SPOR - 20 Haziran 2022 Pazartesi 12:58

Ahmet Nur Çebi: 'Wout Weghorst ile ekonomik olarak anlaştık ama olumlu cevap alamadık'

A
A
A
Ahmet Nur Çebi: 'Wout Weghorst ile ekonomik olarak anlaştık ama olumlu cevap alamadık'

Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, transfer gündeminde olan Wout Weghorst ile ekonomik olarak anlaştıklarını ancak futbolcudan henüz olumlu bir dönüş almadıklarını söyledi. Ersin’e taleplerin olduğunu belirten Çebi, Rıdvan’ın ise transfer sürecinin bitmek üzere olduğunu ifade etti.

Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, bir sponsorluk anlaşmasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Türkiye Futbol Federasyonu’nunda kurulların istifa etmesini gerektiğini ifade eden Çebi, “Türkiye Futbol Federasyonu yönetimi görevine başladı. Özellikle TFF’nin çok sıkıntılı bir süreçten geçmesi ve arkasından da erken bir seçime gitmesi söz konusu oldu. Bu seçim gerçekleştirildi ve yeni bir yönetim, başkan var. Hayırlı olsun diliyoruz. Seçilen herkes kendine göre birilerini isteyebilir ancak Türk futbolu adına yeni seçilen yönetime biz Beşiktaş olarak destek olacağımızı, başkana gereken desteği vereceğimizi Türk futbolu ve kulübümüz adına yapmamız gerektiğini düşünüyorum.

Kaostan kimseye fayda çıkmıyor, geçen sene gördük. İtiş kakış var ise kurumlar arasında, hem kurumlar hem de Türk futbolu zedeleniyor, bu sene olmaması lazım. Ben ilk başlardan beri kurumların hepsinin istifa etmesi gerektiğini, yeni başlangıç yapılması gerektiğini söyleyenlerdenim. Ümit ediyorum ki tüm kurullar TFF’ye istifalarını verirler, yenileri göreve gelir.

1 sene sonra yapılacak olan seçimde kurullarında artık genel kurulda seçilmesi gerektiği bir uygulama olacak, daha da güzel olacak. Umuyorum kurulların tamamının istifa edip yenilendiği bir süreç yaşarız. 1-2 tanesinin istifa ettiği süreci kabul etmiyorum. Eski hakemlerin yeni kardeşlerine koltuklarını bırakmalarını istiyorum. Artık Türk futbolunun önünü yeni olan her şeye açmak ve huzuru Türk futboluna kazandırmak adına hakemlerin de yenilendiği, gençlerin görev aldığı sürecin başlamasını diliyorum” dedi.

“Atiba 1 yıl daha devam edecektir”

Atiba’nın sözleşmesi konusunda açıklama yapan Çebi, “Atiba bizim sevdiğimiz, uzun yıllarını Beşiktaş’a vermiş, oldukça katkı vererek bu süreci geçirmiş bir oyuncumuz. Dolayısıyla TFF’nin cumartesi günü yapmış olduğu toplantıdaki almış olduğu kararlar limit konusunda takımların önünü açmıştır. Aynı şekilde 8+3 yabancı kuralı ve 14 tane kadroda olabilmesi kuralı Atiba ile elimizi sözleşme yapma konusunda güçlendirmiştir. Kural olarak aşıldı ama ekonomik olarak da aşmamız gereken süreç. Benim için Beşiktaş’ın ekonomisi de çok önemli. Atiba’nın da bu ekonomiye katkı verecek bir birey olduğunu biliyorum. Umarım bu süreci istediğimiz süreçte geçirebilirsek Atiba 1 yıl daha devam edecektir. Kendisinin özellikle Dünya Kupası’nda oynamak istediğini biliyoruz. Bir Beşiktaşlı futbolcunun Dünya Kupası’nda oynaması da marka değeri için önem ifade ediyor” diye konuştu.

“Wout Weghorst ile ekonomik olarak anlaştık ama olumlu cevap alamadık”

Transfer konularına değinen Ahmet Nur Çebi, “Yapılmış olan transferler ve mevcut bitenler var. Bunların hepsi önemli transferler. Gedson’un genç olması, çok gelecek vaat etmesi ve başarılı olması ümitlendiriyor. Ayrıca Saiss ile ilgili de kaptanlığı, aile babalığı, futbol adamlığı bizim baktığımız zaman doğru transfer olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla birkaç tane daha transfer yapmaya çalışacağız ama en önemlisi forvet. Weghorst ile olan kısımda kendisinden olumlu cevap alamadık ama ekonomik olarak el sıkıştık. Sadece ailevi süreci ve kendisinin de beklediği teklifler var. Kendisiyle dün Ceyhun Kazancı vasıtasıyla bu saatten sonra serbest olduğu ve Beşiktaş’ın başka oyuncularla da ilgilendiğini belirtmek istiyorum.

