GÜNDEM - 03 Mart 2021 Çarşamba 09:32

Bilim Kurulu Üyesi İlhan: 'Okula giden çocuklarda gitmeyenlere göre korona virüs enfeksiyonu daha az oluyor'

A
A
A
Bilim Kurulu Üyesi İlhan: 'Okula giden çocuklarda gitmeyenlere göre korona virüs enfeksiyonu daha az oluyor'

Sağlık Bakanlığı Korona virüs Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, “Geçmiş zamanda gördük ki, Eylül-Ekim aylarında okula giden çocuklarda gitmeyenlere göre koronavirüs enfeksiyonu daha az oluyor. Ancak okul çocukları için her zaman riskin söz konusu olduğunu da bilmemiz gerekiyor” dedi.

Yeni normallerin 3 ana bileşende ele alınması gerektiğini belirten Sağlık Bakanlığı Korona virüs Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, bu 3 bileşenin kamuda normalleşme, yüz yüze eğitim ve restoran, lokanta, kafe gibi mekanların açılması olduğunu söyledi. Prof. Dr. İlhan, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Üç ana bileşen var, değişken olarak bakarsak. Lokanta ve restoranların açılması, yine hafta sonu kısıtlamasının sınırlı olarak kaldırılması, okullar ve bir de kamu var. Kamudan başlayacak olursak; açıkçası toplumun giderek normalleşmeye doğru yol aldığı bir süreçte, kamunun hizmete ihtiyaç duyulduğu için, kamu çalışanlarının da 08.30-17.30 mesaisine dönmesi doğru bir yaklaşım. Ayrıca halihazırda kamuda zaten 60 yaş üzerinden olanlar ve Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen listeye göre kronik rahatsızlığı olanlar zaten yine şuan da evlerinde kalacaklar. Risk gruplarında olanlar işe gelmeyecekler” diye konuştu.

“Geçmiş zamanda gördük ki, okula giden çocuklarda gitmeyenlere göre korona virüs enfeksiyonu daha az oluyor”

Yeni normaller kapsamında yüz yüze eğitime tekrar dönüşte velilere büyük bir görev düştüğünü belirten Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhan, “Okullar için öncelikle ilkokul çocukları okullara gidecekler, 8. ve 12. sınıflar gidecekler. İllerin risk gruplarına göre peyder pey düşünülecek ve daha sonra hepsinin açılması planlanıyor. Ama tabi bu haritanın değişimi ile çok ilişkili. Geçmiş zamanda gördük ki, Eylül-Ekim aylarında okula giden çocuklarda gitmeyenlere göre korona virüs enfeksiyonu daha az oluyor. Ancak okul çocukları için her zaman riskin söz konusu olduğunu da bilmemiz gerekiyor. Biz büyüklerin çocuklarımıza maske takarak, mesafeye uyarak, okullarda maske takmalarını, maskelerini çıkarmamalarını tembihleyerek sürece destek olmamız gerekiyor. Biliyoruz ki okullarımız hazır. Tüm okullarımız, özel okullarımız, kamu okullarımız. Maske takılıyor, hijyen dezenfeksiyon koşulları söz konusu, okullarda çocuklar maskelerini düşürürlerse diye yedek maskeler söz konusu ve kurallara uyuluyor. Ama bizim de özellikle okul giriş ve çıkışlarında kalabalık yapmamamız gerekiyor. Çıkışlarda özellikle çok kalabalık oluyor, bu birinci değişken. Bir başka husus ise okullarda yine riskli olarak görebileceğimiz, okullardan eve giden çocuklar. Eğer evlerinde büyükleri varsa, 65 yaş üzeri olan, kronik rahatsızlığı olan. Her ne kadar aşılanma da onlar için iyi bir noktaya gelmiş olsak da yine de dikkatli olmak gerekiyor. Büyüklerimizin çocuklar eve geldikten sonra vücut, beden temizliğine dikkat etmeleri gerekiyor. Yine mümkünse, evdeki büyükler ile çok yakına geliyorlarsa, büyüklerin maske kullanmaları doğru olacaktır” şeklinde konuştu.

“Bu bir salgın ve yükünü hep beraber üstlenmemiz gerekiyor”

Restoran, kafe ve lokanta işletmecilerin uzun süredir açılmayı beklediğini, ancak bu mekanların açık kalabilmesi için belirlenen kurallara sıkı sıkıya uymaları gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. İlhan, “Bir başka husus ise restoran ve kafeteryaların açılması, lokantaların açılması. Evet vatandaşlar çok bekledi. Gerçekten işletmecilerimiz çok zor koşullar yaşadılar. Ama bu bir salgın ve yükünü hep beraber üstlenmemiz gerekiyor. Geldiğimiz noktada rengi iyi olan illerimizde saat kısıtlamasına bağlı olarak bir açılma söz konusu. Akşam saatlerinde biliyorsunuz buralar açık olmayacak. Akşam saatlerine gelene kadarki süreç içerisinde de lokantalarımızın, eski istenmeyen durumları yaşatmamaları gerekiyor. Yani masalar arasında 1 buçuk metre kalması, çapraz oturma düzeni sağlanması, çalışanların mutlaka maske takması, girişte HES Kodu almaları gerekiyor ve biliyorsunuz buralarda da yüzde elli kapasite ile müşteri alacaklar. İstenmeyen görüntüleri yaşamak istemiyorsak, yine bir daha kapanma yaşamak istemiyorsak, hem müşteri hem e işletme sahiplerinin özen göstermesi gerekiyor. Ben böyle özen göstereceklerine de inanıyorum. Çünkü kimse olumsuz dönemleri tekrar yaşamak istemiyor. Önümüz yaz daha açık hava koşulları söz konusu, aşılamada iyi bir noktaya doğru gidiyoruz. Kurallara da uyulursa iyi bir noktaya doğru yol alabileceğimizi söylemek mümkün” ifadelerini kullandı.

