GENEL - 28 Nisan 2019 Pazar 09:55

Ünlü tarihçi Bahadıroğlu: “Ermeni olayları İngiliz oyunuydu”

A
A
A
Ünlü tarihçi Bahadıroğlu: “Ermeni olayları İngiliz oyunuydu”

Ünlü tarihçi ve yazar Yavuz Bahadıroğlu, son günlerde ‘Büyük felaket’ söylemlerine konu olan Ermeni olaylarının İngiltere’nin yaptığı bir planın parçası olduğunu söyledi.

Ünlü tarihçi ve yazar Yavuz Bahadıroğlu, son günlerde ‘Büyük felaket’ söylemlerine konu olan Ermeni olaylarının İngiltere’nin yaptığı bir planın parçası olduğunu söyledi.


Gümüşhane 1. Kitap Fuarı’nda okuyucularıyla buluşarak imza töreni ve söyleşi düzenleyen Bahadıroğlu, programının ardından Ermeni meselesinin detaylarını İHA’ya anlattı.


‘Büyük felaket’ ifadesinin Türkler için de geçerli olduğunu kaydeden Bahadıroğlu, o felaketi inşa edenin de o dönem Avrupa’nın büyüğü, o zamanki önderi ve lideri olan İngiltere olduğunu, 1850 yılında yaptıkları projenin bir ürünü olduğunu söyledi.



“Proje adım adım yürürlüğe kondu”


Ermenilerin Osmanlı içerisinde yüzyıllarca mutlu ve mesut bir şekilde yaşadığını, Osmanlı’nın Ermenilere sadık millet anlamına gelen “Millet-i Sadıka” ismini verdiğini hatırlatan Bahadıroğlu, “İngiltere 1850’ye tarihlenen bir proje yapmıştı. Bu projeye göre Osmanlı parçalanacak, Filistin’de Siyon devleti kurulacak, petrol yatakları Avrupa’ya peşkeş çekilecek, Osmanlı bölüşülecek ve hilafet kaldırılacaktır. Bu proje buydu. Bu proje adım adım yürürlüğe kondu” dedi.



“O tarihte Ermeni kiliselerinin tamamının bodrum katları İngiliz silahlarıyla doldu”


1. Dünya Savaşı’nın da bu projeyi hayata geçirmek için çıkarılmış yapay, uyduruk bir savaş olduğunu kaydeden Bahadıroğlu, “Ermeni halkını yani o tarihe kadar Millet-i Sadıka denen ve Türkiye’nin müteahhit ve mimarları olarak isimlendirilen, her türlü imkana sahip olan Ermenilerin içine çok fazla ajan sokarak, Ermeni önderleri satın alınmak suretiyle silahlandırıldılar, isyana teşvik ettiler. O tarihte Ermeni kiliselerinin tamamının bodrum katları İngiliz silahlarıyla doldu. Nasıl şimdi ABD bize parası mukabilinde vermediği silahları PYD, PKK’ya bedava veriyorsa aynı o günkü durum da bunun bir benzeri oldu” diye konuştu.


Ermenilerin önce terör faaliyetlerine giriştiğini, padişah ve dünya Müslümanlarının lideri olan halife Sultan Abdülhamid’e suikast yapacak kadar şirretleştiklerini, kışkırtıldıktan sonra da iç savaş çıkarma amaçlı olarak kendi komşularına saldırmaya başladıklarını dile getiren Bahadıroğlu, “Komşuları da kendilerini savundu. Karşılıklı bir mukateleden söz edilebilir. Karşılıklı mağduriyetlerden söz edilebilir. Ama asla bir ırka yönelik katliam söz konusu değildir. Bunu Osmanlı yapmış olsaydı Türkler kendisinden gayrilerine bu muameleyi reva görmüş olsaydı bugün Balkan milletlerinin hiçbiri ortada olmazdı. Ermeni iddialarını öne süren Ermeni diasporasının üyeleri de olmazdı. Çünkü ataları da yok olmuş olurdu” şeklinde konuştu.



“Tüm azınlıklar mutlu mesut yaşadılar fakat Avrupa devletleri azınlıkları kışkırttı”


Türklerin azınlıklara bakışını Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettikten sonra yayımladığı fermanı anlatarak aktaran Bahadıroğlu, “Sultan Fatih fetihten sonra içinde yaşayan azınlıklara verdiği hürriyetlerin ışığında sadece Ermeniler değil tüm azınlıklar mutlu mesut yaşadılar. Fakat Avrupa devletlerinin Osmanlı topraklarındaki emelleri sebebiyle kışkırtılıp terör estirmeye başlayınca da devlet Türkleri süremeyeceğine göre Türk vatanından, bazı köylerde yerleşik yaşayan Ermenileri kendi hayatlarını koruma gerekçesiyle göçe tabi tuttu. Nizami bir göçtü. Ama o zamanki savaş şartlarında eşkıyalığın, terörün kol gezdiği dönemde bunların yaşama hakkını yerine getirebilmek fevkalade zordu devlet için. O arada bazı istenmeyen olaylar da oldu. Bazı subaylar Ermenilere yönelik terör estirdiler ama onlar hemen kurulan mahkemede yargılanarak idama mahkum edildiler. Yani devletin öldürmek maksadı olsaydı birkaç kişinin ölümüne sebep veren subayların idamını gerçekleştirmezdi” dedi.



“Avrupa’nın almadığı Suriyeli göçmenleri sorgusuz sualsiz alan, onların mutlu, rahat ve daha mesut yaşaması için onca fedakarlık yapan, ekmeğini bölüşen, evini bölüşen Türk milletidir”


Türk milletinin kendi dışındakilere yönelik birtakım olumsuz tedbirler aldığına dair ne Müslüman olmadan önce ne de Müslüman olduktan sonra tarih boyunca böyle bir tutumları ve tavırlarının hiç olmadığını ifade eden Bahadıroğlu, buna en somut ve en güncel örnek olarak Suriyeli göçmenleri verdi. Bahadıroğlu, “Bu bizim genlerimizde var. Avrupa’nın almadığı Suriyeli göçmenleri hiç sorgusuz sualsiz alan, onların mutlu, rahat ve daha mesut yaşaması için onca fedakarlık yapan, ekmeğini bölüşen, evini bölüşen Türk milletidir” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.