SPOR - 24 Haziran 2019 Pazartesi 15:32

Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'ndeki rakipleri belli oldu !

A
A
A
Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'ndeki rakipleri belli oldu !

Ligi şampiyon olarak tamamlayan Beşiktaş Kadın Futbol Takımı'nın Şampiyonlar Ligi'ndeki rakipleri belli oldu. Siyah-beyazlılar; Twente, Gornik Leczna ve Alashkert'le eşleşti.

Kadınlar Ligi'nde şampiyonluğa ulaşmayı başararak tarihinde ilk kez UEFA Kadınlar Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etmeye hak kazanan Beşiktaş Kadın Futbol Takımı'nın rakipleri belli oldu. UEFA'nın Nyon'da bulunan merkezinde çekilen kura sonucunda siyah-beyazlılar, Hollanda'dan Twente, Polonya'dan Gornik Leczna ve Ermenistan'dan Alashkert'le eşleşti. Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi Eleme maçlarını 7-13 Ağustos tarihleri arasında Hollanda'da oynayacak. Grubu ilk sırada tamamlayan ekipler son 32 turunda mücadele etme hakkı kazanacak.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Kocasinan’da çocuklar, geri dönüşüm ve sıfır atık bilinciyle büyüyor Kocasinan Belediyesi, geri dönüşüm ve sıfır atık konusunda bilinçlenmeyi ve çevre konusunda daha duyarlı olmayı sağlamak amacıyla öğrencilere yönelik eğitim seminerleri düzenliyor. Yeni dönemde de çevre belediyeciliğini ön planda tutan projeler hazırlayan Kocasinan Belediye Başkanı ve Başkan Adayı Ahmet Çolakbayrakdar, çevreyi korumak ve atıkları ekonomiye yeniden kazandırabilmek amacıyla öğrencilere yönelik bilinçlendirme çalışması yürüttüklerini söyledi. Çevre dostu belediyecilik anlayışıyla projeler ve hizmetler ortaya koyduklarını belirten Başkan Çolakbayrakdar, Kocasinan Belediyesi olarak çocuklara çevre bilincini aşılamak için miniklere geri dönüşüm semineri verdiklerini ifade ederek, “Çevre bilincini çocuklara küçük yaşta vermeyi amaçlıyoruz. Geri dönüştürülebilir; cam, plastik, metal ve kağıt gibi değerli atıkların ekonomiye nasıl geri kazandırıldığını gelecek nesillere anlatmak, onlara sağlıklı ve yaşanabilir bir çevre bırakmak amacıyla bilgilendirme çalışmaları yapıyoruz. Gelecek nesillere daha temiz bir çevre, daha iyi imkan ve mekanlar bırakmak, belediyeler olarak bizim en önemli görevlerimizden biridir. Doğal kaynakların sınırsız olmadığı, israf edildiği takdirde bir gün tükeneceği göz önünde bulundurulduğunda geri dönüşümün ve Sıfır Atık Projesi’nin öneminin çok daha net biçimde anlaşılacağını anlatıyoruz. İşte bu gerçeği çocuklarımıza, çocuklarımız vasıtasıyla da anne ve babalarına aktararak hem bugünü hem de yarınları kazanmak istiyoruz” ifadelerini kullandı. Kocasinan Belediyesi olarak dönüştürülebilir atıkların geri kazanımı, doğal kaynakların korunması ve gelecek nesillere aktarılması için yoğun çalışmalar sergilediklerine dikkati çeken Başkan Çolakbayrakdar, “Gelecek nesillere daha iyi imkanlar bırakmak için geleceğin sahibi çocuklarımızı bilinçlendirme çalışmalarımız devam ediyor. Çevreye karşı duyarlılık gösteren herkese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Kocasinan Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü tarafından organize edilen eğitim seminerleri kapsamında Uğurevler Mahallesi’nde bulunan Şehit Üsteğmen Ümit Bekem İlkokulu’nda gerçekleştirildi. Çevre Mühendisi Ahmet Usta ile Onur Özden tarafından geri dönüşümün önemi konusunda verilen eğitimi minik öğrenciler ilgiyle izledi. Ambalaj atıklarının toplanarak ekonomiye tekrar kazandırılması yönünde konuları slayt eşliğinde öğrencilere anlatan Usta ve Özden, daha sağlıklı ve daha yaşanabilir bir çevre için uyulması gerekenler konusunda faydalı bilgiler verdi. Şehit Üsteğmen Ümit Bekem İlkokulu Müdür Yardımcısı Sinem Emre ise, öğrencileri geri dönüşüm hakkında bilgilendirdiği ve onlara çevre bilinci aşıladığı için Kocasinan Belediyesi çalışanları ile Başkan Çolakbayrakdar’a teşekkür etti.
