SAĞLIK - 16 Ekim 2019 Çarşamba 09:30

Bütün vücudum ağrıyor diyenler dikkat

A
A
A
Bütün vücudum ağrıyor diyenler dikkat

Yaygın ağrı yapan hastalıklar konusunda vatandaşları bilgilendiren Romatoloji Uzm. Dr. Orhan Eren, başta Bruselle olmak üzere uzun süre devam eden enfeksiyon hastalıklarında yaygın ağrı olabileceğini söyledi.

VM Medical Park Kocaeli Hastanesi Romatoloji Uzm. Dr. Orhan Eren, yaygın ağrı yapan hastalıklar konusunda bilgilendirdi. Grip gibi virüslere bağlı veya mikroplara bağlı enfeksiyon hastalıklarının çoğu kez bağışıklık sisteminin mikroplara karşı yaptığı savaşı kazanmasıyla kendiliğinden iyileştiğini belirten Eren, bazı romatizmal ve sistemik hastalıkların ise tedavi olup, doğru teşhis konulmadıkça geçmeyeceğini ifade etti.

Uzm. Dr. Eren, "Grip olduğumuzda, ateşli bir hastalık geçirildiğinde bizi öksürükten ateşten daha fazla rahatsız eden yaygın vücut ağrılarını çoğumuz yaşamışızdır ve bunun ne kadar zor bir süreç olduğunu, üç beş günün bile ne kadar zor geçtiğini biliriz. Grip olduktan sonra ‘bütün vücudum ağrıyor’ diye şikayet eden kişileri çok duymuşuzdur. Grip gibi virüslere bağlı veya mikroplara bağlı enfeksiyon hastalıkları çoğu kez bağışıklık sistemimizin mikroplara karşı yaptığı savaşı kazanmasıyla kendiliğinden iyileşir. Ancak bazı romatizmal ve sistemik hastalıklar vardır ki, bu yaygın ağrılar tedavi olmadıkça doğru teşhis konmadıkça geçmez" dedi.

“Başta brusella olmak üzere kronik enfeksiyon hastalıklarında yaygın ağrılar olabilir"

İltihaplı romatizmal hastalıkların çoğunda yaygın ağrı olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Orhan Eren, "Başta Brusella olmak üzere kronik (uzun süre devam eden) enfeksiyon hastalıklarında yaygın ağrılar olabilir. Brusella dediğimiz çiğ süt ve süt ürünleri ile geçen hastalıkta hastalar sanki devamlı gripmiş gibi ‘her tarafım ağrıyor’ şeklinde şikayetlerini dile getirirler. Kronik enfeksiyon hastalıklarında ağrı şikayetlerine çoğu kez hafif veya ara ara gelen ateş, terleme, bazen üşüme ve titreme eşlik eder. Kan tahlillerinde CRP ve sedimentasyon (vücuttaki iltihap oranını ve şiddetini ölçen kan testleri) çoğu kez yüksektir. Yine kanser hastalarında yaygın ağrıya ek olarak tümör dokusunun olduğu bölgede daha belirgin bölgesel ağrı da eşlik eder. Bu hastalarda kilo kaybı, halsizlik, yorgunluk gibi genel şikayetler de görülür. Yaygın ağrı yapan romatizmal hastalıklara baktığımızda ise fibromiyalji ve yaygın osteoartrit, en sık nedenlerdir. Bu iki hastalıkta CRP ve sedimentasyon yükselmez, diğer bir deyişle iltihaplı olmayan romatizmal hastalıklardır. Yine iltihaplı (enflamatuar) romatizmal hastalıkların çoğunda da yaygın ağrı olur" diye konuştu.

"Romatizmal hastalıkların yaygın ağrı yapabileceği bilinmelidir"

Tüm iltihaplı romatizmal hastalıkların yaygın ağrı yapabileceğini ifade eden Romatoloji Uzmanı Dr. Orhan Dr. Eren, "Kronik yaygın ağrı yapan hastalıklar birbirleriyle çok benzedikleri için sıklıkla karıştırılırlar. Bu hastalar doğru teşhis konulamazsa tedavi de olamazlar. Gezmedikleri hastane, muayene olmadıkları doktor kalmamasına rağmen ağrıları geçmeyebilir. Fibromiyalji tanısı almış olan birinin ilaç ve fizik tedavi almasına rağmen ağrıları devam ediyorsa fibromiyalji hastalığına eşlik eden başka bir romatizmal veya mikrobik hastalığının araştırılması gereklidir. Fibromiyalji sıklıkla iltihaplı romatizmal hastalara eşlik eden bir tablo olabilir. Arka plandaki iltihaplı romatizma bulunup tedavi edilmedikçe fibromiyalji tablosu da iyileşmez. Yine bel fıtığı tanısı aldığı, fizik ve ilaç tedavisi aldığı, hatta ameliyat olduğu halde bel sırt ağrıları geçmeyen hastaların bel fıtığı dışında iltihaplı omurga romatizmasını (Spondil Artro Pati- SpA) düşünmeleri gerekir. İltihaplı romatizmal hastalıklardan yaygın ağrı yapan en sık iki hastalık spondilartropatiler (SpA; omurga romatizması) ve bağ (kollagen) dokusu hastalıklarıdır. Yine Polimyalji romatika da pek tanınamayan sedimantasyon ve CRP'nin yüksekçe olduğu üçüncü sıklıktaki romatizmal bir hastalıktır. Bir diğer yaygın ağrı yapan hastalık ise D vitamini düşüklüğü ile giden Osteomalazi'dir. Ancak tüm iltihaplı romatizmal hastalıkların da yaygın ağrı yapabileceği bilinmelidir" şeklinde konuştu.

