20 yıl sonra keşke dememek için başladılar, şimdi siparişlere yetişemiyorlar!
A
A
A
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
1
Diyarbakır’ın Sur ilçesi Pullu Tarla köyünde ikamet eden Mehmet Emin Tanrıkulu ile arkadaşı Sadık Ahmet Oğul, 20 yıl sonra ‘keşke’ dememek için, başka işlerde çalışarak biriktirdikleri parayla arıcılık işine girdi. Tanrıkulu ve Oğul, pandemide bal talebine yetişmek için ekstra mesai harcamaya başladı. Rıdvan Kılıç - Sedat Irmak DİYARBAKIR (İHA) -
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
2
Fırat Üniversitesi arıcılık bölümünden 2015 yılında mezun olan Mehmet Emin Tanrıkulu, bir süre başka işlerde çalışıp biriktirdiği parayla bal arıcılığı işine girdi. 2016-2017 yıllında 9 kovanla arıcılığa başlayan Tanrıkulu, kovan sayısını 40’a çıkınca köyde çiftçilikle uğraşan arkadaşı Sadık Ahmet Oğul`u da yanına alarak işine devam etmeye başladı.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
3
Kararsızlıklara rağmen genç girişimci arkadaşlar pes etmeyerek kovan sayısını 80`ne çıkarttı. Korona virüs salgınıyla birlikte bu yıl 400 kiloya yakın doğal bal satan girişimciler, şimdilerde talebe yetişmek için kovan sayısını arttırmayı hedefliyor.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
4
2015 yılında Fırat Üniversitesi arıcılık bölümünden mezun olduğunu belirten girişimci Mehmet Emin Tanrıkulu, okul bittikten sonra hemen arıcılık işine başlamadığını ifade etti.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
5
2016-2017 arasında işi yapıp yapmamak arasında kararsız kaldığını belirten Tanrıkulu, “Çünkü o zaman açıkçası maddi imkanlar da el vermiyordu.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
6
Çeşitli yerlerde çalışarak belli bir miktar para toplayıp 9 kovanla bu işe başladım. Yapar mıyım yapamaz mıyım diye bir tereddüt de vardı aslında. Çünkü ilk kez işin içine giriyorduk. Sonuçta üniversitede pek pratik de bu işi yapamıyorsunuz.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
7
2018-2019 yılları arasında arı sayım 40’a ulaştı, 40 tane kovanımız oldu. 40 olduktan sonra bununla uğraşmak, iş gücü biraz arttı. Sonrasını düşünerek de Sadık Ahmet ile görüşüp beraber bu işi yapmaya karar verdik.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
8
Şu an gelinen noktada 80 adet kovanımız var. 80 tane kovan bu bölge için, organik bal için yeterli. Aslında organik arıcılıkta her hangi bir müdahale yapmıyorsunuz`` dedi.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
9
Organik bal üretimi yaptıklarını, şerbet, kek gibi müdahalelerde bulunmadıklarını aktaran Tanrıkulu, ``Ama bizim organik olduğu için herhangi bir müdahaleye de gerek yok. Varsa bir kovan temizliği olur, bir petek değişimi olur.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
10
Genel bir dezenfekte, genel bir temizlik yapılır ilkbaharda. Onun dışında organik olduğu için arı yavrulamaya odaklı bir çalışma yapıyor. İlk yıllar dediğim gibi 9 kovandı. 9 kovandan 50 kiloya yakın bal satışım olmuştu. 2019 yılında 150 kiloya yakın bal sattım.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
11
Ama pandemi dönemiyle beraber geçen yıldan bu yana yaklaşık 350-400 kiloya yakın bal satışı oldu. Bunun temel sebebi de bu hastalığın yayılması. Pandemiden dolayı organik bala baya talep oldu.
fotoğrafı büyüt
fotoğrafı Paylaş
12
Onun yanında polen, propolis gibi yan ürünlerine de talep oldu. 10 yıl sonra, 20 yıl sonra keşke dememek için bu işe giriştim” şeklinde konuştu.