Son Dakika
|
Dışişleri Bakanlığından ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu’na tepki
İstanbul’da çöl tozları hayatı olumsuz etkiliyor
Sakarya’da film sahnelerini aratmayan olay
Teleferik kazasında hayatını kaybetmişti! Kabine biniş anları ortaya çıktı
ABD’de askeri nakliye uçağı düştü
Gazze'de son 24 saatte 79 can kaybı
ASELSAN EJDERHA’nın son test görüntüsü
Çöl tozu alarmı: Ülkenin batısını sarıyor
Çaldığı motosikleti çaldırdı neye uğradığını şaşırdı
Motorinde indirim beklentisi
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
SPOR
- 23 Eylül 2020 Çarşamba 17:32
Beşiktaş'ın anlaşmaya vardığı Aboubakar bugün İstanbul'a gelecek
A
A
A
Beşiktaş'ın anlaşmaya vardığı Kamerunlu golcü oyuncu Vincent Aboubakar bugün 23.30'da İstanbul'a gelecek.
Önerilen Haberler
DÜNYA
Healthcare Crisis Amid Israeli Occupation In Southern Gaza
ASAYİŞ
Esenler’de motokurye, tartıştığı adamı tornavida ile öldürdü
DÜNYA
BM’den Gazze’de bulunan toplu mezarlar için bağımsız soruşturma çağrısı
GÜNDEM
Bakan Güler, Romanya’ya gitti
DÜNYA
Biden: "İsrail yardımların Gazze'deki Filistinlilere gecikmeden ulaştığından emin olmalı"
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul
Sıcaklıklar artıyor, astım hastaları dikkat
Yurdun büyük bölümünde baharın gelişiyle birlikte hava sıcaklıkları da artış göstermeye başladı. Sıcaklık artışına bağlı olarak lodosun hakim olduğu bölgelerse astım hastalarını olumsuz etkilendiğini söyleyen Medicana Sağlık Grubu Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hacer Ofluoğlu, astım hastaları için uyarılarda bulundu. Lodosun etkili olduğu dönemlerde havanın insan sağlığı üzerindeki etkisi de değişiyor. Hava sıcaklığının artmasının, nem oranının ise azalmasının astım hastalarını olumsuz etkilediğini belirten Medicana Çamlıca Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hacer Ofluoğlu, ataklar halinde ortaya çıkan bir hastalık olan astımın görülmesinde mevsimsel özelliklerin de etkili olduğunu söyledi. Astımın ilkbahar ayları içerisinde bulunduğumuz bu günlerde ani atak şikayetlerini artırdığını ve özellikle bu hastalarda durumun daha kritik sonuçlar doğurduğunu ifade eden Uzm. Dr. Hacer Ofluoğlu, hastaların yaşadığı sıkıntıları şu şekilde açıkladı: “Alınan havayı hava keseciklerine ileten soluk borusunun daralması sonucu ortaya çıkan astım, ataklar halinde kendini gösterir. Hastaların doktora başvurma nedeni genellikle nefes darlığı, kuru öksürük krizleri, nefes alıp verme sırasında ıslık sesine benzer bir ses duyulması ve göğüste sıkışma hissidir. Atak olmayan zamanlarda ise astımın herhangi bir belirtisi görülmez. Özellikle alerjik reaksiyonlara bağlı astımın teşhisi için akciğer grafisi ve solunum fonksiyon testi sonuçlarından yararlanılmaktadır. Bununla birlikte eğer doktorunuz gerekli görüyorsa teşhis için alerji testlerine de başvurabilmektedir.” Sabah saatlerinde pencereler açık tutulmamalı Genetik faktörlerin yanı sıra çevresel faktörlerin de hastalığın ortaya çıkmasında etkili olması mevsimsel geçiş dönemlerindeki şikayetleri artırdığını belirten Dr. Hacer Ofluoğlu, “Özellikle polen alerjisi olanların böyle havalarda kendilerini daha iyi korumaları gerekmektedir. Polenlerin yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkmamalı ve açık havada spor yapılmamalıdır. Dışarıdan gelindiğinde burun ve gözler suyla yıkanarak yapışan