TEKNOLOJİ - 04 Ocak 2021 Pazartesi 09:57

‘Aşı’da sosyal medyadaki bilgi kirliliğine dikkat

A
A
A
‘Aşı’da sosyal medyadaki bilgi kirliliğine dikkat

Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferah Onat, internet ortamında ve özellikle de sosyal medyada yayılan bilgi kirliliği ve komplo teorilerinin korona virüsün yayılımını önleyici tedbirleri engelleyebileceğini belirtti.

Onat, testlerden ilaç tedavisine, önleyici tedbirlerden aşıya kadar pek çok konudaki olumsuz içerikler nedeniyle bilgi kirliliği oluştuğunu, bu durumun önüne geçmek için doğru iletişim kanalları ile doğru bilgilendirmenin şart olduğunu ifade ederek bunun yaygın aşılama için de büyük önem taşıdığını ifade etti.

Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferah Onat, geride bıraktığımız 2020’nin adeta bilgi kirliliği yılı olduğunu söyledi. Doç. Dr. Ferah Onat, Covid-19 salgınında; virüsün bir laboratuvarda üretildiğinden insanlara çip takmak için başlatıldığına kadar asılsız iddialar ve sosyal medyadaki bilgi kirliliğinin, en baştan itibaren halk sağlığı için gerekli olan sosyal mesafe ve maske gibi tedbirlerin uygulanmasını olumsuz etkilediğini hatırlattı. Ferah Onat, Covid-19 aşısıyla ilgili internet ve sosyal medyada yayılan komplo teorileri ile yanlış bilgilerin, şimdi de aşılanma konusunda aynı tehlikenin yaşanmasına yol açtığına dikkat çekti. Onat, “Bu nedenle internette ve özellikle sosyal medyada kartopu etkisiyle çığ gibi büyüyen yanlış bilgiye karşı savaş açılmalı ve halkla doğru iletişim kanalları kullanılarak endişeler mutlaka giderilmeli. Aksi halde hayati önem taşıyan aşılanma süreci sıkıntıya uğrayabilir” dedi.

Virüse sosyal medyada çok farklı yaklaşımlar
Doç. Dr. Ferah Onat, “Covid-19 virüsü ortaya çıktığından bu yana sosyal medyada pek çok konu hakkında paylaşım yapıldı. Önce virüsün yayılma yolları, yayılmasının önlenmesi üzerine bilimsel olan ve olmayan bilgiler yayıldı. Sonra, virüsü önleyen ya da virüsü alan hastalar için ilaçlar, alternatif tıbbi yöntemler, bitki çayları, besinler, gıda takviyeleri süreç başladığından beri yoğun bir şekilde sosyal medyada paylaşıldı. Bunların bir kısmı sağlık alanında otorite olan güvenilir kaynaklardanken çok büyük bir kısmı ise güvenilir olmayan kaynaklardan üretilen içeriklerden oluştu. Virüsün yayılımına nedenler gösteren komplo teorileri, geleceğe yönelik olumlu ya da olumsuz bazen çok ürkütücü olabilen tahminler, bu tahminlerin filmler ve kitaplarla desteklenmesi, geçmişten gelen kehanetler derken özellikle sosyal medya, virüsle ilgili çok farklı yaklaşımları içeren kaotik bir ortam haline geldi. İşin ilginç yanı ise teste, tedaviye veya aşıya karşı olan içerikler üretenlerin aynı kişiler olması ve aktarımlarının bilimsel dayanağının yeterince olmaması. Az sayıda insanın ürettiği olumsuz içerik, çok sayıda kişi tarafından paylaşılınca baskın görüş gibi algılanması mümkün oluyor” diyerek yaşanan süreci hatırlattı.