"Klinik tanı koymak uzmanlık ve tecrübe ister"

VM Medical Park Kocaeli Hastanesi Romatoloji Uzm. Dr. Orhan Eren, "FMF (Akdeniz ateşi) hastalarında ilaç (kolşisin) verildiğinde hastanın ataklarının geçmesiyle FMF tanısı kesinleşir. Atak sırasında muayene edilemeyen FMF hastalığından hastanın öyküsüne dayanarak şüphelenildiğinde ilacı günlük olarak devamlı verilir ve atak tekrarlamazsa tedaviden teşhise gidilmiş olur. Günümüzde kanıta dayalı modern tıp kuralları geçerli olsa da, sadece hastanın ifade veya muayene bulgularına göre klinik tanı koymak uzmanlık ve tecrübe ister. İltihaplı romatizmal hastalıklardan en sık yaygın ağrı yapan yukarıda saydığımız üç hastalıkta hastalardaki yaygın ağrı gece ve sabah uyandığı saatlerde çok daha fazladır, hareketle saatler içinde azalır. Sabah ağrılarının daha çok olmasının dışında sabahları eklem, bel kalça sırt kol bacak gibi bölgelerde eklemlerde hareket kısıtlılığı da belirgindir. Gün içinde birkaç saat sonra bu hareket kısıtlılığı kaybolur" ifadelerini kullandı.

"İltihaplı omurga romatizmasının teşhisi zor olabilir"

Uzm. Dr. Orhan Eren, iltihaplı omurga romatizmasında (SpA) ise ağrı ve hareket kısıtlığının (sabah tutukluğu, katılaşma, robotlaşma) bel kalça ve sırt bölgesinde daha belirgin olduğuna dikkat çekerek “SpA hastalığında hastalığın merkez üssü leğen kemiği eklemi olmasına rağmen, kol ve bacak eklemleri de etkilenebilir. Daha da önemlisi SpA hastalığı, kasların kemiğe bağlandığı bölgelerde de iltihap yapar. İskelet sistemimizi kas ve kemiklerin oluşturduğunu düşündüğümüzde SpA’lı hastalarda yaygın ağrı olacağını düşünmemiz gerekir. SpA’lı hasta da bel ağrılarını daha önce MR ile tanı aldığı bel fıtığına veya yaygın kas ağrısı yapan fibromiyalji hastalığına bağlasa da, eğer eşlik eden ana hastalığın SpA olduğu tespit edilemezse, hastane hastane, doktor doktor gezmeye devam eder” diye konuştu.

"Kortizon yerinde ve uygun kullanılmalı"

