GÜNDEM - 14 Aralık 2018 Cuma 06:42

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül cezaevi rakamlarını açıkladı

A
A
A
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül cezaevi rakamlarını açıkladı

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Uyuşturucudan 57 bin 674 kişi cezaevinde. Yani bunları almayalım diyorsak, mahkemeler getiriyor, buna yönelik kapasite artırılıyor, yapılıyor. Cinsel suçlardan 19 bin 66 kişi, terörden 44 bin 690 kişi" dedi.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, FETÖ mensuplarının ihanetlerinin hesabını yargı önünde verdiklerini söyleyerek, "Adalet mekanizmasını araçsallaştıran FETÖ, yargı sistemine, milletimizin adalet beklentisine ve adalete duyulan güvene de en büyük kötülüğü yapmıştır. Elbette yargı sistemimiz başta olmak üzere Türkiye 15 Temmuz'dan sonra bu örgütlü yapıdan kurtulmak için kararlı bir arınma sütrecini başlatmıştır. Devletin tüm kurum ve kuruluşlarıyla bu arınma sürecinin başarıyla tamamlamaya kararlıyız. 15 Temmuz'daki hain kalkışmaya eylemli olarak katılanlar darbeciler hakkında davcalar kesin hüküm yolunda ilerlemektedir. 236 dosyada ilk derece mahkeme kararlarını vermiştir, 53 dosyada yargılamalar devam etmektedir. Yargı mercilerimizin doğruyu bulma, adalete, hakkaniyete uygun sonuçlara ulaşma, haklıyı haksızdan, suçluyu masumdan ayırma yönündeki çabalarını takdirle izliyoruz, takip ediyoruz. Bizim bu mücadelede iki kırmızı çizgimiz var. Bunlardan birincisi, bu mücadelenin asla rehavete kapılmadan, amacını kaybetmeden sürmesidir. İkincisi, haktan, hukuktan ve adaletten asla ama asla taviz verilmemesidir. Bir tek suçlunun cezasız kalmasına da bir tek masumun haksızlığa uğramasına da asla tahammül edemeyiz. Yaş ile kurunun ayrılması elbette yargının temel görevidir. Soruşturma ve kovuşturmaların bu hassasiyet içerisinde sürmesi, ilgisiz isimler ve toplumsal kesimlerin bu süreç içerisinde incitilmemesini, bu mücadelenin sosyal meşruiyeti ve başarısı için de vazgeçilmez bir unsur olarak görüyoruz" ifadelerini kullandı. 

Gül, cezaları arttırdıklarına işaret ederek, " Cinsel saldırıdan üç yıl yatıyordu daha önce, şimdi dokuz yıl yatıyor; bunu Hükûmetimiz artırdı Meclisimizin takdiriyle. 'Yani bu arada 4-5 kez boşalacakken cezaevleri niye kalabalık?' Uyuşturucudan 57 bin 674 kişi cezaevinde. Yani bunları almayalım diyorsak, mahkemeler getiriyor, buna yönelik kapasite artırılıyor, yapılıyor. Cinsel suçlardan 19 bin 66 kişi, terörden 44 bin 690 kişi. Değerli arkadaşlar, adam öldüren birisi 2005 öncesi dokuz yıl yatıyordu, bugün yirmi dört yıl yatıyor. Dokuz yıl yatıp çıkıyordu, istiyorsanız dokuz yıl yatsın, cezaevlerini boşaltırız. Meclisin elinde, bugün verin teklifi bunu eleştiren arkadaşlarımız, hemen cezaevlerinde bu sayılar gider. Yani ben burada bir realiteyi söylüyorum. Adam öldürmeden dokuz yıl yatıp çıkıyordu, şimdi yirmi dört yıl" dedi. 

