GÜNDEM - 09 Aralık 2019 Pazartesi 13:20

ABD, göçmenlere duvar örerken, Türkiye kucak açıyor

A
A
A
ABD, göçmenlere duvar örerken, Türkiye kucak açıyor

ABD, Honduras, Guatemala ve El Salvador'dan ayrılarak sınıra gelen binlerce göçmene duvar örerken, Türkiye, terörden kaçarak ülkeye sığınan binlerce Suriyeliye kucak açmaya devam ediyor.

Suriye’de yaşanan iç savaşın ardından binlerce Suriyeli evlerini, yurtlarını ve aile bireylerini geride bırakarak Türkiye’ye kaçmıştı. Esad rejimi ve terör örgütleri tarafından gerçekleştirilen terör saldırıların ardından hayatta kalma mücadelesinin veren göçmenlere kucak açan Türkiye, ülkesine sığınmaya çalışan mültecilere duvar ören ABD’ye örnek niteliğinde. Türkiye, Avrupa Birliği’nin vat ettiği ancak sözünde durmadığı yardıma rağmen mültecileri geri çevirmedi.

Orta Amerika'nın çeşitli ülkelerinden ayrılan binlerce göçmen, ABD Başkanı Donald Trump'ın tüm tehditlerine ve bölgede alınan önlemlere rağmen ABD-Meksika sınırına akın etmeye devam ediyor. Honduras, Guatemala ve El Salvador'dan kötü yaşam koşulları gerekçesiyle ayrılmak isteyen göçmenler, Ekim ayından beri ABD sınırından geçmek için yolculuk yapıyor. Ülkelerindeki çeşitli şiddet olayları ve kötü yaşam koşulları sebebiyle ABD'ye iltica etmek isteyen göçmenler sınırda yer alan barınaklara akın etmeye devam ediyor. ABD-Meksika sınırında yer alan Tijuana kentinde bulunan San Ysdro sınır kapısına ulaşan göçmenler, şehirde yer alan bir beysbol sahasında kurulan çadırlara yerleşiyor. İlk kafilenin sınıra ulaşmasının ardından her geçen gün artan göçmen sayısı nedeniyle ABD-Meksika sınırında yer alan Tijuana kentindeki barınaklarda yer kalmadı.

Trump’tan göçmenlere istilacı

Ülkelerindeki yoksulluktan kaçarak yeni iş bulma ümidiyle ABD'ye geçmek isteyen göçmenleri "istilacı" olarak tanımlayan Donald Trump, göçmenlere yönelik tehditlerini sürdürüyor. Trump’ın göçmen ve sığınmacı politikaları ile kanunlar üzerinde yaptığı çalışmalar endişeye neden oluyor. Trump, 2019 mali yılı içerisinde 76 bin 20 çocuk, 403 bin 682 aile ve 301 bin 806 yetişkin olarak ABD’nin Meksika ile olan güney batı sınır bölgesinde yakalanan 851 bin 508 belgesi olmayan göçmeni, ekonomi ve güvenlik tehdidi olarak görüyor.
2018 yılı verilerine 327 milyon kişinin yaşadığı ve kişi başına Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYP) 60 bin dolara yakın seviyede bulunduğu ABD’de özellikle tehlikeli bölgelerden gelen sığınmacıların başvurularına getirilmesi öngörülen bazı uygulamaların sığınmacıların insan haklarını ve hayatlarını tehlikeye atabileceği konusunda uyarıda bulunuluyor. Uygulamaya konulması planlanan kanunlar arasında bulunan ABD sınırına gelip sığınma talep edenlerin ülkelerine yani hayati tehlikede bulunduklarını iddia ettikleri bölgelere geri gönderilerek sığınma taleplerini oradan yapmaları kuralı hem Birleşmiş Milletler hem de ABD’nin kendi insan hakları politikaları ile çelişiyor.

ABD’nin örnek alması gereken ülke Türkiye

Özellikle kişi başına GSYP’nin 2017 yılı verilerinde 11 bin dolara yakın olduğu Türkiye’nin Suriye’den gelen mülteciler konusunda yaptığı çalışmalar ve ABD’nin bu konudaki eleştirileri ile kıyaslandığında ABD’nin özellikle bu alanda neden Birleşmiş Milletlerden ve özellikle demokrat birçok Amerikalıdan eleştiri aldığını anlamak zor değil. Türkiye’de kayıt altında 1 milyon 733 bin 14’ü 18 yaşının altında 3 milyon 687 bin 244 Suriyeli göçmen bulunurken, Türkiye sadece gönüllü ve isteğe bağlı olarak Suriyelilerin dönüşünü destekliyor ve geri dönüşler için yaptığı operasyonlar ile güvenli bölgeler oluşturuyor.

Birleşmiş Milletler Evrensel İnsan Hakları Beyannamesinde de yer aldığı üzere her bireyin sığınma talep etme hakkına karşı olduğu iddia edilen “Meksika’da Kal” ve benzeri ABD Göçmenlik kural ve uygulamaların birçok göçmenin hayatına mal olabileceğinden endişe ediliyor.

Göçmenler ne istiyor?

