GÜNDEM - 14 Ocak 2019 Pazartesi 11:08

Altın ve dövize karşı alternatif yatırım tespihler araba fiyatına satılıyor

A
A
A
Altın ve dövize karşı alternatif yatırım tespihler araba fiyatına satılıyor

Aksaray’da yeni açılan bir tespih evinde satışa sunulan tespihlerin fiyatı 2 bin lira ile 50 bin lira arasında satışa sunuluyor. Araba fiyatına satılan tespihler altın ve dolardan daha fazla getiri getirdiği için yatırım aracı olarak da kullanılıyor.


Aksaray’da yeni açılan tespih evinde Türkiye’nin dört bir yanından gelen tespihçiler, tespih severlerle buluştu. 2 bin liradan 50 bin liraya kadar fiyatları olan tespihlerin görücüye çıktığı tespih evinde ikinci el araç fiyatına alıcılarıyla buluşuyor. Kehribar, oltu ve Osmanlı dökümü gibi onlarca çeşit tespihlerin satışa sunulduğu tespih evinde 25 bin TL’ye bir tespih satışı yapıldı. Tespih severler tespihin dolar ve altın yatırımdan daha çok getirisi olduğunu söyleyerek, tespihlerin de bir yatırım aracı olduğunu söyledi. 

Tespih evinde 25 bin TL’ye bir tespih alan Efdal Arıkan (50), tespihin güzel bir yatırım aracı olduğunu belirterek, “Bakıyorum, benim içime sinen, hatasız olanlardan tespih alıyorum. Hiç fiyatına bakmadan, 30 bin TL’ye, 40 bin TL’ye aldığım tespihler var. Ben hobi olarak yapıyorum, bir de yatırım olarak yapıyorum. Güzel bir yatırım yani. 15 bin TL’ye alıyorum 1 sene sonra 30 bin TL veriyorlar, bakmıyorum. Gayet güzel bir yatırım. Altın, dövizden daha fazla getirisi olan bir yatırım. Benim şu tespihim Türkiye’de en tutulan renklerden çok hoş bir tespih. Benim bu tespihime 25 bin TL verdiler vermedim. Ben bunu 2 sene önce 13 bin TL’ye aldım. Bu bir tutku, nasıl herkesin bir hobisi var, kimisi lüks arabalardan hoşlanır, benim hobim de tespih. Hoşuma gittiği zaman 20 bin, 30 bin TL, hiç bakmadan alıyorum” dedi.

Altın ve dövize karşı alternatif yatırım tespihler araba fiyatına satılıyor

"Tespih çektiğimiz sabır ve stres alandır" 

Tespih evi işletmecisi Nail Güzel (29) ise amaçlarının tespih kültürünü devam ettirmek olduğunu belirterek, “Aksaray’da bu çok büyük bir eksiklikti. Tespih camiası olarak bütün illerde var bu. Adana’da, Ankara’da, Adıyaman’da böyle tespihçiler evi, kahvesi. Biz de Aksaray’da böyle bir eksiği tamamlamak için bunu yaptık. Tespihte hoş muhabbet vardır. İlla bir yere gidip kahvede çay içmek değildir. Tespihteki muhabbet, bizim sevdiğimiz budur. Biz de bu kültürü aşılamak için böyle bir ortam kurduk. Tespih zevktir, hobidir. Bizim kültürümüzde şöyle bir şey var. İşte gümüş, tespihti, bunlar değildir. Tespih elimizde çektiğimiz stres ve sabırla çektiğimiz stresi alan bir şeydir. Kültürümüzün devamı gelen bir şeydir. Şu anda da zaten bizim kültürümüzden ziyade dış ülkelere açılan bir kültürümüz oldu. Tespih sadece Türkler değil, ya da Türkiye’de yaşayanlar değil, yurt dışından da alanlarımız oluyor. Çok büyük tespihçilerimiz var. Bu tespih atamızdan gelen bir şeydir, hobidir, zevktir ölmez” şeklinde konuştu.

“Artık bayanların bile tespih koleksiyonu var” 

