GENEL - 22 Mayıs 2019 Çarşamba 16:00

İl Müftülüğünden Anadolu Üniversitesi’ne iftar

A
A
A
İl Müftülüğünden Anadolu Üniversitesi’ne iftar

Anadolu Üniversitesi yönetimi ve öğrencileri, Eskişehir İl Müftülüğünün daveti üzerine iftar programına katıldı.

Anadolu Üniversitesi yönetimi ve öğrencileri, Eskişehir İl Müftülüğünün daveti üzerine iftar programına katıldı.


Eskişehir İl Müftülüğü tarafından Odunpazarı Müftülüğüne bağlı Merkez Bölge Yatılı Erkek Kur’an Kursu’nda Anadolu Üniversitesi öğrencileri için iftar verildi. Gerçekleştirilen İftar programına katılan yaklaşık 150 öğrenciyi, Rektör Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı ile Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Selim Başar, Genel Sekreter Ersin Eroğlu ve Öğrenci Kulüpleri Koordinatörü Doç. Dr. Cem Işık yalnız bırakmadı.


Anadolu Üniversitesi öğrencilerine sıcak karşılama


Eskişehir İl Müftüsü Bekir Gerek ve yardımcıları Anadolu Üniversitesi öğrencilerini bina girişinde karşıladı. Burada kısa bir konuşma yapan Gerek, katılımın yoğun olmasından memnuniyet duyduklarını dile getirdi. Ardından öğrenciler kurum görevlilerin rehberliğinde Kur’an kursu binasını gezdi. İftara dakikalar kala öğrenciler yemek salonundaki yerini alırken katılımcılar, salonda ney dinletisiyle iftar vaktini bekledi. Dinletinin ardından Hafızlık Merkezi öğrencilerinden 12 yaşındaki Semih Gerek, Kur’an tilavetinin ardından iftar vaktinin gelmesiyle Ezan okuyarak salondakileri oruçlarını açmaya davet etti.


“Burası sizin eviniz”


İftar yemeği biterken İl Müftü Yardımcısı İbrahim Çayır’ın yaptığı yemek duasının ardından bir konuşma yapan İl Müftüsü Bekir Gerek, Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB) çatısı altında sürdürülen gençlik çalışmalarını anlattı. Etkinliğin gerçekleştiği Kur’an Eğitim Merkezi’nde 130 öğrencinin yatılı olarak eğitim gördüğünü dile getiren Gerek, “Bu akşamki davetimize icabet ettiğiniz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Burası sizin eviniz, hoş geldiniz, şeref verdiniz. Ramazan’ı Şerifimiz mübarek olsun. DİB ve ona bağlı müftülükler olarak gençlerimizi çok seviyoruz. Bu kapsamda birçok öğrenciye burs imkanı sağladık ve sağlayacağız” ifadelerini kullandı.


Sözlerine Ramazan ruhuna uygun bir anlatıyla devam eden Gerek, “diş kirası” kavramını şu sözlerle öğrencilere açıkladı:


“Geleneğimizde diş kirası diye bir mesele vardır. Bir kişi diğerini iftara davet eder. Misafir sofraya oturur, yemeğini yer. Yemeği yerken dişleri yıprandığı için giderken kendisine bir hediye verilir. Biz de diş kirası olarak size çıkışta kitap hediye edeceğiz.”


“Bugüne kadar başka bir kurumdan öğrenci kulüplerine yönelik bir davet olmamıştı”


Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı, il müftüsünün ardından iftar etkinliğini değerlendirdi. İftara katılmasındaki en önemli sebebin Anadolu Üniversitesi öğrencilerinin çalışmalarını sürdürdüğü öğrenci kulübü temsilcilerinin de iftarda bulunması olduğunu söyleyen Rektör Çomaklı, il müftüsüne de davetlerinden ötürü teşekkür etti. “DİB, 1924 yılında Cumhuriyet döneminde Mustafa Kemal ve arkadaşlarının o dönemki İslamî yaşantının yıpratılmaması ve farklı grupların eline geçmemesi amacıyla yapılandırılmış bir teşkilattır” diyen Rektör Çomaklı, ardından şunları ekledi: “Şu an, anayasal bir kurum olan DİB’e ait bir binada bulunuyoruz. Ben her kurumun davetine icabet etmem. İçinde bulunduğumuz kurum, anne babalarınızın vergileriyle yapılmış anayasal bir kurum olan DİB’in bir binası. O nedenle bu kuruma gelmek bir devlet görevlisi, bir protokol mensubu olarak benim için de hem şeref hem de zorunluluk. Çünkü değerli müftümüz üniversitemizin öğrencilerini davet ederken acaba nerede ağırlayalım diye düşündüler. Ben de kendilerine sizin bir yeriniz varsa oraya gelelim dedim. Bugüne kadar başka bir kurumdan öğrenci kulüplerine yönelik bir davet olmamıştı. Bu daveti gerçekleştiren tek kurum müftülüğümüz oldu. O nedenle de ayrıca teşekkür ediyorum.”


