GENEL - 08 Ocak 2019 Salı 16:04

Gümüşhane’de muhtarlar toplantısının konusu uyuşturucu oldu

A
A
A
Gümüşhane’de muhtarlar toplantısının konusu uyuşturucu oldu

Gümüşhane Valisi Kamuran Taşbilek, her ay düzenli olarak yapılan muhtarlar toplantısında, “Uyuşturucu, ana kuzularını felakete sürükleyen, ana ve babaları göz yaşına boğan, toplumu umutsuzluklara ve felaketlere götüren çok önemli bir bela” dedi.

Gümüşhane Valisi Kamuran Taşbilek, her ay düzenli olarak yapılan muhtarlar toplantısında, “Uyuşturucu, ana kuzularını felakete sürükleyen, ana ve babaları göz yaşına boğan, toplumu umutsuzluklara ve felaketlere götüren çok önemli bir bela” dedi.


Gümüşhane Kültür Merkezinde geniş katılımlı muhtarlar toplantısı düzenlendi. Tüm ilçelerden gelen köy ve mahalle muhtarlarıyla gerçekleştirilen toplantının bu ay ki teması “Uyuşturucu” olarak belirlendi.



“Uyuşturucu, ana kuzularını felakete sürükleyen, ana ve babaları göz yaşına boğan, toplumu umutsuzluklara ve felaketlere götüren çok önemli bir bela”


Toplantıda konuşan Gümüşhane Valisi Kamuran Taşbilek, uyuşturucunun dünyanın başına bela olan bir bağımlılık olduğunu belirterek, “Dünyanın her yerinde insanları etkileyen bir bela uyuşturucu. Ana kuzularını felakete sürükleyen, ana ve babaları göz yaşına boğan, toplumu umutsuzluklara ve felaketlere götüren çok önemli bir bela” dedi.



“Köy ve mahalle muhtarı demek oranın aile reisi demek”


Uyuşturucuyla mücadele noktasında devletin bütün birimlerinin başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu başta olmak üzere çok özel çalışmalar yürüttüklerini kaydeden Vali Taşbilek, “Bu çabalar sayesinde çok önemli farkındalıklar oluştu, çok önemli yol alındı. Fakat bu çalışmalar toplumun her kesiminde yürütülmek zorunda. Toplumumuzun çok değerli temsilcileri olan muhtarlarımız sizlere de çok önemli iş düşüyor. Çünkü köy ve mahalle muhtarı demek oranın aile reisi demek. Her şeyiyle o insanlardan sorumlu olan insan demek. Ayşe’nin, Fatma’nın evindeki çocukların hepsi sizlere emanet. Çünkü siz onların sorumluluğunu üstlenen insanlarsınız. Bizlerde aynı manada aynı sorumluluğu üstlenen bu emanete sahip çıkması gereken insanlarız” diye konuştu.



“Bunlar ana kuzusu bizim hiçbirimizin kaybedecek bir tane kuzusu, yavrusu yok”


Bu konuda çok uyanık olunması gerektiğini vurgulayan Vali Taşbilek, “Olumsuzluklar gökten inmiyor. Maalesef büyük şehirlerde bu olumsuzluklar çok oluyor. Bunun için çok duyarlı olmak durumundayız. Küçük yerlerde hepimiz birbirimizi tanıyoruz. Bu belayı hep beraber bertaraf etmeliyiz. Toplumun bütün kesimlerinin farkında olasını istiyoruz. Bunlar ana kuzusu bizim hiçbirimizin kaybedecek bir tane kuzusu, yavrusu yok. Hiçbirinden de vazgeçmeyeceğiz. Devletimizin bütün kurumlarının yapmış olduğu mücadele ile birer fert olarak birer anne ve baba olarak destek olacağız” ifadelerini kullandı.


Programda daha sonra Sağlık Müdürlüğü Psikologlarından Kübra Akın, uyuşturucu tehdidi, dünya, Avrupa ve Türkiye kıyaslaması, 2017-2018 suç istatistikleri, uyuşturucu madde bağlantılı ölümler, genel nüfusta madde kullanım yaygınlığı araştırması, narkolog proje çıktıları, İçişleri Bakanlığınca yürütülen çalışma ve projeler, beklenti ve önerilerden oluşan sunumunu gerçekleştirdi.


Akın, yapılan bir anket çalışmasında uyuşturucu bağımlılarının başlama nedeniyle ilgili çalışmada yüzde 32’sinin meraktan olduğunu, uyuşturucudan önce tütün kullananların oranının yüzde 89 olduğunu belirterek, uyuşturucu madde kullananların bilinenin aksine yüzde 88’inin aile fertleriyle yaşadığı ve yüzde 39’unun uyuşturucuyu kendi evinde aldığının ortaya çıktığını söyledi.


Yeşilay Gümüşhane Şube Başkanı Selman Eroğlu da kurumunun il ve ülke genelinde madde bağımlılığıyla ilgili yapılan faaliyetler hakkında sunum gerçekleştirdi.


