GÜNDEM - 29 Ocak 2020 Çarşamba 17:18

'Bina tahliyelerinde kişilerin yüzde 70'i çıkış işaretlerini fark edemiyor'

A
A
A
'Bina tahliyelerinde kişilerin yüzde 70'i çıkış işaretlerini fark edemiyor'

Eaton Elektrik Türkiye Ülke Müdürü Yılmaz Özcan, olası bir acil durumda binada bulunan kişilerin yüzde 70’inden fazlasının geleneksel çıkış işaretlerini fark edemediklerini söyledi.

Eaton Elektrik Türkiye Ülke Müdürü Yılmaz Özcan, olası bir acil durumda bina tahliyeleri konusunda açıklama yaptı. Bina içinde kişilere yönelik tehditlerin doğası değişmiş olsa da eski binalardaki güvenlik uygulamaları hâlâ aynı olduğunu belirten Özcan, geçmiş yıllarda plana göre yapılmayan bina tahliyelerinin trajik sonuçlara yol açtığı belgelenmiş bazı vakalar yaşandığını bildirdi.

Son zamanlarda yapılan bir araştırma sonucuna göre binada bulunan kişilerin yüzde 70’inden fazlasının geleneksel çıkış işaretlerini fark edemediklerini söyleyen Özcan, "Bu nedenle de bina sahiplerinin veya yöneticilerinin, sorumlu oldukları ticari ve yerleşim amaçlı binaların en güvenli tahliyeyi sağlayacak çok sayıda faktörü dikkate almalarını gerekmektedir. Binaların tahliye süreci; büyük ve yerleşim düzenleri itibarıyla karmaşık binalar veya kaçış rotalarına ve prosedürlerine aşina olmayan çok sayıda insanın bulunduğu binalar için daha da zordur. Bazı binalar, özellikle teröristlerce hedeflenme anlamında daha yüksek riske sahipse veya eski ürün ve tesisatlarla donatılmışsa, acil durum esnasında diğer binalara göre daha fazla etkilenmektedir. Bu gibi özellikler daha gelişmiş tahliye prosedürleri ve teknolojilerini gerektirebilmektedir. Kalabalığın acil durum esnasındaki davranışları hakkındaki araştırmaların yanı sıra, örnek teşkil edebilecek vakalarla ilgili çalışmalar, tahliyelerin yönetilmesinde kaydedilebilecek ilerlemelerin kapsamını belirlemiştir." dedi.

"Kişilerin sadece yüzde 38'i geleneksel çıkış işaretini fark ediyor"
En önemli bulgulardan bir tanesinin de statik yönlendirme işaretlerinin fark edilememesi veya bu işaretlere göre hareket edilmesi olduğunu belirten Özcan, "Araştırma, binada bulunan kişilerin ortamı tanımadıkları durumlarda yalnızca yüzde 38’inin varsayılan acil durumlar esnasında geleneksel çıkış işaretlerini fark ettiklerini ortaya koymuştur. Geleneksel çıkış işaretleri değişmekte olan koşullara veya kapatılmış çıkış yolları gibi gerçek zamanlı tehlikelere göre insanları yönlendirememekte veya yönlerini ayarlayamamaktadır. Bu, karmaşık binaların karşı karşıya kaldığı çeşitli tehditler ve bu tehditlerin gerçek zamanlı olarak yayılabilmesi göz önüne alındığında önemli bir zafiyettir." ifadelerini kullandı.

"Teknoloji yeni ve eski tüm binalar için çok önemlidir"
Modern binalardaki riskin doğası ister ticari binalar, ister yerleşim amaçlı (çok veya az sayıda kişinin ikamet ettiği) binalar söz konusu olsun; kaçınılmaz şekilde değiştiğinin altını çizen Yılmaz Özcan, "Neyse ki teknoloji ilerlemiştir ve bunun sayesinde yangın önleme cihazları ve adaptif tahliye yöntemleri olumsuz sonuçları hafifletmekte veya riskleri tamamen ortadan kaldırmaktadır. Açıklanan son rakamlara göre, Avrupa’da her yıl meydana gelen tüm yangınların yüzde 25’i elektrik arızalarından kaynaklanmaktadır. Bu yüzden de ark hatası algılama cihazlarının (AFDD) kablolalardaki hasarlar nedeniyle ortaya çıkabilen mikro ışımanın getireceği gizli tehditle baş etmek için kullanılabileceğini bilmek, cesaret verici olacaktır. Bu, yangını başlamadan önleyen ve tahliye senaryosuna olan ihtiyacı ortadan kaldıran modern inovasyona örnek teşkil etmektedir.

Statik işaretlerin oluşturacağı sorunlara yönelik olarak, görsel kaçış rotalarının fark edilmesini kolaylaştırmak ve binada bulunan kişilerin yönlendirilmesinde daha büyük esneklik sağlamak için yeni yönlendirme sistemi şekilleri tanıtılmaktadır. Adaptif çıkış aydınlatması ve dinamik çıkış işaretleri, binada bulunan kişileri alternatif bir çıkış noktasına yönlendirmektedir. Adaptif sistemler, çıkış rotalarının tehlikenin bulunduğu yere ve doğasına uygun olarak sürekli olarak değiştirilmesini sağlamaktadır." dedi.

Önleyici veya duyarlı bu uygulamalar ile son bir kaç yılda rapor edilen birçok vakadan korunmak veya bunları daha iyi yönetebilmek mümkün olabildiğinin altını çizen Özcan, "Binaların güvenliği söz konusu olduğunda, her koşula uyan tek bir çözümden söz edilemese de bu yeni teknolojiler hem eski hem de yeni binalarda insanların bugün karşı karşıya kaldığımız çeşitli tehditlere karşı korunduğunu garanti eden geleneksel tahliyedeki uygulamaları tamamlamaktadır." şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.