GENEL - 17 Kasım 2019 Pazar 12:03

Gümüşhaneliler ‘Dipsiz Göl’ün kapatılmasını istedi

A
A
A
Gümüşhaneliler ‘Dipsiz Göl’ün kapatılmasını istedi

Gümüşhane’nin Dumanlı köyü İstavroma Yaylası’nda yaşayan vatandaşlar, Vali Kamuran Taşbilek’ten ’Dipsiz Göl’ün insanların ölümüne neden olduğu gerekçesiyle kapatılmasını istedi.

Gümüşhane’nin Dumanlı köyü İstavroma Yaylası’nda yaşayan vatandaşlar, Vali Kamuran Taşbilek’ten ’Dipsiz Göl’ün insanların ölümüne neden olduğu gerekçesiyle kapatılmasını istedi.


Gümüşhane Valisi Kamuran Taşbilek, Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek’le birlikte ilgili kurumların uygun görüşleriyle ruhsatlı define aranan ve define çıkmayan ’Dipsiz Göl’de teknik personel ve bilim adamlarının nezaretinde yürütülen rehabilitasyon çalışmalarını denetleyerek, tartışmalara sebep olan alanda incelemelerde bulundu. Vali Taşbilek’in incelemeleri sırasında yanına gelen yayla sakinlerinden Naziye Dervişoğlu (57), “Biz buranın kapatılması taraftarıyız. Çocuklarımızı biz buradan geri alamıyoruz. Göle gidiyoruz diyip duruyorlar. Biz burayı kapattırmak istiyoruz. Ölmüşlerinizin ruhu için burayı kapatın. Buradan milletin bir faydası yok. Bizim annelerimiz bile odalara kapatarak bizi besledi. Burada iki adam boğuldu. Nasıl korkmayalım, çocuğumuzu salıverelim buraya. 30 sene oldu çocuk öleli burada. Annelerin yüreği yanmasın burada. Göl görecek olanlar Çakırgöl’e, Uzungöl’e gitsinler. Bizi burada korku içerisinde yaşatmasınlar” dedi.



“Haberlerde gösterilen etrafı çiçekli göl bizim göl değil”


Televizyon ekranlarında yayınlanan ve bazı kanallarda ‘Dipsiz Göl’ diye lanse edilen gölün İstavroma Yaylası’ndaki göl olmadığının altını çizen Dervişoğlu, “Orası burası değil. Gümüşhane’de başka bir göl. O yanlış gölü gösteriyorlar ki burası böyle dursun diye. Bizim burada öyle bir görüntü, oturak, piknik yeri yok. O görüntüleri kasıtlı göstermişler. O gölün etrafı çiçek dolu. Görüntülerdeki gölün yeri düz, çiçeklerle çevrili. Bizim göl çukurun içinde kalmış bir göl” diye konuştu.


Gölde boğulan çocuğun komşusunun çocuğu olduğunu ifade eden İsmail Kotan ise, “1989-1990 yıllarında burada çocuk boğuldu ve Gümüşhane’den dalgıçlar geldi çıkardılar. Kayıtlarda vardır. Benim yeğenim de gölün kenarındaki kurbağalarla oynarken düşüp boğuldu. Burayı kapatın, burası tehlikeli. Devletimizin bize büyük bir iyiliği olur. Burada geçimimizi hayvancılıkla sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.


Vatandaşların taleplerini dinleyen Vali Taşbilek, “Bilim adamlarımızın bize göstereceği yolla, gölümüzün düzenlenmesiyle ilgili doğru bir çalışma yapacağız burada. Çalışma sonrasında burada yaşayan vatandaşlarımızı boğulmalara karşı koruyacak her türlü tedbiri alırız” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.