SAĞLIK - 12 Kasım 2018 Pazartesi 10:32

Kaplıca tedavisinin uzman eşliğinde yapılması şart!

A
A
A
Kaplıca tedavisinin uzman eşliğinde yapılması şart!

Eskişehir Fizyomer Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Uzm.

Eskişehir Fizyomer Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Uzm. Dr. İrfan Ünver, kaplıca tedavileri hakkında konuştu. Dr. Ünver, kaplıca tedavisinin fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanları denetiminde uygulandığında başarılı sonuçlar doğurduğuna dikkat çekti.


Kaplıca tedavilerinin asırlardan beri insanların kullandığı alternatif bir tedavi yöntemi olduğunu ve halen bu özelliği ve önemini koruduğunu söyleyen Dr. Ünver, "Doğanın biz insanlara sunduğu bu güzel alternatif tedaviden daha modern ve teknik şartlarda istifade etmeliyiz. Kaplıca tedavileri artık eskisi gibi adet olunan şekilde bilinçsizce yapılmamalıdır. Hastalar, bir fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı muayenesinden sonra verilecek kür tedavi programına başlamalıdır. Ayrıca gerekiyorsa bu programa; ilaç, egzersiz, masaj, diyet, psikoterapi, fizik tedavi ve rehabilitasyon tedavileri de eklenmelidir" diye konuştu.


FİZİK TEDAVİ VE REHABİLİTASYON UZMANI KONTROLÜNDE YAPILMALI


Kaplıca tedavisinden yararlanacak hastaların tespitinin fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı tarafından belirlenmesi gerektiğini söyleyen Dr. Ünver, şunları söyledi:


"Bu hastaların öncelikle fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı, sonra dahiliye, nöroloji, cildiye, göz, kulak burun boğaz, bevliye ve kadın doğum uzmanlarınca muayeneleri yapılmalıdır. Bu uzmanlarca sakınca bulunmadığı takdirde, kireçlenme, iltihaplı romatizmalar, yumuşak doku romatizmaları, mekanik bel ve boyun problemleri, çalışma şartları ve ortamına bağlı ağrılı tablolar, ortopedik problemler, kırık sekelleri, ameliyat komplikasyonları, spor yaralanmaları, bazı kas hastalıkları, nörolojik hasarlanmalara bağlı problemler kaplıca tedavilerinden istifade edebilirler."


HANGİ HASTALIKLARDA UYGULANMALI?


Kaplıca kürlerindeki amaç hakkında bilgi veren Dr. Ünver, "Vücut direncinin arttırılması, genel durumun düzeltilmesi, hastanın şikayetlerinin azaltılması, hastalık bulgularının ortadan kaldırılması, kalıcı hasarların önlenmesidir. Bu yararlı etkilerin sağlanmasında, vücut hareket kabiliyetinin artması, periferik dolaşımın hızlanması, kas spazmlarının çözülmesi, ağrının dinmesi, anotomik bozukluğun tamamen veya kısmen düzelmesi şeklinde olur. Kaplıca tedavilerinden tam istifade etmek için su kürlerine, ilaç, fizik tedavi, egzersiz, diyet, psikoterapi ve rehabilitasyon tedavilerinin de eklenmelidir" dedi.


