KÜLTÜR SANAT - 24 Ağustos 2019 Cumartesi 14:07

Amasya'da 2 bin 500 yıllık postane bulundu

A
A
A
Amasya'da 2 bin 500 yıllık postane bulundu

Amasya’da yapılan Arkeolojik Oluz Höyük kazılarında 2 bin 500 yıllık postane olduğu değerlendirilen Perslere ait kalıntılar bulundu.

Amasya’ya 25 km uzaklıkta bulunan 24 Temmuz 2019 tarihinde başlayan Oluz Höyük arkeolojik kazılarının bu yıl 13. dönem çalışmaları devam ediyor. Çalışmalara 5 farklı üniversiteden 5 akademisyen, 3 arkeolog, 15 stajyer arkeoloji ve mimari restorasyon öğrencisi katıldı.

Kazı çalışmaları eylül başına kadar devam edecek. 13 dönemlik Oluz Höyük arkeolojik kazılarda yaklaşık 10 tane yerleşip belirlendi. Bu 10 yerleşimin hepsi üst üste bir höyük oluşumu içerisinde. Milattan önce 4 bin 500’lü yıllardan Anadolu genç kalkolatik çağlarından milattan önce 100 yıllarına kadar, Helenistlik yılların sonlarına kadar kesintisiz bir yerleşim görülüyor.

Kazı Başkanı İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevket Dönmez, “Oluz Höyük’te Anadolu arkeolojisi için göze çarpan önemli gelişmeler var, bunların başında Pers dönemi kazıları geliyor. Son 4 yıllık çalışmalarımız Pers dönemi mimari tabaklarında ve katmanlarında devam etti ve bu kazı çalışmalarında anıtsal bir yol ve bu yolun ulaştığı bir ateşgede bir kutsal alan ve yine bununla bağlantılı bir sütunlu salon açığa çıkarıldı. Bu yol ateşgede ve sütunlu yola birlikte bakıldığında, bir tasarım temelinde bakıldığında Anadolu demir çağ arkeolojisinde Pers döneminin ilk defa bu kadar detaylı bir şekilde, bu kadar tasarım temelli bir şekilde Oluz Höyük’te açığa çıkarıldığını görüyoruz. Persler burada milattan önce 450 yıllarında yani günümüzden 2 bin 500 yıl önce bir yerleşme kurdukları zaman bölgenin hakim dini eski yunan paganizmi, Amisos’un arka bahçesinde yer alan Amasya’daki bu Oluz Höyük’te muhtemelen eski yunan dinine ait bir takım etkiler, tesirler vardı ama Perslerin buraya gelişi ile muhtemelen ondan önce de Med’ler geldi.

Burada yeni bir dinin tesis edildiğini görüyoruz. Bununla birlikte ateşgede odaklı mimari bir yapılanma görüyoruz. Bu sene ki çalışmalarımız ateşgedenin batısında ki alanda devam etti. Geçen sene açığa çıkarmaya başladığımız ve sütunlu salon olarak adlandırdığımız bir yapı var. Bu yapı şu an için 6 tane taş sütun kaidesinden oluşuyor. Büyük ihtimalle bunlar çatısını ahşap dikmeler tamamlıyordu. Ateşgedenin hemen 1 metre batısındaki bu yapının biz şuan fonksiyonunu öğrenmeye çalışıyoruz. Ne amaçla ateşgedeye bu kadar yakın imal edilmişti, inşa edilmişti. Şu an ki çalışmalarımız bu sorunu çözmeye yönelik. Buranın bir Posta istasyonu, posta yapısı olması noktasında Anadolu’ya posta sistemini ilk getiren uygarlık Persler. Persler, Yunanistan’dan Orta Asya’ya kadar, Mısır’a kadar büyük bir imparatorluk kurmuşlardı ve bu imparatorluğu valilerle yönetiyorlardı.

Bu sistemde de özellikle Başkentleri Susa ve Persopolis’te diğer merkezlerine doğru haberler ve istihbaratlar gitmeliydi ve hızlı bir şekilde gitmeliydi. Bunu tesis etmek için de bütün imparatorluk coğrafyasında yol sistemleri kurmuşlardı. Bunlardan en önemlisi Susa’yı Sardes’e yani Manisa’ya bağlayan kral yoluydu ve bu kral yolu üzerinde de 4 fersahta bir posta istasyonları, aktarma istasyonları bulunuyordu. Buna Persler çaparhane diyorlardı bu posta istasyonlarına. Elçilere de mesajları, haberleri postada taşıyan elçilere de çapar diyorlardı. Her çaparhanede hazır görevliler çaparlar bekliyorlardı. Hazır dinlenmiş atlar bekliyordu. Atlar ya da çaparlar yorulduğu zaman mesaj hiç durmadan kışın karda, yağmurda, gece gündüz mesaj hiç durmadan bu çaparlar ve hızlı atlar sayesinde ilerliyordu. Bunların dinlendiği değiştiği noktalardan biri de kral yolu üzerinde ki Oluz Höyük’teki bu sütunlu salon olabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada da çünkü bu tür yapılarında ibadethane yanında olması, tapınaklar yanında olması olası bir durum oluşturuyor” dedi.
Amasya’daki Oluz Höyük arkeolojik kazı çalışmaları eylül başına kadar devam edecek.  