Tespihçi ve tespih sever Adem Bozkurt (26) da kuyumculuğu bırakıp tespih işine girdiğini belirterek, “Yaklaşık 6-7 senedir bu işin içindeyim. Daha önce sarraf, kuyumculuk işi yapıyordum. Son 6-7 sene önce tespih işine girdim. Şu elimdeki Osmanlı tespihi. Yaklaşık 120 gram geliyor. 1923’ten önce dökümü dökülmüş, ondan sonra bunların dökümü durduruldu zaten. Şu an bunun fiyatı 20 bin TL. Şu elimdeki parça 20 bin TL. Şu gördüğünüz ürün de 17 bin 500 TL. Bu da Osmanlı sıkma kehribardır. Çok özel bir üründür ve 116 gram civarında geliyor. Bundan önce bunların gramını 20 dolara, 30 dolara satıyorduk. Dolar o zaman 3 bin iken şu an 5 bin 400. Bu da dolar kuruna bağlı yani. 2 sene sonra dolar bin olduğu zaman bunun değeri 12-13 bin TL olacak. Artık bayanlar bile koleksiyon yapmaya başladı kendilerine. Bizim bayan müşterilerimiz var. Baya bir ilgi duyuyorlar. Aldığı her bir tespih 10 bin TL. alıyorlar ve ‘Ne yapıyorsunuz’ diye sorduğumuz zaman, ‘Ben çoluk çocuğuma bırakıyorum’ diyor. ‘Ben bayanım, bırakamaz mıyım? Ben yüzük, küpe sevmiyorum, tespih seviyorum’ diyor. Herkesin tespihi olmalı bence. Yatırım yapın ve altın gibi düşünün. Çok insan gördüm, sıkışıp düğün yapmak için tespihini satan” diye konuştu. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Minibüsün devrilerek sürücüsünün altında kaldığı kaza anı kamerada Konya’da U dönüşü yapmak isteyen minibüs sürücünün hayatını kaybettiği kaza anına ait kamera görüntüleri ortaya çıktı. Kaza, 22 Nisan’da saat 17.30 sıralarında merkez Meram ilçesi Konya Isparta-Karayolu Akyokuş mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, merkez istikametinden Beyşehir ilçesi istikametine seyir halinde olan Yakup Bütün idaresindeki 42 VP 898 plakalı minibüs, merkez istikametine U dönüşü yaptığı sırada Mustafa H. idaresindeki 64 FS 591 plakalı otomobilin çarpması sonucu yan yattı. İhbarı üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekipleri, minibüsün altında kalan sürücü Yakup Bütün’ün hayatını kaybettiğini belirledi. Kazada otomobil sürücüsü ile araçta yolcu olarak bulunan E.H. ve minibüste bulunan A.Y. yaralandı. Yaralılar yapılan ilk müdahalenin ardından kent merkezindeki çeşitli hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Kazada hayatını kaybeden Yakup Bütün’ün cenazesi ailesine teslim edilmesinin ardından merkez Selçuklu ilçesi Tepekent Mahallesi’nde defnedildi. Kaza anı kamerada Kaza anına ait kamera görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, minibüsün sağ şeritte yavaşladığı, birkaç araç geçtikten sonra U dönüşü yapmak için manevra yaptığı, bu sırada arkadan gelen otomobilin minibüse çarptığı, savrulan minibüsün devrildiği anlar görülüyor.
Iğdır Iğdır’da 23 Nisan kutlamaları ikinci günde devam etti 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile TBMM’nin açılışının 104. yıl dönümü kutlamaları dün tüm yurtta olduğu gibi Iğdır’da da büyük coşku ile kutlanırken bugünde bazı okullarda eğlence programları düzenlendi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramının 104. yıl dönümü dün şehir genelinde Zübeyde Hanım Bulvarı’nda büyük bir coşku ile kutlandı. Bugünde şehrin farklı yerlerinde bazı okullarda müzikli eğlenceler düzenlendi. O okullardan biri olan okulunda yöneticiler tarafından düzenlene eğlencede veliler çocukları ile doyasıya eğlendi. Çocuklar düzenlenen program ile hem eğlendi, hem de bilgi oyunları ile öğrendi. Okul müdürü Resul Akkuş düzenledikleri programa çok yoğun bir katılımın olduğunu belirterek, “Yıl boyunca yoğun geçen eğitim- öğretim programından sonra çocuklarımızın streslerini atlatmaları, eğlenmeleri için böyle bir program düzenledik. Velilerimizi de bu programa davet ettik Sağ olsunlar velilerimiz de yoğun bir katılım sağladılar. Emeği geçen bütün arkadaşlara teşekkür ederim" dedi. Öğrenciler den Elanur Araklı, oyunlar ile çok eğlendiğini söyleyerek, "Çok eğlendim birçok oyun vardı. Öğretmenlerimize teşekkür ederiz" dedi. Öğrencilerden Harun Erçik ise farklılığın güzel olduğunu dile getirerek; "Burada halat çekme, çuval gibi birçok oyun oynadık. Sürekli derse giriyorduk şimdi eğleniyoruz çok güzel oldu" dedi.
