SAĞLIK - 22 Haziran 2022 Çarşamba 13:55

Plazmaferez tedavisi ile MS hastasının görme mesafesi 4 kat artırıldı

A
A
A
Plazmaferez tedavisi ile MS hastasının görme mesafesi 4 kat artırıldı

Liv Hospital Gaziantep Hematoloji ve Kök Hücre Nakil Uzmanı Doç.

Liv Hospital Gaziantep Hematoloji ve Kök Hücre Nakil Uzmanı Doç. Dr. Ali Eser, plazmaferez olarak da bilinen “plazma değişimi’’ hakkında bilgilendirmede bulundu.


Yakın bir zamanda Mültipleks Skleroz (MS) hastalığı nedeniyle sağ gözde görme kaybı yaşayan bir hastaya plazmaferez tedavisi uyguladıklarını belirten Liv Hospital Gaziantep Hematoloji ve Kök Hücre Nakil Uzmanı Doç. Dr. Ali Eser, “Tedavi başlangıcında 30 cm olan görme mesafesi, 7 seans plazmaferez tedavisi sonunda 2 metreye kadar çıktı. Multiple Skleroz gibi tedavisi zor olan bir hastalıkta plazmaferez tedavisinin etkinliğini göstermesi açısından önemlidir’’ dedi.


Yakın bir zamanda Mültipleks Skleroz (MS) hastalığı nedeniyle sağ gözde görme kaybı yaşayan bir hastaya plazmaferez (plazma değişimi) tedavisi uyguladıklarını söyleyen Hematoloji ve Kök Hücre Nakil Uzmanı Doç. Dr. Ali Eser, “Tedavi başlangıcında 30 cm olan görme mesafesi 7 seans plazmaferez tedavisi sonunda 2 metreye kadar çıktı. Multiple Skleroz (MS hastalığı) gibi tedavisi zor olan bir hastalıkta plazmaferez tedavisinin etkinliğini göstermesi açısından önemlidir’’ şeklinde konuştu.


Plazmanın görevleri


Doç. Dr. Ali Eser, “Kan lökosit, eritrosit ve trombosit gibi hücreler ile kanın sıvı kısmı olan plazmadan oluşur. Plazmanın ana görevi besin, atık ürünler, antikorlar, pıhtılaşma proteinleri, hormonlar, vücudun sıvı dengesini korumaya yardımcı proteinler ve kan hücrelerini taşımaktır” ifadelerini kullandı.


Nörolojik hastalıklarda uygulanabilir


Doç. Dr. Eser, aferez işleminin ya da kan bileşenlerinin birbirinden ayrılarak trombosit ve eritrosit elde edilmesi ile yapılan işlemin, hematolojik, immunulojik ve nörolojik hastalıklarda plazma değişimi yoluyla hastalığa neden olan etkenlerin uzaklaştırılması amacıyla kullanıldığını söyledi. Doç. Dr. Ali Eser, “Aferez işlemi ile kan trombosit, eritrosit ve plazma bileşenlerine ayrıştırılarak trombosit, ertirosit süspansiyonları ve plazma elde edilir, ihtiyacı olan hastalara transfüze edilir. Bu işlem sağlıklı donörlerden yapılmaktadır. Ülkemizde hastalar için kan temininden sorumlu olan Kızılay bu yöntemle kan ürünleri elde etmekte ve ihtiyacı olan hastaların kan ürünlerini karşılamaktadır. Ayrıca yine bu yöntemle lösemi gibi hastalıklarda aşırı yükselen lökosit miktarlarının hastaya vereceği zarar fazla lökositlerin kandan uzaklaştırılmasıyla en aza indirilmektedir ve bu işleme lökoferez adı verilmektedir’’ açıklamasında bulundu.