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, sıfır atık projesiyle israfın önlenmesinin, kaynakların daha verimli kullanılmasının, atık oluşumunun sebeplerinin gözden geçirilmesiyle atık oluşumunun engellemesinin, atığın ayrıştırılmasının ve geri kazanımının hedeflendiğini belirterek, "2023 yılına kadar tüm ülkede sıfır atık sisteminin kurulumu tamamlanacaktır. Uygulamanın 2023 yılında tamamen faaliyete geçmesiyle yıllık 20 milyar lira tasarruf, 100 bin kişiye de doğrudan istihdam sağlamayı hedeflemekteyiz. Atık toplama maliyetlerinin yüksek olması ve yerel yönetimlerin atık yönetimine ayırdıkları bütçenin yetersizliği nedeniyle etkin kaynakta ayırma sistemlerinin oluşturulamaması geri kazanılabilir atıkların ekonomiye kazandırılması sürecini olumsuz etkilemektedir" şeklinde konuştu. 

Kurum, kentsel dönüşüm ile şehirlerin afet riskine karşı dayanıklı olmasının amaçlandığını belirterek, "Ülke genelinde 6306 sayılı kanun kapsamında 8 milyon 734 milyon kaynak kullanılmıştır. Ayrıca 6306 sayılı kanunun uygulanmasında yaşanan sorunları çözmek ve dönüşümünü hızlandırmak üzere kanun teklifiyle birlikte 10 Aralık 2018 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Düzenleme ile başta bina tamamlama sigortası olmak üzere dönüşümün önünü açacak ve hızlandıracak uygulamalar getirmektedir" diye konuştu. 

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, tarımdaki desteklerden bahsederek, "2019 yılında 16 milyara varan destekler var. Yani her zaman bunu konuşuyor olabiliriz, ben de Bakanlığa gelir gelmez şunu sordum: "Arkadaşlar, bu kadar destek veriyoruz, bu işin bir etki analizine bakalım." Hakikaten de bakmak o kadar kolay da değil ama etki analizine şöyle bir baktığımız zaman -genel bir perspektif yapalım- on altı yılda destekler 8 kat artmış, yüzde 20 bitkisel üretim artmış, yüzde 180 hayvansal üretim artmış, yüzde 146 süt üretimi artmış. Desteklerle ilgili genel bir ufak eleştiri oldu burada, kalan desteklerin ödenmesiyle ilgili. Yılbaşından önce bütün kalan destekleri ödeyeceğiz" ifadelerini kullandı. 

Şarbon konusunda Pakdemirli, "Bakın, şarbon bir deri hastalığıdır, antibiyotikle geçer ve hayvanlardan insana bulaşabilir. Bununla ilgili hiçbir şekilde yakın bir zamanda Türkiye'de ölüm vakası olmamıştır insanlarda ve geçen yıl, ondan önceki yıl, ondan bir önceki yıl, ondan bir önceki yıl Türkiye'de ne kadar görüldüyse o kadar görülmüştür. Bu, ithal gelen hayvanlarla ithal edilen bir şey değildir çünkü Brezilya'dan bir hayvanı yüklediğiniz zaman kuluçka süresi beş gündür. Buraya transfer süresi otuz gün olan bir hayvanın beş gün içerisinde yolda ölmesi lazım. Bu çok basit şeyleri lütfen ama lütfen aklınızda tutun. Bakın, şarbonu konuştuğunuz sürece yavrularınızın okullarından gereksiz yere menülerinden etler çıktı, gereksiz yere Türkiye'de et tüketimi düştü. Bize bugün diyorsunuz ya 'Eti fazla ithal etmişsin'. Yok, et tüketimi Türkiye'de düştü. Bu konunun artık Türkiye'de mevzu olmaması gerekiyor. Hangi düşünceye sahip olursa olsun hiçbir Bakan, hiçbir hükûmet vatandaşına bile bile kötü bir ürün yedirmez" dedi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Yozgat Engelli aracıyla çıktığı iyilik yolunda her gün ihtiyaç sahiplerine ekmek ve gıda taşıyor Suudi Arabistan’da 29 yıl önce çalıştığı inşaatın 8’inci katından düşerek engelli kalan Mehmet