GÜNDEM - 09 Ağustos 2022 Salı 10:01

Ambulans sürücüleri işte bu zorlu eğitimlerden geçiyor

A
A
A
Ambulans sürücüleri işte bu zorlu eğitimlerden geçiyor

Zamanla yarışarak hayat kurtarmaya çalışan ambulans sürücüleri, Sağlık Bakanlığı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünce personele verilen, "Ambulans Sürüş Güvenliği Eğitimi (ASGE)" ile ileri sürüş teknikleri noktasında zorlu eğitimlerden geçiyor.

Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından, ambulans kazalarının önlenmesi, etkin ve verimli bir hizmet sunumunun sağlanması amacıyla 2005 yılından itibaren hastane öncesi acil sağlık hizmetleri personeline "Ambulans Sürüş Güvenliği Eğitimi (ASGE)" veriliyor. Toplamda 32 saat olarak planlanan eğitim 8 saat teorik, 24 saat uygulama ve ardından teorik ve uygulamalı sınav ile tamamlanıp, başarılı kursiyerlere "Ambulans Sürüş Güvenliği Eğitici Eğitimi Başarı Belgesi” veriliyor. Zorlu eğitim sürecinden geçen sürücüler, trafikte karşılaşacağı tehlikeli durumlarda yapması gereken doğru manevraların ve diğer güvenli sürüş becerilerinin kazandırılması amacıyla çeşitli etaplardan oluşan parkuru tamamlıyor.

Ambulans sürücüleri işte bu zorlu eğitimlerden geçiyor

“Ambulans bir hız aracı değil, kontrollü ve güvenli bir kurtarma aracıdır”

Uzun yıllardır Ankara İl Sağlık Müdürlüğü Acil Sağlık Hizmetleri Başkanlığı bünyesinde paramedik olarak görev aldığını vurgulayan Koordinatör Ahmet Özkan, “Ambulans Sürüş Güvenliği Eğitimi olarak bilinen ASGE modülümüz hastane öncesi acil sağlık hizmetlerinde görevli meslektaşlarımıza sürücü bilgisi, becerisi, tavrı ve tutumunu geliştirmek amacıyla yaptığımız eğitimlerdir. Halk tarafından yanlış bilinen imajı da silmek istiyoruz. Ambulans bir hız aracı değildir. Ambulansın amacı sizin sevdiklerinizi ve sizi en güvenli şekilde hastaneye ulaştırmak ve hayatınızı kurtarmaktır. Bununla ilgili de arka kabinimizde yeterli donanıma sahibiz. Bu yüzden de ambulans bir hız aracı değil, kontrollü ve güvenli bir kurtarma aracıdır. Cankurtarandır” ifadelerini kullandı.

Ambulans sürücüleri işte bu zorlu eğitimlerden geçiyor

“Sürücüler bize yol verirse geçebiliyoruz, bunu unutmamamız gerekiyor”

Yaklaşık 10 yıldır paramedik olarak çalışan ve 6 yıldır da ambulans sürüş güvenliği eğitmeni olarak görev yapan Çağla Ünal, “Haftalık 32 saatlik bir eğitim sürecimiz oluyor. 8 saati teorik olarak, 24 saati uygulama olarak gerçekleşiyor. Önümüze ani çıkan araç, çocuk ve benzeri durumlarda ne yapmamız gerektiğini tecrübe ediyoruz. Direksiyon hakimiyeti, ayna kontrolü, derinlik algısı bunlar çok önemli. Bunların burada etaplarla eğitimini veriyoruz. En son günde de arkadaşlarımız demolara giriyorlar. Onların başarılı olmasına göre sertifikalarını veriyoruz. Özellikle değinmek istediğim bir konu var. Sürücüler bize yol verirse geçebiliyoruz, bunu unutmamamız gerekiyor. Asıl amacımız güvenli sürüşü empoze etmek” şeklinde konuştu.

