SPOR - 13 Kasım 2019 Çarşamba 12:20

Bel ağrısı çekenler dikkat! Egzersiz uzmanı Uğur Kara'dan altın notlar

A
A
A
Bel ağrısı çekenler dikkat! Egzersiz uzmanı Uğur Kara'dan altın notlar

Bel ağrısı, özellikle yoğun tempolu çalışanların en büyük sıkıntılarından biri… Peki bunun nedeni ne, ağrıyı yok etmek için nasıl bir yol izlenmeli? CPT, MedT ve Egzersiz Uzmanı Uğur Kara bu konu ile ilgili altın değerinde açıklamalarda bulundu.

İşte Kara'nın O Açıklaması

"Bel ağrısı, insanlığı tarihin başından beri tehdit etmiştir ve bel ağrısı hakkında ilk yazılı belgeler Milattan Önce 1500 yıllarına dayanmaktadır. Bel ağrısı gittikçe büyüyen ve tüm toplumlarda oldukça sık karşılaşılan ve bireyin tam iyilik halini olumsuz etkileyen önemli bir sağlık sorunu haline gelmiştir.

Toplumun yüzde 90'ının yaşamlarının herhangi bir döneminde, en az bir kez bel ağrısı yaşadığı belirlenmiştir. Kas gücünde azalma olan hastalarda bel ağrısının ortaya çıkma olasılığının kas gücü normal olan hastalara göre 3 kat daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır.

Bel sorunlarının önemli bir kısmının kasa ait nedenlere bağlı olduğu düşünülmektedir ve bel ekstansör – fleksör kaslarının güçsüzlüğü ile kronik bel ağrıları arasındaki ilişki bildirilmiştir. Özellikle ekstansör kas kuvvetindeki azalma ve bunun oluşturduğu ekstansör/fleksör kas kuvveti oranındaki dengesizlik kronik bel ağrılarına neden olabilir.

Bunun için mutlaka bu kasların dengesinin değerlendirilmesi önemlidir. Ayrıca Bel kaslarında esnekliğin azalması mekanik olarak lumbal bölgeye aşırı yüklenmeyi ortaya çıkarır. Spinal mobilitenin artırılması disklerin beslenmesini ve yaralanmış dokuların iyileşmesini hızlandırması açısından çok önemli görülmüştür.

Bu nedenle bel problemlerinde egzersiz yaygın olarak kullanılmaktadır. Egzersiz genel olarak; postürü düzeltir, kas spazmını gevşetir, gövde kaslarını güçlendirir ve genel aerobik kapasiteyi arttırır. Omurga ağrının tedavisinde egzersiz standart hale gelmiştir.

Önemli bir tedavi şekli olarak kabul edilen egzersiz tedavisi, bel ağrısı tedavi rehberlerinde ilk sırada yer almaktadır.

Egzersiz'in başlıca faydaları; Ağrıyı azaltmak, Zayıf kasları güçlendirmek, Kontrakte kasları germek, Hipermobil segmentleri stabilize etmek, Hipomobil segmentleri hareketlendirmek, Spinal yapılardaki mekanik stresi azaltmak, Postürü düzeltmek, Fiziksel uyumu iyileştirmek...

Bel Ağrısına Sebep Olan Risk Faktörleri Nelerdir?
Bel ağrısının sıklığı ve şiddeti mesleklere göre değişmektedir. Bel zorlanmaları ve ağrı ile iş gücü kaybına yol açan meslekler; ağır bedensel gücü gerektiren meslekler, kaldırma, dönerek kaldırma, dönme uzun, süreli oturma ve araç kullanma olarak sıralanabilir. Özellikle sağlık personeli, hemşireler, ağır vasıta sürücüleri, ağır sanayide çalışanlar daha yüksek risk altındadır.

Aynı zamanda dış yüklerin özellikle vücudun ağırlık merkezinden daha uzakta taşınması bel ağrısı riskini arttıracaktır.

Obezite, gebelik, alt ekstremite eşitsizliği, diz deformiteleri, kalça ve dize ait patolojiler, pes planus, poliomyelit, uygun olmayan protez ve ortez kullanımı, ağır cisim kaldırma veya yanlış pozisyonda ağırlık kaldırma, uygun olmayan zorlayıcı sporlar bel ağrısı nedeni olarak gösterilebilir.

Sigara, dolaşım sistemi üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle intervertebral diskin beslenmesinde olumsuz sonuçlara yol açabilmektedir. Sigara içtikten sonra yalnızca 20-30 dakika içerisinde oksijen, glikoz ve sülfat gibi besin maddelerinin diske geçişi zorlaşmakta, bu da sigara içen kişilerde yüksek bel ağrısı insidansını açıklamaktadır
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Üniversite eğitimini tamamlayıp toprağına döndü Sivas’ın merkeze bağlı Yaramış köyünde yaşayan Ahmet Almalı, üniversite eğitimini tamamladıktan sonra köyüne dönerek baba toprağını işlemeye başladı. Gazetecilik alanında dört yıl eğitim gören 26 yaşındaki Ahmet Almalı, okuldan mezun olduktan sonra alanında çalışmak yerine köyüne dönüp toprağını işlemeye karar verdi. Dört yıl okuduktan sonra bir dört yıl da iş aramak istemediğini belirten genç çiftçi, köyünde ki arazileri ekip biçerek tarımsal faaliyetlerini sürdürüyor. Baba toprağını işlemek, aile geleneğimize uygun bir adım olduğu kadar benim için de büyük bir gurur kaynağı diyen Almalı, köyündeki verimliliği artırarak hem ailesine hem de köy halkına katkıda bulunmayı amaçlıyor. "Okudum diye memur olmalıyım diye bir düşüncede değilim" Üniversite öğrenimini tamamladıktan sonra okuduğu bölümü yerine ata yadigarı toprakları işleme kararı aldığını ifade eden genç çiftçi Ahmet Almalı, “Sivas’ın merkeze bağlı Yaramış köyünde doğdum büyüdüm. Eğitim hayatım nedeniyle Sivas’a geldim. Liseyi ve üniversiteyi Sivas’ta tamamladım. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümünden mezun oldum. Dört yıl okuduktan sonra bir dört yılda iş aramak istemedim. Bunun yerine ata toprağıma döndüm. Şimdi çiftçilikle uğraşıyorum. Genellikle buğday, arpa ve yulaf ekiyorum. Çiftçiliği çok seviyorum. Okudum diye memur olmalıyım diye bir düşüncede değilim. Üretici de olabiliriz, çiftçi de olabiliriz. Üretmemiz gerekiyor. Üretmeliyiz ki kalkınalım. Hem biz kalkınalım hem devletimiz kalkınsın. Üretmeden hiçbir şey elde edemeyiz. Böyle bir imkânı olan baba toprağı olan varsa köyüne dönüp çiftçilik yapsın. Böyle baba toprağı olmayanlar için de devletimizin teşvik ettiği kurumlar var. Teşvik alarak üretici olabilirler” dedi.