Taşçı, memleketi Yozgat’ın Sorgun ilçesinde hayırseverlerin ve fırıncıların katkısıyla aldığı ekmek başta olmak üzere temel ihtiyaç malzemelerini 3 tekerli engelli aracıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Suudi Arabistan’ın Medine kentinde geçirdiği kazanın ardından ağır yaralanan ve 32 ameliyat geçiren 60 yaşındaki Mehmet Taşçı, 9 gün süren bir komanın ardından uyanarak hayata yeniden tutunmayı başardı. Memleketi Yozgat’ın Sorgun ilçesine kesin dönüş yapan ve yaşadığı zorlukları göz önüne alan Taşçı, hayatının geri kalanını ihtiyaç sahibi ailelere yardım etmeye adadı. Koltuk değnekleri yardımıyla güçlükle yürüyebilen Taşçı, malulen emekli olduktan sonra boş oturmak yerine ihtiyaç sahiplerine faydalı olma adına Sorgun ilçesinde fırıncı esnafı ve hayır sahiplerinin de desteğiyle 9 yıl önce bir projeyi hayata geçirdi. Taşçı, fırıncı esnafı başta olmak üzere diğer esnaf ve hayırseverlerin katkısı sayesinde fırınlardan aldığı ekmekleri ve gıda paketlerini 3 tekerli engelli aracıyla yaz kış demeden ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine dağıtmaya başladı. Ramazan ayında da her gün engelli aracıyla Sorgun sokaklarını dolaşarak yaklaşık 100 aileye fırından aldığı sıcak ekmeleri ulaştıran Taşçı’nın en büyük motivasyon kaynağı da insanların memnuniyeti oluyor. Vatandaşlar da Taşçı’nın getirdiği ekmeklerle iftarlarını açmanın mutluluğunu yaşıyor. İlçe halkından Fatma Bulut, “Mehmet ağabeyden Rabbim razı olsun. Her zaman ekmeğimizi evimize getiriyor. Gıda ihtiyaçlarımızı da karşılıyor. İftarda da ekmeğimizi her gün getiriyor” dedi. “Fırıncılar olarak biz de kendisine destek oluyoruz” Fırın esnaflarından Ahmet Paşaoğlu da ilçedeki ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılması için ekmek yardımında bulunduklarını söyleyerek, “Mehmet ağabey yıllardır yaz kış demeden her gün bütün fırınları dolaşıp tüm hayırları alıp ihtiyaç sahiplerine götürüyor. Rabbim ondan razı olsun. Biz de ekmekleri veriyoruz. O da ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. İhtiyaç sahiplerine kendi tekerlekli aracıyla herkesin ekmeğini götürüyor. Fırıncılar olarak biz de vatandaşlarımıza destek oluyoruz” şeklinde konuştu. “Alan el ile veren el birbirini görmüyor” Gönüllü olarak her gün ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine tekerlekli sandalyesi ile sıcak ekmek götürmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Mehmet Taşçı, “Suudi Arabistan’ın Medine şehrinde inşaatta çalışırken 8. kattan düştüm. El Sahra Hastanesinde yatarken aklıma bir fikir geldi. Ya Rabbim bana yaşama imkanı verirsen, değneklerle olsun nasıl olursa olsun kalan ömrümü senin yolunda kullanacağım diye Rabbime bir sözüm vardı. Bu sözümden dolayı yola çıktım. Çok şükür 9 yıldır ilçemizde sabah saat 09.00’da tüm fırınları geziyorum. Vatandaşların destekleriyle toplanan parayla fırından ekmeklerimizi alıyorum. Diğer esnaf kardeşlerimiz ve Sorgunlu hayırsever vatandaşlarımız da destek oluyor. Onların hayırlarıyla aldığım ekmek ve gıda paketlerini ihtiyaç sahibi ailelere mahalle mahalle gezerek ulaştırıyorum. Bu da bana mutluluk veriyor. Bu işi kendi aracımla gönüllü olarak yapıyorum. Ben burada bir köprü oluşturuyorum. Veren el ile alan el birbirini görmüyor. Ben almış olduğum yardımı ihtiyaç sahiplerine ulaştırarak bunun mutluluğunu yaşıyorum” ifadelerine yer verdi.