Oto antikorların vücuttan uzaklaşmasını sağlar


Otoimmun hastalıklar kişinin kendi immün sisteminin kendi hücre ve dokularına karşı oluşturduğu oto antikorlar nedeniyle meydana geldiğini vurgulayan Doç. Dr. Ali Eser, “Bu oto antikorlar kan plazmasında taşınırlar. Plazmaferez işlemi sayesinde bu oto antikorları içeren plazma daha önce sağlıklı donörlerden toplanan plazma ile değiştirilerek oto antikorların vücuttan uzaklaştırılması sağlanır. Bu sayede hastalığın belirtilerinde azalma hatta tamamen iyileşme görülür. Trombotik trombositopeni purpura zamanında tedaviye başlanılmadığında yüzde 90 ölümcül bir kan hastalığıdır. Plazmaferez işlemi bu hastalıkta hayat kurtarıcıdır ve hastaların çoğunda tam şifa ile sonuçlanır. Lupus hastalığı gibi otoimmun hastalıklarda, Guillain-Barre (vücudun bağışıklık sisteminin sinirlere saldırdığı nadir bir hastalık) gibi nörolojik hastalıklarda, böbrek transplant reddini önlemede, Good pasture sendromu, Wegener granülamatozu (küçük ve orta çaplı damarların iltihabına bağlı olarak gelişen, kronik seyirli bir hastalık) gibi immünolojik hastalıklarda, mantar zehirlenmesi gibi durumlarda, Waldenstrom hastalığı gibi paraproteinemi durumlarında oldukça etkili bir tedavi yöntemidir” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Eğitim için diplomatik zirve İzmir’de, uluslararası öğrencilerin kentte yönlendirilmesi için konsoloslar ve Yaşar Üniversitesi arasında akademik iş birliği protokolü imzalandı. Yaşar Üniversitesi, Dünya Konsoloslar Federasyonu (FICAC) ve Konsolosluk Erkanı Üyeleri Derneği ile eğitim için iş birliği protokolü imzaladı. Selçuk Yaşar Kampüsünde düzenlenen toplantıya; FICAC Temsilcisi ve İstanbul Jamaika Fahri Konsolosu Aykut Eken, Konsolosluk Erkanı Üyeleri Derneği Başkanı ve İzmir Güney Afrika Fahri Konsolosu Tamer Taşkın, Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı ve İzmir Portekiz Fahri Konsolosu Ahmet Yiğitbaşı, Rektör Prof. Dr. Levent Kandiller ve dernek üyeleri katıldı. Toplantıda; Güney Afrika, Portekiz, Litvanya, İzlanda, Malta, Jamaika, Fildişi Sahili Cumhuriyeti, Fas, ABD, Danimarka, Hollanda, Kolombiya, Pakistan, Gürcistan, Gabon, Slovenya ülkelerinin fahri konsolosları yer aldı. İmzalanan protokolle; dernek üyeleri ve yakınlarının Yaşar Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü’nde yer alan eğitim programlarından indirimli şekilde eğitim almaları, üyelerin temsil ettikleri ülkelerdeki öğrencilerin İzmir’e yönlendirilmesi, üyelerin ilgili ülkelerdeki prestijli üniversitelerle Yaşar Üniversitesi arasındaki Global Exchange ve Erasmus + programları için anlaşmaların yapılması konusunda destek sağlaması, dernek üyelerinin üniversitede düzenlenen etkinliklere konuk olması konularında anlaşma sağlandı. Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, "Eğitim yolculuğumuzu sürdürürken, öğrencilerimizin, öğretim elemanlarımızın ve tüm çalışanlarımızın uluslararası ilişkilerini geliştirmeye büyük önem veriyoruz. Bu anlamda, Konsolosluk Erkanı Üyeleri Derneği ile üniversitemiz arasındaki çeşitli iş birliklerinin uluslararası ilişkilerin gelişimine de katkı sağlayacağına yürekten inanıyoruz" dedi. Rektör Prof. Dr. Levent Kandiller ise "İzmir kültürlerin iç içe yaşadığı, çok güvenli, insanları çok sıcak, yaşam şartlarını nispeten karşılanabilir düzeyde bir liman şehri. İzmir’i dünyaya daha çok tanıtmalıyız. Eğitim ve kültür müşavirlikleri ve büyükelçiliklerimizle çalışıyoruz. İhtiyaç duyulan insan kaynağına da destek verme arzusundayız" şeklinde konuştu.
Antalya Ekolojik yaşama can suyu Antalya’da Muratpaşa Belediyesi çocukların küçük yaşlarda ekolojik yaşamla tanışabilmesi için ‘Doğa Temelli Gelişim Atölyesi’ başlatıyor. Türkiye’nin ödüllü ilk ve tek geri dönüşüm projesi Çevreci Komşu Kart başta olmak üzere, çevre çalıştayları, çevre festivali, deniz dibi ve yamaç temizlikleriyle çevrecilik faaliyetleri konusunda dikkatleri üzerine çekmeyi başaran Muratpaşa Belediyesi, şimdi de Antalya Orman Okulu ve Terapi Gelişim Enstitüsü işbirliğiyle Doğa Temelli Gelişim Atölyesi açıyor. Atölye eğitimleri ise Uzman Klinik Psikolog Selen Aktürk ve konusunda uzman ekip tarafından verilecek. 5-6 yaş grubuna verilecek atölye çalışması için Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, doğa bilincinin çocuklara erken yaşlarda kazandırılmasının, kaynakların bilinçsizce tüketildiği dünyanın geleceğini koruma anlamında ilk aşama olduğunu söyledi. Bilinçli nesiller yetiştirmenin önemini vurgulayan Başkan Uysal, daha önce belediyeye ait kreş bahçelerine kurdukları seralarda çocukların toprakla buluşmasını sağlayarak sebze yetiştiriciliği konusunda uygulamalı eğitim verdiklerini belirtti, çocukların ekolojik yaşamı yakından gözlemleme fırsatı bulduklarını aktardı. Miniklere atölye çalışmasıyla aşılanacak ekolojik yaşam bilinci için başlatılacak Doğa Temelli Gelişim Atölyesi’ne kayıtlar Turunç Masa üzerinden yapılmaya başlandı.