İçişleri Bakanı Soylu, Ankara'nın Gölbaşı ilçesindeki Polis Akademisinde düzenlenen çarşı ve mahalle bekçileri mezuniyet törenine katıldı. Soylu, törende yaptığı konuşmada, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye'de güvenlikle ilgili kamu görevi yapan herkesin yeni bir anlayışın, yeni bir dönemin, bir anlamda tarihi bir değişimin içinde yer aldığını söyledi.
Türkiye'nin pek çok sahada olduğu gibi güvenlik sahasında da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde yeni bir stratejik değişim ortaya koyduğunu belirten Soylu, bir yandan terör gibi alanlara mücadele için kapasite ürettiklerini, teknik ve beşeri kapasiteyi arttırdıklarını ve yeni bir konsept geliştirdiklerini, diğer yandan da doğrudan bireyi ilgilendiren trafik, uyuşturucu, siber suçlar, asayiş gibi alanlarda aynı şekilde kapasite artışı ve stratejik yaklaşımlar sergilediklerini kaydetti. Siber suçlarda kapasite artışıyla elde ettikleri sonuçların bu sahada işlenen suçların takibiyle ilişkili olduğunu söyleyen Soylu, "Yılbaşından bugüne kadar dijital sahada toplam 242 operasyon yaptık, bin 544 kişiyi gözaltına alındı ve bunların 466’sı tutuklandı. Organize suçlarda geçen yılın tamamında ulusal ölçekteki 7 suç örgütünü çökertmiştik. Bu yıl henüz yıl tamamlanmadan 8 ulusal ölçekte organize suç örgütüne ulaştık. Bölgesel ve yerel örgütlerle beraber toplam sayı şimdilik 277’dir. Yılbaşından bu yana uyuşturucuyla ilgili yaptığımız 153 bin gözaltı, aynı hassasiyetin bir sonucudur" diye konuştu.
Trafik kazalarını önlemek amacıyla birçok proje ve kampanya yürüttüklerini anlatan Soylu, "2016 yılında 7 bin 427 olan trafik kazalarındaki can kaybı sayımız, 2019 yılında 5 bin 473, bir yıllık süreç sonunda da toplam 4 bin 996 sayısına düşmüştür. Üstelik sürücü sayısı, nüfus ve araç sayısı artarken bu sayı ve sonucu elde ettik" ifadelerini kullandı.
"208 bin okul çevresiyle 2.5 milyon şahıs kontrolü yaptık"
Soylu, önleyici faaliyetleri en yaygın olarak kullandıkları alanın ise hiç şüphesiz asayiş sahası olduğunu dile getirerek, "İnsanların çalınan eşyasını ve çalanı bulmakla beraber, eşyanın hiç çalınmamasını temin etmek asayişteki yeni dönem yaklaşımımızın temel tarifidir. Öncelikle kendimizi görünür kıldık. Mesela Çocuk Şube Müdürlüğümüzce 2016-2017 eğitim öğretim yılından bugüne kadar tüm dönemlerde toplam 22 uygulama yaptık ve 208 bin okul çevresiyle 2.5 milyon şahıs, ayrıca 336 bin işyeri, 237 bin okul servis aracı kontrolü yaptık. Bu dönemde okullarımıza bin 352 okul kolluk görevlisi ve 23 bin güvenli eğitim koordinasyon görevlisiyle beraber okul giriş çıkışlarını kontrol etmek amacıyla 8 bin 495 ekip görevlendirmesi yaptık" dedi.
"Kadın cinayetlerinde yüzde 29 azalış oldu"
Önceden il düzeyinde bulunan Aile İçi ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Büro Amirliklerini ilçe düzeyine yaydıklarına ve ilave ettikleri bin 5 adet yeni büro amirliğiyle bu alanda vatandaşlarla olan teması arttırdıklarına değinen Soylu, "Bu başvuru kolaylığı sayesinde geçen yılın aynı dönemine oranla koruyucu tedbir sayısı bu yıl yüzde 49, önleyici tedbir kararı sayısı da yüzde 63 oranında arttı. Aynı şekilde KADES programı vasıtasıyla da benzer bir iletişim kurduk ve programı indiren 535 bin kişiden 42 bin 544 ihbar aldık, bunlara müdahale ettik ve olası pek çok tatsız hadiseyi engelledik. Bu ve benzeri önleyici tedbirler sayesinde geçen yılın aynı dönemine göre kadın cinayetlerinde yüzde 29 azalış oldu" diye konuştu.
"Toplam bekçi sayımız 28 bin 773 olacak"
Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Önleyici asayiş hizmetlerinde 15 Temmuz 2016 sonrasındaki en belirgin adımımız, hiç şüphesiz çarşı ve mahalle bekçileri noktasında olmuştur. Bugün mezun olacak 7 bin 669 arkadaşımızla birlikte toplam bekçi sayımız 28 bin 773 olacak. Biz, asayiş konusunda bir uzmanlaşmanın da gerekliliğine inanıyoruz. Çarşı ve mahalle bekçiliği, sadece gece sokaklarda gezip düdük öttürmekten ibaret basit bir iş değildir. Tehlikenin nereden gelebileceğini sezmek, olaylara kanunlar çerçevesinde ve etkin şekilde müdahale edebilmek, anlık ve sağlıklı kararlar verebilmek, bölgesini tanımak ve risk analizini buna göre yapmak bu işin başarısını arttıran unsurlardır. Türkiye, bu adımdan ciddi bir verim almıştır. Çok net bir göstergemiz var. Çarşı ve mahalle bekçilerimizin sahada görev yapmaya başladığı 2017 yılında ülkemizde günlük evden hırsızlık ortalaması 282’ydi. Bugün itibarıyla bu ortalama 148’dir. Allah nasip ederse 2021 yılının sonunda biz 100'e çekmiş olalım. Böylece Avrupa ve dünyada bu noktada tek olalım. Hatta bir de uluslararası kıyaslama yapalım. 100 bin kişi başına düşen evden hırsızlık rakamında 2018 yılında Almanya 393, İtalya 316 ve İngiltere rakamı 715’tir. Türkiye’de ise bu rakam 2018 yılı için 94, 2019 yılı için 80’dir."
"Evden hırsızlık İstanbul’da 78’den 33’e, Ankara’da 34’ten 3’e, İzmir’de ise 21’den 6’ya geriledi"
Büyükşehirlere ilişkin rakamları paylaşan Soylu, "Büyükşehirlerimiz bazında da günlük evden hırsızlık ortalaması 2017-2020 arasında İstanbul’da 78’den 33’e, Ankara’da 34’ten 3’e, İzmir’de ise 21’den 6’ya gerilemiştir. Çarşı ve mahalle bekçilerimiz 1 Eylül 2018-31 Ağustos 2020 arasında toplam 5 bin 630 hırsızlık olayına müdahale etmiş, bin 294 kayıp çocuğun bulunup ailesine teslim edilmesini sağlamış, 18 yaşın üstündeki 4 bin 165 şahsın bulunmasını ve aranma kaydı olan 88 bin 746 şahıs hakkında da işlem yapılmasını temin etmişlerdir. Bunun haricinde el bombasından uzun namlulu silaha kadar pek çok suç aletinin yakalanmasına, ciddi miktarda da uyuşturucu maddenin ele geçirilmesinde de yine bu arkadaşlarımız rol almışlardır" şeklinde konuştu.
Abdullah Sarica - Erdinç Türkcan
