EKONOMİ - 21 Kasım 2018 Çarşamba 09:26

12 bin nüfuslu ilçeden milyon nüfuslu ülkelere balık ihraç ediliyor

A
A
A
12 bin nüfuslu ilçeden milyon nüfuslu ülkelere balık ihraç ediliyor

ABD başta olmak üzere Japonya ve Vietnam’a yılda bin 500 ton balık ihraç eden 12 bin nüfuslu Gümüşhane’nin Torul ilçesindeki somon üreticileri, dünyanın tüm pazarlarında söz sahibi olmak istiyor.

ABD başta olmak üzere Japonya ve Vietnam’a yılda bin 500 ton balık ihraç eden 12 bin nüfuslu Gümüşhane’nin Torul ilçesindeki somon üreticileri, dünyanın tüm pazarlarında söz sahibi olmak istiyor.


Dik dağ zirvelerinin arasında ve mevsim itibariyle yüksek zirveleri karla kaplı Torul Baraj gölünde üretilen somon balıkları önce Karadeniz’deki tuzlu su kafeslerine oradan da belirli bir büyüklüğe gelince çok sayıda ülkeye ihraç ediliyor.


Gümüşhane’nin Torul ilçesinde elektrik üreten Torul Baraj Gölü’nde faaliyet gösteren kafes balıkçılığı işletmeleri burada yetiştirdikleri somon balığını dünyada en fazla balık tüketen ülkelerden biri olan Japonya başta olmak üzere ABD ve Vietnam’a ihraç ediyor.


Baraj gölünün 3,86 kilometrekarelik yüzeyinde yürütülen kafes balıkçılığı önemli bir noktaya ulaşırken, Karadeniz bölgesinin en önemli alabalık ve Karadeniz somonu üretim sahalarından birisi olan Torul Baraj gölünde somon balığının hasat ve nakil dönemi başladı.


Yılda bin 800 ton balık üretilen Torul Baraj Gölünde belli bir büyüklüğe ulaşan somonlar deniz suyu sıcaklığının düşmesinin ardından Karadeniz’de bulunan tuzlu su çiftliklerine sevk ediliyor.


Torul Baraj Gölü’ne 7 ay önce 2 gramlık yavru olarak gelen ve 250 gramlık seviyeyi aşan balıklar, motorlarla kıyıya çekilen kafeslerden vinçle kamyon üzerindeki oksijenli tanklara yüklenerek 2 saatlik mesafedeki Trabzon’a, Karadeniz üzerindeki büyük tuzlu su kafeslerine naklediliyor.


Torul İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü su ürünleri mühendisleri Volkan Karakullukçu ve İrem Arıcı gözetiminde gerçekleşen nakil işleminin ardından bu mevsimde soğuyan deniz suyunda iyice lezzetlenen somon 2,5-3 kilograma ulaşınca ihraç ediliyor. Soğuk suyu seven somon balığı için yazları soğuk suyu olan Torul Baraj gölünü tercih eden üreticilerden İsmail Şahin, bir ay sürecek olan nakil sürecine başladıklarını söyledi.



“250 gramlık bu seviyeye gelmesi için 7 aylık bir süreçten geçiyor”


Torul barajında aktif 8 aktif balık işletmesinden birisi olduklarını kaydeden Şahin, yıllık bin 800 ton üretim kapasitesine sahip baraj gölünde kendilerine ait 3 çiftlik bulunduğunu belirterek, “Her çiftlikte 15’er tane kafesimiz var. Bu kafeslerin kimisi 16’lık, kimisi 22’liktir. 16’lık da daha az, 22’lik de daha çok balık üretiyoruz. Balık bize kuluçkahaneden 2 gramlık yavru olarak geliyor. Yaklaşık 250 gramlık bu seviyeye gelmesi için 7 aylık bir süreçten geçiyor. Ortalama 250 gramlık balığı denize indiriyoruz. Denizden de 2,5-3 kilogram olunca ihraç ediyoruz” dedi.


Balığı denize aktardıktan sonra oradan da Japonya’ya, ABD’ye, Vietnam ve bazı ülkelere ihraç edeceklerini ifade eden Şahin, kıyıya yaklaştırılan kafeslerin her birinde yaklaşık 20 ton somon balığı bulunduğunu söyledi.