Güvenilir kaynaklardan haber almalı
Aşı çalışmalarıyla birlikte, bir kısım internet kullanıcısının umutlarını ifade edip bilimsel çalışmaları paylaşırken bir kısım kullanıcının ise olumsuz içeriği beğenmeye ve çokça paylaşmaya yöneldiğini belirten Doç. Dr. Onat, “Belirsizlik ortamında insanlar, önceki bilgilerine, inançlarına, güvendiği, takip ettikleri insanların ifadelerine güvenerek tutumlarını ve davranışlarını oluşturur. Aşı konusunda da virüsün tehlikeli boyuta varmasından önceki tutumlarımız, aşıyla ilgili görüşlerimizi etkilemekte. Burada interneti kullanırken önemli olan; sağlık, teknoloji gibi bilimle ilerleyen her konuda güvenilir kaynaklardan haber almaya dikkat etmek olmalı. Ayrıca, güvenilir kaynaklar derken bunlar; Sağlık Bakanlıkları, resmi sağlık kurumları, sağlıkla ilgili sivil toplum örgütleri, araştırma enstitüleri, üniversitelerde yapılan araştırmaların itibarlı dergilerde yayınlanan sonuçları ve bu sonuçları açıklayan güvenilir medya kanallarındaki haberler olmalıdır. Özellikle sağlıkla ilgili emin olmadığımız konularda, farklı güvenilir kaynakları araştırarak görüşlerimizi oluşturmamız gerekir. Kaynağı güvenilir olmayan ki bu eşiniz, çocuğunuz, aile büyüğünüz dahi olsa gelen içeriği paylaşmanız, sizi takip eden insanları da yanılgıya düşürmenize neden olacaktır. Özetle, bilgi edinmek için sosyal medya platformlarına değil, güvenilir kaynaklara başvurun, herhangi bir bilgiye inanmadan önce birkaç farklı güvenilir kaynaktan okuyun” diyerek vatandaşları uyardı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TESK Başkanı Palandöken: “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı" Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı” dedi. Merkez İşyeri Denetleme ve Danışmanlık Grubu ile Meslek Eğitimini Geliştirme Kurulu Toplantısı Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile TESK Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Birlik Başkanları ve Oda Başkanlarının da hazır bulunduğu toplantının açılışında konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf ve sanatkarımız enflasyonla mücadelenin kilit noktasıdır. Kendi işini yapamayan ne kadar yatırımcı varsa gıda sektörüne birikti. Öyle bir rant olmuş ki fiyatları kontrol etmek artık mümkün değil. Bir kişinin 10 bin tane işletmesi olursa böyle olur. Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Esnafı tezgahtar, çiftçiyi tarlada işçi yaptılar. Tüketici artık enflasyondan illallah etti. Bari bu işletmelerin sigara ve ekmek satmasının önüne geçilsin” dedi. “Sanayide çırak, demirci, marangoz, usta, betoncu bulunamıyor” Esnaf ve sanatkarların büyük sermaye karşısında cılız kaldığını ve haksız rekabetin bir an evvel önlenmesi gerektiğini belirten Palandöken, “Esnafı da vatandaşı da artık bu çileden kurtarın. Sanayide çırak, marangoz, demirci, usta, betoncu bulunamıyor. Yeni nesil babadan kalan zanaata sahip çıkamıyor. Çünkü 50 sene çalışan esnafın yanına bir market açılıyor her şeyi bitiriyor. Memlekette kasap, manav kalmadı. Tüm fiyatlar büyük sermayenin tekelinde. Bunlar hem toptancı hem servisçi, ithalatçı ve imalatçı oldular. Esnaf ve halk büyük sıkıntıda. Esnafın tütün mamullerinden elde ettiği kar marjı yüzde 12’den yüzde 4’e kadar düştü. Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı muhakkak sınırlandırılmalı” diye konuştu. “Bütün dünya küçük işletmeyi ayakta tutmaya çalışıyor” Tüm dünyada küçük işletmelerin öneminin arttığına dikkati çeken Palandöken, “Tüm dünya küçük işletmeleri ayakta tutmaya çalışırken bizde ne yazık ki büyüyünce küçüğü döv gibi bir zihniyet var. Oysa küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Açılış kapanış saatleri kurala bağlanmalı. Her türlü ürünü satmalarının önüne geçilmeli ve haftada bir gün mutlaka tatil edilmeli” şeklinde konuştu.
