GÜNDEM - 12 Mart 2021 Cuma 18:47

Bakan Kurum’dan öğrencilere müjde, genç istihdam şartı getiriliyor

A
A
A
Bakan Kurum’dan öğrencilere müjde, genç istihdam şartı getiriliyor

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, “Bundan sonra yayınlayacağımız genelge çerçevesinde gerek belediyelerimiz gerek bakanlığımızın yapacağı projelerde TOKİ, Emlak Konut Genel Müdürlüğümüz, gayrimenkul sektörüne ilişkin genç istihdam şartını getiriyoruz. Yeni mezun olmuş arkadaşları çalıştırma zorunluluğunu şartnamelere yazacağız” ifadelerine yer verdi.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Ankara Üniversitesi Tandoğan Kampüsü Uygulamalı Bilimler Fakültesi’nde düzenlenen ‘Türkiye’de Kentsel Dönüşüm Politikaları ve Uygulamalarında Yeni Yaklaşımlar’ adlı programa katıldı. Programda konuşan Bakan Kurum, “Kentsel dönüşüm çok önemli. Kentsel dönüşümü terörle mücadele kadar önemsiyoruz. Bu çerçevede 2012 yılında Türkiye’nin her yerinde kentsel dönüşüm hedefiyle sayın Cumhurbaşkanımız İstanbul’dan Beyoğlu’ndan ‘Kentsel Dönüşüm’ seferberliğini başlattı. Bu çerçevede çok önemli bir süreci de ülkemiz adına ülkemizin geleceği adına başlatmış olduk” dedi.

“İnsanlarımızın rızasını alarak dönüşüm yapmamız önemli”

Deprem riski altındaki yapıların ve alanların dönüşümü, sel ve heyelan riski altındaki alanların dönüşümü, tarihi kent merkezleri ve meydanların dönüşümü, sanayi alanlarının taşınması ve dönüşümü, tarım köy projeleriyle kırsal dönüşüm ve modern otopark alanları üretimi başlıkları altında Kentsel Dönüşüm projelerinin devam ettiğinden bahseden Bakan Kurum, “ Bu projeleri yaparken hep şunu söylüyoruz. Yerinde dönüşüm, gönüllü dönüşüm, hızlı dönüşüm. Bu 3 prensiple hareket ediyoruz. Neden yerinde dönüşüm diyoruz? Çünkü insanlar birçok dönüşüm projesi için gittik görüştük vatandaşlarımızla istişare ettik. Dönüşümde herkes mevcut yerinde kalmak istiyor. Oradaki komşularıyla, yaşadıklarıyla, hatıralarıyla birlikte yeni evinde sağlam evinde yaşamak istiyor. Gönüllü dönüşüm diyoruz çünkü rızayla yapmadığınız zaman ki biz gönül belediyeciliği anlayışıyla projelerimizi ülkemizin her yerinde yapmaya çalışıyoruz. O yüzden insanlarımızın rızasını alarak onların gönlüne girerek kalbine girerek dönüşüm yapmamız önemli. Hızlı yapmak zorundayız. Vatandaşlarımız bu süreçte maalesef bazı projelerden de kaynaklı mağdur oldular” diye konuştu.

“5 yıl içerisinde 1.5 milyon konutu dönüştüreceğiz”

Toplu Konut İdaresi Başkanlığıyla birlikte 1 milyon sosyal konut üretiminin yapıldığı bilgisini veren Bakan Kurum,”19 yılda hemen hemen her yıl 50, 60 bin konut demek. Bakanlığımız süresince hem 50 bin hem 100 bin toplam yatırım değeri 180 milyar lira olan çok önemli bir yatırımdır. Bu sayede alt gelir grubu vatandaşlarımızın ev sahibi olabilmelerine imkan sağlamış olduk. Bu işleri de yaparken de sosyal donatılarıyla, okullarıyla, camileriyle, parklarıyla oradaki insanlarımızın yaşam alanı adına ihtiyaç duyduğu her üniteyi de yapmaya gayret gösterdik. Kentsel Dönüşüm projeleri kapsamında 1,5 milyon konutun 2012’den bugüne dönüşümünü sağladık” dedi.

