ASAYİŞ - 20 Kasım 2020 Cuma 12:09

Duygu Delen davasında tutuksuz yargılama talebi

A
A
A
Duygu Delen davasında tutuksuz yargılama talebi

Gaziantep’te Duygu Delen’in ölümüne ilişkin açılan davada tutuklu yargılanan Mehmet Kaplan’ın avukatı Enes Akbulut, tutuksuz yargılama için bir üst mahkemeye itiraz başvurusunda bulunacaklarını açıkladı.

Gaziantep’te Duygu Delen’in ölümüne ilişkin açılan davada tutuklu yargılanan Mehmet Kaplan’ın avukatı Enes Akbulut, tutuksuz yargılama için bir üst mahkemeye itiraz başvurusunda bulunacaklarını açıkladı.


Gaziantep 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya SEGBİS aracılığıyla katılan Mehmet Kaplan’ın tutukluluk halinin devamına karar verilmişti. Mehmet Kaplan’ın avukatı Enes Akbulut yaptığı açıklamada, müvekkilinin tutuksuz yargılanması için başvuru hazırlığı yaptıklarını ifade etti.



Müşteki avukatları duruşmaya katılmadı


Avukat Enes Akbulut yaptığı açıklamada, “Duygu Delen’in vefatı ile sonuçlanan üzücü olayda Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında ilk duruşma Gaziantep 10. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmüştür. Müvekkilimin ilk defa hakim karşısına çıktığı duruşmaya maalesef müşteki ailenin avukatları katılmamıştır” dedi.



Kaplan, önceki ifadelerini doğruladı


Akbulut, “Müvekkilim, daha önce verdiği ifadeleri doğrular nitelikte savunmasını yaparken, mahkeme başkanının tüm sorularına önceki ifadeleri ile uyumlu olacak şekilde anlamlı ve tutarlı yanıtlar vermiştir. İfadesinde, Duygu ile evlenmeyi planladıklarını, ölümü ile kedisinin de acı çektiğini, sevdiği insanın katili gibi düşünülmekten dolayı üzgün olduğunu dile getirmiştir” şeklinde konuştu.



“Düşme anında bilinci açıktı”


Avukat Akbulut, Duygu Delen’in düşme anında bilincinin açık olduğunu belirterek, “Duruşmada, Duygu Delen’in düşme olayının kamuoyuna yansıyan mesnetsiz iddiaların aksine dava dosyasında yer alan, Adli Tıp Kurumu ve Bağımsız Raporlar eldeki mevcut delillerle olayın cinayet olduğunun tespitinin mümkün olmadığı tarafımızca ortaya konulmuştur. Mahkeme heyeti huzurunda yaptığımız savunmada, olay yeri tespit tutanağı, kriminal raporlar ve Adli Tıp Kurumunun raporlarının müvekkilimin baştan beri verdiği ifadelere uygun olarak geldiğini, iddianameye dayanak yapılan Prof. Dr. Hakan Kar’ın raporunun ise gelen kriminal raporlar ile birlikte dayanaksız kaldığı ortaya çıkmıştır. Prof. Dr. Hakan Kar, raporunda Duygu Delen’in baygın vaziyette düştüğünün kabulü gerekeceği bunun da kendisine yapılan şiddetten dolayı olduğu ve muhtemelen gerek çamaşır iplerinde gerekse odanın muhtelif yerlerinde Duygu Delen’e ait kan izlerinin çıkacağını belirtmiş olmasına rağmen, odanın hiçbir yerinde ve ip üzerinde Duygu Delen’e ait kan izinin bulunmadığı kriminal raporla tespit edilmiştir. Müteveffanın otopsi raporunda bayıltacak şekilde darp edildiğine dair de bir delil olmadığı tespit edilmiştir” ifadelerine yer verdi.



“Vücudundaki izler darp izi değil”


Mehmet Kaplan’ın avukatı Enes Akbulut, “Müteveffanın düşme görüntüleri alanında uzman bilim insanları tarafından analiz edildiğinde düşme esnasında bilincinin açık olduğu, vücudunda görülen izlerin dövme izi olmadığı ve düşme sonucunda oluşmuş izler olduğu adli tıp uzmanlarınca ortaya konulmaktadır” dedi.



