GÜNDEM - 13 Temmuz 2019 Cumartesi 12:13

113 yıllık kömür yükleme iskelesi tarihe ışık tutuyor

A
A
A
113 yıllık kömür yükleme iskelesi tarihe ışık tutuyor

190 yıl önce kömürün bulunması ile birlikte endüstri kenti unvanını alan Zonguldak'ta, yerin metrelerce altından çıkan kömürün seri bir şekilde gemilere yüklenilmesi için 113 yıl önce kurulan yükleme iskelesi adeta kentin tarihine ışık tutuyor. Kentin önemli simgelerinden birisi olan iskelenin tarihine uygun şekilde projelendirilerek turizme katkı sağlaması bekleniyor.

Uzun Mehmet'in 1829 yılında Zonguldak'ta taşkömürünü bulmasıyla birlikte başlayan kömür üretimi günümüze kadar devam etti. 5 bini aşkın maden şehidinin verildiği kent, 190 yıldır endüstri kenti unvanını elinde bulunduruyor. İngiliz ve Fransız şirketlerinin de yerin metrelerce altında 'Karaelmas' olarak bilinen taşkömürünü çıkartmasıyla birlikte kent limanında yıllardır kömür hareketliliği yaşandı. 

Maden ocaklarından çıkartılan kömür, kent merkezine kurulan demiryolu ile limana ulaştırıldı. Buradan da gemilere yüklendi. İlk etapta kısıtlı miktarda kömür yüklemesi yapılabilirken, kömür ihtiyacının artmasıyla birlikte seri yüklemenin yapılabildiği yükleme iskelenin inşası tamamlandı. 

Limana kurulan iskele uzun yıllar limana gelen kömürlerin seri bir şekilde gemilere yüklenmesi işlevini yerine getirdi. Sonraki süreçlerde teknolojinin gelişmesi ile birlikte iskele kullanım dışı bırakıldı.

Koruma altına alındı 

İskele, TTK tarafından yapılan başvurunun ardından taşınmaz kültür varlıkları listesine alınarak koruma altına alındı. Yapı, 2009 yılında taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edildi. İskele, Liman Caddesi'ni gezen ziyaretçilerin ilgisini görüyor. İstanbul'da bulunan Kız Kulesi'ne benzetilen yapının tarihine uygun olarak projelendirilerek daha çok turizme katkı sağlaması bekleniyor. 

113 yıllık yapının tarihçesini İHA'ya anlatan tarihçi ve maden mühendisi Ekrem Murat Zaman, şöyle dedi:
"Kömürün üretilmesi kadar depolanması, taşınması yani ulaştırılması ve yüklenmesi de önemli. Bu bir yükleme sistemi. Hep tarihi özelliklerini koruyabilen kentlere büyük kentler, tarihi kentler denir. Burada bir tarih var. 1851 yılında İngilizler tarafından ilk yatırımlar yapılıyor ama Fransızlar 1896'dan sonra geliş nedenleri bu gördüğünüz limanı şu mendirek kısmını yapmak. Yani kömürün naklinden söz ettik ya taşımayı sağlamak. Ocaklardan üretilen kömürü harmanlarda stoklayıp, o kömürü yükleme istasyonlarından yükleyerek ki o zaman sadece deniz yolu ile yüklemek söz konusu. 1906 yılında gördüğünüz seri yükleme sistemini yaptılar. Ki onunla bile açıkta yüklenme, koylarda yüklenme, hepsinin denizden yüklenme kapasitesi 800 tondu. Günlük yükleme kapasitesi 800 tondu. Türkiye'nin bugün geldiği noktaya gelmesini sağlayan Türkiye'nin ekonomik enerjisidir benim gözümde Zonguldak. O nedenle bu yapılar önem kazanıyor. Yani Zonguldak'ta liman var, o beş ayaklı köprüsü olan Fevkani köprüsü, bu tesisler o nedenle önem kazanıyor. Bu nedenle bunlar koruması gereken yapılar. Bu iskele koruma altında. Koruma yasası var. 2009 yılında 1190 sayılı koruma yasası ile korunmuş. Tek başına koruma kararları da yetmiyor. Korumak tek başına anlam ifade etmiyor. Zaman içerisinde koruma kararlarına rağmen de yapılar yıkılıyor. Ama kafalarda kent korunması esasında doğru kavram. Bu korunması gereken yapıların başında benim görüşüme göre bu liman gelir. Beş ayaklı kesintisiz şehir trafiğini sağlayan, demir yolu naklini sağlayan Zonguldak'ın göbeğinde, Zonguldak'ın planını oluşturan köprü gelir. Bu gördüğünüz yapı gelir. Bu yapının ve liman gibi tesislerin korunması Zonguldak'ın geleceğini aydınlık hale getirecektir. Bunların yıkılması Zonguldak'ın özelliklerini, endüstri kenti olma niteliklerini ortadan kaldıracaktır. Burada yapılmış bir kaç proje var. Tabi ki bu yükleme sistemi aslına uygun olmasa bile bir yükleme olarak en azından tanımlama yapılabilmesi, tanıtılması gerekiyor."