Türkiye’de 9.8 milyon adet bina olduğunu ve 28.6 milyon konut olduğunu söyleyen Bakan Kurum, “Yaklaşık 6.7 milyonu riskli bağımsız bölümden oluşuyor. Bu riskli bağımsız bölümlerin de 1.5 milyonu da acilen dönüşmesi gereken konutlar. Bu konutlara biz 5 yıllık bir vizyon ortaya koyduk. 5 yıl içerisinde her yıl 300 bin konut yapmak üzere 1.5 milyon konutu dönüştüreceğiz” şeklinde konuştu.

“117 bin konutun dönüşüm sürecini başlattık”

Kentsel dönüşüm projelerini İstanbul’un birçok ilçesinde yürüttüklerini kaydeden Bakan Kurum, “Bu kapsamda 117 bin konutun dönüşüm sürecini başlattık. Bu da önemli bir süreç bizim için. 2012 yılından bugüne kadar da 74 bin binayı yani 381 bin bağımsız bölümü İstanbul’da kentsel dönüşüme tabi tuttuk ve yenilenme sürecini başlattık. Şu an sahada devam eden de 117 bin bağımsız bölümden oluşan projelerimiz var. Üsküdar’da Ataşehir’de Bağlıcalar’da Kartal’da Maltepe’de, Gazi Osman Paşa’da önemli bir proje yürütüyoruz. Bu Kartal’da biliyorsunuz Yunus Apartmanı yıkılmış 16 vatandaşımız enkaz altında kalmıştı. Her olaydan sonra Cmuhurbaşkanımızın talimatı ile gittik, yerinde etrafındaki riskli binaları da içerisine almak suretiyle zemin artı 5 katı geçmeyecek şekilde projelerimizi yaptık. Vatandaşımızı bu güvenli alana taşımış olduk. Kağıthane’de kayan bir bina vardı. Hemen etrafında riskli alan ilan ettik ki yapmış olduğumuz düzenlemede bir de 6A maddemiz var.

Bu 6A maddesinde Bakanlığımız re'sen uygulama yapabiliyor. Kağıthane’de, Kartal’da yaptığımız uygulamalarda ki başka örnekleri de var, bu kapsamda yapılmaktadır. Bu da vatandaşımızın bu noktada hakikaten riskli binalarda oturtulmamasını temin etmek adına önemlidir. Şunu da söylemek gerekir; vatandaşımız riskli binada oturuyor mu oturmuyor mu? Bu çok basit bir şekilde tespit edilebiliyor. Bizim yetkilendirilmiş kuruluşlarımıza başvurdukları zaman binaların riskli olup olmadığını, tespit edebilirler. Peki riskli bina olduğu tespit etti, sonra ne olacak? Eğer binanız riskli ise biz tapuya şart koyuyoruz ve bir ay içerisinde bu binanın yıkılması gerekiyor. Kanunen süreç bu şekilde ilerliyor. Peki bina yıkıldı, vatandaşımız çaresiz mi kaldı? Hayır. Bu süreçte kentsel dönüşüm kanunu kapsamında vatandaşımız biz başvurduğu zaman gerek kira yardımı gerek taşınma yardımı gerekse kamulaştırma yardımı ki bugüne kadar 15,5 milyar lira para ödendi bu kapsamda” dedi.

“7 ay sonra İzmir’in konutlarını teslim etmeye başlayacağız”

Binaları altında otopark olan ve Türk medeniyetini yansıtan, günümüz şartlarıyla modernize edilmiş şekilde yapmaya çalıştıklarını belirten Kurum, “Kış şartlarına ve salgın şartlarına rağmen bir yıl içerisinde Elazığ ve Malatya’da 10 bin konutun teslimini yaptık ki 6. Aydan itibaren bu konutları vatandaşlarımıza teslim etmeye başladık. İşte o deprem anındaki acıyı üzüntüyü konut tesliminde onların mutluluğuna şahit olmak da en önemli gurur. O gururu da hamdolsun yaşamış olduk. Bu kapsamda İzmir’e de 5 bin konut üretiyoruz. Şu tespitleri de gördük; Elazığ, Malatya, İzmir ve diğer şehirlerimizdeki riskli binalara baktığımızda bu riskli binaların yüzde 90’ı 1999 öncesi yapılmış yapılar olarak karşımıza çıkıyor. Maalesef orada yapı denetim hizmeti ve mühendislik-mimarlık hizmeti almamış yapılar olarak karşımıza çıkıyor. Yine İzmir Bayraklı’da zemin ile ilgili ciddi problemleri gördük. Zeminden kaynaklı, sıvılaşmadan kaynaklı problemler sebebiyle de problemler sebebiyle de binaların rijit olarak sehim yaptırdığını görmüş olduk. Yine temellerdeki hareketliliği ve bu hareketlilik sonucunda taşıyıcı sistemin dayanamaması ve yıkılmasına şahit olduk. Bu kapsamda Elazığ ve Malatya’da yaptığımız yerinde dönüşümü İzmir’de de yapıyoruz. Bu çerçevede 2 bin 500’ü yaklaşık yerinde olmak üzere önemli bir dönüşüm projesini yapacağız. 7 ay sonra da İzmir’in konutlarını teslim etmeye başlayacağız” ifadelerini kullandı.