Honduras, Guatemala ve El Salvador'dan ayrılmak isteyen ve Meksika sınırındaki Tijuana şehrine ulaşan göçmenler, ülkelerini yoksulluk ve şiddet olayları sebebiyle terk ediyor. Yoksulluk, baskı ve şiddet altında olan göçmenler, ülkelerinden kendileri ve aileleri için daha iyi bir gelecek amacıyla evlerinden ayrıldıklarını söylüyor. Yaşadıkları bölgenin silahlı çeteler tarafından saldırılara uğradığını belirten göçmenlerin çoğu çocuklarıyla beraber yolculuk ediyor.

Yeni umutlarla ABD sınırını geçmeye çalışan göçmenler, gidecekleri bölgede iş bulmayı hedefliyor. Mevcut kazançlarından daha fazla kazanç elde edecekleri umuduyla yollara düşen göçmenler, geride bıraktıkları ailelerine, yakınlarına para göndermek istiyor.

Aydın Tuna Palabıyıkoğlu
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa (Özel) Toz taşınımında solunum rahatsızlığı olanlar risk altında Meteoroloji Genel Müdürlüğü; Kuzey Afrika’dan beklenen toz taşınımı uyarısı yaptı. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Arzu Ertem Cengiz, solunum ve kronik rahatsızlığı bulunanların yanı sıra yaşlı hamile ve çocukların da toz taşınımı sırasında risk altında olduğunu ifade etti. Mecbur kalınmadığı taktirde dışarıya çıkılmaması gerektiğini söyleyen Cengiz, zorunlu durumlarda maske takılması gerektiğini kaydetti. Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan değerlendirmelerde Marmara’nın güneyi, İç Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu ile Batı Karadeniz’in iç kesimlerinde yer yer toz taşınımı beklenildiği açıklandı. Kuzey Afrika’dan beklenen çöl tozlarının hava kirliliği ve görüş mesafesini düşürmesine karşı yerel yönetimler vatandaşlara tedbirli olmaları konusunda uyarılarda bulundu. Ayrıca uzmanlar toz taşınımına uzun süreli maruz kalınması durumunda solunum yetmezliğine varabilecek rahatsızlıklar nedeniyle en yakın sağlık kuruluşuna gidilmesi gerektiğini dile getirdi. Solunum ve kronik rahatsızlığı bulunanların yanı sıra yaşlılar, hamileler ve çocukların risk altında bulunduğunu ifade eden uzmanlar, mümkün olduğunca toz taşınımı geçene kadar dışarı çıkılmaması, mecburi durumlarda ise maske takılması gerektiğini kaydetti. Uzmanlardan maske uyarısı Mecbur kalınmadığı taktirde dışarıya çıkılmaması gerektiğini ifade eden Acıbadem Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Arzu Ertem Cengiz, “Toz taşınımı dediğimiz dönem 3 gün boyunca ülkemizde çöl tozlarının yoğun olarak görülmesi demek. Hava kirliliğine neden olarak görüş mesafesini bozabildiği gibi özellikle solunum rahatsızlığı bulunan hastalarımızda, solunum sıkıntısına neden olabilir. Özellikle astım ve alerjisi olan kişilerde astım atağı gibi solunum sıkıntılarının yoğun olduğu dönemlere neden olabilir. KOAH’lı (kronik obstrüktif akciğer) ve kronik hastalığı olan kişilerde de solunum sıkıntısı ataklara neden olabilir. Bu dönemde en önemlisi toza maruz kalmamaktır. Kronik ve ciddi hastalığı olan kişilerin bu dönemde mümkünse dışarıya çıkmamasını tavsiye ediyoruz. Dışarıya çıkmaları gerekiyorsa özellikle toza karşı koruyu N95 gibi kullanmaları, bulamıyorlarsa bile normal maske faydalı olabilir. Maske kullanmak bu dönemde çok önemli. Astım hastalıklarında özellikle atağı tetikleyebilir, astım krizine neden olabilir. Böyle bir durum oluştuğunda hastaların bir sağlık kuruluşuna başvurarak etkili bir astım tedavisi almaları gerekebilir” şeklinde konuştu. Solunum rahatsızlığı bulunanlar kadar yaşlı, hamile ve çocuklar da risk altında Kronik rahatsızlığı bulunanların yanı sıra çeşitli grupların da risk taşıdığını belirten Cengiz, “Yaşlılarda ek hastalıklar, kronik rahatsızlıklar daha fazla olduğu için onlar daha hassas. Hamileler ve çocuklar etkilenebilir. Solunum hastalığı olanlar ekstra risk altında. Çünkü bu tozlar çok küçük partiküller halinde olup solunum yollarını etkileyebilmekte, hastalarda atakları tetikleyebilmektedir. Uzun süreli maruz kalma durumunda solunum yetmezliğine görülebilir Toz taşınımına uzun süreli maruz kalınmaları durumunda solunum yetmezliğine varan ciddi rahatsızlıklar görülebileceğine dikkat çeken Cengiz, “Kriz atak dediğimiz kriz tablosuna neden olabilir. Ciddi solunum sıkıntısı, hatta çok fazla maruz kalınırsa solunum yetmezliğine bile neden olabilir. Bizim en çok beklediğimiz tablo, öksürük ile birlikte nefes darlığı ve atak tablosudur” ifadelerini kullandı.