Umut Yeşilyurt

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Tamer Karadağlı, Antalya’daki kültür merkezinin bakımsızlığından şikayet etti Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, Antalya’daki Haşim İşcan Kültür Merkezi’ndeki bakımsızlıktan şikayet ederek ‘Belediye bunu görmüyor mu?” diye paylaşımda bulundu. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ise “Rezalet dediği bina bakanlığın” cevabını verdi. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, Antalya’da Haşim İşcan Kültür Merkezi’ndeki bakımsızlıktan şikayet ederek, video kaydı aldı. Karadağlı “rezalet” diye tanımladığı binanın bakımsızlığından şikayet ederek, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni eleştirdi. Kültür merkezindeki bakımsız bölgeleri video kaydederek göstermeye devam eden Karadağlı, ‘İnanılır gibi değil. Devlet tiyatroları ve opera işte böyle bir binada olmak zorunda. Belediye hiç bir yapmamış. Korkunç bir durumda. Burası Uluslararası festivalleri yaptığımız Antalya. Belediye hiç görmüyor mu acaba bunu? Hiç bir şey yapılmamış burada. Gerçekten utanç kaynağı bu. İnanamıyorum. Sanki savaştan çıkmış gibi bu bina, ya da müteahhit bırakıp kaçmış” diyerek sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. Muhittin Böcek: “Rezalet dediği bina bakanlığın” Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı’nın Antalya Devlet Opera ve Balesi ile Antalya Devlet Tiyatrosu’nun ortaklaşa kullandığı Haşim İşcan Kültür Merkezi’nin bakımsızlığından şikayet eden açıklamalarına Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Başkan Adayı Muhittin Böcek’ten cevap geldi. Başkan Böcek söz konusu binanın belediyeye değil Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ait olduğunu belirterek, “Seçime 2 gün kala birilerini seçim telaşı iyice sarmış. Kendilerinin Antalya halkını cezalandırır gibi ilgilenmedikleri, bakım onarım yapmadıkları bu tesiste Antalya’ ya gelip videolarla halkı aldatmaya çalışmak, çok ucuz bir siyasi yöntemdir. Halkı yanıltıcı siyasi propaganda yapmak yerine bu arkadaş genel müdürlük görevini yapıyor olsaydı biliyor olması gerekirdi” dedi. Başkan Böcek, Karadağlı’nın bakımsızlıktan şikayet ettiği ve “rezalet” diye tanımladığı binanın bakım, onarım, tamirat ve işletmesinin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uhdesinde olduğunu söyledi. “Birilerini seçim telaşı sarmış” “Seçime 2 gün kala görüyorum ki birilerini seçim telaşı iyice sarmış” diyen Başkan Böcek, şunları söyledi: “Genel Müdürleri Tamer Karadağlı’yı siyaset yapsın diye Antalya’ya göndermişler. Şimdi Kültür ve Turizm Bakanı’na ve Devlet Tiyatroları Genel Müdürü’ne açık çağrı yapıyorum. Belediye’nin 2006 yılında Bakanlığa tahsis ettiği Haşim İşcan Kültür Merkezi Tesislerinde, onarım, bakım ve tamirat sözleşmede de açık olarak yazılı olduğu üzere bakanlığın uhdesindedir. Halkı yanıltıcı siyasi propaganda yapmak yerine bu arkadaş genel müdürlük görevini yapıyor olsaydı biliyor olması gerekirdi”. “Antalya Şehir Tiyatroları’nın salonlarını gezsin” Tamer Karadağlı’nın, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü bir devlet memuru olarak, seçim yasaklarının başladığı bir dönemde suç işlediğini ve Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne çamur atmaya çalıştığını öne süren Başkan Böcek, ”Kendisi çok gezmek istiyorsa bizim belediyemizin Antalya Şehir Tiyatrolarının salonlarını, tesislerini, imkanlarını gezebilir. Sanata ve sanatçıya ne kadar çok önem verdiğimizi görebilir. Kendilerinin Antalya halkını cezalandırır gibi ilgilenmedikleri, bakım onarım yapmadıkları bu tesiste Antalya’ ya gelip videolarla halkı aldatmaya çalışmak, çok ucuz bir siyasi yöntemdir” diye konuştu.