“Tutuksuz yargılanma şartları mevcut”


Akbulut, “Mahkeme, olay yerinde yeniden keşif kararı vererek konunun, olay yeri inceleme uzmanı, adli tıp uzmanı ve fizikçi tarafından aydınlatılmasına ve müvekkilimin tutukluluğunun devamına karar vermiştir. Yukarıda sayılan sebeplere ilave olarak, yasal düzenlemeler gereği yargılama sürecinin sanık lehine değişme yolundaki kuvvetlilik, ev hapsinin olanaklılığı, kaçma şüphesinin olmaması ve delillerin zaten toplanmış olması nedeniyle müvekkilimin tutuksuz yargılanması gerekmektedir. Bu durumun düzeltilmesi için gerekli başvurular bir üst mahkeme nezdinde tarafımızca yapılacaktır” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul Valisi Davut Gül, koltuğunu 4. Sınıf öğrencisi Derin Mina Koç’a devretti İstanbul Valisi Davut Gül, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle koltuğunu 4. sınıf öğrencisi Derin Mina Koç’a devretti. Valilik koltuğunda açıklamalarda bulunan Koç, “Botanik bahçeler, bisiklet yolları herkesin huzur bulduğu alanların çoğalmasını isterim” dedi. Şair Mehmet Emin Yurdakul Ortaokulu öğrencileri, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri çerçevesinde İstanbul Valisi Davut Gül’ü makamında ziyaret etti. Vali Gül, koltuğunu 4. sınıfı öğrencisi Derin Mina Koç’a devretti. Koltuğa oturan Koç, 23 Nisan konuşması yaptı. “Türk milletinin fedakar evlatlarını saygı sevgi ve minnetle anıyorum” 4. sınıf öğrencisi Derin Mina Koç; Vali Davut Gül’ün makamına oturarak yaptığı konuşmada, “Sevinç, coşku ve gururla kutladığımız Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızın tüm milletimize ve insanlığa sevgi ve barış getirmesini istiyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisi 23 Nisan 1920 yılında kapılarını bağımsızlığa, ulusal iradeye ve aydınlık geleceğe açtı. Ne mutlu bize ki bugün burada hür irademizle bayramımızı kutluyoruz. Öncelikle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını bize armağan eden Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını ve canını seve seve veren Türk milletinin fedakar evlatlarını saygı sevgi ve minnetle anıyorum” ifadelerini kullandı. “Botanik bahçeler, bisiklet yolları herkesin huzur bulduğu alanların çoğalmasını isterim” Derin Mina Koç, çocukların en temel ihtiyaçlarının giderilmesi konusunda ise “Öncelikle bizim en temel ihtiyaçlarımızdan olan oyun ihtiyaçlarımızın giderilebilmesi için daha fazla çocuk parklarının ve oyun alanlarının olması bu alanların içinde bulunan oyuncakların ve zeminin uygun malzemeden yapılmasını istiyorum. Doğadan uzak olan AVM’lerde vakit geçirmek istemediğim için botanik bahçeler, bisiklet yolları herkesin huzur bulduğu alanların çoğalmasını isterim. İsteklerimi planlarken sadece yaşıtlarımı değil abi ve ablalarımı da düşündüm” dedi. “Kendi paramı kendi emeğimle kazanmak istiyorum” Büyüyünce çocuk doktoru olmak istediğini belirten Koç, “Hedefim çocukları iyileştirip kendi paramı kendi emeğimle kazanmak istiyorum. AVM’lerde gezmek istemediğimi, botanik bahçeleri, yürüyüş alanlarının çoğalmasını istiyorum. Devamsızlık ilgili öğrenci hasta ise veya bir durumu varsa önemlidir. Ama okula gitmemek için devamsızlık yaptıysa bu yanlıştır” şeklinde konuştu. “Talimatlarınızı aldık. İnanıyorum ki bundan birinci derecede sorumlu olan belediyelerimiz de bu talimatlarınızı almıştır” Program çerçevesinde kendisini ziyaret eden çocuklarla tek tek ilgilenen Vali Gül, “Öncelikle Sayın Valimizi tebrik ediyoruz. Gerçekten kendini çok güzel yetiştirmiş. Seni yetiştiren anneyi, öğretmenlerimizi tebrik ediyorum. Hem diksiyonu çok güzel, hem de verdiğim mesajlar çok çok iyi. İnşallah yarının gençleri olarak mutlu olduğunu, yapmak istediğin işleri yaparsınız. Arkadaşlarınızı tebrik ediyorum bir ekip olarak geldiniz. İstanbul’da da, Türkiye’de de eğitimdeki kalitemiz tıpkı diğer alanlarda olduğu gibi her geçen gün bir öncekinden daha iyiye gidiyor. Bugün ihtiyaç olarak görülen meselelerin önemli bir kısmını 5 sene önce, 10 sene önce, 30 sene önce hayal bile edemezdik. Ama daha iyisi her zaman mümkün. Özellikle eksikliğini hissettiğiniz yürüme mesafesindeki kütüphaneler, yürüme mesafesindeki okullar, yeşil alanların artırılması, düzenli bir şehirleşmenin yapılması sadece çocuklar için değil, hepimiz için çok çok önemli bir ihtiyaç. Talimatlarınızı aldık. İnanıyorum ki bundan birinci derecede sorumlu olan belediyelerimiz de bu talimatlarınızı almıştır” ifadelerini kullandı. Vali Gül, daha sonra kendisini ziyaret eden çocuklara ve öğretmenlerine çeşitli hediyeler verdi.