“Yeni mezun olmuş arkadaşları çalıştırma zorunluluğunu şartnamelere yazacağız”

Bakan Kurum yürüttükleri projelerde genç istihdam şartı getirdiklerine dikkati çekerek, “Bu çok önemsediğimiz bir proje. Bundan sonra yayınlayacağımız genelge çerçevesinde gerek belediyelerimiz gerek bakanlığımızın yapacağı projelerde TOKİ, Emlak Konut Genel Müdürlüğümüz, gayrimenkul sektörüne ilişkin genç istihdam şartını getiriyoruz. Yeni mezun olmuş arkadaşları çalıştırma zorunluluğunu şartnamelere yazacağız. Bu sayede okuldan mezun olmuş arkadaşlarımızı projelerimizde istihdam edecek bir düzenlemeyi de yapmış olacağız. Buna ilişkin bir genelgeyi de inşallah önümüzdeki hafta yayımlayıp belediyelerimizin yine gayrimenkul sektörümüzün bu anlamda şartnamelerde zorunlu hale getirilmesini isteyeceğimiz bir düzenlemeyi de yapıyor olacağız” duyurusunu yaptı.

Mevlüt İşli – Erdinç Türkcan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Aile ve Gençlik Fonu’na 6 binden fazla başvuru yapıldı Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Aile ve Gençlik Fonu’na bugün itibarıyla 6 bin 299 çiftin başvurduğunu belirterek, “Değerlendirmesi yapılan ve olumlu sonuçlanan çiftleri bu hafta evlilik öncesi eğitimlere aldık” dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Dinar ve Sandıklı ilçelerini ziyaret etti. Vatandaşlarla bir araya gelen, esnafı ziyaret eden Göktaş’a halk yoğun ilgi gösterdi. Sandıklı ilçesinde seralara da giden burada çalışan kadınlarla bir araya geldi. Ziyaretinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Göktaş, Aile ve Gençlik Fonu başvurularına ilişkin, “Bugün itibarıyla 6 bin 299 çiftimiz fondan yararlanabilmek için başvuruda bulundu” yanıtını verdi. Başvuruların titizlikle değerlendirildiğini aktaran Göktaş, “Şu ana kadar en çok başvuruyu Hatay’dan aldık. Değerlendirmesi yapılan ve olumlu sonuçlanan çiftleri bu hafta evlilik öncesi eğitimlere aldık. Resmi nikahın ardından da krediler hesaplarına yatmaya başlayacak” diye konuştu. Projenin öncelikli olarak deprem bölgesinde pilot olarak uygulanmaya başladığını hatırlatan Göktaş, “Depremden etkilenen gençlerimize öncelik veriyoruz. Pilot bölge Adıyaman, Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri ile Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya olarak belirlenmişti. Fonu deprem bölgesinin ardından Türkiye geneline yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Ülkemizin gençleri her şeyin en iyisini hak ediyor” ifadelerini kullandı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yönelik 8 bin personel alımıyla ilgili takvime yönelik soru üzerine Bakan Göktaş, şunları kaydetti: “Başvuru süreci tamamlandı. Bakanlık tarihimizdeki tek seferde en büyük personel alımını yapıyoruz. Nisan ayı içerisinde atamaları gerçekleştireceğiz. Değişen ihtiyaçlara göre hizmetlerimizin niteliği ve kalitesi her geçen gün artıyor. Yeni mesai arkadaşlarımızla milletimize en iyi hizmeti sunmak için çalışmaya devam edeceğiz.”