Utku Şimşek - Cem Geçim

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Emre Belözoğlu: “Sosyal medya lağım çukuru” MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, “Sosyal medyanın benim için hiçbir anlamı yok. Gerçek olduğunu düşünmüyorum. Hiçbir karşılığı olmadan bir lağım çukuru olduğunu düşünüyorum” dedi. Ziraat Türkiye Kupası Yarı Final ilk maçında MKE Ankaragücü, konuk ettiği Beşiktaş ile golsüz berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın mensuplarına açıklamalarda bulunan MKE Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, bütün futbolcuları ile gurur duyduğunu belirterek, “Bugün Beşiktaş’a net bir üstünlük kuran oyuncu grubum vardı. İnşallah finale çıkan takım oluruz. Bu takımın çok daha iyi yerleri hak ettiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Üzgün olduğu tarafları açıklayan Belözoğlu, sezon genelini değerlendirerek, “Skorlar gelmedi. Çok fazla beraberlik var. Ama yine de oyuncu arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” diye konuştu. "Bu takımın ligde sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum" Sarı-lacivertlilerin teknik patronu, skor üretemediklerinden dolayı üzgün olduklarını kaydederek, şunları söyledi: “Lige hemen döneceğiz. Ligde de kendimizi sağlam pozisyona alacak skorlara ihtiyacımız var. Bu takımın sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum. Taraftarlarımıza, oyuncularıma teşekkür ederim. Skor gelmedi ama oyun anlamında çok yüksek bir dominasyon vardı.” "İnşallah Morutan’ın büyük bir sakatlığı yoktur" Maçta sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kalan Morutan ile ilgili konuşan Belözoğlu, "İnşallah Morutan’ın büyük bir sakatlığı yoktur. Tendonda bir kopma varsa o zaman altı ayı bulur. Ümit ediyorum öyle bir haber almayız. Böyle bir şey inşallah yaşamaz. Ama yaşarsa da çok iyi dönebilecek karaktere sahip bir oyuncu" dedi. “Sosyal medya lağım çukuru” Bir basın mensubunun, ‘MKE Ankaragücü futbolcularının sosyal medyada eleştirildiğini’ söylemesi üzerine, Belözoğlu, şu ifadelere yer verdi: “Sosyal medyanın benim için hiçbir anlamı yok. Gerçek olduğunu düşünmüyorum. Hiçbir karşılığı olmadan bir lağım çukuru olduğunu düşünüyorum sosyal medyanın. Alex bugün elinden geleni yapmaya çalıştı. Ben bir oyuncu transfer ederken, ondan bir performans bekleyerek ediyorum. Bugün performansında eleştirilecek bir şey bulamıyorum. Benim adıma sosyal medyanın hiçbir karşılığı yok. Bizim ailemize küfür edecekler, biz şikayetçi olduğumuzda bize yalvaracaklar yok öyle bir dünya. Bu ülkede, bu düzelmedikten sonra benim oyuncum ve ben mücadele etmek zorundayız. Sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.”
Ankara Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Tekin ve beraberindeki çocukları kabul etti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve beraberindeki çocukları Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve beraberindeki çocukları Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabine toplantısının yapıldığı salonda kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından çocuklarla bir süre sohbet etti. Çocukların kendisiyle fotoğraf çektirme isteğini kırmayan Erdoğan, programın sonunda çocuklarla toplu fotoğraf çektirdi. Programa katılan çocuklara ise saat hediye edildi. “23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı tebrik ediyorum” Cumhurbaşkanı Erdoğan, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle yayımladığı mesajında, "Türkiye Büyük Millet Meclisimizin açılışının 104’üncü yıl dönümünü ve gözümüzün nuru evlatlarımızın 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı tebrik ediyorum. Geleceğimizin teminatı yavrularımızın her gününün bayram neşesi içinde geçmesini temenni ediyorum. Büyük Millet Meclisimizin ilk Başkanı, Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere ülkemizin bugünlere gelmesinde katkısı olan herkesi saygıyla anıyorum. İstiklalimiz ve istikbalimiz uğrunda gözlerini kırpmadan canlarını feda eden kahraman şehitlerimizin her birine Allah’tan rahmet niyaz ediyorum" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM 104’üncü açılış yıl dönümü idrak ettiklerini vurgulayarak, "Bundan tam 104 sene önce Ankara’da dualarla, tekbirlerle salavatlarla açılan Büyük Millet Meclisimiz, milletimizin ve devletimizin hürriyet mücadelesinin sembolü oldu. Bağımsızlığımıza giden yolda, ilk meclisimiz öncülük ve liderlik etti. 23 Nisan 1920’de meclisin açılmasıyla başlayan milli mücadele, 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyetin ilanı ile birlikte zafere ulaştı. Tarihimizdeki böylesine önemli bir günün, istikbalimizin teminatı olan siz çocuklara hediye edilmesi elbette tesadüf değildir. Bu devletimizin sadece çocuklara değil aynı zamanda kendi geleceğine verdiği önemin de bir göstergesidir. Biliyorsunuz, biz de ’Türkiye Yüzyılı’ vizyonumuzu sizlere emanet ettik. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak, her birinizin bu emaneti en güzel şekilde taşıyacağınıza yürekten inanıyorum. Sizlere her alanda güçlü, müreffeh ve itibarlı bir ülke bırakmak için canla başla çalışmaya devam edeceğiz. Siz evlatlarımızın da çalışkanlığınızla, başarılarınızla, heyecanınızla, ufkunuz ve umutlarınızla Türkiye’yi çok daha ileriye götüreceğinizden asla şüphe duymuyorum" şeklinde konuştu.