“Tek isteğimiz devletin kontrolü dışındaki hiçbir oluşuma dahil olmadan yaşamanız”


Konuşmasının devamında gençlerin anayasal kurumlara güvenmesinin önemini vurgulayan Rektör Çomaklı, “İşe girecek, aile kuracaksınız. Sizden tek isteğimiz devletin kontrolü dışındaki hiçbir gruba, oluşuma dahil olmadan yaşamanız. Ama aynı zamanda devletin kurumlarını da bilerek mezun olmanız. Biz daha 2-3 sene öncesine kadar DİB gibi anayasal kurum varken başka yerlere sapan, oralardan bir şeyler bekleyen, istekte bulunanların ne olduğunu gördük, çoğu firari durumda. Onlar, DİB varken başka yerlere dahil olmuşlardı” sözleriyle Türkiye’nin yakın dönemde yaşadığı sorunlara değindi.


Diyanet İşleri Başkanlığının din öğretimindeki yerine vurgu yapan Rektör Çomaklı, “Ben bir Anadolu Müslümanıyım, dinimi öğreneceğim zaman anayasal bir kurumumuz olan DİB’e danışırım. İşte bunu yapmayanların şu an yüzde sekseni firari geri kalanı da hapiste yatıyor. Sebebi vergilerle oluşturulmuş, 1924’te Cumhuriyet’le beraber meydana gelmiş bu kurumun dışına çıkmaları. Sizin özellikle burayı görmenizi istedim. Çünkü buraya geldiğiniz zaman göreceksiniz ki burada bir tek devlet var. Burada yapılan işler milletin vergisiyle yapıldığı için vergisini ödeyen insanlara hizmet ediyor. Başka hiçbir gruba hizmet etmiyor. Anayasa’nın 136’ncı maddesi DİB’in siyasetler üstü ve halkın hizmetinde bir kurum olduğunu açıklar” diye belirtti. Ardından iftar programına katılan gençlere geleceklerine dair öğütler veren Rektör Çomaklı, çevrelerindeki insanlar inanma ihtiyacı hissettiği takdirde onlara DİB’i göstermelerinin yeterli olacağını söyledi.


“Atatürk ve silah arkadaşlarının tarafından kurulmuş anayasal bir kurum”


Devletin resmi kurumlarının halka karşı sorumlu bir çalışma prensibine sahip olduğuna dikkat çeken Rektör Çomaklı:


“Birçok grup faaliyette bulunabilir veya bir sürü inanış yöntemi olabilir ama Diyanet İşleri Başkanlığı’nın belirli, şeffaf yöntemleri var. Örneğin kredi burs imkanı sağladıkları çocukların sayısı belli, kurum binaları belli. Bahsedilen faaliyetleri devletin faaliyetleri olarak görür, ona göre hareket eder. Bu kurumu bilmenizi istememin sebebi Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının tarafından kurulmuş anayasal bir kurum olması.”