Sakarya Hulusi Akar: "Cin şişeden çıktı, artık bizim savunma sanayiinde, ’yapamayız’ dediğimiz tek bir şey bile kalmadı” Sakarya’da düzenlenen ‘Ülkemizin Savunma ve Güvenlik Meselelerine Bir Bakış’ konferansına katılan TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, “Savunma sanayiinde yüzde 80’lere geldik. Uçağımız, tankımızı, İHA ve SİHA’mızı yapacak hale geldik. Biz TSK’nın gücüne her zaman muhtacız bunun için savunma sanayi çok önemlidir. Cin şişeden çıktı, artık bizim savunma sanayiinde, ’yapamayız’ dediğimiz tek bir şey bile kalmadı” dedi. ‘Ülkemizin Savunma ve Güvenlik Meselelerine Bir Bakış’ isimli konferansa konuşmacı olarak katılan TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar burada gençlere, Türkiye’nin milli savunma stratejilerini, güvenlik politikaları ve ülkenin savunma alanındaki güçlü yanları hakkında bilgiler aktardı. Hukuk Fakültesi’nin Sabahattin Zaim Konferans Salonu’nda gerçekleşen konferansta Akar, İsrail-Filistin arasındaki savaşa değinerek Türkiye’nin izlediği politikalar hakkında bilgiler verdi. Akar, “Devletlerin iki temel hedefi var biri devletin bekası diğeri insanlarının refahı bunun için büyük ve güçlü ülke diyerek çalışmalarımızı gece gündüz demeden yaptık. Şu anda yaptığımız çalışmalar neticesinde uluslararası alanda özne halinde geldi. Etki alanımız üç kıta, ilgi alanımız ise tüm dünya oldu” dedi. “Mehmetçik, teröristleri kazdıkları çukurlara gömdü” Terör hususuna değinen Akar, “Biz terör meselesini ortandan kaldırmak için çözüm süreci başlattık ama gerçek teröristler bunun peşini bırakmamak için azgınlaştılar. Bunun üzerine ise 24 Temmuz 2015 tarihinden itibaren bugünkü yapmakta olduğumuz operasyonlar başladı. Dağlarda hava saldırılarıyla teröristler çukurlara gömüldü, barınaklar yıkıldı. Mehmetçik karşısında dağlarda duramayanlar illerde ve ilçelerde halkı siper ederek çukur kazıp bir yere varacaklarını zannettiler. Mehmetçikler sadece ve sadece teröristleri kazdıkları çukurlara gömdüler. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra artık bu ordu bir şey yapamaz denildiği bir noktada Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı harekatları gerçekleşti ve en sonda da Bahar Kalkanı yapmak suretiyle göçü engelledik. Teröristlerin hevesleri de kursaklarında kaldı ve onları destekleyenlerin de eylem yapmasına müsaade etmiyoruz. 4 bin 500 DEAŞ’lı Suriye’nin kuzeyinde TSK tarafından etkisiz hale getirildi ve diğer tarafta da PKK ve YPG bunların birbirinden hiçbir farkı yok bunlar tamamen uluslararası oyunlar isimleri değiştirmek suretiyle kendilerine bir alan açmaya çalışıyorlar bunda biz müsaade etmiyoruz. Biz kimseyi dininden, renginden dolayı ayırt etmedik, edemeyiz böyle bir yetkimiz yok bizim inanç olarak. Türkler, Kürtler, Zazalar, Araplar kardeştir, 85 milyon biriz, tek yumruk ve tek yüreğiz. Bunun da en güzel kanıtı biz yüz yıllarca beraber yaşadık, ekmeğimizi bölüştük, kız aldık, kız verdik bu alçaklar ortaya çıkıp aramıza fitne sokuncaya kadar ve en değerli olanı da Cumhuriyeti berber kurduk, teröristlere ve darbelere karşı beraber durduk bununda kanıtı şehitliklerdir” diye konuştu. “Bu savaş değil; bir tarafta nükleer silah dahil her şey var diğer tarafta sapan taşları var” İsrail ve Filistin arasındaki savaşa değinen Akar, “Filistin konusu çok konuşuldu ve bu savaş değil bir tarafta nükleer silah dahil her şey var diğer tarafta sapan taşları var. Oradaki insanların direnişini, masum insanların katledildiğini görün. 6 ay geçti orada direniş devam ediyor oradaki vatandaşlar bu yapılan zulme karşı çıkıyor. Bu durum artık katliamı aştı etnik temizliğe, soykırıma doğru gidiyor ve bunu da kimse görmek istemiyor. Rüşvetle, tehdit ve şantajla bazı yönetimler susmakla beraber birazcık aklı ve vicdanı olan bütün insanlar ayakta” şeklinde konuştu. “Savunma sanayiinde ’yapamayız’ dediğimiz tek bir şey bile kalmadı” Savunma sanayi hakkında konuşan Akar, “Savunma sanayiinde yüzde 80’lere geldik. Uçağımız, tankımızı, İHA ve SİHA’mızı yapacak hale geldik. Biz TSK’nın gücüne her zaman muhtacız bunun için savunma sanayi çok önemlidir. Savunma sanayi konusunda üniversitelerimiz, vakıf şirketlerimiz, özel sektör ve kamu büyük bir azimle çalışıyor. Cin şişeden çıktı, artık bizim savunma sanayiinde, “Yapamayız” dediğimiz tek bir şey bile kalmadı. Bunu sadece kendimiz için değil dostlarımız, müttefiklerimiz için onların da haklı davalarını desteklemek için ihtiyacımız var. Nereye giderseniz gidin herkes Türkiye diyor Bunun bir övüncü birde sorumluluğu var bu çerçevede bizim daha çok çalışmamız lazım. Bu memleket bizim kimse kendini ötekileştirmesin tarihte başarılarımız var ilham alacağız, sıkıntılarımız var ibret alacağız. Bu millet, bu vatan, bu bayrak bizim dolayasıyla 85 milyonun tek yumruk olarak bu istikamette çalışmasıyla inşallah başaramayacağımız iş, görev yok” ifadelerini kullandı.