Uzm. Dr. Orhan Eren, "Birçok iltihaplı romatizmal hastalıkta olduğu gibi kortizon tedavisi iltihabın alevini söndürerek CRP, sedimantasyon tahlillerini normale getirerek hastanın hızla iyileşmesini sağlamak, hastalığı kontrol altına almak için çok gerekli elzem bir ilaçtır ancak uzun dönem tedavide kortizon olmayan ilaçlarla hastalığın kontrol altına alınarak mümkünse kortizon tedavisinin kesilmesi uygun olacaktır. İltihaplı romatizmal hastalıklar çoğu kez diyabet, hipertansiyon gibi kronik hastalıklardır. Anti romatizmal ilaçların etkinliği başladıktan sonra hemen çoğu hastalıkta kortizon tedavisinin kademeli olarak kesilmesi planlanır ancak bazen yaşam boyu kortizon kullanmamız gereken hastalar olabilmektedir. Bu hastalarda osteoporoza karşı D vitamini, kalsiyum desteği ve osteopeni varsa bile ostoporoz gibi tedavi ederek önlem alıyoruz" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cemevlerinin Aydınlatma Giderlerinin Ödenmesine Dair Yönetmelik Resmi Gazete’de Cemevlerinin Aydınlatma Giderlerinin Ödenmesine Dair Kültür ve Turizm Bakanlığı Yönetmeliği Resmi Gazete’de yayımlandı. Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik ile birlikte cemevlerinin aydınlatma giderlerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinden ödenmesinde uygulanacak usul ve esasları belirlendi. Yönetmelik, 14.03.2013 tarihli ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununun ek 6’ncı maddesi ve 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 292/A maddesine dayanılarak hazırlandı. Yönetmeliğe göre cemevi, il müdürlüğüne Alevilerin ve Bektaşilerin cem erkanı yürüttükleri meydan adlı bölüm başta olmak üzere; kurban kesim yeri, aşevi, morg, gasilhane, görevli odası, taziye salonu ve diğer bölümlerden oluşan Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı tarafından tespiti yapılan cemevlerinin aydınlatma giderlerinin ödenmesi için yazılı talepte bulunacak. Cemevinin aydınlatma amaçlı enerji tüketimi ile diğer amaçlara yönelik enerji tüketiminin sayaç tefriki yapılmak suretiyle ayrılması zorunlu olacak. Sayaç tefrik işlemlerinin kontrolü cemevinin unsurları dikkate alınarak il müdürlüğünün teknik personeli tarafından yapılacak. Yönetmelikte aranan koşulların sağlandığı tespit edilen cemevlerinin aydınlatma giderinin fatura ibrazına bağlı olarak ödeneceği il müdürlüğünce cemevine bildirilecek. Aydınlatma gideri ödenen cemevleri İl Kültür Turizm Müdürlüğü tarafından her yıl yerinde kontrol edilecek. Cemevi dışında kaldığı tespit edilen ticari amaçla kullanılan bölümlerin aydınlatma giderleri Bakanlık bütçesinden karşılanmayacak ve hükümlere uyulmaması halinde ödenmesi gereken faiz, gecikme faizi, gecikme zammı, kesme-bağlama bedeli gibi her türlü bedel abone tarafından ödenecek. Bu bedellerden Başkanlık sorumlu olmayacak. Yapılan kontroller neticesinde fazla ödenen tutarın tespit edilmesi halinde fazla ödenen tutar, il müdürlüğünce yapılan ödeme tarihinden geri ödeme tarihine kadar geçen süre için 21.07.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranı dikkate alınarak hesaplanan faiz uygulanarak geri alınacak.
Ankara Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atama kararları Resmi Gazete’de Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atama kararları Resmi Gazete’de yayımlandı. Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan atama kararlarına göre Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda açık bulunan Vergi Başmüfettişliklerine Furkan Fırat, Erhan Yaşaran, Hatice Senger Erdoğan, Levent Emre, Bayram Gülçiçek, Barış Gürsoy, Volkan Nurdağ ve Halime Eda Tandoğan atandı. Bakanlıkta açık bulunan Vergi Müfettişliklerine ise Sevil Toprak, Osman Neşet Tandoğan, Erol Cihan Dersinlioğlu ve yapılan yeterlilik sınavda başarı gösteren Vergi Müfettiş Yardımcıları Murat Dönmez, Güler Çelik, Harun Yartaş ve İbrahim Ayyıldız atandı. Atamalar 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2 ve 3’üncü maddeleri ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 37’nci maddesi gereğince gerçekleştirildi. Tarım ve Orman Bakanlığında açık bulunan Başmüfettişliklere ise 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2 ve 3’üncü maddeleri gereğince Müfettişler Caner Atasever, Mahmut Kaynar ve Songül Afşar atandı. Tarım ve Orman Bakanlığında ayrıca 5’inci Bölge Müdürü Şahin Çılgın görevden alındı. Kültür ve Turizm Bakanlığında ise açık olan Başmüfettişliklere 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2 ve 3’üncü maddeleri gereğince Müfettişler Ercan Sarı, Atilla Özkan, Mustafa Yavuz Ülküm, Birol Baha Bağ, Burak Büyükkuzukıran, Fatih Tuna Tunasoylu, Enes Keten ve Emre İlhan atandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Afyonkarahisar İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Tanır ise görevden alındı. Karar ile birlikte 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2 ve 3’üncü maddeleri gereğince Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında açık bulunan İş Müfettişliğine Yasin Zengin, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında açık bulunan Başmüfettişliğe Müfettiş Eşref İmamoğlu atandı. Karara göre 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2’nci maddesi gereğince Milli Eğitim Bakanlığı Zonguldak İl Milli Eğitim Müdürü Züleyha Aydoğan ve Devlet Malzeme Ofisi Genel Müdürlüğü Trabzon Bölge Müdürü Enver Uzun ise görevden alındı.
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.