklerini çok etkin olarak kullandığını belirtildiği çalışmada sosyal medya ve uygulamaları FETÖ için kriminal iletişim araçları olduğu ve ülkemizde dijital ortamı FETÖ terör örgütü kadar kendi amaçları doğrultusunda bu şekilde yoğun kullanan başka bir örgüt olmadığı bildirildi. Analizde, “Örgütün 2000-2008 döneminde Anayasal kurumlara yerleşme ve yayılma sürecinde; FETÖ mensubu polisler, 2006 yılından itibaren ABD, Almanya ve İsrail’de siber güvenlik ve siber saldırı eğitimleri almaya başlamışlar, ABD’de emniyet kökenli akademisyenler aracılığı ile dijital güvenlik, sosyal medya ve algı yönetimi usul ve yöntemlerini öğrenmişlerdir. 2008-2014 döneminde Anayasal kurumları ele geçirme ve örgütten olmayanları tasfiye sürecinde ise ülkemizdeki internetin kullanım yaygınlığının gelişimi ile doğru orantılı olarak; 2008’den itibaren öncelikle örgütle ilişkili basın yayın kuruluşları aracılığıyla hedeflenen kişiler ve kamuoyunda algı operasyonlarına başlamış, bu süreçte bir yandan da imzasız mektup yöntemi kullanılmış, e-mail yolu ile itibar suikastları yapılmıştır. İnternet üzerinden 2010-2012 döneminde web siteleri üzerinden algı operasyonları yapılırken, 2012 döneminden itibaren ise ülkemizde internetin ve akıllı cep telefonu kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte; Twitter, Facebook gibi sahte hesaplar üzerinden hedefe ulaşmak istenmiştir” denildi.


FETÖ mensuplarına çeşitli talimatnameler ile sosyal medya üzerinden nasıl algı yönetimi yapacaklarının bildirildiğinin aktarıldığı analizde, örgütün sosyal medya üzerinden algı yönetimini de kendine özgü özel yöntem ve teknikleri kullandığı açıklandı. Analizde, “FETÖ sahte bilgilerle oluşturulmuş sosyal medya hesapları üzerinden bilgi kirliliği ve kara propaganda yapan bir ‘troll ordusu’ oluşturmuştur. Tek bir merkezden gelen emirler doğrultusunda küfür, hakaret, tehdit yağdıran bu kişiler, yayınlanmasını istemedikleri hesapların şikayet etme (spamlama) yolu ile askıya alınmasını ya da kapatılmasını sağlamaktadır. FETÖ mensubu teröristler saptanan altı dilde kara propaganda yapmakta ve ülkemizi çeşitli uluslararası platformlarda zor durumda bırakacak panel ve toplantıları sosyal medya üzerinden organize etmektedir. Dijital dünyanın tüm avantajlarını kendi lehlerine kullanan FETÖ üyelerinin, ’2048 Fun and Relaxing Puzzle Game’ oyunu görünümlü yeni bir kripto grafik haberleşme programı kullandıkları tespit edilmiştir” bilgileri yer aldı.



FETÖ’nün sosyal medya kullanım ilkeleri


SODİGEM tarafından hazırlanan içerikte sosyal medyada paylaşılacak mesajların tek bir merkezden yayınlandığı daha sonrasında da ‘distribütör hesaplar’ aracılığıyla yayıldığı belirtildi. Oluşturulan analizde, “2006 yılından itibaren ABD, Almanya ve İsrail’de siber güvenlik ve siber saldırı eğitimleri ile özellikle ABD’de dijital güvenlik, sosyal medya ve algı yönetimi eğitimleri aldıktan sonra örgüt dahilinde ’Sosyal Medya Birimi’ kurulması talimatı verilmiştir. Müteakiben, sahte birçok video ve montaj görüntü pek çok sosyal ağ üzerinden dolaşıma sokulmuştur. Türkiye genelinde ve bulundukları her ülkede sosyal medya sorumluları bulunmaktadır. Sosyal medyada renklendirme, başka kimlik altından yayın vb. yöntemler ile propaganda yapılmakta ve her gün için farklı bir gündem oluşturulmaktadır. Mensuplarına en az beş adet sahte hesap açma ve günlük kotalı mesaj atma talimatı verilmektedir. Ünlüler tarafından takibe alınmak maksadıyla, ünlülere tweet gönderme ve ünlüler adına sahte (fake) sosyal medya hesabı açma talimatı verilmektedir. Örgüt, üyelerine sosyal ağların en çok kullanıldığı saatler (prime-time) olan 20.00 ile 23.00 arası yoğun paylaşımlarda ve yorumlamalarda bulunmaları talimatı verilmiştir. Ayrıca, en fazla paylaşım yapanlara ödül verilmektedir” bilgilerine yer verildi.