Samsun Samsun için büyük hedef: 5 milyon turist İYİ Parti Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı İmren Nilay Tüfekci, Samsun’u turizm şehri yapacak mega projelerini açıklayarak, “Hedefimiz 5 milyon turist” dedi. Tüfekci’nin Visit Samsun, Masal Park ve Savarona Adası projeleri turizm gelirlerine katkı sağlarken, Samsun’u Ege ve Akdeniz şehirleri ile yarıştıracak. Samsun’da yaptığı seçim kampanyası ve projeleri ile Türkiye’nin dikkatini çeken İmren Nilay Tüfekci, şehri cazibe merkezi yapacak bazı mega projelerini anlattı. “3 ana proje ile Samsun’u lokomotif şehir yapacağız” Samsun’un turizm vitrininin doğru oluşturulmadığına dikkat çeken Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Adayı İmren Nilay Tüfekci, büyükşehir için hazırladığı 3 imza proje ile kent turizmini ayağa kaldırmayı planlıyor. Tüfekci’nin Visit Samsun, Masal Park ve Savarona Adası projeleri turizmde Samsun’u Ege ve Akdeniz şehirleri ile yarıştıracak. Samsun’un Karadeniz’in en büyük, Türkiye’nin ise 16. büyük şehri olduğunu belirten İmren Nilay Tüfekci, Samsun’un yeni nesil turizm projeleri sayesinde Karadeniz’in de yıldızının parlayacağını söyledi. Yılda 5 milyon turist, 500 milyon dolar gelir Nilay Tüfekci, “Samsun, ülkemize gelen yaklaşık 50 milyon yabancı turistin yalnızca çok küçük bir rakamı olan, 100 bin turisti çekmektedir. Samsun’a yerli yabancı yılda ortalama 600 bin turist gelmektedir. Ortalama geceleme sayısı 1,4 gündür. Yapacağımız turizm yatırımları ile yılda 5 milyon turist ve 4 gün geceleme sayısına ulaşmayı hedefliyoruz. Her bir turistin günlük 100 dolar harcadığı kabul edildiğinde; yılda 500 milyon dolar turizmden gelir elde edeceğiz” diye konuştu. Samsun’un geliri artacak Vatandaşların sorun yaşadığı her konuda projelerin hassasiyetle hazırlandığını belirten İmren Nilay Tüfekci, kalkınan bir Samsun için turizm ve ihracat gelirlerini artırmanın şart olduğunu söyledi. Geleceğin Samsun’unu bir cazibe merkezi olarak konumladığını belirten İmren Nilay Tüfekci, turizmde 3 ayrı proje ile şehrin rekabet gücünü önce ulusal, ardından uluslararası alanda artıracağını ifade etti. 5 milyon turist ve döviz girdisi Tüfekci’nin 5 milyon turisti hedeflediği Visit Samsun projesi, kentin kanyonlar, deltalar, sahilleri, şelaleleri gibi her ilçesinde yer alan turizme elverişli doğal güzelliklerinin cazibe alanı haline getirilerek teşvik edilmesini öngörüyor. Tüfekci, “Bu bölgelerin bazılarında sosyal tesis var ama içinde lavabo bile bulunmuyor. Bizim başkanlığımızda yatırımcıları doğal güzelliklerin bulunduğu alanlara teşvik edecek adımları atacağız ve restoranı, aktivite alanları, kafeleri ile turistlerin keyifli ve kaliteli zaman geçireceği ortamı oluşturacağız” dedi. Gastronomi, deniz turizmi, kaplıca, rafting, yayla, kış turizmi, kuş izlemi, yaz turizmi konularında işletmelerin geliştirilmesi ve gerekli yerlere tesis inşası için teşvik edici olacaklarını anlatan İmren Nilay Tüfekci, ayrıca Masal Park projesi ile de 300 bin ziyaretçinin çekilebileceğini ifade etti. Tüfekci "Masal Park ile sadece turizme değil, burada kullanılacak 55 milyon kesme çiçeğin üretimi sayesinde çiftçimize de çok büyük katkı sağlayacak. Masal Park Samsun’un toparlanması ve üzerinden ölü toprağını atması için çok büyük öneme sahip” diye konuştu. Masal Park Projesi Yaklaşık 130 bin metrekare alan üzerinde kurulacak Masal Park, Dubai’de gerçekleştirilen Miracle Park projesinden esinleniyor. Bu projenin 6 yıl gibi kısa bir zamanda kendi maliyetini çıkaracağı hesaplanıyor. 