Program Eskişehir İl Müftülüğünün katılımcılara kitap hediye etmesinin ardından hatıra fotoğrafı çekilmesiyle son buldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Tunç: "Mehmet Selim Kiraz’a sıkılan kurşun Türkiye’ye sıkılan kurşundu, adalete, hukuka sıkılan kurşundu" Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz anısına düzenlenen iftar programında hakim ve savcılarla bir araya gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Mehmet Selim Kiraz’a sıkılan kurşun Türkiye’ye sıkılan kurşundu. Ona sıkılan kurşun adalete, hukuka sıkılan kurşundu. Hakim ve savcılarımız, yargı mensuplarımız şehidimizin emanetine sahip çıkma noktasında hep beraber mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” dedi. Çağlayan’da 2015 yılında İstanbul Adalet Sarayı’ndaki makam odasında DHKP-C’li teröristlerce şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz anısına Haliç Kongre Merkezi’nde iftar yemeği düzenlendi. İftar programına Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Şaban Yılmaz, bakan yardımcıları, HSK üyeleri ve İstanbul’da görev yapan 500 hakim ve savcı katıldı. Şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz anısına tertip edilen iftar yemeğindeki konuşmasına Selim Kiraz’ı yad ederek başlayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Bugün şehidimiz Mehmet Selim Kiraz’ın şehadete ulaşmasının 9. yıldönümü münasebetiyle İstanbul Adliyesi’ndeydik. Bir anma programı gerçekleştirdik, onu dualarla yad ettik. Terörle mücadelemizdeki kararlılığımızdan taviz vermeden yolumuza devam edeceğiz. Ona sıkılan kurşun Türkiye’ye sıkılan kurşundu. Ona sıkılan kurşun adalete, hukuka sıkılan kurşundu. Hakim ve savcılarımız, yargı mensuplarımız şehidimizin emanetine sahip çıkma noktasında hep beraber mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Adaletin tecellisi hususunda hem fiziksel kapasite hem yargı reformları gerçekleştirildiğini belirten Tunç, “Sizler kürsüde adaletin tecellisi için fedakarca çalışıyorsunuz. İstanbul’daki yargı hizmetlerinin aksamadan devam etmesi, adaletin tecellisi ve sizlere destek olma noktasında gerek Adalet Bakanlığımız gerekse Hakimler ve Savcılar Kurulu olarak yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Fiziki mekanların teknoloji ile donatılması önemli. Ama kürsüde görev yapan insan unsuru, adaletin tecellisi noktasında sizlerin gayretleri her şeyden daha önemli. Kıymetli yargı mensuplarımız, ülkemiz 22 yıldan bu yana güvenilir adalet sisteminin tesisi bakımında önemli mesafe kat etti. Fiziki mekanların, kapasitenin artırılması konusunda önemli mesafe aldık. Müstakil adliye sarayları bakımından bakıldığı zaman, 500 bin metrekare kapalı alandan bugün 6 milyon metrekare kapalı alana çıktık. Sadece fiziki kapasite yargı teşkilatımızın, güvenilir bir yargı sisteminin tesisi bakımından elbette yeterli değil. İyi ve ihtiyaca cevap veren bir mevzuatın olması gerekiyor. Dolayısıyla bu konuda da temel kanunlarımızı çağın ihtiyaçlarına uygun hale getirdik. Hukuk fakültelerinde kontenjanın azaltılıp kalitenin yükseltilmesi, hukuk fakültesi mezunlarının hukuk mesleklerine giriş sınavlarını kazandıktan sonra hakim, savcılık sınavlarına katılabilmesi, avukatlık stajına başlayabilmesi 2024’ten itibaren uygulamaya geçecek. Hem savunmayı güçlendireceğine hem de hakim savcı sınavından önce bir ön elemenin yapılması gerektiğine inanıyoruz. Mevzuatımızın iyileştirilmesi bakımında yargı reformu strateji belgemizi de seçimden sonra inşallah Sayın Cumhurbaşkanımız açıklayacak. Hazırlıklarımızı tamamladık. Sizlerle beraber vatandaşımızın yargıya güvenini daha üst noktaya taşımanın gayreti içerisinde gece gündüz çalışacağız. Hedefimiz daha güvenilir bir adalet sistemini tesis etmek ve bu uğurda da sizlerin gayretlerine müteşekkiriz” şeklinde konuştu.