polenler uzaklaştırılabilir. Saçlardan dökülecek olan polenleri solumamak için mümkünse her gece saçlar yıkanmalıdır. Sabah saatlerinde pencereler açılmamalı, ev öğleden sonra havalandırılmalıdır. Polen mevsiminde çamaşırların evin içinde kurutulmasını tavsiye ediyoruz. Otomobil ile seyahat ederken camlar kapalı tutulmalı ve aracın polen filtresi her ilkbaharda değiştirilmelidir” dedi. Düzenli tedavilerle astım kontrol altına alınabilir Astımın günümüzde tedavi ile kontrol altına alınabilen bir hastalık olduğunu belirten Uzm. Dr. Hacer Ofluoğlu, düzenli ilaç kullanımı ve hekim kontrolünün tedavide önemli bir faktör olduğunu söylüyor. Astımın temelde bir hava yolu hastalığı olması nedeniyle kullanılan ilaçların birçoğunun inhalasyon ile verildiğini ifade eden Dr. Ofluoğlu, tedavi sürecini şu şekilde açıkladı: “İlaç doğrudan hasta olan bölgeye yani hava yollarına gönderilir. Böylece çok düşük dozlarda bile yarar elde edilirken yan etkiler en aza indirilmiş olur. Astımda ilaç tedavisinin mantığına göre hastaların şikayetlerini tamamen giderebilecek en az ilaç dozu ayarlanmaya çalışılır. Tipik olarak hastalar ilk tedavi başladıktan sonra 1-3 ay içerisinde ve daha sonra her 6 ayda bir değerlendirilmeli, hastanın genel durumuna göre gerekirse bu değerlendirmeler daha sık yapılmalıdır.” Ülkedeki toz bulutu etkisinden korunun Türkiye’de birçok şehirde toz taşınımı nedeniyle hava kalitesinde yaşanan düşüşler de kişilerin sağlığını olumsuz yönde etkiliyor. Özellikle astım hastalarının sağlığını negatif yönde etkileyecek çöl tozu etkisinin bu hafta sonuna kadar sürdürmesi beklenirken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Hacer Ofluoğlu; atmosferin hava kalitesini etkileyen kum ve toz fırtınasından etkilenmemek için astım hastalarının mümkünse bu günlerde dışarı çıkmamaları, evlerde pencereleri uzun süre açık bırakmamaları, dışarıda bulunulması gereken hallerde ise maske kullanmaları uyarısında bulundu.
Erzincan
Büyükbaş hayvanlar kenelere karşı ilaçlanıyor
Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğüne bağlı Hayvan Sağlığı, Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürlüğü ekipleri ahırlarda büyükbaş hayvanlarda kenelere karşı ilaçlama çalışmalarını sürdürüyor. Erzincan İl ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına sebep olan kenelerle mücadele çerçevesinde il ve ilçelerde büyükbaş hayvanları ilaçlama çalışmalarını sürdürüyor. Kenelerden insanlara bulaşan KKKA hastalığına karşı devam eden ilaçlama çalışmaları ile hayvanlar üzerinde bulunan keneler etkisiz hale getirilerek hastalığı insanlara bulaştırmasının önlenmesi isteniyor. KKKA hastalığının, keneler tarafından taşınan bir virüsle oluşan ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ağır vakalarda kanama gibi semptomlar ile seyrederek ölümlere neden olabilen zoonotik (hayvanlardan insanlara bulaşan) karakterli bir enfeksiyon hastalığı olması nedeniyle bölgede büyük öneme sahip. Türkiye’de 2002 yılından itibaren görülmeye başlayan ve önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına neden olan kenelere karşı il genelinde tüm büyükbaş hayvanların tamamına yakını ilaçlandı. Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde görevli veteriner hekimler, teknikerler ve teknisyenler tarafından uygulanan ilaçlama vatandaşı memnun ederken geri kalan hayvanların ilaçlanma çalışmalarının ise Kurban Bayramı öncesinde bitmesi hedefleniyor. Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Hayvan Sağlığı Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürü Veteriner Hekim Yunus Koç ilaçlama çalışmalarında sona gelindiğini belirterek, “Bahar aylarının gelmesiyle birlikte, yetiştiricilerimiz hayvanlarını otlağa çıkarmaya başladı. Otlağa çıkan hayvanlarda kene yapışması görülmekte. Bu kenelere karşı ilaçlamak için Tarım ve Orman İl Müdürlüğü olarak ilimizde ki büyükbaş hayvanların tamamına yakınına ilaçlama çalışması yapmış bulunmaktayız. Kalan kısmını ise Kurban Bayramı öncesi tamamlamayı planlamaktayız. Ayrıca, yetiştiricilerimize kenelere karşı bilgilendirme çalışması yaparak kişisel tedbirlerin alınması konusunda uyarılarda bulunmaktayız” dedi. Akyazı Mahallesinde hayvan yetiştiriciliği ile uğraşan Ahmet Kılıç, her sene Tarım ve Orman Bakanlığından gelen ilaçları kullandıklarını söyleyerek ekiplere teşekkür etti. Bir başka büyükbaş hayvan yetiştiricisi Şahin Kılıç ise, “Yaz mevsiminin yaklaşmasından dolayı özellikle meralara hayvanlarımızı çıkarıyoruz. Meralarda da kene oldukça fazla bulunmaktadır. Özellikle Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekiplerinin getirdikleri kene ilaçlarını kullanarak bunlara önlem almaya çalışıyoruz. Özellikle hayvanların meme kısımlarında çok oluyor. Bizler de kendimiz kenelerden korunmak için çizme giyiniyoruz, açık renk elbise giyiniyoruz” ifadelerini kullandı.
Elazığ
Jandarmanın 185’inci kuruluş yıldönümünde çocuklara özel etkinlik
Elazığ İl Jandarma Komutanlığı Cezaevi Jandarma Tabur Komutanlığı tarafından 185’inci kuruluş yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde çocuklara yönelik faaliyet gerçekleştirildi. Elazığ İl Jandarma Komutanlığı Elazığ Cezaevi Jandarma Tabur Komutanlığınca Jandarma Genel Komutanlığının 185’inci kuruluş yıldönümü etkinlikleri düzenlendi. Etkinlikler çerçevesinde Cezaevi Kampüsü’nde yer alan Kampüs Minik Düşler Anaokulu’nda eğitim gören öğrencilere Jandarma Genel Komutanlığının görev ve sorumlulukları tanıtılarak, çeşitli hediye ve materyal dağıtımı yapıldı.
Adana
Ermeni katliamı izleri 104 yıldır duruyor
Adana’da Ermeniler tarafından 1920 yılında Camili köyü basılarak 500 Türk’ün katledilmesinin izleri bir çiftlikte hala dün gibi duruyor. Ermeni Diasporası 24 Nisan’ı "sözde Ermeni soykırımı" diye ilan etse de Adana’nın bir çok yerinde Ermenilerin yaptığı katliamların izleri görünüyor. Bunlardan biri de Yüreğir ilçesine bağlı Camili Mahallesinde 1920 yılında meydana geldi. Kayseri’den Adana’ya doğru inen sayıları yaklaşık bin Ermeni silahlı komitacılar, 15 Haziran 1920 yılında Adana’nın Camili köyüne saldırdı. Kadın, çocuk, yaşlı demeden herkesi kurşuna dizen silahlı Ermeniler, son kale olan Camili çiftliğinde katliam yaptı. Kapıları, duvarları ve çiftliğin ortasında yer alan tulumbayı kurşun yağmuruna tutan silahlı Ermenilerin kurşun izleri hala çiftliğin kapı ve duvarlarında yer alıyor. 