Yozgat Engelli aracıyla çıktığı iyilik yolunda her gün ihtiyaç sahiplerine ekmek ve gıda taşıyor Suudi Arabistan’da 29 yıl önce çalıştığı inşaatın 8´inci katından düşerek engelli kalan Mehmet Taşçı (60), memleketi Yozgat´ın Sorgun ilçesinde hayırseverlerin ve fırıncıların katkısıyla aldığı ekmek başta olmak üzere temel ihtiyaç malzemelerini 3 tekerli engelli aracıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Suudi Arabistan’ın Medine kentinde geçirdiği kazanın ardından ağır yaralanan ve 32 ameliyat geçiren 60 yaşındaki Mehmet Taşçı, 9 gün süren bir komanın ardından uyanarak hayata yeniden tutunmayı başardı. Memleketi Yozgat’ın Sorgun ilçesine kesin dönüş yapan ve yaşadığı zorlukları göz önüne alan Taşçı, hayatının geri kalanını ihtiyaç sahibi ailelere yardım etmeye adadı. Koltuk değnekleri yardımıyla güçlükle yürüyebilen Taşçı, malulen emekli olduktan sonra boş oturmak yerine ihtiyaç sahiplerine faydalı olma adına Sorgun ilçesinde fırıncı esnafı ve hayır sahiplerinin de desteğiyle 9 yıl önce bir projeyi hayata geçirdi. Taşçı, fırıncı esnafı başta olmak üzere diğer esnaf ve hayırseverlerin katkısı sayesinde fırınlardan aldığı ekmekleri ve gıda paketlerini 3 tekerli engelli aracıyla yaz kış demeden ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine dağıtmaya başladı.Ramazan ayında da her gün engelli aracıyla Sorgun sokaklarını dolaşarak yaklaşık 100 aileye fırından aldığı sıcak ekmeleri ulaştıran Taşçı’nın en büyük motivasyon kaynağı da insanların memnuniyeti oluyor. Vatandaşlar da Taşçı’nın getirdiği ekmeklerle iftarlarını açmanın mutluluğunu yaşıyor. İlçe halkından Fatma Bulut, “Mehmet ağabeyden Rabbim razı olsun. Her zaman ekmeğimizi evimize getiriyor. Gıda ihtiyaçlarımızı da karşılıyor. İftarda da ekmeğimizi her gün getiriyor" dedi. “Fırıncılar olarak biz de kendisine destek oluyoruz” Fırın esnaflarından Ahmet Paşaoğlu da ilçedeki ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılması için ekmek yardımında bulunduklarını söyleyerek, “Mehmet ağabey yıllardır yaz kış demeden her gün bütün fırınları dolaşıp tüm hayırları alıp ihtiyaç sahiplerine götürüyor. Rabbim ondan razı olsun. Biz de ekmekleri veriyoruz. O da ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. İhtiyaç sahiplerine kendi tekerlekli aracıyla herkesin ekmeğini götürüyor. Fırıncılar olarak biz de vatandaşlarımıza destek oluyoruz” şeklinde konuştu. “Alan el ile veren el birbirini görmüyor” Gönüllü olarak her gün ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine tekerlekli sandalyesi ile sıcak ekmek götürmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Mehmet Taşçı, “Suudi Arabistan’ın Medine şehrinde inşaatta çalışırken 8. kattan düştüm. El Sahra Hastanesinde yatarken aklıma bir fikir geldi. Ya Rabbim bana yaşama imkanı verirsen, değneklerle olsun nasıl olursa olsun kalan ömrümü senin yolunda kullanacağım diye Rabbime bir sözüm vardı. Bu sözümden dolayı yola çıktım. Çok şükür 9 yıldır ilçemizde sabah saat 09.00’da tüm fırınları geziyorum. Vatandaşların destekleriyle toplanan parayla fırından ekmeklerimizi alıyorum. Diğer esnaf kardeşlerimiz ve Sorgunlu hayırsever vatandaşlarımız da destek oluyor. Onların hayırlarıyla aldığım ekmek ve gıda paketlerini ihtiyaç sahibi ailelere mahalle mahalle gezerek ulaştırıyorum. Bu da bana mutluluk veriyor. Bu işi kendi aracımla gönüllü olarak yapıyorum. Ben burada bir köprü oluşturuyorum. Veren el ile alan el birbirini görmüyor. Ben almış olduğum yardımı ihtiyaç sahiplerine ulaştırarak bunun mutluluğunu yaşıyorum” ifadelerine yer verdi.