Ambulans sürücüleri işte bu zorlu eğitimlerden geçiyor

“Sağlı sollu yani fermuar sistemi şeklinde yolu açmak gerekiyor”

Yaklaşık 15 yıldır paramedik olarak çalıştığını ve son 2 aydır da ambulans şoförü olarak hizmet sağladığını belirten ASGE kursiyeri Zeliha Yılmaz, “Ambulans Sürüş Güvenliği Eğitimi’ne katılmamın sebebi; kendimi biraz daha geliştirmek, park ile ilgili problemlerimiz var mı yok mu bunlar gibi konuları ileri sürüş eğitimi alarak aşmak, nerelerden nasıl yapacağımızı biraz daha tecrübe etmek için geldim. Eğitmenlerimiz de sağ olsunlar çok özverililer, bu konuda bize çok yardımcılar. Bilinç düzeyinin biraz artması lazım. Önce siren sesini duyup tepe lambalarının yandığını görerek ambulansın geldiğini fark ettiğinde; sağlı sollu yani fermuar sistemi şeklinde yolu açmak gerekiyor. Şimdi otomatik olarak şartlandıkları için sağa kaçma eğiliminde bulunuyorlar. Bu kez sol boş olsa da sen ortada isen senin önüne kırıyorlar. Önüne kırdıkları için fermuar sistemi işlemiyor ve sen de solda kalmak zorunda kalıyorsun. Fermuar sistemi olsa sağlı sollu açılırlar ve ambulans ortadan çok güzel şekilde ilerler” diye konuştu.