19. yüzyılda yapılan ve hala ayakta olan bu tarihi çiftlik Ermeni mezaliminin izlerini taşımaya devam ediyor. “Kadın, çocuk ve hayvanları yukarıda ki mağaralara saklamışlar” Tarihi Camili Çiftliğinde yaşayan Abdullah Özdemir, o dönem de köyün yaşadığı olayları anlatırken şu ifadelere yer verdi; “Ermeniler 1920 yılında Kilikya bölgesi, yani bu bölgede topladıkları insanları buraya, Camili çiftliğine yığmışlar. Kaçan kadın, çocuk ve hayvanlar yukarıda ki mağaralara saklanırken erkekler çiftliğin içerisinde kalmışlar. Bazı bilgilere göre katledilen Türk sayısının 500’ü aşkın olduğu söyleniyor. Silahlı Ermenilerin bıraktığı mermi izleri hala kapı ve içeride yer alan Osmanlı armasında kendini gösteriyor. Türkler gelen Ermeniler tahılları yağmalamasın diye çiftliğin içerisinde kuyularda tahıllarını saklamışlar. Geçmişte burada çok büyük bir katliam yapılmış”. “1920 yılında Ermeni çeteleri katliam yapmıştır” Ermeni çetelerin Kayseri’den aşağıya inerek ne var ne yok her yerde katliam yaptıklarını ifade eden Özdemir, 1920 yılında çor çocuk demeden silahlı Ermeni çeteleri Kayseri’den bu tarafa doğru ne var ne yok toplayıp, buldukları yerde katliam yaparak buralara kadar gelmişlerdir” dedi
Denizli
Miniklere hayvan sevgisi uygulamalı olarak aşılanıyor
DENİZLİ (İHA) – Denizli’de ana sınıfı öğrencilerine hayvan sevgisi aşılanması için düzenlenen uygulamalı eğitim, renkli görüntülere sahne oldu. Denizli İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, çocuklarda hayvan sevgisi bilincinin oluşturulması amacıyla, İl genelinde bulunan okulların ana sınıflarında minik öğrencilere yönelik farkındalık eğitimlerine başlandı. Hayvan Sağlığı Yetiştiriciliği Şube Müdürü Hakan Bolat ve şube müdürlüğündeki veteriner hekimler tarafından verilen eğitimlerde çocukların hayvanları tanıması, çocuklara hayvan sevgisinin aşılanması ve Veteriner Hekimlik mesleğinin tanıtılması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda minik öğrencilere verilen eğitimlerde çocukların hayvanları görerek tanımaları, dokunmaları böylece duygusal bir bağ oluşturmak için sınıflara canlı hayvanlar getirilerek, belki de hayatlarında ilk defa hayvanlarla temas eden çocukların mutlulukları ve sevinçleri görülmeye değerdi.
Erzincan
Erzincan’da uygulamalı “Meyve Ağacı Budama” kursu verildi
Erzincan’da, meyve yetiştiren çiftçilere yönelik uygulamalı olarak “Meyve Ağacı Budama” kursu verildi. Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü ile birlikte 15 gün süren “Meyve Ağacı Budama” kursunun teorik eğitiminin ardından uygulamalı olarak budama eğitimi verildi. Erzincanlı 28 çiftçi, meyve ağaçları üzerinde, uygulamalı olarak pratik eğitimlerini alıp kursu tamamladı. Kursiyerlere belge verildi.
Editörün Seçtikleri
ASAYİŞ - 23 Eylül 2020 Çarşamba 17:32
İstanbul’da bir şahıs tahtaları söküp saldırdığı ağaçla kavga etti: O anlar kamerada
ASAYİŞ - 23 Eylül 2020 Çarşamba 17:32
Arnavutköy’de yaya ve sürücünün yol vermeme kavgası kamerada
POLİTİKA - 23 Eylül 2020 Çarşamba 17:32
Özgür Özel: 'Sayın Cumhurbaşkanı ile çayımızı içtik, bayramlaştık'
ASAYİŞ - 23 Eylül 2020 Çarşamba 17:32
Gümüşhane’de meydana gelen heyelan saniye saniye görüntülendi
ASAYİŞ - 23 Eylül 2020 Çarşamba 17:32
Adana’da evden kaçan pitbull dehşeti kamerada: Sahibini ve 2 kişiyi yaraladı
Çok Okunanlar
SAĞLIK
Uzman Dr. Oğuz: "Covid aşısı olmayanlar için kalp krizi riski artıyor"
POLİTİKA
Cumhurbaşkanı Erdoğan: ''Ekonomik ilişki hacmini 60 milyara çıkarmayı hedefliyoruz''
ASAYİŞ
Küçükçekmece’de kuyumcu soygunu kamerada
ASAYİŞ
Gümüşhane’de meydana gelen heyelan saniye saniye görüntülendi
ASAYİŞ
Adana’da evden kaçan pitbull dehşeti kamerada: Sahibini ve 2 kişiyi yaraladı
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder