EKONOMİ - 18 Şubat 2021 Perşembe 17:59

Bakan Pekcan: 'Hedefimiz Azerbaycan ile 15 milyar dolarlık ticaret hedefine ulaşmak'

A
A
A
Bakan Pekcan: 'Hedefimiz Azerbaycan ile 15 milyar dolarlık ticaret hedefine ulaşmak'

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, hedeflerinin Azerbaycan ile 15 milyar dolarlık ticaret hedefine ulaşmak olduğunu belirterek, “Ticari ilişkilerimizin geliştirilmesi için imzalamış olduğumuz Tercihli Ticaret Anlaşmamız 1 Mart 2021’de yürürlüğe girecek" dedi. Pekcan, ayrıca Yukarı Karabağ’ın yeniden yapılandırılmasında Türk müteahhitlik firmalarının Azerbaycanlı iş adamları ile iş birliği yapmaya hazır olduklarını söyledi.

Ticaret Bakanı Pekcan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Azerbaycan Cumhuriyeti Başbakanı Ali Asadov eş başkanlığında gerçekleştirilen Türkiye-Azerbaycan 9. Dönem KEK Toplantısı’nın "Türkiye-Azerbaycan İş Forumu Genel Oturumu"na katıldı.

Bakan Pekcan, dünyanın ekonomik ve toplumsal olarak pandeminin olumsuz etkileriyle mücadele ettiği bir dönemde kendileri için en güzel haberin Karabağ’ın 30 yıllık işgalinin sona erdirilmesi olduğunu belirterek, bu hadisenin herkes için büyük bir mutluluk ve motivasyon kaynağı olduğunu vurguladı. Bakan Pekcan, ”Bugün salonda gözlemlediğimiz ilgi ve heyecan bu ziyaretin somut göstergeleri olacağına dair inancımızı da pekiştirmektedir. Bizler zaten mevkidaşım Cabbarov ile çok sık görüşüyoruz. Ben kendilerine bu dönemde göstermiş oldukları iş birliği için ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Hepinizin çok iyi bildiği üzere inşallah liberalleşmesini bekliyoruz kotaların ama pandemi sürecinde Türkmenistan’ın da sınır kapılarını kapatması ile beraber sayın Cabbarov’un liderliğinde bize bu kotalar uygulanmadı ve geçişlerimizi bu güzergah üzerinden yapabildik.

Bu anlamda da diğer kotalar ve geçiş ücretleriyle ilgili de kendileriyle görüşmelerimiz devam ediyor. Bu doğrultuda oluşturmuş olduğumuz heyetlerimiz, bakan yardımcıları başkanlığında her ay mutat görüşmeler gerçekleştiriyorlar Azerbaycan ile. Eylem planının takipçisi durumdalar. Bu kadar yakın çalışıyoruz biz. Ticari ilişkilerimizin geliştirilmesi için imzalamış olduğumuz Tercihli Ticaret Anlaşmamız 1 Mart 2021’de yürürlüğe girecek. Ama bu bizim için başlangıç, ilk adım. Biz şu anda yeniden listeleri paylaştık ve Tercihli Ticaret Anlaşması’nın kapsamının genişletilmesi üzerine çalışmalarımıza da başladık. Ama sayın bakan ile hedefimiz bu kapsamın daha da geliştirilmesi. İnşallah bir Serbest Ticaret Anlaşması'na evrilmesi hedefimiz” diye konuştu.

“Hedefimiz Cumhurbaşkanlarımızın da belirlediği 15 milyar dolarlık ticaret hedefine ulaşmak”

Bakan Pekcan, Türkiye’nin Azerbaycan’da yaklaşık 12 milyar dolar, Azerbaycan’ın ise Türkiye’de 19.5 milyar dolarlık yatırımları olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:

“Hedefimiz Cumhurbaşkanlarımızın da belirlediği 15 milyar dolarlık ticaret hedefine ulaşmak. Bu hedefe ulaşmak için de iki iş dünyasının da bizimle aynı aktiflikle çalışması lazım. Biz aradaki engelleri kaldırmak için sayın bakan ile ekiplerimizle ciddi bir çalışma halindeyiz. Karşılıklı yatırımlar da son derece önemli. Bu doğrultuda Türkiye’nin Azerbaycan’da yaklaşık 12 milyar dolar, Azerbaycan’ın Türkiye’de 19.5 milyar dolar yatırımları bulunmakta. Biz SOCAR’ın Türkiye’deki yatırımlarını da son derece önemsiyoruz. Ve SOCAR’ın petrol ve akaryakıt alanında kurduğu iki şirkete Eximbank üzerinden çok ciddi finansman imkanları sağlamış bulunmaktayız. 12 Şubat itibarıyla imzalandı. Bunun dışında tabii ticaretin finansmanı da önemli. Eximbank tarafından Ziraat Bankası’nın Azerbaycan şubesi arasında 26 milyon dolarlık bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşmanın imkanlarını en iyi şekilde siz iş insanlarımızın değerlendirmesini istiyoruz.

Bu imkanlardan yararlanın. Azerbaycan bölgesinde genç nüfusu, geniş tarımsal ve sanayi üretim imkanları, muazzam enerji kaynakları bulunan, sınırları içerisinde siyasi istikrara, bölgesinde etkin bir nüfusa sahip bir ülke olarak Kafkasya bölgesinin en dinamik ülkelerinden birisi. Yatırım için doğru adres kardeşlerimizin adresi. Buradaki Türk iş insanlarına sesleniyorum. Aynı zamanda Azerbaycanlı iş insanlarını da Türkiye’ye yatırım yapmaya davet ediyorum. SOCAR ile görüşebilirler. Devletimizin SOCAR’ın Türkiye’deki yatırımlarına teşvik için neler yaptığı hakkında ben de bilgi verebilirim, SOCAR da bilgi verebilir. Hepsi hoş geldiler sefa geldiler. Çünkü bu ticari ilişkileri hem karşılıklı ticaret hem karşılıklı yatırımlarla beraber artıracağız Allah’ın izniyle.”

Pekcan, 30 senedir işgal altında olan Yukarı Karabağ bölgesinden direkt Nahçıvan üzerinden Azerbaycan’a hat açıldığını anımsatarak, ”Bu koridor bizim için çok önemli. Bizim amacımız hem Bakü-Tiflis-Kars yolu üzerinden hem de bu güzergah üzerinden Bakü’nün lojistik merkez olması. Bu doğrultuda da sayın bakan ile çalışmalarımızı yürütüyoruz. Buranın Türkmenistan’ın sınırlarını açmasından sonra da tercih edilir bir güzergah haline gelmesi için ne gerekiyorsa teknik anlamda bunları yapmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Bakan Pekcan, Azerbaycanlı mevkidaşı Cabbarov ile vergiler hakkında konuştuğunu, Bakan Cabbarov’un bu konuya son derece hakim olduğunu söyledi. Bakan Pekcan, Cabbarov ile konuştukları konunun Azerbaycan tarafından çifte vergilendirmenin önlenmesi ile ilgili anlaşma taslağı olduğunu açıkladı. Pekcan, bu taslağın kendilerine ve Hazine ve Maliye Bakanlığına ulaştığını, Hazine ve Maliye Bakanlığının bu konuda çalışmalarını sürdürdüğünü aktardı.

“Azerbaycan’da da bugüne kadar 436 projede 15 milyar dolarlık proje gerçekleştirmiş müteahhit firmalarımız”

Bakan Pekcan, Türk inşaat firmalarının uluslararası arenadaki başarılarını bütün dünyanın bildiğini hatırlatarak, ”Azerbaycan’da da bugüne kadar 436 projede 15 milyar dolarlık proje gerçekleştirmiş müteahhit firmalarımız. Artık bu Yukarı Karabağ’ın yeniden yapılandırılması çerçevesinde de Azerbaycanlı iş insanlarımızla Türk müşavirlik ve müteahhitlik firmalarımız iş birliği yapmaya, tecrübe paylaşımı yapmaya hazırlar. Bugüne kadar ortaya koydukları başarılı çalışmaları burada gerçekleştirilecek olan altyapı ve üstyapı projelerinde de kullanacaklar” şeklinde konuştu.