Bu süreç içerisinde kendisi olumlu döndüğünde başkasıyla sözleşme yapmazsak kendisiyle yola devam edebiliriz. Bugünden itibaren arayış ve görüşmelere başlamış bulunuyoruz. Sörloth alternatiflerden biri, tek alternatif o değil. Böyle algı oluşturuyorlar sonra kıymetli olduğunu düşünüyorlar. Kıymetliler ama alternatifsiz değiliz. Sörloth istediğimiz bir forvet ama alternatiflerimiz çok fazla. Olursa en iyisi olsun diye uğraşıyoruz. Ekonomiyi göz ardı etmeyeceğiz. Paraları basarak ödeyerek, uçuk kaçık fiyatlarla yapılan transferler kişiler ne kadar iyi olsa da benim açımdan başarılı transfer sayılmaz” ifadelerini kullandı.

“Ersin’e talepler var, Rıdvan’ın transferi bitmek üzere”

Muleka ve Muleka gibi isimlerin gündemlerinde olduğunu söyleyen Başkan Çebi, “Tek alternatif değil ama o da var. Beğendiğimiz bir futbolcu. Scout ekibimiz, teknik direktörümüzün hepsinin elinde çok değerli oyuncular var. Ersin ve Rıdvan altyapıdan gelen değerlerimiz. Ersin’e de talep var, özellikle Rıdvan’ın bitmek üzere. Çok ufak tefek noktalar kaldı. Rıdvan transferini maalesef malum muhalefetimiz ne yaparsak yapalım hiçbir şekilde doğru yapmadığımızı ifade ederek böyle süreç yaşatıyorlar. Aldığımız rakamlar her ne kadar 4 milyon Euro’ya yakınsa da 2.5 milyonluk rakamlar kontrat süresinin içerisinde gerçekleştirilme ihtimali var. Sonraki satıştan da paydan dolayı 6 milyonu bulacak diye düşünüyorum. Bir iki ufak noktalar kaldı sanırım bu hafta içinde biter. Dolayısıyla bu genç çocuklarımızın yurt dışına gidişlerini teşvik etmeliyiz. Bu düşünceyle devir daimi tercih eden bir başkanım. Başarılı olan, talibi olanların Avrupa’da Türk futbolunu temsil etmeleri gurur kaynağıdır” şeklinde konuştu.

“Türk futbolu kaosun içinde”

Hakemlerle ilgili görüşlerini belirten Ahmet Nur Çebi, “Hakemlerle ilgili geçmiş olduğumuz sezon içerisinde haklarımızı korumak için defalarda TFF’ye gittiğimiz, MHK başkanları olmak üzere gerektiği şekilde Beşiktaş'ın haklarını korumak için mücadele ettik. Hakemlerle ilgili her maç sonu televizyonlara çıkıldığında, eller masaya vurulduğunda hakem problemlerinin çözülebildiğini görebildiniz mi? Bu uygulamayı yapan birçok kulüp olduğunu ve bunu yaptıkları için de hakemlerin düzeldiğini görmedim. Bütün mesele diyalog içerisinde çözmektir. En son geldiğimiz noktada birçok hakem el çektirildi sonra geriye getirildi. Türk futbolu kaosun içinde.

Umarım yeni gelen TFF yönetimi ve başkanı hakemlerle ilgili süreci daha iyi yönetecektir. Korunmayı, kollanmayı istemiyoruz ama hakkımızın yenmesi konusunda da mücadele vereceğimizi belirtmek istiyorum. Bu sene de geçen seneki gibi olmaya devam ederlerse dozajı çok sertleşmiş tepkiyle karşılaşacaklar. Bunların olmaması adına eski hakemlerin yerine genç, geleceği olan hakemlerin görev başı yapmasını tercih ediyorum. Bunun yapay zeka yöntemiyle çözülebileceğini ifade ediyor TFF Başkanı. A hakemi atanırken bir kişinin dudağından isminin çıkmaması gerektiğini konuştuk. Bugün de gidip kendisine ifade edeceğim. Hangi hakemi atarsanız atayın ya A takım mutsuz ya da B takım mutsuz. Bu söylemlerin son bulduğu bir süreç yaşamayı temenni ediyorum” dedi.

