EĞİTİM - 18 Ekim 2021 Pazartesi 09:40

Bursa’ya bir dünya üniversitesi kuruluyor

A
A
A
Bursa’ya bir dünya üniversitesi kuruluyor

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Cumhurbaşkanlığı'ndan onay alan Mudanya Üniversitesi 103 bin metrekare alanda 3 bin 600 öğrenci ile kapılarını açmaya hazırlanıyor. Mühendislik Mimarlık ve Tasarım, Sosyal Bilimler ve Sağlık Bilimleri Fakültesi ile önümüzdeki yıl öğrenci almaya başlayacak olan Mudanya Üniversitesi şehre de taşınacak.

 Pirinç Han, Yıldırım Darüşşifa, Muradiye'deki Fabrika-ı Hümayun ve Hisar'daki tarihi bir mekan üniversitenin bölümleri olacak. Mütevelli Heyet Başkanı Gıyasettin Bingöl, modern yapısı ve akademisyen kadrosu ile Mudanya Üniversitesi'nin bir dünya üniversitesi haline dönüşeceğini müjdeledi.

Bursa’nın Mudanya ilçesi Çağrışan Mahallesi’nde ormanın içindeki binası tamamlanan Mudanya Üniversitesi, önümüzdeki eğitim- öğretim yılında öğrenci kabulüne başlayacak. Bursa Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından kurulan ve Uludağ Üniversitesi garantörlüğünde açılacak olan Mudanya Üniversitesi'nin yakın zamanda yapılacak köprülü kavşakla ulaşım problemi de ortadan kaldırılacak

Bursa’ya bir dünya üniversitesi kuruluyor

Eğitimci Gıyasettin Bingöl öncülüğünde kurulan Mudanya Üniversitesi, 103 bin metrekare olarak planladı ve ilk etapta 3 bin 600 öğrenci kapasitesine sahip. A-B-C bloklarının tamamlandığı okulda, laboratuarlar, kütüphaneler, konferans salonları, derslikler hazır hale geldi. Önümüzdeki yıllarda da D-E-F blokları ile tıp, hukuk, dişçilik gibi fakültelerin de açılması planlanıyor.

Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Gıyasettin Bingöl, İhlas Haber Ajansı Bölge Müdürü İhsan Altıkardeş'e okul hakkında bilgiler verdi.

Bir üniversite kurmanın iki üç aşamalı olduğunu ifade eden Bingöl, “Birincisi bina yapmak ve fiziki şartları oluşturmak. Bugün itibariyle çevre düzenlemesi hariç biz YÖK’ün istediklerini yerine getirdik. YÖK genel kurulundan da 3 ay önce üniversitemiz 3 fakülte olarak onaylandı. Sağlık Bilimleri, Mühendislik-Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi olarak YÖK’ten Cumhurbaşkanlığına gitti, burada da onaylandı. Mecliste çıkacak son torba yasada çok kısa sürede meclisten geçerek resmi gazetede yayınlanacak. Bursalılara çok güzel bir üniversite, iyi bir mekan kazandırmanın gururunu yaşıyoruz” dedi.

Bursa’ya bir dünya üniversitesi kuruluyor

“Şehrin geçmişini gelecek kuşaklarla birleştirmek için yola çıktık”

Üniversiteyi tabiatla içiçe hem eğitim hem de gençlerin eğleneceği özel bir mekan haline dönüştürdüklerinin altını çizen Bingöl, "Burası çok özel bir yer. Etrafı ormanlarla çevreli, yeşil bir alan içinde yer alıyor. Gençlerin eğlenebileceği ve güzel bir eğitim alacağı bir mekan oldu. Biz de ona uygun binaları yaptık. Binaların ötesinde burası stratejik bir yerde. Mudanya’ya 10-15 dakika, çevre yolundan İzmir’e 2 saat, İstanbul’a 1 saat, Ankara’ya 3 saat, havaalanına yarım saat bir yerde üniversitemizi konumlandırdık. Bursa’nın tam ortasında bir yerdir. Burası Bursa’ya çok ciddi bir vizyon kazandıracağı kanaatindeyiz. Binayı yaparken de bu yeşil alana uygun binayı da yeşil yaptık. Eğitimi 3 fakültenin sistemine göre donattık. Bol laboratuvarlı bilim üniversitesi haline getirmek için bütün çabalarımızı gösterdik. Bunu burası ile bırakmayacağız. Şehre taşıyacağız. Bursa’daki hanları, hamamları, hisarı, Ulucami çevresi, Pirinç Han’ı Yıldırım Darüşşifa’yı, Fabrika-ı Hümayunu bölümler şeklinde getireceğiz. Biz bir şehir üniversitesi olacağız. Şehrin geçmiş tarihini gelecek kuşaklarla birleştirmek için yola çıktık. Böyle gelişi güzel bir üniversitemiz olsun fikrinde değiliz. Geleceğe iyi nesiller yetiştirmek için geçmişini unutmadan tarihi mekanlar içinde şehrin merkezini bilim yuvası haline getirerek yürümek istiyoruz” diye konuştu.