Programın ardından Vali Taşbilek tarafından tüm katılımcı ve muhtarlara Atatürk Kültür Merkezinde yemek verildi.


Programa Vali Taşbilek, Vali Yardımcısı Ali Arıkan, Kelkit Kaymakamı Aziz Onur Aydın, Şiran Kaymakamı Osman Oğuz Ekşi, Torul Kaymakamı Hasan Hüseyin Alpaslan, Köse Kaymakamı Ömer Faruk Canpolat, İl Emniyet Müdürü Ömer Faruk Karataş, İl Jandarma Komutanı Albay Abdulkadir Seri, İl Genel Meclisi Başkanı Şerif Bayraktar, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ekrem Akdoğan, Gümüşhane Köy ve Mahalle Muhtarları Derneği Başkanı Gürbüz Demir, kamu kurum müdürleri, il merkezi ve ilçelerden köy ve mahalle muhtarları katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri farklı ülkelerde Kütahya’yı tanıtıyor Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi İngilizce Öğretmeni ve proje koordinatörü Özlem Çalışkan Yoğunlaştırılmış Yabancı Dil Ağırlıklı 5/C sınıfıyla birlikte faklı ülke ve şehirlerden öğretmen ve öğrencilerle bir araya gelerek Kütahya’yı tanıtıyor. Okul Müdürü Rüştü Benli konuyla ilgili yaptığı açıklamada, kuruculuğunu Trabzon Mahmut Celaleddin Ökten Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Bilimler Proje Okulu’nun üstlendiği, Romanya’nın kurucu ortak olduğu “My History,My Town, My Culture” ( Tarihim,Kasabam,Kültürüm) isimli eTwinning Projesine ortak olarak katılan Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin proje çerçevesinde Kütahya’yı tanıttıklarını ifade etti. Müdür Rüştü Benli, “ Her ülkenin ve şehrin kendi kültürel, tarihi zenginliklerinin öğrenciler tarafından tanıtıldığı proje faaliyetleri çerçevesinde Türkiye’nin kuruculuğunda Romanya, İtalya, İspanya, Azerbaycan, Yunanistan, Polonya, Litvanya ve Arnavutluk’taki okullarla ortak faaliyetler yürütülmektedir. Bu çerçevede Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi İngilizce Öğretmeni ve proje koordinatörü Özlem Çalışkan “Yoğunlaştırılmış Yabancı Dil Ağırlıklı 5/C sınıfımızla birlikte faklı ülke ve şehirlerden öğretmen ve öğrencilerle bir araya geliyor ve biz de kendi şehrimiz Kütahya’mızı tanıtıyoruz. Efelerimizi ve Efe oyunlarımızı anlatarak başladığımız projemizde, Kütahya’mıza özgü şalvar, çini, iğne oyası, hamam bohçası, bor madeni ve benzeri ürünler ile Kütahya Kültür köşesi oluşturduk. E müzede sergilenecek olan bu çalışmamızdan sonra okulumuzda Kütahya’mıza özgü yemeklerin yer aldığı Kütahya Yöresel Yemek günü düzenledik. Sıkıcık çorbası, dolamber böreği, leblebi, haşhaşlı lokum, gözleme, ılabada dolması gibi pek çok yöresel yemeği yapılış aşamaları ile birlikte ortaklarımızla paylaştık. Bundan sonrası için de proje faaliyetlerimiz çerçevesinde Kütahya’mızı tanıtmaya devam edeceğiz. Kütahya’mızın sahip olduğu tüm bu güzellikleri paylaşmaktan çok mutluyuz. Kütahya Anadolu İmam Hatip Lisesi olarak okulumuzun da adı olan şehrimiz Kütahya’yı tanıtıyor olmanın mutluluğunu yaşıyoruz ve bu süreçte desteklerini esirgemeyen velilerimize de çok teşekkür ediyorum” dedi.
Kocaeli İki belediyenin çalışanları birbirine girdi Kocaeli Şehir Hastanesi’nin etrafının düzenlenmesi sırasında iki belediyenin çalışanları karşı karşıya geldi. Yaşananlar üzerine Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Aydınlık ile İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet görüştü. İddiaya göre İzmit Belediyesi ekipleri, şehir yanında bulunan ve Tavşantepe Mahallesi’nde kalan sokağın asfalt çalışması için bölgeye gitti. Bu sırada aynı sokakta çalışma yapan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ekipleri ile İzmit Belediyesi çalışları karşı karşıya geldi. İki grup arasında zaman zaman kavgalar da yaşanırken, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet bölgeye geldi. İzmit Belediyesi ile gelen grupta yer alan bir kişi İzmit Belediyesi meclis üyesi İbrahim Efe’yi ittirdi. Yere düşen İbrahim Efe’ye İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet ile yanında bulunanlar, "Kendini yere atıyorsun, numara