“Beşiktaş’ın TMSF’ye düşme şansı sıfır”

Beşiktaş Üyesi Ethem Sancak’ın söylemleriyle ilgili soruya cevap veren Çebi, “Beşiktaş 120 yıllık kulüp. Diğer kulüplerle yorum yapmam ama benim kulübümüm TMSF’ye düşme şansı sıfır. Eğer birilerinin böyle bir beklentisi varsa boşuna bekler. Ama ben Ethem Bey’in orada başka bir şey anlatmaya çalıştığını anlıyorum. Kendisi üyemizdir, kötü niyetle söylemediğini düşünüyor, umuyorum. Öyle bir sorun olursa biz buradayız, Beşiktaşlılar olarak ortada bırakmayız anlamında düşünmek istiyorum. Onun dışında başka düşüncede olana bu camia müsaade etmeyecektir. Taraftar böyle bir şeye müsaade etmez. İyi niyetle söylenmişse saygıyla anlamaya çalışırım. Beşiktaş TMSF’ye bir gün düşerse, bırakmam diyorsa bırakmam seni kampanyası olarak düşünürüz” diye konuştu.

“Fenerbahçe’nin şampiyonluk talebi adaletli ve vicdanlıysa olumsuz bakmayız”

Fenerbahçe’nin geçmiş şampiyonluklarını istemesiyle ilgili soruya cevap veren Ahmet Nur Çebi, “Biz Beşiktaş camiası olarak adaletin ve vicdanın olduğu her yerde varız. Eğer bu talep adaletli, vicdanlı bir şekilde karşılanacaksa, adalet ve vicdan için yapılıyorsa buna olumsuz bakmayız. Orada hedef 3 kuruş daha fazla alalım, bir formada başkasından daha fazla yıldız olsun içinse bu sıkıntılı süreçlerde bu tür konulara gerek yok. Konu adalet ve vicdansa kimin hakkı varsa eşit şekilde olacaksa bizim için sakıncası yok” dedi.

“Abdülkerim, Kazımcan listemizde ancak alternatifleri var”

Transfer konusunda her zaman alternatifleri olduğunu vurgulayan Çebi, “Ortaya atılan her isim niyetimiz varsa da bize sıkıntı çıkartıyor. Beşiktaş taraftarına seslenmek istiyorum. İsimler ortada dolaştığı takdirde her güzel transferin zorlaşmaya başladığını, Beşiktaş’ın zarar gördüğünü söylemek istiyorum. Bütün isimlerle ilgili ilişkimiz devam ediyor. Larin ile ilişkimiz söz konusu değil. Yarın bir gün olabilir. Abdülkerim Bardakçı listemizde, alternatifi olan bir futbolcu. Altay’daki Kazımcan da gündemimizde. Onun dışında 25 tane daha alternatif var” ifadelerini kullandı.

Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, son olarak kombinelerle ilgili, “Kombinelerde Beşiktaş taraftarının çok kısa sürede bitireceği bir süreci göreceğiz. Temmuz başında kombine satışlarını başlatmayı planlıyoruz. Sabah 9’da başlayıp öğlen 12’de bitirmiş olur taraftarımız, böyle bir beklentim var” diye konuştu.