Bursa’ya bir dünya üniversitesi kuruluyor

“Dünyada bizi iyi bir yere taşıyacağına inanıyorum”

Türkiye’de 250’nin üzerinde üniversitesi olduğunu dile getiren Bingöl, “Biz dünyanın birçok üniversitesini dolaşıyoruz. Bu ayın 5’inde yine Amerika’da olacağım. Şu an Türkiye’de 250 üzerinde üniversite var. 74 tanede vakıf üniversitesi mevcut. Çok iyi vakıf üniversiteleri var. Devlet üniversitelerimizde dünya sıralamasına giren üniversitelerimiz bulunuyor. Biz bunun yanında Bursa’dan çıkacak, Marmara Bölgesi’nden, Osmanlı payitahtından çıkıp Avrupa’ya açılmış olan bu kapıda bir dünya üniversitesi olmayı hedefliyiz. Bilimi, dili, tarzı, sistemi, teknolojisi en önde olan bir sistem kurmak istiyoruz. Biz bu vizyonla yola çıktık. Bu vizyon içinde ekip arkadaşlarımız var. Beni duygulandıran şey, bütün Bursalıların bu üniversiteye sahip çıktı. Sadece sahip çıkmadı herkes benim kadar heyecanlı. Bu dünyada bizi iyi bir yere taşıyacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

“Uludağ Üniversitesi garantörlüğünde bir vakıf üniversitesidir”

Vakıf üniversitelerinin kamu üniversiteleri olduğunu ve bir kişiye ait olmadığını aktaran Bingöl, “Şu an içinde bulunduğumuz üniversitesi Bursa Uludağ Üniversitesi garantörlüğünde yürüyen bir okuldur. Buranın rektörünü, hocalarını devlet atayacak. Biz sadece hayatımızda elde ettiğimiz edinimleri ilime, bilime sarf etmek için burayı kurduk. Burası bir kişi üniversitesi değildir. Ben sadece mütevelli heyeti başkanıyım. Benim kadar sizlerde buranın sahibisiniz. Ailenin ancak yüzde 25’ine ortak olabiliyor. Mütevelli heyetinin yüzde 75’i dışarıdan birinci, ikinci, üçüncü derece akraba olmayan kişilerden oluşuyor. Bir kişi, bir aile üniversitesi değil, ailenin içinde onur duyduğu bir Bursa ve kamu üniversitesidir. Bursa Eğitim ve Kültür Vakfı’nın üniversitesidir. Biz bu vakfı 5 sene önce kurduk. Eğitime yönelik burslar veren ve çalışmalar yapan çok aktif bir vakıftır. Bizler 41 yıldır kitapçı, 40 yıldır eğitimciyim. Benim işim gücüm eğitim, kültür ve kitaptır. Bu yüzden vakfımızın ismi de Bursa Eğitim ve Kültür Vakfı oldu. Bursa’yı çok seviyorum. Bursa aşığı biriyim. Bu yaktığımız ışık Bursa’dan çıkıp dünyaya ışık tutacaktır” dedi.

103 bin metrekare alan, 3 bin 600 öğrenci kapasite

Son olarak üniversitenin fiziksel yapısından da söz eden Gıyasettin Bingöl, “Bizim üniversitemiz kuruluşunda 103 bin metrekare olarak planlandı. Şu an biz A-B-C bloklarını yapmış durumdayız. Laboratuarlarımız, kütüphanelerimiz, derslikler ve konferans salonlarımız hepsi hazır hale geldi. Bu binada şu an itibariyle 3 bin 600 öğrenci okuyabiliyor. Bunu ikiye çarpsanız 7 bin küsur oluyor. Dolayısıyla ilk 5 yılını hiçbir bina yapmaksızın bu yer ihtiyacı karşılayabiliyor. Ama takdir edersiniz ki biz durmayacağız 103 bin metrekareyi tamamlamak üzere D-E-F bloklarını da yaparak tıp, dişçilik, hukuk gibi fakülteler ile taçlandırıp devam etmek istiyoruz” diye konuştu.

“Çok kısa süre içinde ulaşım problemi kalmayacak”

Gıyasettin Bingöl sözlerini şöyle tamamladı: “Bütün hazırlıklarımızı yaptık, bir hafta 10 gün içinde bunları YÖK’e sunuyoruz. 3 fakültemizin altında 10 ile 40 bölüm arasında bölümler var. Bunlar senelere bölünmüş, ilk sene açılacaklar ikinci, üçüncü ve ilk beş sene içinde açılacaklar. Çok geniş spektrumlu bir üniversite burası. Sosyal, sağlık ve mühendislik bölümler açıldıkça ne kadar zengin bölümlere sahip olduğumuz o zaman anlaşılacak. Çok muhteşem bir üniversite olacak. Burası anayola yakın ama kısa yollarda sıkıntı var. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız sağ olsun burayı çok ciddi bir şekilde önemsiyor. Burayı ziyarette etti ve hemen talimat verdi. Doğalgazı, alt yapı çalışmaları tamamlandı. Şimdi fiber internette gelince bu yol düzenlenecek. Esas mesele bir imar sorunu var. Mudanya Belediyesi’ de bu sorunu kısa sürede çözeceğine inanıyorum. Burada çok iyi bir kavşak yapılıyor. Biliyorsunuz burası tek yol. Girişi var çıkışı yok ama inşallah bu kavşakla, üniversite vasıtasıyla bu havzada çok güzel yollar ve kavşaklar olacak. 3-4 ay sonra buranın ulaşım problemi kalmayacaktır.”

Bursa’ya bir dünya üniversitesi kuruluyor

Samet Doğru-İhsan Altıkardeş

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."