Mustafa Cenik - Mevlüt Hasgül - İbrahim Berat Yılmaz
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AYM üyeliğine seçilen Çınar için yemin töreni düzenlendi Anayasa Mahkemesi (AYM) üyeliğine seçilen Ömer Çınar, düzenlenen törenle ant içip, cübbe giyerek görevine başladı. Anayasa Mahkemesi’nin 62. kuruluş yıldönümü ve yeni üye Prof. Dr. Ömer Çınar’ın göreve başlaması dolayısıyla tören düzenlendi. Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu’nda gerçekleştirilen törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Karaköse ile birçok yargı mensubu katıldı. Törende açılış konuşmasını gerçekleştiren AYM Başkanı Kadir Özkaya, AYM’nin yeni üyesi Ömer Çınar’ı tebrik etti. Ülkeye hayırlara vesile olmasını dileyen Özkaya, ”Liyakatli üyelerden oluşan AYM’nin yeni üyesinin kendisinden beklenen katkıyı sağlayacağını umuyorum” dedi. "Hakimler özgürce karar vermelidirler" Hakimlerin kimsenin etkisinde kalmadan tarafsız bir şekilde karar vermesi gerektiğini ifade eden Özkaya, “Adaletin sağlanması bakımından en önemli sorumluluk hakimlere düşer. Hakimin terazisi hep doğru tartmalıdır. Hiçbir neden onları hakkı ayakta tutmaktan alıkoymamalıdır. Örnek ahlak sahibi olmalı, kişilik ve vicdanlarını kirletmemelidirler. Herhangi bir dışsal etki altında kalmadan özgürce karar vermelidirler. Bağımsız ve tarafsız yargının varlığı bağımsız ve tarafsız hakimlere bağlıdır” diye konuştu. “Gazze’deki ikiyüzlülüğü kabul etmiyorum” İsrail’in Gazze’ye yaptığı zulmü kabul etmediklerini vurgulayan Özkaya, “Millet olarak ortak menfaatlerimiz için kenetlenip çalışmalıyız. Gazze başta olmak üzere zulümlere karşı gösterilen ikiyüzlülüğü kabullenemediğimizi dile getirmeyi bir görev biliyorum. İnsanlığa adaleti anlatan devletlerin zulme ve haksızlığa gözlerini ve vicdanlarını kapatmaları, insanlığı gelecek adına umutsuzluğa sevk etmektedir” dedi. Özkaya’nın konuşmasının ardından AYM’nin yeni üyesi Çınar kürsüde yemin etti.
Erzurum Tarih Derneği ve Türk Ocakları’ndan 24 Nisan tepkisi ABD ve Fransa gibi ülkelerin 24 Nisan’ı Ermeni Soykırımı olarak anma günü olarak kabul etmesine tepki gösteren Erzurum Tarih Derneği Başkanı Prof. Dr. H. Ömer Özden ile Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, Ermenilerin Türklere karşı yapmış oldukları soykırımın belgelerle ortada olduğunu söylediler. Konuyla ilgili olarak ortak bir basın açıklaması yapan Prof. Dr. Ömer Özden ile Av. Nizam Işık, 24 Nisan 1915 yılında asıl soykırıma uğrayanların Doğu Anadolu’da yaşayan Türkler olduğunu belirterek, asıl bunun dünya gündemine oturtulması gerektiğini ifade ettiler. ABD, Fransa ve Almanya gibi ülkelerin 24 Nisan’ı Ermeni Soykırımı Anma Günü ilan etmesinin yıl dönümünde ortak bir açıklama yapan Erzurum Tarih derneği Başkanı Prof. Dr. H. Ömer Özden ile Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, şu ifadeleri kullandılar: “24 Nisan 1915 tarihinde, Ermenilerin Türklere yönelik tedhiş ve terör eylemlerine karşı bir tedbir olmak üzere Osmanlı Devleti’nin Sevk ve İskân Kanunu, bir tehcir değil, Ermenileri iskân etme kanunudur. Bu kanun gereğince Ermeni nüfus hem güvenli bölgelere nakledilmiş ve orada iskan edilmiş hem de Osmanlı ordusuna karşı yapabilecekleri suikastler önlenmeye çalışılmıştır. Bu iyi niyetli girişim, sonraki zamanlarda ters döndürülerek bir soykırım yapıldığı gibi yalan bir beyanın etrafında insanlar aldatılmaya çalışılmış ve Türk toplumuna ve devletine yönelik bir karalamaya dönüştürülmüştür. 