Türkiye Wushu Federasyonu tarafından yapılan aikido antrenörlüğü eğitim programı, 14 Ağustos’ta Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi’nde başladı. Federasyon Asbaşkanı Tanser Kılıç tarafından planlanan ve 29 Ağustos’a kadar sürecek olan eğitimlere 155 sporcu katıldı. Eğitim programına katılan sporculara öncelikli olarak üniversitelerden gelen akademisyenler eşliğinde spor bilimleri hakkında teorik bilgiler verildi. Teorik derslerin tamamlanmasının ardından ise aikido konusunda uygulama dersleri verilmeye başlandı. Eğitimlerini başarıyla tamamlayan sporcular, antrenörlük sertifikalarını alacaklar. Antrenörlük belgesi olan kişiler ise derecelerini yükseltmiş olacak.
Türkiye Wushu Federasyonu Asbaşkanı ve Aikido Teknik Kurul Başkanı Tanser Kılıç, bu programdan önce aikido alanında terfi kuşak yükseltme sınavlarını yaptıklarını, bu sınava Türkiye genelinde 130 sporcunun katıldığını söyledi. Ardından antrenörlük kursunun başladığını anlatan Kılıç, bu programa da 155 sporcunun müracaatta bulunduğunu kaydetti. Kılıç, programa katılan sporcuların öncelikli olarak üniversiteden gelen akademisyenler eşliğinde spor bilimleri dersleri aldığını ifade ederek, “Bu sınavların ardından teknik-taktik derslerine geçildi. Fransa’dan davet ettiğimiz Nebi Vural hocamız bu hafta boyunca aikodo konusunda uygulama dersleri verecek. Amacımız, aikido eğitmenlerimizin çok daha mükemmel tekniklere sahip olması, uluslararası seminer ve eğitimlere çıktıkları zaman ülkemizi çok daha güzel temsil etmeleri” diye konuştu.
Kılıç: “7’den 70’e her yaştan insan bu sporu yapabilir”
Aikido’nun evrensel bir spor olduğunu ifade eden Kılıç, bu sporun bir yaşının olmadığını, 7’den 70’e her yaştan insanın bu sporu yapabileceğini vurguladı. Kılıç, aikidonun insanlara faydalı olmayı amaçladığını kaydederek, bütün insanları aikido yapmaya davet etti. Aikido sporunun faydalarını sıralayan Kılıç, “Bu bir savaş sanatından ziyade disiplin sanatıdır. Çocuklar üzerinden örnek vereyim; çocuğunuzu aikido disiplini ile yetiştirdiğiniz zaman kahvaltı yapıyor veya yemek yiyorsa önce ellerini yıkayarak gelecektir. Kahvaltısını bitirdikten sonra ise ailesine teşekkür eder, onlara yardım ederek o tabağı kendisi kaldırır. Odası da düzenli olacaktır, öğretmenini mükemmel dinleyecektir. Kötü arkadaşlıklardan uzak durup disiplinli bir şekilde kendini hayata hazırlayacaktır” şeklinde konuştu.
Vural: "Herkes yapabilir"
Aikido eğitmeni Nebi Vural da disiplin sanatlarına 15 yaşında başladığını, aikido ile ise üniversite yıllarında tanıştığını söyledi. Aikidonun müsabakası olmayan bir sanat olduğunu ifade eden Vural, müsabakası olmadığı için herkes tarafından yapılabileceğini belirtti. Eğitim kapsamında aikido ile ilgili önemi konularda bilgi paylaştığını kaydeden Kılıç, eğitmenlerin nasıl olması gerektiğini, temel tekniklerin nasıl uygulanacağını gösterdiğini dile getirdi. Ailelerin iş yoğunluğundan dolayı çocuklarını istedikleri gibi eğitemediklerini vurgulayan Vural, aikido ile çocukların oturması, kalkması, toplumda nasıl hareket etmesi gerektiği gibi eğitimlerin verildiğini söyledi.
Sökmen: "Kurs içerisinde teknik-taktik-training dediğimiz uygulamalar var"
Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi öğretim görevlisi Yardımcı Doç. Dr. Tamer Sökmen, antrenör adaylarına teorik dersler verdiğini belirterek, “Bu teknik kurs içerisinde teknik-taktik-training dediğimiz uygulamalar var. Aynı zamanda teorik olarak da antrenman bilgisi, spor sağlığı dersleri, anatomi, fizyoloji gibi dersler. Yine bunun yanında beslenme ve psikoloji gibi diğer alan derslerimiz mevcut. Kursiyerlerimiz, gerek spor salonlarında salon sahibi, gerek antrenörlük yapanlar, gerekse aikidoya gönül verip de bu işi yürekten destekleyenler ve gelecekte antrenörlük yapacak olan arkadaşlar” ifadelerini kullandı.
Antrenörlük eğitimi alan ODTÜ öğrencisi Tunahan Kılıç, “Aikidoya 7 yaşından başladım. Çocukluğumdan bu yana yaptığım bir spor olduğu için çok faydasını gördüm ve bunu profesyonel anlamda devam ettirmek için antrenörlük eğitimine katıldım. Türkiye’nin birçok yerinden gelen aikidocularla burada farklı tecrübeleri paylaşıyoruz. Burada çok güzel bir deneyim fırsatı da yakalıyoruz” dedi.
Başkurt: “Bir çocuğa neye ihtiyacı varsa onu verir”
Esin Gülden Başkurt, aikidonun bir yaşam biçimi olduğunu ifade ederek, beden, ruh ve zihin sağlığı için önemli olduğunu söyledi. Aikidoyu çok ciddi sağlık sorunu olmayan herkesin yapabileceğini dile getiren Başkurt, “Özellikle çocuklarımıza bunu öneriyorum. Günümüzde çocuklarımız daha çok bilgisayar bağımlısı olduğu için onları bir şeye teşvik etmemiz gerekiyor. Aikido bir çocuğa neye ihtiyacı varsa onu verir. Hiperaktif çocuğumuzu biraz daha dengeler, disipline sokar. Ama naif çocuğumuzun da çekingenliğini üzerinden atmasına yardımcı olur” diye konuştu.
Azak: “Kişisel bir gelişim olduğu için herkese açık ve keyifli”
27 yıldır aikido yaptığını anlatan Burak Azak ise “Bugün burada hocamız teknik-taktik dersi veriyor. Kendisi her seviyede aikidocunun hangi tekniği, hangi koşullarda, hangi temel üzerinde yapmasını anlatıyor. Buradaki arkadaşlarımız Türkiye’nin gelecekteki aikidosunu oluşturacaklar. Hepsi pırıl pırıl antrenör adayları. Bunun bir yaş sınırı yok. Yapmak istenilen her yaşta yapılabilir. Aikido sizde ne varsa o potansiyeli ortaya çıkarmaya çalışıyor. Amacı çok ilerde büyük bir hedefe ulaşmak için sizi zorlamak yerine, içeride ne varsa, kişiliğinizde neyi barındırıyorsanız bununla yola çıkıyorsunuz ve bunu ortaya koyuyorsunuz. Kişisel bir gelişim olduğu için herkese açık ve keyifli bir şey” şeklinde konuştu.
Abdullah Sarica - Burak Altun