“Geçen yıl bin 500 ton balık ihraç ettik, bu yıl hedefimiz 2 bin 500, 3 bin ton balık ihraç etmektir”


Torul baraj gölünden aldıkları balıkları denizde 2 katı büyüklüğündeki kafeslere aktardıklarını ve orada da her kafeste yaklaşık 100 ton balık yetiştirdiklerini dile getiren Şahin, “Geçen yıl bin 500 ton balık ihraç ettik, bu yıl hedefimiz 2 bin 500, 3 bin ton balık ihraç etmektir” diye konuştu.



“Somon balığı da soğuk suyu sevdiği için yazları soğuk suyu olan baraj suyunda, kışları da deniz suyunda yetiştiriyoruz”


Somon balığının en büyük özelliğinin hem tatlı hem de tuzlu suda yaşayabiliyor olması olduğunu belirten Şahin, “Bu da büyük bir avantaj sağlıyor. Tatlı su olduğu için 24 dereceye kadar bu suda yaşıyor. Yazın denizde su sıcaklığı 27-28 dereceyi bulduğu için yaşamıyor. En büyük avantajı bu. Denizde yaz aylarında sıcak suyu sevdiği için en çok levrek yetiştiriyoruz. Somon balığı da soğuk suyu sevdiği için yazları soğuk suyu olan baraj suyunda, kışları da deniz suyunda yetiştiriyoruz. Buna biz Norveç Somonu diyoruz. Eti kırmızı oluyor. Lezzeti de denize inince değişiyor” şeklinde konuştu.



“Torul barajında su gayet kaliteli”


Trabzon’da üretim yaptıkları için kendilerine en yakın ve taşınırken mesafesi en kısa olan Torul Barajını seçtiklerini kaydeden Şahin, Torul Baraj gölünün suyunun gayet iyi olduğunu, balık yetiştiriciliği açısından suyunun kaliteli olması nedeniyle burayı seçtiklerini söyledi.


Balığın denize nakil sürecini de aşama aşama anlatan Şahin, şöyle konuştu:


“Balığı önce roşi dediğimiz ağa alıyoruz. Kepçeye alabilmek için balığı bir yere topluyoruz. Kepçeye doldurup vinç aracılığıyla kamyon içinde oksijeni olan taşıma tanklarına canlı bir şekilde koyuyoruz. Buradan denize götürüp boru yardımıyla kafeslere aktarıyoruz. 2 saatte balığı denize indiriyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Kızılay Başkanı Hatay’da depremzedelerle iftar sofrasında buluştu Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay Güzelburç’taki Kızılay Yaşam Merkezi’nde depremzedelerle iftar sofrasında bir araya geldi. Ramazan ayının yardımlaşma ruhunu öne çıkaran Yılmaz, son depremzede yuvasına kavuşana kadar desteklerinin süreceğini belirtti. Deprem bölgesinde ilk günden itibaren varlığını hissettiren Türk Kızılay’ı Ramazan ayında da afetzede vatandaşları unutmuyor. Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay’ın Güzelburç bölgesinde bulunan Kızılay Yaşam Merkezi konteyner kentinde vatandaşlarla iftar sofrasında bir araya geldi. "Hatay’da son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız" Ramazan ayının; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı olduğunu belirten Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, "Biz bugün burada zor günleri birlikte atlatmaya çalışıyoruz. Türk Kızılay’ı olarak her zaman söylediğimiz bir konu var; son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız. Ramazan ayındayız, Ramazan ayı; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı ama aynı zamanda Ramazan ayı sevdiklerimizle bir araya gelme ve bir sofranın etrafında buluşma ayı. O nedenle biz bugün burada Hatay’da kardeşlerimizle bir ekmeği bölüşeceğiz, beraber iftarımızı açacağız. Birbirimizi dinleyerek bu zor günleri atlatmak adına bir aşama daha ilerlemiş olacağız. Ben zor günlerin geçeceğine inanıyorum. Son 1 sene de gördüğümüz şu ki herkes tünelin ucundaki ışığı görmüş durumda bu da zor günlerin geçeceğine inancı pekiştiriyor. Bu günlerde biz halkımızla bir arada olmaya devam edeceğiz. Tekrar herkesin Ramazanı hayırlı olsun" şeklinde konuştu.