1918 yılında Anadolu coğrafyasında Ermenilerin Türklere karşı yapmış oldukları soykırım ise belgelerle ortadadır. 1915 yılında çıkarılan yasanın bir sevk ve iskan yasası olduğu da yine belgelerle ortadadır. Tarih ise belgelerden yola çıkılarak yapılan bir bilimdir. Belgeden yoksun anlatılan hiçbir olayın kıymeti harbiyesi bulunmamaktadır. Bu bakımdan her 24 Nisan’da karşımıza çıkarılan sözde Türklerin Ermeni kıyımı yaptığı gibi bir yalanı artık bütün ülkelerin anlamasını ve bu yalanın artık tutmadığını görmelerini istiyoruz. Asıl soykırıma uğrayan Doğu Anadolu’da yaşayan Türklerdir ve asıl dünya gündemine oturtulması gereken budur. Doğu Anadolu’nun muhtelif bölgelerinde ortaya çıkarılan toplu mezarlar bunun en önemli kanıtıdır ve batılı ülkelerin özellikle de Amerika ve Fransa’nın artık bunu görüp anlaması gerekmektedir. 24 Nisan’da bir sözde Ermeni kıyımının yapıldığı iddiasını Türk Ocakları Erzurum Şubesi ve Erzurum Tarih Derneği olarak kınıyor ve böyle bir iddianın asılsız olduğunu tüm dünya kamuoyuna açıkça ilan ediyoruz.”
Düzce Kuyruğun sebebini duyan şaştı kaldı Düzce(İHA) – Düzce’de çiftçilere tavuk dağıtımı yapıldı. Yumurta tavuğu almak isteyenler uzun kuyruklar oluşturdu. Düzce Ziraat Odası tarafından çiftçilere destek olmak amacıyla yapılan çalışmada 5 bin adet Ataks cinsi yumurta tavuğu dağıtıldı. Sabah saatlerinde başlayan tavuk dağıtımında tavuklarını almak isteyen Düzceli çiftçiler Ziraat odası önünde uzun kuyruklar oluşturdu. Vatandaşlar, 170 TL’ye tavuk almak için bekledi. 3 yıl yumurta veriyor Türkiye’de üretimi yapılan yerli Ataks tavuğu Tavukçuluk Araştırma Enstitüsü tarafından yetiştirilirken 3 yıl kadar yumurta veriyor. Hastalıklara karşı dirençli, iklim şartlarını karşı dayanıklı olduğu bilinen Atkas tavuklarının yumurta rengi ise beyaz-kremsi renk şeklinde görülüyor. Yıllık yumurta verme ortalaması ise 240 ile 270 civarında oluyor. Çiftçimizin ihtiyacını karşılıyoruz Tavuk dağıtımı ile ilgili konuşan Düzce Ziraat Odası Başkanı Ramazan Öztürk, alışkanlık haline gelen civciv dağıtımını bu yıl tavuğa çevirdiklerini belirterek şunları söyledi; “Çiftçilerimize her yıl civciv dağıtıyorduk, bu yıl 3 aylık olarak 5 bin civarı tavuk dağıtımı yapacağız. Buda Düzce’ye 5 bin tavuğun girmesi demektir. Bu bir projedir. Çiftçilerimize katkımız olsun diye böyle bir çalışma yaptık. Talep olduğu sürece de dağıtıma devam edeceğiz. Bizim tahminlerimizde de fazla talep oldu. Bu talep çiftçilerimizin ihtiyacı olduğunu gösterdi. İhtiyaçları karşılamaya çalışıyoruz. Bu tavuklar yumurta tavuğudur. Düzce’mize her gün 5 bin yumurta girişi bu tavuklarla mümkün olacak. Karadeniz bölgesinde uygun olan Ataks cinsi tavuklar 170 TL’den çiftçimize veriyoruz." Tavuk almak için bekleyen Sinan Korkmaz ise; “Yeğenim ile birlikte tavuk alamaya geldik. Yumurtası ile doğal beslenmek için. Market yumurtası yerine kendi ürünlerimizi yetiştirmeyi tercih ediyoruz. 10-12 Tavuk almayı düşünüyorum”dedi.