Ozan Buğra Koşar - Yunus Kılıç - Samet Yalçın

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır 77 kişinin hayatını kaybettiği Serin-2 Apartmanı’nın sanıkları hakim karşısına çıktı Diyarbakır’da geçen yıl 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılan Serin-2 Apartmanı’nda 77 kişinin hayatını kaybetmesi, 29 kişinin de yaralanmasına ilişkin biri müteahhit 4 tutuksuz sanığın yargılanmasına başlandı. İddianamede, sanıklar hakkında 22 yıl 6’şar aya kadar hapis isteniyor. Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada, tutuksuz yargılanan binanın müteahhidi Hüseyin B, statik betonarme projeye onay veren Nasir Ç. hazır bulundu, binanın statik proje müellifi Cihan U. da bulunduğu ilden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) duruşmaya katıldı. Diğer tutuksuz sanık olan bina fenni mesulü Ekrem B. ise duruşmaya katılmadı. Duruşma salonunda bazı mağdurlar ve avukatları da hazır bulundu. Kimlik tespitinin ardından savunma yapan sanık Hüseyin B, binanın müteahhitti olmadığını ve söz konusu proje hakkında bilgisinin bulunmadığını ileri sürdü. Mağdur olduğunu savunan Hüseyin B, "Söz konusu apartmanda herhangi bir mülküm yoktur. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı. Sanık Nasır Ç. ise, dava konusu binanın proje tarihinde İnşaat Odası Diyarbakır Şubesi’nde yönetim kurulu üyesi olduğunu bildirdi. Üyeleri tarafında uygulanmak üzere hazırlanan projelerin vize işlemleri ile yükümlü olduklarını öne süren Nasır Ç, şöyle devam etti: "Burada projeyi inceleme, onaylama, uygulamaya sevk etmek gibi bir görev ve sorumluluğum yoktur. Projeyi değerlendirmem söz konusu değildir. Tek yaptığımız işlem projeyi hazırlayan kişinin projeyi hazırlamaya ehliyeti olup olmadığına yöneliktir. Projenin kapağına imza atıyoruz. Ancak inceleme yetkimiz ve görevimiz bulunmamaktadır. Bu inşaatın yapımındaki eksiklikler ve deprem nedeniyle yıkılmasında kusurum bulunmamaktadır. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum." Sanık Cihan U. da, binanın sadece statik projesini hazırladığını ve inşaatın statik projesine uygun imal edilip edilmediğini denetleme görevinin belediyeye ait olduğunu savundu. İnşaat yapım aşamasında yıkılan binaya hiç gitmediğini ileri süren Cihan U, şunları kaydetti: "1999 yılında İzmir’e taşındım ve o zamandan beridir proje hakkında bilgim yoktur. Projemizin 1975 yönetmeliğine göre denetlenmesi gerekmektedir. Ancak biz kendimizi sağlama almak adına değerleri hep yüksek girerdik. Bu nedenle üzerime isnat edilen suçlamaları kabul etmiyorum." Mağdur olan müştekiler ise depremde binanın enkazında yakınlarını kaybettiklerini, binanın yakınında köprülü kavşak yapılmasının sarsıntıya sebep olduğunu savundu. Binanın altında bulunan bankada ise kolon kesme iddialarının bulunduğunu aktaran müştekiler, bu konuların araştırılarak, kusuru bulunanların cezalandırılmalarını istedi. Cumhuriyet savcısı, mütalaasında dosyadaki eksikliklerin giderilmesi yönünde görüş bildirdi. Mahkeme heyeti de savunmaların alınmasının ardından ilgili kuruma köprülü kavşak inşaatının bölgedeki yapılara zarar verip vermediğine yönelik araştırma yapılıp yapılmadığının sorulması, Bağlar Belediyesine bölgedeki zeminin bataklık olup olmadığının tespiti ve binanın altında bulunan bankanın da tüm tadilat projeleri hakkında bilgi verilmesi için müzekkere yazılmasını kararlaştırarak, duruşmayı 14 Ekim’e erteledi. Davanın iddianamesinde, tutuksuz sanıklardan binanın müteahhidi Hüseyin B, binanın statik proje müellifi Cihan U, statik betonarme projeye onay veren Nasir Ç. ve bina fenni mesulü Ekrem B. hakkında, "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma" suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis isteniyor.
