GÜNDEM - 25 Eylül 2020 Cuma 14:54

6-8 Ekim olaylarında babasını kaybeden Şener: 'Bu PKK topluluğu, zalim bir topluluktur'

A
A
A
6-8 Ekim olaylarında babasını kaybeden Şener: 'Bu PKK topluluğu, zalim bir topluluktur'

Van’da 6-8 Ekim olaylarında öldürülen babası Mehmet Latif Şener’i mezarında ziyaret eden Müslüm Şener, “Babamın ahı yerde kalmadığı için mutluyum” dedi.

6-8 Ekim 2014 yılında çıkan Kobani olaylarında göstericiler 17 Ekim 2014 tarihinde Mehmet Latif Şener’i evine gittiği sırada arkasından vurarak öldürmüştü. Bugün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, ‘Kobani' bahanesiyle 6-8 Ekim 2014'te düzenlenen eylemlere ilişkin soruşturma kapsamında 7 ilde 82 kişi için gözaltı kararı verilmesi üzerine Mehmet Latif Şener’in oğlu Müslüm Şener babasının mezarını ziyaret etti. Babasının kabrindeki çiçekleri sulayan Şener dua etti.

İHA muhabirine açıklamada bulunan Şener, babasının 6-8 Ekim olaylarında PKK ile mücadele edenlerden biri olduğunu ifade etti. PKK ile mücadelesinden dolayı onların kara listesinde adı olduğunu dile getiren Şener, “Kobani olayları Diyarbakır’dan sonra Van’a sıçradı. Van’da esnafın dükkanlarını yıktılar, yaktılar, onlarla mücadele eden insanları tehdit ederek sindirmeye çalıştılar. Van’da da olaylarda babam ön planda olduğu için onların kara listesindeydi. Babamı birkaç kez tehdit ettiler ama babam tehditlere boyun eğmedi. Onlara mücadelelerinin hükümsüz olduğunu ve onlara boyun eğmeyeceğini söylüyordu. Bir iki kez babamın dükkanına gelip, ‘Davamıza zarar veriyorsun, kendine dikkat et, bu davadan vazgeç’ diyorlardı. Babam da; ülkesini, milletini seven, İslami hassasiyetlere sahip bir insandı. Her zaman onların mücadelesinin yanlış olduğunu söylüyordu. Onlara ‘Siz bizim Kürt gençliğimizi kandırıyorsunuz, dağa götürüyorsunuz’ derdi. Babam; bunların ahlaktan yoksun bir şekilde büyütüldüğünü ve bunların batının oyunu olduğunu, bu gençlerin hem İslam’dan hem de ülkelerinden uzaklaştırıldığını taziyelerde olsun, düğünlerde olsun söylerdi. Bundan dolayı da bir hafta sonra özellikle kod adı ‘Cudi’ olan bir katil dükkana kadar gelip babamın ses kaydını alıyor, babamı tehdit ediyordu. Babam da bunları aldırış etmiyordu. Hatta bir iki hafta kala sanki bir şeyleri sezmiş gibi arabasını da götürmedi. Bunlar üç gün babamı takip ediyorlar. Takip ettikten sonra patika bir yolda depremde yıkık olan bir evde pusu kuruyorlar. Oradan geçtiği sırada arkadan silahla babamı şehit ediyorlar” dedi.

“Mazlumların ahı asla yerde kalmaz, buna inanıyoruz”

Ankara’da bu sabah başlatılan operasyonların kendilerini memnun ettiğini dile getiren Şener, “Bu konuda kalben belki rahatlamıyoruz. Mazlumların ahı asla yerde kalmaz, buna inanıyoruz. Devletimizin bu çabalarından dolayı teşekkür ediyoruz. Kimin eli bu olayların içindeyse cezalandırılması bizi memnun eder. Bu PKK topluluğu, zalim bir topluluktur. Bunlar ne çocuk, ne yaşlı, ne kadın dinlemezler. Sadece kendi menfaatleri neyse onu uygularlar. Onların hiçbir ahlaki yapıları yoktur. Birçok insanın parmağı var. Selahattin Demirtaş’tan en aşağıdaki insana kadar. Bazı gazeteciler bunları masumlaştırmaya çalışıyor ama bu emri baştaki insanlar veriyor. Bunların cezalarını çekmesi tabiki bizleri memnun eder. Bugünkü operasyondan dolayı babam aklıma geldi. Hem mazlumların ahı yerde kalmayacak şekilde bu zalimlerin tutuklanmasından dolayı hüzünlenme oldu. Babamı bu vesileyle ziyaret ettim. Bu zalimler inşallah bu topraklarda, bu coğrafya üzerinde yok olurlar. Yok olmaya da mahkumdurlar. Bundan dolayı da mutluyuz” ifadelerini kullandı.

6-8 Ekim olaylarında babasını kaybeden Şener: 'Bu PKK topluluğu, zalim bir topluluktur'

Şener’i öldürenlere ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet

Van 2. Ağır Ceza Mahkemesinde 2015 yılında görülen davanın karar duruşmasında, Kobani olayları sırasında evine giden 65 yaşındaki Şener'i ensesinden silahla vurarak öldürdükleri gerekçesiyle tutuklu yargılanan
2 sanığa ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 10 yıl 6'şar ay hapis cezası verilmişti.

Atilla İdiz
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.