20 bin metrekarelik Savarona Adası Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Savarona Yatı’nın isminden ilham alınarak projelendirilen Savarona Adası da Tüfekci’nin imza projelerinden biri. Samsun’un ilk turistik adası Savarona yaklaşık 20 bin metrekarelik bir alanı doldurarak yapılacak. Üzerinde kule, kafe, restoran, hediyelik eşyaların satıldığı stantlar olacak. “Şehrimizin kaynaklarını çok doğru şekilde kullanırsak bunların hepsine yetecek maddiyat var. İstanbul’daki, Ankara’daki bağlantılarımızla da bunları destekleyeceğiz” diyen İmren Nilay Tüfekci, Samsun’un turizmden aldığı payın yüzde 1 seviyesinde kalmasının üzücü olduğuna dikkat çekti.
İzmir "Ölü Kadınların Şarkısı": Sahne Tozu Tiyatrosu’ndan duygusal bir prömiyer Sahne Tozu Tiyatrosu’nun sahnelediği ve Haluk Işık’ın yönettiği "Ölü Kadınların Şarkısı" adlı oyun, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nde seyirciyle buluştu. Sahne Tozu Tiyatrosu oyuncularının ustalıkla canlandırdığı bu oyun, seyircileri derinden etkileyen bir performans sergiledi. Dünya Tiyatro Günü prömiyer ile kutlandı "Dünya Tiyatro Günü’nde gerçekleştirilen prömiyer gösterimi büyük ilgi gördü. Oyunun teması ve sahnedeki performanslar, izleyicilerin duygusal anlar yaşamasını sağladı. Haluk Işık’ın yönetmenliğindeki bu özel oyun, seyirciler arasında büyük bir coşku oluşturdu. Seyirci oyun sonunda dakikalarca ayakta alkışladı. Sahne Tozu Tiyatrosu’nun deneyimli oyuncuları, rollerini ustalıkla canlandırarak seyircilere unutulmaz anlar yaşattı. “Ölü Kadınların Şarkısı", Sahne Tozu Tiyatrosu’nun başarılı prömiyerlerinden biri olarak hafızalara kazındı. Duygusal derinliği ve etkileyici sahne performanslarıyla izleyicilerin beğenisini kazandı. Oyun sonunda yardımcı yönetmen Banu Kezel, Dünya Tiyatro Günü’nde sahnede olmanın mutluluğunu paylaşarak sahneye oyunun yönetmeni Haluk Işık’ı davet etti. Haluk Işık, Dünya Tiyatro Günü’nü kutlayarak, Sahne Tozu Tiyatrosu’na teşekkürlerini iletti. Konuşmaların ardından sahneye Sahne Tozu Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Çağlar İşgören davet edildi. Haluk Işık’a teşekkür eden İşgören, Dünya Tiyatro Günü’nde prömiyer yapmanın sevincini paylaştı. Çağlar İşgören, Haluk Işık’ın doğum günü olduğunu paylaşarak seyirciler eşliğinde sürpriz kutlama gerçekleştirdi. Bosna-Hersek iç savaşını konu alıyor Eve Ensler’in “Zorunlu Hedefler” adlı eserinden yola çıkılarak kurgulanan, yorumlanan ve sahnelenen oyun, yakın dönemin en yakıcı olaylarından biri olan Bosna-Hersek iç savaşını konu edinmektedir. Savaşın akıl almaz travmalarını yaşayan ve Balkan dağlarının kuytuluklarında unutulmuş bir klinikte, onulmaz yaralarıyla baş başa bırakılan kadınların yaşamına, Birleşmiş Milletler tarafından gönderilen bir doktor ile asistanı katılır. Altı kadının yaşadıklarıyla ve sonrasına dair çok bilinmezli arayışlarıyla örülen oyun, savaş denen vahşeti en acımasız yüzüyle sergilemekte, izleyicisini bu dramın parçasına dönüştürmektedir. Geçmişte ve yine aynı yazarın-yönetmenin yorumuyla sahnelenmiş ve ödüllendirilmiş “Ölü Kadınların Şarkısı” tüm ezberinizi bozacak, size barışın sonsuz erdemini hatırlatacaktır. Umudu var etmenin yolu, gerçeği görmekle başlar. Bu oyunu asla unutamayacaksınız.