KAPLICA KÜRÜ 21 GÜNDEN AZ OLMAMALI


Kaplıca tedavisinin ne kadar süre ile yapılması gerektiği hakkında bilgi veren Dr. Ünver, "Bir kaplıca kürü ülkemizde 21 gün olarak benimsenmiştir. Ancak sosyo ekonomik nedenlerle bu süre 1-2 haftaya kadar indirilmektedir. Oysa ilk hafta termal krizin oluştuğu dönemdir. Kürün beklenilen amacına ulaşması için 3 haftadan az olmaması gerekir. Hatta rehabilitasyon hastalarında bu süre 5-6 haftaya kadar uzatılabilir. Kaplıca suları içerdikleri mineral, elektrolitler ve radyasyon gibi özellikleri dışında su sıcaklıkları 33-42 derece arasında değişmektedir. Suda kalma süresi 20 dakikayı geçmemelidir. Saatlerce suda kalmak yarardan çok zararlıdır" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Akbank’a sürdürülebilir finansmanda dört ödül birden Akbank, sürdürülebilir finansman alanında bankaların performansının değerlendirildiği Global Finance Sustainable Finance Awards’ta dört ödüle layık görüldü. Üst üste üçüncü kez “Sürdürülebilir Finansmanda Türkiye’nin En İyi Bankası” seçilen Akbank, başarılarıyla Orta ve Doğu Avrupa bölgesinde de üç önemli ödülün sahibi oldu. Akbank, Global Finance tarafından düzenlenen Sustainable Finance Awards’ta dört ödül birden kazandı. Arka arkaya üçüncü kez “Sürdürülebilir Finansmanda Türkiye’nin En İyi Bankası” seçilen Akbank ayrıca; “Orta ve Doğu Avrupa’da Sürdürülebilir Altyapı Finansmanı için En İyi Banka”, “Orta ve Doğu Avrupa’da Sosyal Tahviller için En İyi Banka” ve “Orta ve Doğu Avrupa’da Sürdürülebilirlik Bağlantılı Krediler ile İklim Dönüşümü Finansmanı Kredilerinde En İyi Banka” ödüllerinin sahibi oldu. Ödüllere ilişkin açıklamalarda bulunan Genel Müdür Kaan Gür, “Akbank’ın insan odaklı sürdürülebilirlik stratejisi doğrultusunda geliştirdiğimiz sürdürülebilir finansman ürünlerimiz, sektörlerin dönüşümüne, kurumların hedeflerine ulaşmasına ve toplumsal ve çevresel değerin artırılmasına hizmet ediyor. Sürdürülebilir finansman alanındaki bu yenilikçi çalışmalarımızla küresel ödüllere layık görülmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Global Finance tarafından üst üste üçüncü kez “Sürdürülebilir Finansmanda Türkiye’nin En İyi Bankası” seçilmek tüm Akbanklılar için gurur verici. Bu yıl ayrıca Orta ve Doğu Avrupa bölgesinde de önemli başarılar elde ederek “Sürdürülebilir Altyapı Finansmanı için En İyi Banka”, “Sosyal Tahviller için En İyi Banka” ve “Sürdürülebilirlik Bağlantılı Krediler ile İklim Dönüşümü Finansmanı Kredilerinde En İyi Banka” seçildik. Bu başarıların arkasında, Akbank’ın sürdürülebilirlik vizyonu, bu konudaki kararlılığı ve tüm Akbanklıların emekleri yer alıyor. Önümüzdeki dönemde de insanı odağına alan gerek finansal gerek finansal olmayan ürün ve hizmetlerimizle sürdürülebilir değer oluşturmaya ve Türk bankacılık sektörünü uluslararası arenada başarıyla temsil etmeye devam edeceğiz” dedi.
Manisa Başkan Balaban: "Her zaman muhtarların emrindeyiz" Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, makamında Yunusemre Muhtarlar Derneği Başkanı Bedriye Pehlivan ve yönetimini ağırladı. Başkan Balaban, kuracakları mahalle meclisleri ile ilçeyi ortak akılla yöneteceklerini söyledi. Yunusemre Muhtarlar Derneği Başkanı Bedriye Pehlivan ve yönetimi, Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban’ı ziyaret ederek yeni görevinde başarılar diledi. Yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Dernek Başkanı Pehlivan, belediye ile hizmet odaklı bir anlayışla çalışmaya hazır olduklarını söyledi. Dernek yönetimine teşekkür eden Başkan Balaban, her zaman muhtarların emrinde olacağını, muhtarlarla yapacağı istişareler ile Yunusemre’yi yöneteceklerini dile getirdi. Belediye Başkanı Balaban önümüzdeki süreçte mahalle meclisleri kuracaklarını ve bu meclislerde muhtarların önemli görevlerinin olacağına ifade ederek, yaptığı konuşmasında, “Muhtarlarımızı önemsiyoruz. Çünkü muhtarlarımızın mahallerimizde hem bizim hem de halkın temsilcisi konumdalar. Seçimden önce verdiğimiz sözü yerine getireceğiz. Beş yıl boyunca muhtarlar bizim emrimizde değil, biz muhtarların emrinde olacağız. Önümüzdeki günlerde tüm mahalle muhtarlarımız ile bir toplantı gerçekleştirerek mahallelerimizin sıkıntısının haritasını ortaya koyacağız. Mahalle meclislerimizi kuracağız. Hiçbir mahalle muhtarımıza ayrım yapmayacağız. Mahallelerimize eşit hizmet götürebilmek için gereken neyse yapacağız” dedi. Konuşmasında şu anda belediyenin önceki dönemden kalan borçlarını tespit edebilmek için bir çalışma içerisinde olduklarını yüklü miktarda borç tespit ettiklerinin altını çizen Başkan Semih Balaban sözlerine şöyle devam etti: “Borçlar konusunda tam bir tespit çalışması yapıyoruz. Sanırım bu çalışma birkaç güne bitecek. Ancak şu ana kadar yüklü bir miktarda borç tespit ettik. Öncelikli hedefimiz belediyemizi önce dönemden kalan israf zihniyetinden kurtarmak. Tasarruf yaparak belediyenin borcunu hafifletmek. Bunun için 5 - 6 aylık bir zaman gerekiyor. Bu nedenle toparlanma sürecinde muhtarlarımızdan anlayış bekliyoruz. Ancak bu hizmetlerimizin durmayacağı anlamına gelmez. İmkanlarımız çerçevesinde muhtarlarımızın taleplerini yerine getirmek için gayret göstereceğiz” Ziyaretin sonunda Başkan Balaban muhtarlarla birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.