Denizli Denizli’nin ilk ve tek Kent Müzesi ilk ziyaretçilerini ağırlamaya başladı Denizli’nin geçmişini ortaya yansıtan eserlerin hem dijital olarak hem de eserlerle sergilendiği Denizli Kent Müzesi, ilk ziyaretçilerine kapılarını ücretsiz olarak açtı. Denizli’nin kültür ve turizmine katkı sağlayacak olan müzenin restorasyon sürecini üstlenen Alfin Yapı, binanın tarihi dokusunu koruyarak modern bir müze konseptine dönüşmesine katkı sağladı. Denizli’nin ilk ve tek Kent Müzesi, kapılarını ilk ziyaretçilerine açarak geçmişin izlerini sergilemeye başladı. 9 ayrı sergileme salonunda binlerce kültürel varlık ve eserin sergilendiği Denizli Kent Müzesi, Denizli’nin kültür ve turizmine katkı sağlayacak değerli eserleri dijital ve fiziksel olarak bir araya getirerek ücretsiz ziyaretçilere sunuyor. 1 ay boyunca ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek olan Müze, ilk ziyaretçilerine duygusal anlar yaşatırken, tarihin derinliklerine yolculuk yapma imkanı sağlıyor. Atölye binaları olarak inşa edilen ve geçmişte Yusuf Batur Endüstri Meslek Lisesi’nin uygulama birimleri olarak kullanılan yapının restorasyon süreci, Alfin Yapı Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından üstlenildi. 2016 yılında tescillenen taş atölyeler, Denizli Büyükşehir Belediyesi ile Alfin Yapı Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında 20 Aralık 2021 tarihinde imzalanan sözleşmeyle yapının restorasyon sürecine başlandı. Tarihi binayı Denizli’nin kültür envanterine kazandıran Alfin Yapı, binanın tarihi dokusunu koruyarak modern bir müze konseptine dönüşmesini sağladı. Denizli Kent Müzesi, zengin sergi salonları ve etkileyici koleksiyonlarıyla ziyaretçilerini geçmişe doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Kentin tarihine, kültürüne ve sanatına dair birçok değerli eseri bünyesinde barındıran müze, Denizli’nin ulusal ve uluslararası alandaki imajına katkı sağlayacak önemli bir turistik ve kültürel merkez olarak ön plana çıkıyor. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un ziyaretlere açtığı Denizli Kent Müzesi, kentin tarihi ve kültürel mirasına önemli bir katkı sağlıyor. Alfin Yapı, Sarayköy Kültür Evini de Denizli’ye kazandırıyor Denizli Kent Müzesini kente kazandıran Alfin Yapı, yine Denizli Büyükşehir Belediyesi’nin önemli bir projesi olan “Denizli Büyükşehir Belediyesi Sarayköy Kültür Evi”ndeki restorasyon çalışmalarına da tüm hızıyla devam ediyor. Sarayköy ilçesinde 19. yüzyılın sonlarında yapılan ve bölgenin tarihine tanıklık eden yapı, eşine az rastlanır özelliklere sahip olan geleneksel Türk evlerinden birisi konumunda bulunuyor. Restore çalışmalarıyla yeniden hayat bulacak olan Sarayköy Kültür Evi, Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından kamulaştırılarak kültür mirası olarak kazandırıldı. Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun da onayıyla Alfin Yapı tarafından sürdürülen restorasyon çalışmalarında bina aslına uygun olarak yeniden inşa edilecek. Zemin kat, üst kat ve cihannüma olmak üzere üç kattan oluşan Sarayköy Kültür Evi, 19. yüzyılın sonlarındaki gibi özgün haline getirilerek kent belleğine kazandırılacak ve vatandaşların hizmetine sunulacak. Denizli Kent Müzesini kente kazandıran Alfin Yapı Sanayi ve Ticaret A.Ş., Sarayköy’deki projenin de tamamlanmasıyla Türkiye’nin tarihi ve kültürüne ışık tutacak önemli restorasyon çalışmalarına bir yenisini daha eklemiş olacak. İshak Paşa Sarayı, Bitlis Kalesi, Gaziantep Gar Binası gibi önemli eserlerin restorasyonunda başarılı çalışmalar gerçekleştiren Alfin Yapı, restorasyon alanında öncü firmalar arasında yer alıyor.
Aydın Aydın’ın 93 yıllık canlı tarihi, küresel ısınmayı değerlendirdi Türkiye’de son günlerin en fazla konuşulan meselelerinin başında yer alan ‘Küresel ısınma’ ve buna bağlı yaşanan mevsimlerdeki değişikliğin yeni bir durum olmadığı periyodik aralıklarda Aydın’da bu tür durumların yaşandığı belirtildi. Aydın’ın en köklü Yörüklerinin başında gelen Karaçakal Yörükleri’nin en yaşlı fertlerinden alan 92 yaşındaki Ali Kingir, 1952 yılının Mart ayında çavdarların başak çıkardığını belirterek “Ciddi bir sıcaklık var ama bu durumu dünyanın sonu gibi nitelendirmek doğru değil. Yaşı müsait olanlar bilir. 1952 yılının Mart ayında çavdarlar başağa durmuştu” dedi. Son yıllarda yeryüzündeki ısının her geçen gün arttığını ve kış soğuklarının özellikle Kıyı Ege’de neredeyse yok denecek kadar azaldığını belirten Yenipazar Karacakal Yörükleri Beyi merhum Mustafa Kingir’in 93 yaşındaki oğlu Ali Kingir, “Yörükler yaşanması muhtemel meteorolojik olayların tahmininde güçlü olduğu gibi yaşanmış meteorolojik olayları da unutmazlar. Yazılı kaynak tutmasalar da yaşanan her olayı aklen malul olmadıkça unutmayacakları şekilde hafızalarına yazarlar. Şu anda memlekette ekonomi ve siyasetten sonra en çok konuşulan meselelerden biri adına ‘küresel ısınma’ denilen kışın bile havaların soğumaması meselesi oldu. Gerçekten her geçen gün kış soğukları azalıyor. Adeta kara kışın ortasında bahar mevsimi yaşanıyor. Biz Yörüklerin hesaplamalarına göre son 72 yılın en sıcak ve kışını yaşadık. Ancak bu durum biz yaşlılar için pek yadırganacak bir durum değil. Zaman zaman bu tür olaylar yaşanıyor. 1950 ve etrafındaki yıllarda bu tür durumları yaşamıştık. Hatta 1952 yılında Mart ayında çavdarlar başak çıkardı. Ancak iklim müsait gitmediği için başaklar evin yapamadığı için dane olmadan döküldü” diyerek iklimsel olarak yaşanan tarihi geçmişe bakarak 2030’lu yıllara doğru eski soğukların yeniden geri gelmesinin muhtemel olduğunu dile getirdi.