İşte konuşmadan satır başları:
"Parti kapatılmasına temelde karşı olduğumuzu söylemiştik. Ama burada istisnai bir durum var. Terör olaylarının odağı haline geliyorsa bir parti ülke yararına olur diye düşünüyorum. Kapatma kararının özünü terör ve şiddet olaylarının haline gelmesi olarak ifade etmiştim
Toplum olarak yargı kararına saygı duymayı bir anlayış olarak benimsemeliyiz. Anayasa Mahkemesi’nin kararını MHP olarak saygıyla karşılıyoruz. Bu kararı tartışılır hale getirmek, bölücü terörü cesaretlendirecek kavramları kullanmanın ülke için yararlı olmayacağını söylemekteyiz
37 siyasetçi yasak kavramında. 2’si DTP’nin eşbaşkan konumunda. Bu gelişmeler olurken DTP, sine-i millete dönmeyi düşünebilecekleri, böyle bir kararı aldıklarını, fakat kararı Diyarbakır’da yapılacak kongrede kesinleştireceklerini söyledi. Toplantı sonunda milletvekillerinin istifa dilekçesinin grup vekillerine bırakıldığı ve istifa mektuplarının Cuma günü TBMM’ye verileceği belirtilmiştir.
Kararlarına saygı duyuyoruz. Anayasa’nın 84. maddesşne göre istifaların Meclis’e gelmesi haline orada onaylanması gerekir. Bu onay süresinde DTP’li vekillerin aldıkları kararlar doğrultusunda istifanın tek yönlü bir tasarruf olması nedeniyle MHP, TBMM’de istifaların kabulü yolunda oy kullanacaktır.
AK Parti, 7 yılı aşkın bir süredir TBMM’de yüksek oranda bir temsil yürütmektedir. AK Parti yönetiminin cepheleşme ve kamplaşmayı öngören, çatışmayı körükleyen bir anlayışla hareket ettiği görülmektedir.
MHP, ülkenin cephelere ayrılması, etnik ve mezhep temelinde bir ayrışmanın ortaya çıkması, ve bunun bir çatışmaya dönüşmesini kabul etmemektedir. Türkiye’yi bir kardeş kavgasına götürecek hatalardan uzak kalmalıyız. Açılım projesi, bize göre bir yıkım projesidir. AK Parti gereken dersi çıkarmamıştır. Kurtarılmış bölgeler yaratarak, daha sonra bunu belli amaçlar doğrultusunda kullanma eğilimi de ortaya çıkabilir"
"HER ŞEYİMİZ AÇIK ORTADA"
Yaptığı açıklamanın ardından Devlet Bahçeli basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.
SORU - CEVAP
Daha önce bu projeye ilişkin hiçbir çalışmada yer alamayacağınızı söylediniz. Toplumsal olaylarda kan akmaya başladı. Gül vasıtasıyla liderler bir araya getirilmek istenirse siz gider misiniz?
Cumhurbaşkanı’nın büyük fırsat, uzlaşma zemini oluştuğu düşüncesinden hareketle liderlerle Köşk’te görüştüğünü hatırlıyoruz. MHP olarak bu davete katıldık. O görüşmenin özü, o öze dayalı sonraki gelişmeleri değerlendirdiğimizde açılım projesinin Sayın Gül bir tarafıdır. İlk görüşmeden hayırlı bir sonuç elde edilmemiştir. Açılımın ayrışmaya dönüştüğü bir ortamda yapacağı toplantı geç kalınmış bir toplantıdır. Liderlerle toplantı yapacağın Bakanlar Kurulu’na başkanlık ederek mevcut durumu iktidarla görüşüp, kararı kamuoyu ile paylaşması yerinde oalcaktır. Davet olması halinde görüşmenin tekrarında bir fayda görmüyoruz.
MGK’ya ilişkin 20 Kasım’dan sonraki bakış açınız geçerli midir? Diyarbakır’a nasıl gideceğimizi görürsünüz dediniz. Öyle bir programınız olacak mı?
MGK’nın toplantısı sonrası kamuoyuna gelenek haline gelmiş bildirisi MHP net ifadeler kullanarak gerekli sözü söylemiştir. O günden sonra da değişiklik olmadığı görülmüştür. MHP olarak devletin zirvesi kimlerden oluşuyor, bu zirvede olanların açılıma nasıl yaklaştıklarını kamuoyuna anlatmalarını istemiştik. Hala aynı fikirdeyiz. Güneydoğu’da MHP vardır. 5.6 oranında oy da almıştır. Zaman zaman siyasi partiler belli bölgelerde oy patlaması yapar, belli bölgelerde zayıf kalabilir. MHP’yi Güneydoğu’ya gitmeyen bir parti olarka takdim etmek en azından internet sayfalarından Kürdistan haritasına baktığınızda alınmak istenen toprak parçasının Hatay üzerinden Sivas’ın ötesine bir çizgiyle talip olduklarını görürsünüz. Başbakan herhalde şuur altında ‘Herhalde Türkiye bölünürse buradan bölünür’ diye bir bölünme haritası çizmeye çalışıyor. Bu gafletten kurtulması lazımdır. Belki MHP, AK Parti gibi 81 ilden vekil çıkarmamıştır. Ama bir gün çıkaracaktır. Türkiye’de birilerinin tahriki ile biz de ‘’Madem böyle söylüyorsunuz yarın sabah Sivas’tan öteye gidiyoruz’’ diye bizi tuzağa düşürmeye kimsenin hakkı yok. Sayın Başbakan’ın buna aklı da yetmez. Öteye nasıl gideceğimizi Diyarbakır’da göreceksiniz.
Başbuğ, Trabzon’da ‘TSK olarak rahatsızız’ dedi. Dolapdere’deki olaylarla ilgili olarak silah çeken kişi eğer üyemizse ihraç edeceğiz dediniz. Ettiniz mi?
Yeni Şafak gazetesi olarak üyemiz olduğunu belirlediniz mi? Belirlediyseniz o zaman konuşuruz
Partinizin çok da telefon dinlemelerden muzdarip olmadığınız yönünde bir hava var. Önlem aldınız mı?
Sıkıntımız yok. Zaten az konuşan bir yapımız var. Cep telefonu ile daha az konuşuyoruz. Bizi dinleyip ne yapacaklar.