İzmir Karşıyaka, stadyum için taraftar mitingi düzenledi Yıllar önce yıkılan stadyumunu geri isteyen Karşıyaka taraftarı, bir ilke imza atarak taraftar mitingi düzenledi. Mitingde açıklamalarda bulunan Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı İlker Ergüllü, “10 yıl önce burası bilmediğimiz bir sebepten dolayı yıkıldı ve artık biz stadyumumuzu geri istiyoruz” dedi. İzmir’in en köklü kulübü olan Karşıyaka, 31 Mart Yerel Seçimlerine az bir süre kala yönetim, sporcular, camia ve binlerce taraftar birleşip, senelerdir yapımını bekledikleri yeni stadyum için Türkiye’nin ilk taraftar mitingini gerçekleştirdi. 2015 yılında yeni stadyum projesi kapsamında yıkılan eski Karşıyaka İlçe Stadı’nın atıl kalan arazisinde düzenlenen mitingde açıklamalarda bulunan Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı İlker Ergüllü, “Öncelikle değerli vaktini ayırıp buraya gelen herkese çok teşekkür ediyorum. Taraftarımızın bu hafta başı yaktığı ateşe biz de yönetim olarak eşlik ettik. Sonucu da şu anda gördüğüm kadarıyla muhteşem oldu. Karşıyaka Spor Kulübü her şeyden önce bir eğitim öğretim kurumudur. Yıllarca birçok gence spor hayatıyla birlikte kötü alışkanlıklara bulaşmadan büyüme imkanı sağlamıştır. Birçok sporcu yetişmesini sağlamıştır. Burası da bizim okul binamızdır. 10 yıl önce burası bilmediğimiz bir sebepten dolayı yıkıldı ve biz artık geri istiyoruz. İzmir’in önde gelenleri bize destek olmalı ve Karşıyaka stadyumunu geri almalı. Sizlere de bunun için büyük bir iş düşüyor. Hep beraber bunu başaracağız” dedi. “Karşıyaka’nın stada ihtiyacı var” Söz hakkı verildiği için mutlu olduğunu ifade eden Karşıyaka Spor Kulübü Kaptanı Haydar Yılmaz, “Bu tarz konuşmalara çok alışık değilim. Karşıyaka’nın bu stada çok ihtiyacı var. Bu haklı bir isyan ve haklı bir direniştir. Karşıyaka stadını istiyor. Hep birlikte bunu başaracağız” dedi. “Yeter diyoruz” Karşıyaka Voleybol oyuncusu Selen Naz Kıran, “Kulübümüzün stadyumu yıkıldı maalesef yıllar geçmesine rağmen yerine bir türlü yeni tesis yapılmıyor. Artık bu duruma sessiz kalmak mümkün değil. Yıllardır umutla gelecek günleri bekliyoruz fakat artık sabrımız tükeniyor. Buradaki o eski heyecanı yıkıntılar ve umutsuzluklar almış durumda. Yıllarca emek verdiğimiz ter döktüğümüz ve ruhumuzu verdiğimiz bu alanı geri istiyoruz. Sadece bir spor tesisi değil aynı zamanda topluluk merkezi olacak stadyumumuz için yetkililerden bir adım bekliyoruz. Karşıyaka Spor Kulübü olarak artık yeter diyoruz” şeklinde konuştu. “Stadyumu hak ediyoruz” Karşıyaka’da doğup büyüdüğünü ve bu kulüpte yetiştiğini dile getiren Mert Celep: “Buradaki herkese verdikleri desteklerden dolayı teşekkür ediyorum. Çok mutluyum. Tüm çocukluğum bu stadyumda geçti. Çoğu zaman idmanlarımızı burada yaptık. Ama maalesef bilmediğimiz sebeplerden dolayı birkaç sene önce bu stadyumu yıktılar. Artık bize yıllardır verilen sözlerin tutulmasını istiyoruz. Ben Karşıyaka Spor Kulübü’nün ve taraftarının bu stadyumu sonuna kadar hak ettiğini düşünüyorum. Öte yandan düzenlenen taraftar mitingine CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, İYİ Parti Adayı Ümit Özlale, İYİ Parti Karşıyaka Belediye Başkan Adayı Yetkin Hafızoğlu AK Parti Karşıyaka Belediye Başkan Adayı İsmail Çiftçioğlu katılım gösterdi.
Diyarbakır DTSO’da “Gençlerin Dijital Sektörlerde İstihdamın Artırılması Projesi” düzenlenen etkinlikle başladı Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Bilim Eğitim Vakfı bünyesinde yürütülen AB destekli "Gençlerin Dijital Sektörlerde İstihdamının Arttırılması Projesi" açılışı düzenlenen etkinlikle gerçekleştirildi. Diyarbakır Gastro İnovasyon Merkezin’de düzenlenen DTSO Başkanı Mehmet Kaya, DTSO Yönetim Kurulu Üyeleri Kamu Kuruluş Temsilcileri ve Sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan DTSO Başkanı Kaya, "Ticaret ve Sanayi Odası olarak kentte işletmelerin büyümesi, yeni girişimlerin kurulması ve daha katma değerli üretim ve hizmet sunumu için insan kaynağının oldukça önemlidir. Bu nedenle kendi kurduğumuz merkezlerde gençlere ve kadınlara yönelik çalışmalara son yıllarda öncelik vermeye başladık” dedi. “Ekonomimiz için oldukça önemli bir avantaj olan gençlerimizin ve kadınlarımızın işgücüne katılımının düşük olması en temel sorunlarımızdan biri” diyen Kaya, “Gençlerimiz iş bulmakta zorlanıyor. İşletmelerimiz de son yıllarda artan bir şekilde çalışan bulmakta zorlanıyor. Bunun nedenlerine odaklanmak, çözümler üretmek ve projeler geliştirmek önceliğimiz oldu. Bu kapsamda da Diyarbakır Sanayi Mektebi başta olmak üzere merkezlerimiz bünyesinde eğitimler, farkındalık çalışmaları, etkinlikler düzenliyoruz. Şimdi de işletmeler tarafında eşleştirme, gençler ile bir araya getirmeye odaklanmaya başlayacağız” ifadelerinde bulundu. Genç nüfusun kalıcı işsiz olması, ev genci denilen, görünmeyen, iş aramayan gençlerin sayısında artışın kent için önemli toplumsal ve ekonomik sorunlar barındırdığına değinen Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gelecek dönemde en çok eğilmemiz ve üzerinde durmamız gereken hususun gençlerimizin iyi eğitim alması, eğitimlerden sonra desteklenmesi ve istihdama aktif ve sürdürülebilir bir şekilde katılması olmalı. Elbette bu sadece oda olarak bizim işimiz değil ve tek başımıza da yapabileceğimiz bir husus değil. Biz iki yıldır farklı işbirlikleri ile bu alanda çalışıyoruz ve hem gençlerin hem de işletmelerin karşılaştıkları sorunları kısıtları daha iyi görüyoruz. Şimdi tüm STK’larımızın ilgili kurumlarımızın ve yerel yönetimlerimizin bu soruna birlikte daha çok odaklanması gerektiğini düşünüyoruz. Bugün aldığımız hibe desteği ile başlattığımız çalışmaları sizlerle paylaştık. Bunları yaparken de yerelde işbirlikleri sağladık. Ben proje süresince işbirliği sağladığımız İŞ-KUR Müdürlüğümüze, Milli Eğitim Müdürlüğümüze, Yenişehir Halk Eğitim Müdürlüğüne, Karacadağ Kalkınma Ajansına, Gençlik ve Değişim Derneğine çok teşekkür ediyorum." Daha sonra konuşan DTSO Bilim Eğitim Vakfı Başkan Yardımcısı Faruk Korkmaz, “Genç nüfusumuz ilimiz ekonomisi için en önemli avantajlardan biri. Ancak gençler sürdürülebilir bir şekilde istihdama katılamıyor ve iş aramaktan vazgeçiyor. Bu sorunun çok fazla nedeni var elbette. Önemli yapısal sorunlarımız da var. Ancak yerelde çözümler üretilmesi ve yerel dinamiklerin bu sorunu sahiplenmesi oldukça önemlidir. Diyarbakır Sanayi Mektebi’ni 2019 yılında açtık. Önceleri yaygın nitelikli eğitimler ile başladık. KOBİ’ler, çalışanlar, kadın girişimciler için 100’ün üzerinde eğitim düzenledik ve yaklaşık 5 bin kişiye ulaştık. 1,5 yıldır eğitimde, istihdamda ve mesleki eğitimde olmayan gençlere yönelik çalışma yapıyoruz. Moda tasarım, aşçı yardımcılığı, barista, yazılım dilleri gibi eğitimler düzenledik ve sonrasında da işletmeler ile nasıl eşleştirebileceğimize bakmaya başladık. Sanayi Mektebi’nde düzenlediğimiz eğitimleri, İŞ-KUR İl Müdürlüğü, Milli İl Eğitim Müdürlüğü, Karacadağ Kalkınma Ajansı, Yenişehir Halk Eğitim Merkezi, Gençlik Değişim Derneği ile yapıyoruz. Şu an Sanayi Mektebinde animasyon, web tasarım, kısa film ve grafik tasarım eğitimlerimiz var” şeklinde konuştu.