Ankara 12 yaşındaki ressamdan şehit babası anısına resim sergisi 2012’de Muş’ta görevi başındayken geçirdiği trafik kazasında şehit olan polis memuru Hüseyin Gül’ün 12 yaşındaki oğlu Talha Gül, çizdiği yağlı boya resimlerini babası anısına düzenlediği sergide sanatseverlerle buluşurdu. Muş’ta 2012 yılında görev sırasında geçirdiği trafik kazası sonucu şehit olan polis Hüseyin Gül’ün oğlu Talha Gül, 50 tane yağlı boya resminin yer aldığı sergisinin açılışını, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Ada Ankara Fuaye alanında gerçekleştirdi. Babası ve tüm polislerin anısına düzenlediği sergisinde doğa ve manzara temalı resimlerine yer veren Gül’ün eserleri yoğun ilgi gördü. Bir buçuk senede çizdiği resimlerini sanatseverlerin beğenisine sunan Gül’ün sergisinde ailesi, yakınları, emniyet personelleri ve çok sayıda vatandaş yer aldı. 12 yaşında ilk sergi tecrübesini yaşayan Gül’ün eserleri bir hafta boyunca ziyaret edilebilecek. “Resimlerimi babam için çizdim” Mutlu ve heyecanlı olduğunu dile getiren Talha Gül, “Resimleri bir buçuk sene içerisinde çizdim. Genellikle doğa resimleri yapıyorum. En sevdiğim resimler çiçek resimleri oluyor. Şu ana kadar 50 tane resim çizdim. Babamın ve bütün polisler adına sergi açmak istemiştim. Bu sergiyi de onlar için açtım. Fikrimi ilk annemle paylaştım. Sonra da sergimizi açtık. Bu benim ilk sergim. Heyecanlıyım, çok mutluyum. İnşallah güzel geçecek. Sergimde doğa ve çiçek resimleri var. Bir resmi ortalama 4 saatte çiziyorum ama bazen süre uzayabiliyor. Daha küçük yaşlardayken de resim çizerdim, ardından da daha çok çizmeye heves ettim. Çok eğlenceli ve güzel gelmeye başlamıştı. Sonra da çizmeye devam ettim. Yeni sergiler açmayı da düşünüyorum” dedi. Resimlerini şehit babasına armağan ettiğini söyleyen Gül, “Babam çok iyi birisiymiş. Dinine bağlıymış. O da resim çiziyormuş. Bu resimlerin hepsini onun için çizdim” ifadelerini kullandı.
Balıkesir Başkan Hakan Şehirli’nin misafirleri Erasmus öğrencileri oldu Polonya, Portekiz ve Danimarka’dan gelen 18 yabancı öğrenci, Zağnos Paşa Ortaokulu’ndan 13 öğrenci, 17 yerli ve yabancı eğitmen Altıeylül Belediye Başkanı Hakan Şehirli’ye ziyarette bulundu. Başkan Şehirli; Polonya-Danimarka ve Portekiz’den gelen öğrenciler ile bir araya geldi. Sultan Abdülhamid Han Gelişim Merkezi Salonu’nda gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Başkan Şehirli, “Öncelikle Altıeylül’ümüze, Balıkesir’imize hoş geldiniz. Sizleri ilçemizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduk” dedi. Başkan Şehirli: “Sizleri ilçemizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduk” Polonya-Portekiz ve Danimarka’dan gelen öğrencilerle bir araya gelen Altıeylül Belediye Başkanı Hakan Şehirli, “Hepinize öncelikli ülkemize, şehrimize ve ilçemize geldiğiniz için teşekkür ediyorum. Sizleri belediyemizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduk. Polonya’dan, Portekiz’den ve Danimarka’dan gelen öğrencilerimize şunu söylemek istiyorum. Şehrimizi, Altıeylül ilçemizi ülkelerinde, ailelerine bizleri, ilçemizi ve Balıkesirimizi anlatın. Gördüklerinizi, gözlemlediklerinizi yaşamış olduğunuz güzellikleri paylaşırsanız hem bizi tanıtmış olursunuz hem de bizleri mutlu etmiş olursunuz” dedi. Başkan Şehirli, “Çocuklarımızın bayramınızı kutlarım” Başkan Şehirli; “Polonya’dan, Portekiz’den ve Danimarka’dan gelen öğrencilerimizin ve tüm çocuklarımızın Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dünya çocuklarına armağan ettiği önümüzdeki hafta 104. yıl dönümünü kutlayacağımız 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramlarını tebrik ediyorum. Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu önemli günü çocuklara armağan ederek, dünyada ki ilk çocuk bayramını ilan etmiş, toplumun geleceğinin çocuklarda olduğunu vurgulayarak onlara ne kadar güvendiğini ortaya koymuştur” diye konuştu. Bu zamana kadar COMENİUS ve ERASMUS projeleri konusunda düzenlemiş olduğu projelerle adından bahsettiren Zağnos Paşa Ortaokulu İngilizce Öğretmeni Huriye Gündüz, “Öncelikle bizleri Altıeylül Belediyesi’nde ağırlayan ve destek olan Sayın Başkanımız Hakan Şehirli’ye teşekkür ederiz. Zağnos Paşa Ortaokulu olarak 2013 yılından buyana COMENİUS ve ERASMUS projeleri yapıyoruz. Misafirlerimiz Polonya, Danimarka ve Portekiz’den öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz geldiler. Projemiz kapsamında kültürel farkındalık amacımız. 17 adet Birleşmiş Milletlerinin hedeflerine yönelik aktivitelerde bulunuyoruz. Aradaki bağları güçlendirmek için bizim geleneklerimizde bulunan ’Nazar Boncuğu’ etkinliği yaptık. Daha önceki etkinliklerimizde de ‘Yoksulluğu Nasıl Engelleyebiliriz’, ‘Organik Tarım’ gibi etkinlikler ve projeler gerçekleştirdik” dedi.