Trabzon Aydın, Ortahisar’ın önemli sorununa neşter vuracak AK Parti Ortahisar Belediye Başkan Adayı Ergin Aydın, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimi kapsamında hemşehrileri ile bir araya gelmeye devam ediyor. Aydın, gerçekleştirdiği ziyaretlerde, hayata geçirmek için “14 İlkede 61 Proje” hazırladıklarını belirterek Ortahisar Belediyesi’ni istişare kültürü ile yönetmek için vatandaşların oyuna talip olduklarını belirtti. Aydın, “En Mutlu Şehir’ hedefi ile Ortahisar ilçemizdeki başarılı hizmet çıtasını daha da yukarıya çıkartmak için göreve talibiz. 31 Mart’ta sandıktan zaferle çıktığımızda şehrimizde ortak akıla önem veren yönetim anlayışı sergileyeceğiz ve beklenen projeleri hayata geçireceğiz. Bunları yaparken hemşehrilerimizin yaşantılarını da kolaylaştırmak adına çalışacağız. Göreve geldiğimiz ilk anda öncelikle istihdam ağırlıklı projelere önem vereceğiz. Çağlayan Vadisi’nde bir çay fabrikasını hayata geçirmek için girişimlerimiz var. Böylelikle Ortahisar’da vatandaşlarımızın istihdam sıkıntısına çözüm bulmak amacındayoz. Bu fabrikada turizm odaklı ürünler yaparak şehre kültürel anlamda da katkı sunmayı düşünüyoruz. Bu konuda ÇAYKUR ile görüşmelerimiz sürüyor” dedi. "Kırsal üretim kentsel tüketim" Aydın, “OR-KOOP Kırsal Üretim Kentsel Tüketim Projemiz ile kurulacak kalkınma kooperatifleriyle kırsalda ve kentte üretilen el emeği yerel ürünlerin oluşturulacak bir marka etrafında toplanarak paketlenmesinden pazarlanmasına kadar olan sürecin takip edildiği modern ve dijital her türlü imkânın kullanılacağı bir sistem organize edeceğiz. Kırsal mahallelerimizde yerel üretimi desteklemek ve kırsal istihdama katkıda bulunmak amacıyla modern tekniklerinin kullanıldığı seralar oluşturularak halkımızın hizmetine sunulacak. Oluşturacağımız kadın destek kooperatifleri aracılığıyla eğitim, tohum gibi destekler sağlanarak kırsal üretim özendirilecektir. İlimiz kırsal mahallerinde meyvelerin hiçbir şekilde ekonomik değerlerinin oluşmadığı ve çoğunluğun tüketilmeden çürümeye terkedildiği bilinmekte. Ortahisar Belediyemizin kuracak olduğu bir tesisle adeta atıl durumda bulunan ve göz ardı edilen ürünler ciddi bir ekonomik ürüne dönüştürülecek” diye konuştum.
İstanbul İstanbul’da ilginç kavgalar kamerada: Birbirlerinin saçlarını bırakmadılar, vale ile taksici kavga etti Sarıyer’de vale ile bir taksi sürücüsü arasında araç park yeri anlaşmazlığından dolayı bıçaklı kavga çıktı. İstiklal Caddesi’nde ise kavga ederken birbirlerinin saçını tutan iki kadın, dakikalarca o pozisyondan kalarak ayrılmadı. Tarlabaşı’nda ise kaldırımda tartışan iki genç, uzun süre birbirlerini ittirdi. O anlar vatandaşların cep telefonu kameralarına yansıdı. İstanbul’un çeşitli ilçelerinde sokakta ve trafikte yine sinirler gerildi. Bazı vatandaşlar arasında kimi zaman park yeri anlaşmazlığı, kimi zaman da başka nedenlerle kavga çıktı. Sarıyer’de vale ile taksi sürücüsü arasında park yeri anlaşmazlığından dolayı tartışma çıktı. Yaşanan tartışmanın ardından öfkeli vale, taksi sürücüsüne bıçak çekerek saldırmak istedi. Çevredeki vatandaşların araya girmesiyle kavgalar büyümedi. O anlar bir vatandaşın cep telefonu kamerası tarafından kaydedildi. Dakikalarca saçlarını bırakmadılar İstiklal Caddesi’nde ise iki kadın, henüz bilinmeyen bir nedenle kavga etmeye başladı. Kavga esnasında birbirlerinin saçlarını sıkı bir şekilde tutan ikili, aynı pozisyonda dakikalarca kalarak hareket edemedi. Buna rağmen saçları bir türlü bırakmayan kadınları çevredekiler şaşkınlıkla izledi. Bir süre sonra kadınların ayrılamayacağını fark eden vatandaşlar, müdahale ederek kavgayı sonlandırıldı. Yaşananlar cep telefonu kamerası anbean yansıdı. Kaldırımda ilginç kavga Beyoğlu Tarlabaşı Bulvarı’nda gece saatlerinde yaşanan olayda ise iki kişi, bilinmeyen bir nedenle kaldırımda sözlü tartışma yaşadı. İkili, uzun süren tartışmanın ardından birbirlerini ittirdi. Kaldırımda yürüyen diğer vatandaşlar ise ikiliye anlam veremeyerek yürümeye devam etti. O anlar bir vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı.