Yük gemilerinin ardından Denizgülü'ne ev sahipliği yaptı 

Uzun yıllar yük gemilerine kömür yüklenen iskele, İstanbul şehir hatları işletmesinin hurdaya çıkardığı Büyükada vapuruna ev sahipliği yaptı. Yüzer lokantaya dönüştürülen vapura Denizgülü ismi verildi. Bir süre sonra çayevine dönüştürülen vapur, yaşı ilerlediği için söküldü. Bir dönem aslına uygun olarak restorasyon çalışması yapılan şarjöman (yükleme iskelesi) kentin simgesi olarak ayakta durma başarısını sürdürüyor.  

Onur Altındağ - Sertaç Özdemir - Barış Doğan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Metin Öztürk: "Hedefimiz sadece şampiyon olmak değil, 105 puanlık bir yolculuğun içindeyiz" Galatasaray İkinci Başkanı Metin Öztürk, şampiyonluk yolunda konsantrasyonlarını bozmadıklarını belirterek, "Çünkü hedefimiz sadece şampiyon olmak değil, 105 puanlık bir yolculuğun içindeyiz" dedi. Galatasaray, Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında yarın Adana Demirspor ile deplasmanda karşılaşacak. Bu maç öncesinde Adana’ya hareket eden sarı-kırmızılılarda İkinci Başkan Metin Öztürk, İstanbul Havalimanı’nda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Hazırlıkları şampiyon olmak üzere yaptıklarını söyleyen Öztürk, "Önemli bir maça çıkıyoruz. Adana Demirspor ligin kuvvetli takımlarından biri. Avrupa’da, Türkiye’mizi temsil etmiş bir takım. Adana bir futbol şehri. 5 final maçımız var. Bu aslında sadece bizim için değil, diğer 19 takım için de öyle. Burada başarılı olamayıp bir alt lige gidecek takımlar için de, Süper Lig’de devam edecekler için de böyle. Çünkü bu iş sadece kendi hedeflerinizle ilgili değil, diğer takımların hedeflerini de ilgilendiriyor. Önce Adana Demirspor deplasmanı, sonrasında dönüp Sivasspor ile oynayacağız. Ardından Fatih Karagümrük ile deplasmanda oynayacağız. Fenerbahçe bizim sahamıza geliyor ve Konyaspor deplasmanı var. Bir kısmı küme düşmemeye oynuyor, Fenerbahçe bizimle şampiyonluk yarışında. İki hafta önce de söylemiştim. 38 haftalık bir periyot, 37. haftaya kadar başa baş gider. Bizim için önemli olan 38. haftadaki bitiş düdüğünden sonraki durum. Tüm hazırlıklarımızı bu sene şampiyon olmak üzere yapıyoruz. Rakibimiz Fenerbahçe de öyle. Dünyada futbol böyle gidiyor. Erken konuşmaya gerek yok. 5 maç, 15 puan demek. Her şey olur. Biz kendi üstümüze düşeni yapacağız. Taraftar, yönetici olarak takımımızı alkışlayacağız. Onlar için uygun koşulları yerine getireceğiz. Okan hocamız ve futbolcularımız sahada ter dökecekler. Sonrasında ümit ediyorum ki hak edenin kazandığı bir şampiyonluk olacak. Sadece bu sene değil, gelecek sene de başkanımız yönetiminde bu takım şampiyon olup, bir sezon sonra 5. yıldızı göğsüne takacak" diye konuştu. "105 puanlık bir yolculuğun içindeyiz" Ligde sadece kendilerine baktıklarını ifade eden Metin Öztürk, "Biz hemen hemen her gün sosyal medyadan bir paylaşım yapıyoruz. Her hafta yaptığımız en önemli paylaşım ’Konsantrasyon.’ Biz konsantrasyonu asla bozmuyoruz. Çünkü hedefimiz sadece şampiyon olmak değil, 105 puanlık bir yolculuğun içindeyiz. 