yapma" diye tepki gösterdi. Bu sırada Fatma Kaplan Hürriyet’in yanında bulunan bir kişi de yere düştü. Yaşananlar an be an kaydedildi. Ayağa kalkan İbrahim Efe, "Başkanım bu yapılanlar doğru mu?" diyerek Fatma Kaplan Hürriyet’e tepki gösterdi. Yaşananların ardından Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Aydınlık’ta bölgeye geldi. Fatma Kaplan Hürriyet ile Hasan Aydınlık karşılıklı görüşme gerçekleştirdi. Fatma Kaplan Hürriyet açıklama yaptı Yaşananların ardından Fatma Kaplan Hürriyet yaptığı açıklamada, "Lütfen biraz uzlaşı. Lütfen beraber hizmet edelim. Birbirimize bilgi verelim. Biz bu konuda erinmeyiz. Teşekkür etmekten de asla gocunmayız. Sonuçta seçilmiş belediye ve belediye başkanlarıyız. Dolayısıyla nezaket gereği birbirimize bilgi vermek çok zor olmasa gerek. Bundan sonra biz yapıcı tavrımızı devam ettireceğiz. Uzlaşı arayışımızı devam ettireceğiz. İnşallah bu uzlaşı arayışımıza olgunlukla cevap gelir" dedi.
Denizli Arıcılardan çevre örgütlerine ilginç sitem: "Arı yoksa peşinden koştukları hayvanlar da olmayacak" Denizli’de plansız yapılan ilaçlama, polen toplayan arılara zarar verdi. Gelişmiş ülkelerde aynı zamanda tohumlama yapan arılar için ücret ödendiğine savunan arıcılar, bu konuya duyarsız kalan çevreci örgütlere, “Arı yoksa peşinden koştukları hayvanlar da olmayacak ancak belgesellerde izleyebilecekler” diyerek sitem etti. Baharla birlikte arıların polen mesaisi de yoğun bir şekilde devam ederken, arıcılar için de korku dolu günler başlamış oldu. Arıların polen topladığı gün içinde yapılan ilaçlamalar, kolonilerde kayıplara yol açtı. Denizli’nin Buldan ilçesinde arı yetiştiriciliği yapan ve Denizli Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu üyesi olan Hakan Aytekin, polen toplayan arıların bu dönemde badem, erik, kiraz, vişne, şeftali, ayva ve armut ağaçlarında dölleme yaptığına dikkat çekti. Meyve üreticilerinin ilaçlamalarını akşam saatlerinde yapmalarının önemine değinen Aytekin, “Arıların doğal yaşama yaptıkları katkı tartışılamaz. Arı yaşamazsa hayat olmaz. Çiftçilerimiz ilaçlamalarını akşam saatlerinde yapsınlar ki arı ölümleri olmasın” dedi. Ailesinin tek geçim kaynağının arıcılık olduğuna işaret eden Aytekin, “Baharın gelmesiyle arılarımız hummalı bir çalışmaya başladı. Arılarımız çiçek açan meyve ağaçlarından polen toplarlarken bir taraftan da dölleme yapıyorlar. Bahar gelince işlerimiz yoğunlaşıyor ama biz arı yetiştiricileri için sıkıntılarda başlamış oluyor. Bizim en büyük sıkıntımız, zamansız yapılan ilaçlamalar. Meyve üreticilerimiz zamansız ilaçlama yapmalarından dolayı arılarımız zarar görüyor, zehir alıyorlar. Bugün dünyanın pek çok gelişmiş ülkesinde arıcılara arılar meyve ağaçlarında tohumlama yaptıklarından dolayı ekstra ücret ödenirken, bizler tohumlama sırasında arılarımız zehir almasın diye uğraşıyoruz. Üreticilerimizden ricamız ilaçlamalarını akşam saatlerinde yapmalarıdır. Albert Einstein’ın da dediği gibi ‘Arılar olmazsa, dünya olmaz. Arı yoksa hayat yoktur’ Bu dünyayı biz dedelerimizden değil, çocuklarımızdan ödünç aldık. Özellikle kimyasal ilaçlardan uzak durmamız gerekiyor” diye konuştu. “Çevreci örgütler arı ölümlerine duyarsız kalıyor” Arılar konusuna duyarsız kalan çevre örgütlerine sitem eden Aytekin, tepkisini şu sözlerle ifade etti: “Doğa dernekleri ve doğa ile ilgili çevreci sivil toplum örgütlerine sitemde bulunuyorum. Bu konuya önem vermelerini istiyoruz. Eğer arılar olmazsa, onların peşinden koştuğu hiçbir hayvan ve bitki topluluğunun yaşama şansı yoktur. Arı yoksa hayat yok. Arı yoksa peşinden koştukları hiçbirinin hayvanın resmini çekme gibi şansları olmayacak ancak doğayı belgesellerde veya eski çektikleri arşivlerinden izleyebilirler. Arıların zehirlenmesi noktasında lütfen bize destek çıksınlar. Arıların yaşaması, doğanın var olması gerçeğinden yola çıkarak bizlere destek vermeleri gerekiyor. Bu anlamda arıcılarımızın bereketli bir sezon geçirmelerini temenni ediyorum.”