Bilecik Kaymakam Ünal, şehit yakınları ve gazilerle iftarda buluştu Bilecik’in Osmaneli ilçesinde 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 109’uncu yıl dönümü dolayısıyla Kaymakam Yüksel Ünal ve Belediye Başkanı Münür Şahin, şehit yakınları, gaziler ve aileleriyle iftarda bir araya geldi. Osmaneli Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığı tarafından 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 109’uncu yıl dönümü dolayısıyla Göksu Düğün Salonu’nda düzenlenen iftarda konuşan Kaymakam Yüksel Ünal Ünal, devlet olarak her zaman gaziler ve şehit yakınlarının yanında olduklarını söyledi. Bu sene 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 109’uncu yılı mübarek ramazan ayına denk gelmesinden dolayı iftar soframızı kaymakamlığımızın ev sahipliğinde belediye başkanlığımızın destekleri ile şehit ailelerimiz, gazilerimiz ve yakınlarıyla paylaşmaktan gurur ve mutluluk duyduk diyen Kaymakam Ünal “Şehit ve gazi aileleriyle beraber olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirterek, ‘Şehitlerimiz bizler için son derece değerlidir. Onlar bu vatan toprakları için canlarını seve seve feda eden şehitlerimizdir. Gazilerimiz de şehit yarısıdır. Onlarda bu vatan toprakları için canlarını feda etmekten çekinmemişler. Vatan için hizmet vermişler, cephelerde çarpışmışlar ve oradan gazi olarak gelmişlerdir’ dedi. Bugün başımız dik, hür ve bağımsız yaşıyorsak bunu şehit ve gazilerimize borçlu olduğumuzu anlatan Kaymakam Ünal, ‘Bugünü vatan toprakları için kendilerini feda etmekten çekinmeyenlere borçluyuz. Bu yüzden gazilerimiz ve şehit ailelerimiz için bize düsen ne görev varsa her zaman yapmaya hazırız. Devlet her zaman yanlarındadır’ diye konuştu. Programda konuşma yapan Belediye Başkanı Münür Şahin ise şunları söyledi: “Ramazan ayında sizinle beraber olmak, aynı havayı teneffüs etmek, birlik beraberlik içinde olmak çok değerli. Biz kendimizi sizlerin ve ailelerinizin sayesinde güvende hissediyoruz. Allah şehitlerimize rahmet eylesin, gazilerimize de sağlık, sıhhat versin. Bu duygu ve düşüncelerimle Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu ülkeyi bize vatan yapmak için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyorum. Kahraman gazilerimize de sağlıklı ömürler diliyorum. Sizler bu ulusun sonsuza kadar baş tacı olacaksınız." Düzenlenen iftar yemeğine Kaymakam Yüksel Ünal, Belediye Başkanı Münür Şahin, Jandarma Komutanı Teğmen Mustafa Güzel, Emniyet Müdürü vekili Emniyet Amiri Selçuk Karataş, kurum müdürleri, Şehit yakınları, gaziler ve gazi aileleri katıldı.