Ambulans sürücüleri işte bu zorlu eğitimlerden geçiyor

Utku Şimşek - Sadettin Aliusta

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa MASKİ içme suyu klor analizlerindeki başarısını sürdürüyor Manisa merkez ve ilçelerine daha sağlıklı içme suyu ulaştırmak için çalışmalarına aralıksız devam eden Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan içme ve kullanma suyu analizlerinde klorlama noktasındaki başarısını sürdürüyor. Yapılan ölçümlerde Manisa’da bakiye klor uygunluk oranının 2023 yılında yüzde 97, 2024 yılının ilk üç ayında ise yüzde 96 olduğu belirlendi. MASKİ Genel Müdürlüğü Manisa merkez ve ilçelerindeki vatandaşlara daha sağlıklı içme suyu ulaştırmak için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu kapsamda İçme Suyu Dairesi Başkanlığın bünyesinde 17 ilçede görev yapan 34 klorlama dezenfeksiyon ekibi 17 araç ile mesai mefhumu gözetmeksizin düzenli olarak içme suyu depolarına klor tedariki ve içme suyu şebekesinde bakiye klor ölçümü yapmaya devam ediyor. Ayrıca ekipler mikrobiyolojik ve bakiye klor uygunluğunun devamı için de günlük bakiye klor takibi yapıyor. Düzenli olarak kontrollerini sürdüren İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan bakiye klor ölçümlerinde ise 2023 yılında Manisa’da bakiye klor uygunluk oranının yüzde 97, 2024 yılının ilk üç ayında ise yüzde 96 olduğu belirlendi. Yüzde 100’e yakın olan başarının idare tarafından yapılan sürdürülebilir uygulamalar neticesinde sağlandığı bir kez daha ortaya çıktı. İçme Suyu Dairesi Başkanı Erman Aydınyer, “İdaremiz tarafından 17 Şubat 2005 tarih ve 25730 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik” hükümlerine uygun olarak dezenfeksiyon çalışmalarımızı il genelinde düzenli olarak sürdürüyoruz. Yönetmelik hükümleri gereği ilk olarak içme suyu depolarına dezenfeksiyon üniteleri kurduk. Dijital dozaj pompası, kimyasal stok tankı, ölçüm cihazı, güneş paneli gibi tüm ekipmanlar eksiksiz tamamlanarak montajları gerçekleştirildi. Büyük kapasitelerdeki dezenfeksiyon stok tankları da sürekli işleyiş için sisteme entegre edildi. 17 adet özel ekipmanlı araç ve 34 personel ile 7 gün 24 saat çalışan bir sistem kurarak, tüm araçlarımızı arazi şartlarına uygun özel kaplama, depo ve pompa ekipmanları ile donattık. Ekiplerimiz ise klor takviyesi gereken en uzak kırsal mahalleye dahi ulaşarak içme suyunun daha sağlıklı olması için mesai harcıyor” dedi.
Ankara Pursaklar’ın dedeleri mutlu ve huzurlu Ankara Pursaklar Belediyesi, son 5 yılda 5 farklı Dede-Torun Evinde sağlıktan spora, müzik dinletilerinden el becerilerine, Kur’an-ı Kerim ziyafetinden İslami konulara kadar birçok farklı etkinlik düzenledi. Pursaklar’da ikamet eden yaşlı vatandaşlar, çay ve çorbanın ikram edildiği, 5 yıl boyunca hafta içi her gün birbirinden farklı etkinliklerin düzenlendiği Dede-Torun Evlerinde, hayatı dolu dolu yaşadı. ‘‘Dede-Torun Evlerimize gelen bir büyüğümüzün gönlünü hoş etmek için büyük çaba sarf ettik’’ Pursaklar’ın büyüklerini Dede-Torun Evlerinde en iyi şekilde ağırlamak için büyük gayret gösterdiklerini belirten Belediye Başkanı Ertuğrul Çetin; ‘‘Geride kalan son 5 yıl içerisinde Dede Torun Evlerimize gelen ağabeylerimiz için her gün sporda sağlığa, kahramanlık türkülerinden tasavvuf musiki dinletisine ve kültür gezileri gibi birçok aktivite düzenledik. Dede-Torun Evlerimize gelen bir büyüğümüzün gönlünü hoş etmek için büyük çaba sarf ettik. Onları memnun edebildiysek ne mutlu bizlere. Geleceğimizin yol göstericileri için ne yapsak az kalır. Birbirinden farklı etkinliklerle zamanın su gibi akıp geçtiği Dede-Torun Evlerimize tüm büyüklerimizi bekliyoruz’’ dedi. Pursaklar Belediyesi tarafından hazırlanan etkinliklerde büyükler; Kur’an-ı Kerim tilaveti, dini sohbetler, sağlık, el becerileri, kahramanlık türküleri ve tasavvuf musikisi ile tadına doyulmaz günler geçirirken, Kültür Gezileri ile de doğasıyla, tarihiyle, kültürüyle ön plana çıkan şehirleri gezme fırsatı buldular.
Kırşehir Şehrin merkezindeki tarihi bölge otoparka döndü Kırşehir’de farklı efsanelere konu olan Kalehöyük, otomobiline park yeri bulamayanların adresi haline geldi. 2019 Yılı Mahalli İdareler Seçimleri’nde seçmene otopark alanları projeleri vaat eden Kırşehir Belediye Başkanı Selehattin Ekicioğlu’nun çalışmaları yetersiz kalınca tarihi bölge koruma altında olmasına rağmen açık otopark gibi kullanılmaya başlandı. Vatandaşlar, bölgenin tarihi dokusuna uymayan görüntü kirliliğinin ortadan kaldırılmasını istiyor. Kalehöyük çevresindeki esnaf, "Cami, tarih var ama bölge otopark olarak kullanılıyor. Biz bu duruma çok üzülüyoruz. Höyük ve çarşı olmasına rağmen otopark sorunu çözülemedi. İnsandan çok otomobil var" dedi. Kırşehir’in ortasında akan Kılıçözü Çayı’nın kenarında yer alan ve halkın kale olarak bildiği alanda 2012 ve 2013 yıllarında Kırşehir Müze Müdürlüğünün başkanlığında ve Ahi Evran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Işık Adak Adıbelli’nin bilimsel danışmanlığında yapılan kazı çalışmalarında Frig, Hitit ve diğer Tunç Çağ kültürlerine rastlanmıştı. Yaklaşık yüksekliği 35 metre olan ve şehrin her bölgesinde görülebilen Kalehöyük üzerinde Aleeddin Camii bulunuyor. Geçtiğimiz dönem Kırşehir Belediyesi tarafından başlatılan ve 5 bin yıllık tarihin ortaya çıkacağı ’arkeopark’ projesiyle Osmanlı, Selçuklu, Bizans, Roma ve Helenistik dönemlere ait açık hava müzesi planlanmıştı.