İstanbul İBB Başkanı İmamoğlu’dan Çekmeköy Belediye Başkanı Çerkez’e tebrik ziyareti İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Çekmeköy Belediyesini ziyaret ederek Başkan Orhan Çerkez’i tebrik etti. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu Çekmeköy Belediyesini ziyaret etti. İmamoğlu, Çekmeköy Belediyesi girişinde Başkan Orhan Çerkez ve belediye personeli tarafından alkışlarla karşılandı. Çerkez’e hayırlı olsun dileklerini ileten İmamoğlu, "Allah utandırmasın. Yeni dönemde bizim en özel ilçelerimizden birisi Çekmeköy olacak. Hem Anadolu yakasının gelişen ilçelerinden birisi, aynı zamanda yeni şehircilik örnekleriyle aslında çok hızlıca işbirliği içerisinde güzel gelişmelere fırsat vereceğimiz bir ilçemiz. İnşallah 2024-29 döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Çekmeköy Belediyesi, uyumlu bir şekilde, çok güzel işleri başarırız. Zaten geçtiğimiz 5 yılda Büyükşehir Belediyesi olarak, güzel hizmetlerimizi ilçemize sunma konusunda çok gayretli olduk ulaşımdan çevreye, imar planlarından birçok hususa kadar, İSKİ yatırımlarına kadar. Şimdi bu dönemde, bunu daha da yukarıya taşıyacağız. İşbirliğinin en üst seviyede olacağına zaten kuşkumuz yok. Size de üstün başarılar dileriz” dedi. İmamoğlu’na Çekmeköy’ün “hemşehrilik anahtarını” takdim eden Çerkez de duygularını, “Çekmeköy, 2009’da ilçe oldu. 30 yıldır iktidar görmeyen bir ilçemiz. Sizlerin sayesinde, birlikte çalışmamızla birlikte, Cumhuriyet Halk Partisi olarak burada seçimden zaferle çıktık. Bunun için sizlerin büyük emeği var. 2019’da gelmenizle birlikte büyük güven verdiniz, büyük cesaret verdiniz. Bize de ilham kaynağı oldunuz. Biz de kazandık. İnşallah doğru şekilde yönetiriz. İnşallah ülkemizi geleceği yere taşırız. Aday olduğumda size söz vermiştim, ‘Ben bu seçimi alırım’ diye. Sizlerin sayesinde bize ilgi arttı. Gelecek 5 yılda Çekmeköy’ü daha ileriye taşıyacağımıza inanıyorum” dedi. Tebrik ziyaretinin ardından İmamoğlu ile birlikte İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar, Genel Sekreter Yardımcıları Mahir Polat, Pelin Alpkökin, Gürkan Akgün, Gürkan Alpay, Erdal Celal Aksoy, Zeynep Akçabay, İSKİ Genel Müdürü Dr. Şafak Başa ve İETT Genel Müdürü İrfan Demet, Çekmeköy Belediye Başkanı Çerkez ile belediye bürokratlarıyla bir araya gelip, ilçenin sorunlarını ele aldı.
Ankara TESK Başkanı Palandöken: “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı" Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı” dedi. Merkez İşyeri Denetleme ve Danışmanlık Grubu ile Meslek Eğitimini Geliştirme Kurulu Toplantısı Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile TESK Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Birlik Başkanları ve Oda Başkanlarının da hazır bulunduğu toplantının açılışında konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf ve sanatkarımız enflasyonla mücadelenin kilit noktasıdır. Kendi işini yapamayan ne kadar yatırımcı varsa gıda sektörüne birikti. Öyle bir rant olmuş ki fiyatları kontrol etmek artık mümkün değil. Bir kişinin 10 bin tane işletmesi olursa böyle olur. Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Esnafı tezgahtar, çiftçiyi tarlada işçi yaptılar. Tüketici artık enflasyondan illallah etti. Bari bu işletmelerin sigara ve ekmek satmasının önüne geçilsin” dedi. “Sanayide çırak, demirci, marangoz, usta, betoncu bulunamıyor” Esnaf ve sanatkarların büyük sermaye karşısında cılız kaldığını ve haksız rekabetin bir an evvel önlenmesi gerektiğini belirten Palandöken, “Esnafı da vatandaşı da artık bu çileden kurtarın. Sanayide çırak, marangoz, demirci, usta, betoncu bulunamıyor. Yeni nesil babadan kalan zanaata sahip çıkamıyor. Çünkü 50 sene çalışan esnafın yanına bir market açılıyor her şeyi bitiriyor. Memlekette kasap, manav kalmadı. Tüm fiyatlar büyük sermayenin tekelinde. Bunlar hem toptancı hem servisçi, ithalatçı ve imalatçı oldular. Esnaf ve halk büyük sıkıntıda. Esnafın tütün mamullerinden elde ettiği kar marjı yüzde 12’den yüzde 4’e kadar düştü. Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı muhakkak sınırlandırılmalı” diye konuştu. “Bütün dünya küçük işletmeyi ayakta tutmaya çalışıyor” Tüm dünyada küçük işletmelerin öneminin arttığına dikkati çeken Palandöken, “Tüm dünya küçük işletmeleri ayakta tutmaya çalışırken bizde ne yazık ki büyüyünce küçüğü döv gibi bir zihniyet var. Oysa küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Açılış kapanış saatleri kurala bağlanmalı. Her türlü ürünü satmalarının önüne geçilmeli ve haftada bir gün mutlaka tatil edilmeli” şeklinde konuştu.