5 maçı da kazanıp, 105 puanla bitirmek istiyoruz. Sonuna kadar her maçın hakkını vermek istiyoruz. Diğer takımların sıralamadaki yerleri kendilerini ilgilendiriyor. Biz sadece Galatasaray’a bakıyoruz" şeklinde konuştu. "Galatasaray’ın resmi görüşlerini başkanımız dile getiriyor" Türkiye Futbol Federasyonu’nun aldığı seçim kararıyla ilgili de konuşan Öztürk, "Kulübü her konuda başkan temsil eder. Ben şu an Adana yolculuğunda kafile başkanıyım. Onunla ilgili konuşuyorum. Galatasaray’ın resmi görüşlerini başkanımız dile getiriyor" açıklamasında bulundu. Transfer çalışmalarının devam ettiğini aktaran sarı-kırmızılıların ikinci başkanı, "Scout ekibinin çalışmaları her an devam ediyor. Bir sonraki yılın çalışmalarını yapıyorsunuz. Bu konuda yetkili Başkan Vekilimiz Erden Timur. Futbol ona bağlı. Erden Bey, scout ekibi ve hoca hemen hemen her hafta bir araya geliyor. Hem gündemimizde devam eden şampiyonluk yolculuğumuz hem de önümüzdeki sezon inşallah gerçekleşecek olan Şampiyonlar Ligi’ndeki pozisyonumuzla ilgili tüm gayretleri gösteriyorlar" diyerek sözlerini tamamladı.
Eskişehir Bu proje ile istilacı balık türlerinin popülasyonu azaltılacak Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından hazırlanarak Tarım ve Orman Bakanlığınca onaylanan ‘Sakaryabaşı Mevkiindeki İstilacı Balık Türlerinin Son Durumu ve İstilacı Türlerle Mücadelede Etkin Av Araçlarının Belirlenmesi Projesi’ çalışmaları başladı. Türkiye’de göl, baraj gölü, gölet ve akarsular genelinde 1980’li yılların ikinci yarısından itibaren yapılan bilimsel çalışmalarda, istilacı balık türleri tespit edilmeye başlanmıştı. 2000’li yılların ilk yarısından itibaren ise mevcut su kaynaklarında istilacı balık türlerinin popülasyon yoğunluklarının hızla arttığı görülmüştü. Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Çifteler ilçesinde bulunan Sakarya Nehri’ndeki istilacı türleri önleyebilmek için ‘Sakaryabaşı Mevkiindeki İstilacı Balık Türlerinin Son Durumu ve İstilacı Türlerle Mücadelede Etkin Av Araçlarının Belirlenmesi Projesi’ni hazırladı. Tarım ve Orman Bakanlığınca onaylanan proje çerçevesinde 15 Nisan 2024 tarihi itibariyle, Çifteler ilçesi sınırları dâhilinde bulunan Sakarya Nehri’nin Sakaryabaşı mevkii ile Eminekin bendi arasındaki yaklaşık 12 kilometre ve su yüzey alanı 200 hektar olarak belirlenen bölgede başladı. Çalışmalarına başlanan proje ile; Çifteler ilçesi Sakaryabaşı mevkiindeki istilacı ve doğal türlerin kompozisyon dağılımları belirleneceği, istilacı türlerin yaş, boy, ağırlık dağılımları; büyüme, kondisyon gibi temel parametreleri ile mide içeriği analizleri yapılacağı, balıkçılık biyolojisi açısından değerlendirilmesi gerçekleştirileceği ve istilacı türlere yönelik en verimli av aracı tespit edilerek, istilacı türlerin popülasyon yoğunluğunun azaltılmasında kullanımı sağlanacağı belirtildi. Proje sonunda istilacı türlerin popülasyonunu azaltmak, böylelikle mevcutta bulunan doğal türlerin beslenme, büyüme ve üreme şartları üzerindeki istilacı tür baskısının ortadan kaldırılacağının hedeflendiği açıklandı.