Analizin sonuç bölümünde ise, “Devletin kurumlarını ele geçirmek ve anayasal düzeni yıkmak üzere yıllarca sinsice büyüyen terör örgütü FETÖ, yeni durumlara uygun sürekli değişken strateji ve söylemleriyle toplumsal yaşamın her alanında yer bulmaya çalışmış ve bu amaçla başta teknolojik olanaklar olmak üzere her türlü aracı kullanmıştır. Dijital dünyanın kendi amaçlarına uygun kullanımını erken dönemlerde keşfederek bu alanda elemanlar yetiştirmiş, sızdıkları devlet kurumlarından destek alarak gelişimlerini sağlamışlardır. Sosyal medya ağlarının gelişmeye başladığı, akıllı telefonların yaygınlaştığı dönemde ise çok geniş kitlelere dönük olarak bu alanları propaganda zemini haline getirmişlerdir. Sosyal medya ağlarının kitleler üzerindeki gücünü sistematik olarak kullanan örgüt günümüzde de aynı stratejiyi izlemektedir. Kurdukları troll ordusu ile bu güzel vatanı çeşitli dillerde kötülemekte ve ülkemizin itibarını sarsmaya çalışmaktadırlar. FETÖ terör örgütünün sosyal ağları etkin kullanımı karşısında bireysel ve kurumsal nasıl davranılacağı hususunda çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. FETÖ mücadelesinde sembol isimlerden biri olan Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Şafak Ertan Çomaklı hocanın bir projesi olarak hayata geçen SODİGEM’in de bir amacı böylesi dijital terör örgütlerine dönük stratejiler geliştirmektir. Sonuç olarak kadim Türk devletini yıkmaya dönük olarak kurgulanmış bir terör örgütünün özellikle dış destek alarak nasıl bir kalkışmaya cesaret edebildiğini, kendi vatandaşlarını şehit ettiğini, yüce İslam dinini kendi kirli amaçlarına alet edebildiğini 15 Temmuz 2016 tarihinde acı bir şekilde tecrübe ettik. Bizlerin bir eğitim kurumu olarak en büyük ödevi de bu acı tecrübeyi gelecek nesillere öğretmektir” ifadelerine yer verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için eylem yaptılar İstanbul’da bir grup taksici bir araya gelerek, öldürülen taksici Yaşar Yanıkyürek için ve son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetleri, kötü şartları protesto etmek için eylem yaptı. İstanbul Sarıyer’de 34 TFY 89 plakalı taksinin şoförü Yaşar Yanıkyürek, otomobilinde önce gasp edildikten sonra bıçaklanarak yol kenarına atılmıştı. Bu duruma tepki gösteren bir grup taksici bir araya gelerek, son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetler, kötü şartları protesto etti. Göztepe Köprüsü önünde toplanan taksiciler, Beşiktaş Meydanı önüne kadar konvoy yaptı. Göztepe Köprüsü önünde basın açıklaması yapan taksiciler, ardından Beşiktaş Meydanı’na doğru yolu çıktı, oradan tekrar Göztepe Köprüsü’ne gelen taksiciler protestoyu sonlandırdı. Durumla ilgili konuşan taksici Osman Balıkçı, "Burada bugün toplandık, iyi bir şey için toplanmak isterdik ama maalesef ki kötü bir olay için toplandık. Sevdiğimiz bir taksici ağabeyimiz Yaşar ağabeyimiz bugün hakkın rahmetine kavuştu. Bir vatandaş Ataşehir’den binip Sarıyer tarafına gidiyor ve ağabeyimizi katlediyor. Bu üzücü haberi aldıktan sonra bütün taksi camiası olarak toplandık. Şimdi de güzergahımız olarak buradan çıkacağız, artık sesimizin duyulmasını istiyoruz. Biz senelerdir gece çalışıyoruz, burada arkamda duran bütün abilerim, arkadaşlarımız hepsi evlerine ekmek parası götürmek için gece sabaha kadar çalışıyorlar ve hiçbir güvencemiz yok, bugün de gördük ki bu kadar basit bir şekilde, üstelik gündüz vakti bir abimizi kaybettik. Yaşar abimiz hakkın rahmetine kavuştu ancak bu ne ilk ne de son olacak gibi duruyor, burada toplanmamızın amacı sadece insanlara zarar vermek ya da bir şeyleri engellemek değil, sadece sesimizi duyurmak için buradayız. Buradaki bütün arkadaşlar da bu saatten sonra sadece can güvenliklerini ve Yaşar abimiz gibi bir son olmaması için ellerinden geldiğince birbirlerini kolladıkça da bir şeylerin olmasını istiyorlar ama maalesef olmuyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz, bugün bir abimizi daha kaybettik, Yaşar Yanıkyürek ağabeyimiz bıçaklanarak katledildi. Bunların yaşanmaması için yetkilileri de artık göreve bekliyoruz. Şu anda Göztepe köprüsü altından çıkacağız, Beşiktaş güzergahında kimseyi rahatsızlık vermeden sessiz bir protesto yapacağız, bu sessiz çığlığımızı lütfen duyun. Toplamda yaklaşık 600-700 araçlık bir grup olacak" ifadelerini kullandı.